çilingir sofrası
masanın üstündekiler kadar etrafının da kalabalık olduğu, kimi zaman bir kutlama, kimi zaman da bir derdi paylaşmak için kurulmuş sofralardır.
bir ömre yetecek yalnızlığı, kederi yaşadığımız kanaatindeyim. bu yüzden benim için biraz geleceğe bırakılmış, 21. yüzyılın 21. yılını da atlatabilirsek kutlamalar için beklediğim sofralardır.
"haydi abbas vakit tamam
akşam diyordun, işte oldu akşam
kur bakalım çilingir soframızı
dinsin artık bu kalp ağrısı"
- cahit sıtkı tarancı
bir ömre yetecek yalnızlığı, kederi yaşadığımız kanaatindeyim. bu yüzden benim için biraz geleceğe bırakılmış, 21. yüzyılın 21. yılını da atlatabilirsek kutlamalar için beklediğim sofralardır.
"haydi abbas vakit tamam
akşam diyordun, işte oldu akşam
kur bakalım çilingir soframızı
dinsin artık bu kalp ağrısı"
- cahit sıtkı tarancı
devamını gör...
toplu taşıma araçlarında gıcık olunan tipler
inmeyip de kapı önünde bekleyenler.
devamını gör...
yazarların itiraf köşesi
ben öğretmen çocuğuyum. ilkokul zamanıma denk gelir. rahmetli babam sınav kağıtlarını eve getirir, bir iki gün içinde okur ve geri götürürdü. ben de bazı zamanlar e. s. isimli öğrencinin kağıdını sırf soyadına gıcık olduğum için alır. bazı cevaplarını yanlış olacak şekilde değiştirirdim. başka hiçbir öğrencinin kağıdına dokunmadım.
e. s. senden özür dilerim.
e. s. senden özür dilerim.
devamını gör...
korkunç ivan oğlunu öldürüyor
rus ressam ilya repin'in 1883-1885 yılları arasında yaptığı meşhur tablo. ilk rus çarı 4. ivan'ın aniden sinir krizi geçirmesiyle birlikte, asasıyla şakağına vurarak öldürdüğü oğlu ivan ivanoviç'i konu alır. ressam, başarılı bir portre sanatçısı olduğundan mütevellit, tabloda oğulun dingin yüzüne karşılık; babanın pişmanlık, vicdan azabı, şaşkınlık ve dehşetle bezenmiş duyguları rahatlıkla görülebilir. günümüzde moskova'da tretyakov galerisi'nde sergilenmektedir.



devamını gör...
sincerely
eng. adv.
ingilizcede bir zarf. "içtenliğimle, saygılarımla, sevgilerimle" anlamlarına gelir.
bir şarkıdan alıntı: "famous blue raincoat"
and jane came by with a lock of your hair.
ve jane senin bir tutam saçınla geldi.
she said that you gave it to her,
senin ona verdiğini söyledi,
that night that you planned to go clear.
temizlenmeyi planladığın gece.
sincerely, l. cohen
içtenliğimle, l. cohen
ingilizcede bir zarf. "içtenliğimle, saygılarımla, sevgilerimle" anlamlarına gelir.
bir şarkıdan alıntı: "famous blue raincoat"
and jane came by with a lock of your hair.
ve jane senin bir tutam saçınla geldi.
she said that you gave it to her,
senin ona verdiğini söyledi,
that night that you planned to go clear.
temizlenmeyi planladığın gece.
sincerely, l. cohen
içtenliğimle, l. cohen
devamını gör...
toksoplazma
kedinin bağırsaklarında bulunan bir parazit. ana konağı kedidir. kedi pisliğinden çevreye yayılır. kedi pisliği, sokaktayken yağmur suları ile suya ve toprağa karışıyor. hayvanlar o otları yediğinde koyun ve kuzuların kaslarına o parazitler yerleşiyor. şayet, etler çiğ yenirse insana bulaşabiliyor. önlemek için pişmemiş et yenmemeli, toprakla uğraşırken de eldiven giyilmeli.
devamını gör...
kişide kaçma isteği uyandıran muhabbetler
hemen hemen her şey. insanların kafaya takıp kendine dert ettiği ve sonrasında da çenesine vuran hemen hemen her konu, aşırı şekilde boş geliyor bana.
mesela sevgilisinden ayrılmış. ilk 1-2 konuşmada anlatırsın, dertlenirsin tamam ama yatıp kalkıp her konuyu ona getirirsen ben sıkılırım. insanlar kanserle, covidle falan mücadele ediyor, şunun derdine bak derim bir süre sonra. tamam herkesin derdi kendine büyük de, çözümü olan ya da hayat memat meselesi olmayan şeyleri de bu kadar takmayın artık.
kimi lafla sözle vatan kurtarır, kimi dine imana söver, bir başkası düşmüş ortaya sevgili arar... gerçekten mi bu kadar işsizsiniz yahu! en çok da dedikodu yapanlara deli oluyorum.
kitap okuyun onu konuşalım, belgesel izleyin bana onu anlatın, birlikte gülüp eğlenelim, film izleyelim falan... ama sonu bir yere varmayan konularla kendinizi de başkalarını da bunaltmayın. herkesin derdi kendine yetiyor zaten.
mesela sevgilisinden ayrılmış. ilk 1-2 konuşmada anlatırsın, dertlenirsin tamam ama yatıp kalkıp her konuyu ona getirirsen ben sıkılırım. insanlar kanserle, covidle falan mücadele ediyor, şunun derdine bak derim bir süre sonra. tamam herkesin derdi kendine büyük de, çözümü olan ya da hayat memat meselesi olmayan şeyleri de bu kadar takmayın artık.
kimi lafla sözle vatan kurtarır, kimi dine imana söver, bir başkası düşmüş ortaya sevgili arar... gerçekten mi bu kadar işsizsiniz yahu! en çok da dedikodu yapanlara deli oluyorum.
kitap okuyun onu konuşalım, belgesel izleyin bana onu anlatın, birlikte gülüp eğlenelim, film izleyelim falan... ama sonu bir yere varmayan konularla kendinizi de başkalarını da bunaltmayın. herkesin derdi kendine yetiyor zaten.
devamını gör...
film önerileri
pulp fiction
kill bill
american history x
iyi,kötü ve çirkin
the shining
kill bill
american history x
iyi,kötü ve çirkin
the shining
devamını gör...
yazarların bu ara en çok dinledikleri şarkı
devamını gör...
gayretulrock
#1104573 no'lu tanımımdaki şakamdan yola çıkarak, belki ileride bir gün ( olur da şeriat meriat gelirse, karşı devrim olursa falan yani) tüm devrimci, anarşist, gızıl gomonis duygularımdan sıyrılıp; hayata geçirmek üzere rafa kaldırdığım bir alternatif islami rock grubu projesidir...
albüm içeriğini oluştururken best ilahileri ve yunus emre şiirlerinin coverlanması olarak düzenlemeyi tahayyül ediyorum. hatta örnek olarak albümde kullanılacak eserler aşağıdaki gibi olabilir:
gayretulrock - (bkz: ene'l-hakk)
gayretulrock - (bkz: mesnevi'den ders aldım)(brutal)
gayretulrock - (bkz: gel gör beni aşk neyledi)
gayretulrock - (bkz: ay doğdu üzerimize)
gayretulrock - (bkz: sordum sarı çiçeğe)
gayretulrock - (bkz: mesnevi'den ders aldım) (akustik)
gayretulrock - (bkz: hayyam'ın nefesi)
ayrıca, albümün en dikkat çekici ve tepki toplayacak eserinin (bkz: ene'l-hakk) olacağını öngörmekteyim. hatta o kadar sert bir eser olacak ki, bu eserden ötürü konserlerimiz yasaklanabilir, albümlerimiz toplatılabilir, grup üyeleri eş zamanlı bir şafak baskınıyla evlerinden toplanarak hapse bile atılabilir.
işte o zaman siz sevgili dinleyicilerimizin kıymetli desteklerine ihtiyacımız olacak.
o zaman alanlara atıp kendinizi; ''gayretulrock'a dokundular'' diye güzel bir sloganla isyan bile edebilirsiniz. işte bu kadar güzel bir rock grubu ismim var. değerlendirmek isteyen tüm yazar dostlarım için açık çağrımdır...
respect editi: #1104573 şakamdan hareketle beni bu başlığı açmaya teşvik eden kıymetli yazar dostumuz davul bile dengi dingi dong 'a şükranlarımı sunuyor, kendisine daha şimdiden bir adet imzalı albüm ve ilk konser için vip bilet hediye edeceğimi açıklamayı da bir borç biliyorum.
albüm içeriğini oluştururken best ilahileri ve yunus emre şiirlerinin coverlanması olarak düzenlemeyi tahayyül ediyorum. hatta örnek olarak albümde kullanılacak eserler aşağıdaki gibi olabilir:
gayretulrock - (bkz: ene'l-hakk)
gayretulrock - (bkz: mesnevi'den ders aldım)(brutal)
gayretulrock - (bkz: gel gör beni aşk neyledi)
gayretulrock - (bkz: ay doğdu üzerimize)
gayretulrock - (bkz: sordum sarı çiçeğe)
gayretulrock - (bkz: mesnevi'den ders aldım) (akustik)
gayretulrock - (bkz: hayyam'ın nefesi)
ayrıca, albümün en dikkat çekici ve tepki toplayacak eserinin (bkz: ene'l-hakk) olacağını öngörmekteyim. hatta o kadar sert bir eser olacak ki, bu eserden ötürü konserlerimiz yasaklanabilir, albümlerimiz toplatılabilir, grup üyeleri eş zamanlı bir şafak baskınıyla evlerinden toplanarak hapse bile atılabilir.
işte o zaman siz sevgili dinleyicilerimizin kıymetli desteklerine ihtiyacımız olacak.
o zaman alanlara atıp kendinizi; ''gayretulrock'a dokundular'' diye güzel bir sloganla isyan bile edebilirsiniz. işte bu kadar güzel bir rock grubu ismim var. değerlendirmek isteyen tüm yazar dostlarım için açık çağrımdır...
respect editi: #1104573 şakamdan hareketle beni bu başlığı açmaya teşvik eden kıymetli yazar dostumuz davul bile dengi dingi dong 'a şükranlarımı sunuyor, kendisine daha şimdiden bir adet imzalı albüm ve ilk konser için vip bilet hediye edeceğimi açıklamayı da bir borç biliyorum.
devamını gör...
ümitcan uygun'un itiraf etmesi
yine tutuklanmayacak kesin diye içimden geçirdiğim itiraftır. adam takılıyor istediği gibi tik tok çekiyor uyuşturucu içerken video atıyor ama ne hikmetse hiç bir şey olmuyor.
sağ olsun geç oldu güç olmadı.
bu adama bir küfür ediyorum var ya duymanız lazım.
sağ olsun geç oldu güç olmadı.
bu adama bir küfür ediyorum var ya duymanız lazım.
devamını gör...
karagöl
aynı zamanda sivas'ın ulaş ilçesine bağlı bir köyün adıdır.
devamını gör...
the vvitch: a new-england folktale
2015 abd- kanada ortak yapımı gerilim, korku filmi. başrolünde anya taylor-joy, ralph ıneson, kate dickie gibi yer alıyor. film olaylardan çok atmosferiyle germekte. dönem filmi olması nedeniyle 17. yy kostümleri, renk kullanımı filmin artıları. 5 çocuklu william ve katherine çifti, oldukça dindar bir hayat yaşamaktadırlar. ıssız bir ormanın yanında tüm dünyadan uzak bir çiftliğe taşındıktan sonra beklenmedik olaylar ve kayıplar başlar.
--! spoiler !--
thomasin rolünde izlediğimiz anya taylor -joy başarılı oyunculuğuyla filmi sırtlanmış. oyuncu kadrosu çok az olan filmde genel olarak çocuk oyuncular yetişkinlerden başarılı. bir de başrolde ve filmin afişinde de gördüğümüz keçi gayet başarılı. özellikle aksiyonun arttığı son on beş dakikasında kızın şeytanla pazarlığıyla gerilim zirve noktasına ulaşıyor. film shaylaman'ın village filminin atmosferine benzeyen bir ortam sunuyor. village 'de olayların mantıklı açıklaması final bölümünü güzel sırtlansa da bu filmde düğüm o kadar sağlam atılmadığından güzel bir final de sunmuyor.
--! spoiler !--
aşırı korkutucu olmasa da bilinçaltı için yorucu olabilir. benim yaptığım gibi yalnızken gece yarısı izleyip gecenizin geri kalanını iç etmeyin der ve 5/10 puanımla entarimi sonlandırırım efenim. iyi seyirler.
--! spoiler !--
thomasin rolünde izlediğimiz anya taylor -joy başarılı oyunculuğuyla filmi sırtlanmış. oyuncu kadrosu çok az olan filmde genel olarak çocuk oyuncular yetişkinlerden başarılı. bir de başrolde ve filmin afişinde de gördüğümüz keçi gayet başarılı. özellikle aksiyonun arttığı son on beş dakikasında kızın şeytanla pazarlığıyla gerilim zirve noktasına ulaşıyor. film shaylaman'ın village filminin atmosferine benzeyen bir ortam sunuyor. village 'de olayların mantıklı açıklaması final bölümünü güzel sırtlansa da bu filmde düğüm o kadar sağlam atılmadığından güzel bir final de sunmuyor.
--! spoiler !--
aşırı korkutucu olmasa da bilinçaltı için yorucu olabilir. benim yaptığım gibi yalnızken gece yarısı izleyip gecenizin geri kalanını iç etmeyin der ve 5/10 puanımla entarimi sonlandırırım efenim. iyi seyirler.
devamını gör...
vazgeçilen olmamak için yapılması gereken şey
bence çok kangren bir yaklaşım. niye bu kadar uçlarda dolaşıyorsunuz ki? vazgeçen geçer, bu senden bir şey eksiltmez. vazgeçilmez biri olmanın sana bir şey kazandırmayacağı gibi...
devamını gör...
rüyada sevdiğinin öldüğünü görmek
bu sabah ağlayarak uyanmama sebebiyet verendir. kalbim çıkıyordu sanki, ellerim titriyordu, kafam zonkluyordu uyandığımda. içime taş oturdu sanki sözlük, çok gerçekçi bir kâbustu.
rüyamdaki herkes ve her şey gerçek gibiydi. herkes mutsuzdu, bana bakıyordu arkadaşlarım, berbat asık suratlarla, mutsuz mutsuz. üniversiteden eski hocam bağırarak bir şeyler anlatıyordu derste. ne olduğunu anlamıyordum. sonra bir an dışarıdaydım, elimde gazete. baktım, bir kadın siyasi bir cinayete kurban gitmiş, birisi analiz kasmış konuyla ilgili, sevdiğim kızın adı ve resmi. inanamıyorum, deli gibi ağlamaya başlıyorum ve koşuyorum. en son bir tepeden aşağı ağlayarak son hız koşuyordum. o acıyı çektim bir an gerçekten. etkisinden çıkamadım, kendime gelemedim. hemen mesaj attım ona. sordu ama anlatamadım tabii, buralara içimi dökmek istiyorum, zaten okuyan pek yok. bir an gerçek olmadığı için çok sevindim. sonra onu gerçekten bir gün kaybedeceğim için, bu kayıp acısını gerçekten yaşayacağım için çok endişelendim.
dün halbuki ne güzel mutlu mutlu uyumuştum, ne güzel konuşmuştuk. bu kâbuslar hep mutlu zamanlarda gelir zaten, insanı olmadık durumlara sokar. neyse, sevdiklerinizin kıymetini bilin. allah ani ölümlerden korusun. ölüm eninde sonunda gelecek. o gelene kadar sevdiklerimizin değerini bilelim, daha çok zaman ayıralım onlara...
rüyamdaki herkes ve her şey gerçek gibiydi. herkes mutsuzdu, bana bakıyordu arkadaşlarım, berbat asık suratlarla, mutsuz mutsuz. üniversiteden eski hocam bağırarak bir şeyler anlatıyordu derste. ne olduğunu anlamıyordum. sonra bir an dışarıdaydım, elimde gazete. baktım, bir kadın siyasi bir cinayete kurban gitmiş, birisi analiz kasmış konuyla ilgili, sevdiğim kızın adı ve resmi. inanamıyorum, deli gibi ağlamaya başlıyorum ve koşuyorum. en son bir tepeden aşağı ağlayarak son hız koşuyordum. o acıyı çektim bir an gerçekten. etkisinden çıkamadım, kendime gelemedim. hemen mesaj attım ona. sordu ama anlatamadım tabii, buralara içimi dökmek istiyorum, zaten okuyan pek yok. bir an gerçek olmadığı için çok sevindim. sonra onu gerçekten bir gün kaybedeceğim için, bu kayıp acısını gerçekten yaşayacağım için çok endişelendim.
dün halbuki ne güzel mutlu mutlu uyumuştum, ne güzel konuşmuştuk. bu kâbuslar hep mutlu zamanlarda gelir zaten, insanı olmadık durumlara sokar. neyse, sevdiklerinizin kıymetini bilin. allah ani ölümlerden korusun. ölüm eninde sonunda gelecek. o gelene kadar sevdiklerimizin değerini bilelim, daha çok zaman ayıralım onlara...
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının kahve tercihleri
türk kahvesidir. ha açıkçası bu aralar filtre kahve içiyorum ama türk kahvesi baş tacıdır.
tanım: en sevdiğimiz kahveleri paylaştığımız başlık.
tanım: en sevdiğimiz kahveleri paylaştığımız başlık.
devamını gör...
kendini törpülemek
aslında nefsimizi törpüleme, her insan bunu yapabilr ise ne mutlu ona, her türlü kötü alışkanlıktan kendini koruyabilirsiniz.
devamını gör...
kafa filmler radyo yayını
spoiler verilmez umarım, izlemediğim bir çok film var. bizim dc çetesi buna ilgi gösterecektir çünkü kuruluş amacımız bu.
saatinde yayında olacağız sevgili coldboy kişisi.*
incelemeni istediğim film inception
edit :
yayın başladı ve keyifle dinliyorum.
eleştirel öneri : çok düz, çok ifadesiz bir dille konuşuyorsun biraz heyecan katarak renk verebilirsin.
saygı ve sevgiler.
saatinde yayında olacağız sevgili coldboy kişisi.*
incelemeni istediğim film inception
edit :
yayın başladı ve keyifle dinliyorum.
eleştirel öneri : çok düz, çok ifadesiz bir dille konuşuyorsun biraz heyecan katarak renk verebilirsin.
saygı ve sevgiler.
devamını gör...
wilson ilkeleri
amerikalı tarihçi edward hallett carr tarafından yerden yere vurulan ilkeler. carr, the twenty years' crisis isimli eserinde bu ilkelerin, bu ilkelerin altında yatan amaçların ve woodrow wilson'ın düşünce sisteminin eleştirisini sert bir biçimde yapıyor. aberystwyth üniversitesi’nde wilson'u onurlandırmak için kurulmuş olan wilson kürsüsünü elde eden carr'ın düşüncelerini bu denli katılaştıran bir kaç ufak detaya değinmeden geçmek olmaz.
carr’ın liberalizme karşı eleştirel bir tutum benimsemesine sebep olan olayların ilk tohumu paris barış konferansı sırasında atıldı. konferansa katılan ingiliz heyetinde yer alan carr, bu vasıtayla amerikalılarla temaslarda bulundu. amerikalıların ve abd başkanı wilson’un liberal ve ahlaki bir söylemle gerçek
niyetlerini, yani rakiplerini kontrol altında tutmayı arzularını, saklamaya çalıştıklarını düşündü (cox, 1999: 646). birinci dünya savaşı sonrası sistemin üzerine inşa edildiği ütopyacı ilkelerin bir diğer sorunu ise uluslararası ahlak teorileri ile birlikte belirli bir grup devletin üstünlüğünü ebedi hale getirmek üzere
araçsallaştırılmış olmalarıydı. dolayısıyla mutlak ve evrensel olarak görünen ilkeler aslında ulusal çıkarların belirli bir şekilde yorumlanmasından başka bir amaca hizmet edememişlerdir (carr, 1946: 79, 87).
carr, birinci dünya savaşı sonrası düzenin yıkılmasına sebep olan şey insanların aptallıkla ve kötülükle davranmayı tercih ederek doğru ilkeleri uygulamayı reddetmesi değil de belki de
ilkelerin uygulanamaz ve yanlış olması tespitinde bulunur. 19. yüzyılda üretilen çözümlerin, temelde ütopyacılık olarak
adlandırdığı liberalizmin, birinci dünya savaşı sonrası siyasette temel düzenleyici ilke olarak kabul edilmesine itiraz etmiştir. carr tarafından kullanım ömrünü tamamlayan bir ilke olarak
tanımlanan liberalizmin, içinde bulunulan dönemdeki sorunlara çözüm olabilmesi imkânsızdı. dolayısıyla yeni bir denge oluşturmak adına geçmiş geleneklerden kurtulmak ve yeni gelenekler üretmek gerekliydi. bunun için de dönemde baskın olan sosyal ve ekonomik koşulların iyi bir şekilde
analiz edilmesi gerekiyordu (cemgil, 2015: 23, 47).
aydın iktisat fakültesi dergisi - e.h. carr’ın “yirmi yıl krizi 1919-1939” kitabında birinci dünya savaşı ve sonrası düzen
carr’ın liberalizme karşı eleştirel bir tutum benimsemesine sebep olan olayların ilk tohumu paris barış konferansı sırasında atıldı. konferansa katılan ingiliz heyetinde yer alan carr, bu vasıtayla amerikalılarla temaslarda bulundu. amerikalıların ve abd başkanı wilson’un liberal ve ahlaki bir söylemle gerçek
niyetlerini, yani rakiplerini kontrol altında tutmayı arzularını, saklamaya çalıştıklarını düşündü (cox, 1999: 646). birinci dünya savaşı sonrası sistemin üzerine inşa edildiği ütopyacı ilkelerin bir diğer sorunu ise uluslararası ahlak teorileri ile birlikte belirli bir grup devletin üstünlüğünü ebedi hale getirmek üzere
araçsallaştırılmış olmalarıydı. dolayısıyla mutlak ve evrensel olarak görünen ilkeler aslında ulusal çıkarların belirli bir şekilde yorumlanmasından başka bir amaca hizmet edememişlerdir (carr, 1946: 79, 87).
carr, birinci dünya savaşı sonrası düzenin yıkılmasına sebep olan şey insanların aptallıkla ve kötülükle davranmayı tercih ederek doğru ilkeleri uygulamayı reddetmesi değil de belki de
ilkelerin uygulanamaz ve yanlış olması tespitinde bulunur. 19. yüzyılda üretilen çözümlerin, temelde ütopyacılık olarak
adlandırdığı liberalizmin, birinci dünya savaşı sonrası siyasette temel düzenleyici ilke olarak kabul edilmesine itiraz etmiştir. carr tarafından kullanım ömrünü tamamlayan bir ilke olarak
tanımlanan liberalizmin, içinde bulunulan dönemdeki sorunlara çözüm olabilmesi imkânsızdı. dolayısıyla yeni bir denge oluşturmak adına geçmiş geleneklerden kurtulmak ve yeni gelenekler üretmek gerekliydi. bunun için de dönemde baskın olan sosyal ve ekonomik koşulların iyi bir şekilde
analiz edilmesi gerekiyordu (cemgil, 2015: 23, 47).
aydın iktisat fakültesi dergisi - e.h. carr’ın “yirmi yıl krizi 1919-1939” kitabında birinci dünya savaşı ve sonrası düzen
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
nev-i şahsına münhasır çünkü o. bişeylerden bahsederken yapacaklarını belli eden, herkese ve herşeye karşı zırhını bürünen. kanayan yerini dağlamayı seçen, kırılan parmağını kesen o. aslında çok sevilmiş ama kimse onu istediği gibi sevmemiş. kimse düşünce üflememiş gibi. kırılan yerlerinden tekrardan binlerce kez kırmışlar gibi. kalkmasın ayağa der gibi. herkes bir, o tek gibi.
devamını gör...