sözlük bey daha ne kadar mükemmel olacaksınız yahu .sözlük bey dediğim için bütün kadın arkadaşlardan özür dileyip düzeltiyorum. canım sözlük daha ne kadar mükemmel olacaksın.
devamını gör...

netflix yapımı türk dizisi. dizi bir liseli arkadaş çevresi etrafında dönen olayları anlatmakta.
ilk sezonu çekilip yayınlandıktan sonra geri dönüşleri iyi olduğu söylendi fakat ikinci sezon çekimleri araya pandemi girmesi nedeniyle çok uzun sürdü. okuduğum, gördüğüm haberlere göre güncel olarak 2. sezon çekimleri bittiği söyleniyor.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

daha az şerbetli ve daha hafif olan baklava türüdür. normal baklavadan 2 bilemedin 3 adet yediğinizde keser fakat kuru baklava öyle değildir. yedikçe yiyesiniz gelir. bir antepli olarak kuru baklava favorimdir.
devamını gör...

her şeyden önce bir insan öldü yaa nasıl bu kadar umarsız olunabiliyor. söylenecek çok sey var ama duymak istemeyen birilerine kelimeler bir anlam oluşturmaz. ki burasi da değmez zannimca kelimeler sarf etmeye...
devamını gör...

kirli siyaset..
devamını gör...

sonra içime ve hatta dışıma kapandım. küsmek gibi bir şey.bir çesit gölge fesleğeni.. bir çeşit olmayan hayat. zaten hiçbir şeyi kararında bırakamamak ve ortasını bulamamak gibi bir sorunum var benim. epeyce göçebe yaşadım, sadece iki valizim oldu. bir yığın insan tanıdım. ama hep yalnızdım..
didem madak
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

gün içerisinde gözlük ve maske birleşiminden dolayı darth vader misali içmeksizin cama tüttürüyor; huzursuzlanıyorum.

şart oldu.
devamını gör...

kırk cümle kuruyorsun, agzını açmadan vazgeçiyorsun. incinme değil bu, insana olan inancını yitirme...
şükrü erbaş
devamını gör...

mânâsız sıkıntıların ülkesi kalbim, bu günlerde sıkıyor canımı epey. hiçbir sebep yokken ruhu karalar bağlar mı insanın? iç sesim bu soruya karşılık : "eğer can yakan sebeplere alıştıysa insan karalar bağlar pek tabii."
az kaldı, geçecek ama bu zaman işlemiyor bu aralar. bir şey var.. bir his var içimde tarif edemiyorum. sanırım bulunduğum yerden çok sıkıldım, ait olduğum yer burası değil galiba.
nereye savurur bu hayat beni bilmem ama çok uzaklara savurmasını diliyorum.
hiç kimsenin bilmediği bir yerler olsa ve orada denizle dans edip, yalnızlığımı koynuma alsam.. pek âlâ mümkün. mümkün de ne zaman? zamana da kırgınım, zamanın kırgın kadını olarak.
belirsizlikten nefret ediyorum, geçmeyen zamandan ve kalbime zift döken sıkıntılardan. dayan kızım dayan ama nereye kadar bilmiyorum..
devamını gör...

bu erkek milleti de sevse bir deeert ,sevmese bin dert. istanbul'daki ilk yıllarımdaki kabusum halil ibrahim'di... *

her firsatta saçımı çeker, tokat atar, beslenmemi yere atar, arkadaşlarını toplayıp "önümüze gelene bin tekme!" diyerek beni köşeye sıkıştırıp tekmeler, ders esnasında arkamdaki oturduğu için saçımı çeker, tüftüfle çiğnediği defter yapraklarını bana fırlatır, böyle böyle hayatı zehir ederdi.

aradan yıllar geçti, bir gün kırtasiyeye gittim. benim çocukluk kabusum orada işe başlamış. ( irkilmedim desem yalan olur)
alışveriş sırasında hal hatır derken demez mi;
-"ben sana aşıktım, sen hep hüseyin'le oynuyordun. o yüzden sana saldırırdım." diye. şaşkınlıkla bakakaldım.

erkek milleti işte, sevgisi bile eziyet. parmağıma sapladığı kurşun kalem ucunun izi hala bende duruyor. neymiş; çok kıskanmış beni sevdiği icin, ondan yapmış.
....

bir de edebiyatı kuvvetlidir bu tip erkeklerin *sebebi ise çok basit.
hissettiklerinden falan değil tamamen haricten gazel...
yalana vergi yok ya, salla sallayabildiğin kadar.*

sürerim buluttan tarlaları(elbette sürersin ona ne şüphe?) *
yağmurlar ekerim göğün göğsüne (tarlayi sürmüşken ek tabii)
güneşte demlerim senin çayını (aşağısı kurtarmaz zaten) *
yüreğimden süzer öyle veririm (burada tamamen galeyana gelir veeee)
ben feleğin şu çarkına çomak sokarıiiiiiiiiiiiiii­im. ( heeyyt be!cem abime bak, tabii sokarsın sen o çomağı kim tutar seni?)*

kısaca biri sizi arayıp kendisini savcı veya hakim olarak tanıtırsa, ya da daha tehlikelisi sizi sevdiğini söyleyen biri olursa sakın inanmayın büyük ihtimalle dolandırıcıdır.*
devamını gör...

psikolojik egoizm, tüm eylemlerimizin temelde kendi kişisel çıkarlarımızla motive olduğu teorisidir. thomas hobbes ve friedrich nietzsche‘nin de aralarında bulunduğu pek çok filozof tarafından onaylanmış bir görüştür.
psikolojik egoizm kişisel çıkar beklentisi olmadan bir insanın bir eylemde bulunması imkansızdır der. insanın yaptığı her eylemin bencilce olduğunu ve insanın yaptığı her eylemde kendisini baz aldığını, fayda beklentisi içinde olduğunu savunur. ilk bakışta çok saçma gelebilir. bunun sebebi “bencillik”, “fayda”, “çıkar” kelimelerini günlük hayatımızda olumsuz anlamda kullanmamızdır.
oysa psikolojik egoizm sizin acil bir işiniz varken bile yolda geçen yaşlı birisine yardım etmenizi de bencillikle açıklar yardım etmemenizi de.
günlük hayatta yardım etmemek bencillikken psikolojik egozimde ikisi de bencilliktir. nötr bir bencillik anlayışı vardır. az bencillik veya çok bencillik yoktur. bencilliği iyiye veya kötüye siz yöneltirsiniz.

psikolojik egoizm ahlaki değer yargıları sunmaz. hayatı nasıl yaşaman gerektiği hakkında sana bir doktrin vermez. o var olan durumu açıklayan bir varsayımdır bir iddiadır. o’na göre sabah yaptığımız kahvaltıda tutun işe giderken seçtiğimiz güzergaha kadar her şeyi insan bencilce ve kendi faydasını düşünerek, seçimleriyle meydana getirir.

bir şey kendi olduğu için mi değerlidir yoksa insana fayda sağladığı için mi değerlidir.
bir şey sadece ve sadece insana fayda sağladığı için değerlidir.
bana fayda sağlamayan bir şeyin bende bir değeri yoktur.
ve ben sadece ben olmayı bilirim. ben sadece ben olabilirim. ben asla sen olamam. ben sadece benim bilincimde olabilirim, beni hissedebilirim, beni tanımlayabilirim. seni de ancak kendi üstümden tanımlarım. sen canım acıyor dersin ben de kendi tecrübelerime dayanarak hissederek acıyı kendi üstümden tanımlar ve seni o şekilde anlayabilirim. sen bana benim bilmediğim bir hisle gelirsen ben onun ne olduğunu bilemem. ben sadece ben olmayı biliyorsam bu işin bencillikten başka çıkar yolu yoktur ve benim için bir başkasının araç olmama ihtimali yoktur. kendi hedeflerime ulaşmamda etrafımda olan olmayan her şey benim için araçtır (u: cemre demirel
). gördüğüm duyduğum deneyimlediğim her şey benim için artı niteliktedir.*

psikolojik egoizmde altruizm yoktur. çünkü doğru olduğuna inandığın şeyi yapmak da bencilliktir veya kendini merkez almaktır. bir askerin kendisini feda etmesi veya bir insanın bir başkasını kurtarmak için arabanın önüne atlaması. bunların yapılmasının altında yatan etkenler; ya kendi doğru bildiğin değerleri, inançları (bu bir din olabilir veya aileden/okuldan aldığın terbiye/eğitim veya gelenek göreneklerin olabilir) gerçekleştirmek isteyişin ya teşekkür, saygınlık bekleyişin, ya sosyal fayda bekleyişin ya da şan, şöhret, ün bekleyişin bunlardan herhangi biri veya hepsi olabilir. ayrıca ilkelerin vardır ve reddetme hakkını her zaman kullanabilirsin. ki bu da yine aynı yola çıkar
psikolojik egoizmde iyilik yapmak vardır. çünkü iyilik yapmak bencilcedir.
bizler neden iyilik yaparız.
1- çıkar beklentisi içindeyizdir ve mutluluk da bir çıkardır. eylem başarıya ulaşır veya ulaşmaz işin sonunda mutlu olur veya olmayız bu eylemin yapılış amacı için önemli değil sonuç için önemlidir. eylemin yapılış amacı beklentidir. ve bir fayda beklentisi vardır.
2- mutlu oluruz. bu bir insan için en büyük iyilik yapma nedenidir ve mutluluk bencilliktir, kendini düşünmektir. iyilik yaparız çünkü yapmassak kendimiz üzülürüz. üzülmemek için iyilik yaparız. ve yine kendimizi düşünürüz. mesela bir zenginin parasıyla hasta çocuklara yardım etmesi. bu eylem yardım eden zengini mutlu ediyordur ve zengin yardım yapıyordur. zenginin yaptığı hasta çocuklara yardım karşılıksızmış gibi gözükse de işin içinde bir çıkar vardır.
başkasının mutluluğunu görüp de mutlu oluruz. zengin adam yaptığı yardımlar sonucu mutlu olan çocukları görüp mutlu olur. yine kendi duygusunu tatmin etme yine kendi çıkarı vardır. başka bir örnek verirsek: yatalak kızına bakan annenin hayatını kızının bakımına adaması ve bunun sonucunda annenin de hasta olması ve kızı öldükten sonra annenin de kahrından ölmesi. burada anne herhangi bir çıkar beklentisi içine mi. annenin hayatını kızına adaması bencilce, kendini merkeze alarak ve fayda bekleyerek gerçekleştirdiği bir davranış mı? evet tam olarak öyle. neden? çünkü anne kızına bakmazsa kendisi üzülecek, mutsuz olacak. anne kendi hayatını kızının mutlu olmasına adıyor ve bundan beklentisi de kızının mutlu olması. veya bir dine inanıyordur ve o dinde ahiret inancı vardır. kızına şefkat beslemesi yemeyip yedirmesi cennet inancındandır. kızına bakması ve kızı için hayatını feda etmesi karşılığı olarak cennete girmeyi hedefler. *
3- teşekkür bekleriz ve o teşekkürü görmek için duymak için yaparız.
4- sosyal fayda bekleriz
5- doğru olduğuna inandığımız şeyi yaptığımız için kendimizi tatmin ederiz. dinlerin insanları eyleme yöneleten kısmının altında psikolojik egoizm vardır. ahiret inancı ve yaptıklarının karşılığını alacağına olan inanç insanları iyilik yapmaya iter. bu iyilik-doğruluk, kötülük-yanlışlık kriterini ise inanılan dindeki tanrının buyruğu belirler.
aldanma insanların samimiyetine !
menfaatleri gelir her şeyden önce...
vaad etmeseydi allah cenneti;
o'na bile etmezlerdi secde...
demiş mehmet akif ersoy.
evet beklenti içinde olma fayda bekleme bencillik dinlerde insanı eyleme geçiren faktördür. çünkü ahiret inancı vardır. ancak ve ancak ahiret vaat eden bir tanrının dini gerçekçi olabilir. onun dışındaki hiçbir ideoloji gerçekleşemez ve gerçekçi değildir (bkz: #448362">#448362). dinin insanları faaliyete geçirmesine en basitinden örnek verirsek: sadaka vermek. allah o sadaka kutusuna para atan kişiye ahireti vaat etmeseydi ve yaptığı bu iyiliğin karşılığını alacağını müjdelemeseyidi o kişi o kutuya para atar mıydı?* veya allah akrabaya bakmamızı ve yardımlaşıp iyi geçinmemizi söylemeseydi o anne çocuğuna bu kadar iyi davranır mıydı bunca çile çeker miydi? ahiret korkusu ve eyaptıklarımızın karşılığını alacağımıza olan inanç insanların dünyada iyilik yapmasına sebebiyet veren etkenlerden biridir.

psikolojik egoizm yanlışlanabilir bir şey değildir.
psikolojik egoizmi reddediyorsanız ve bunu ispata kalkışıyorsanız psikolojik egoizmi savunan birine göre psikolojik egoizmi kanıtlamış olursunuz. çünkü o zaman “bana bunu ispat etmek için yaptın. bencil bir arzuyla, haklı çıkma arzusuyla yaptın” denir. doğru olduğuna inandığımız şeyi gerçekleştirme çabasıdır bu. yine ben merkezcidir ve çıkar beklentisi vardır.
bana göre psikolojik egoizm evrimsel sürecin getirisidir. doğa canlıları bu yola itekler. ancak bilişsel yetenek, kendinin farkında olma yeteneği hayvanlarda yoktur o sadece insana özgüdür.

psikolojik egoizme yalnızca şok anında yapılan davranışlar girmez çünkü şok anında bir yaptığını başka bir seneryo içerisinde yapmayabilirsiniz. şok anında düşünemediğiniz için şok anında yaptığınız davranışların üzerine de düşünemezsiniz ve şok anında yaptığınız davranışlara göre yargı veremezsiniz.
devamını gör...


onca sevgiye rağmen kalbi filizlenmemişse, toprağı sen değilsin.


cahit zarifoğlu
devamını gör...

şimdikinden farksız. ulan sanki son 1 senedir yaşadığımız hayat hayattı da bu 17 günde hayatımız kayacak.
devamını gör...

küfür eden insan*
devamını gör...

pek başaramasam da pozitif düşünmeye çalışıyorum ama gerçekten çok zor yaşamak.bunca saçmalığın içinde delirmemek de zor.
devamını gör...

marksist kuramcıdır. en büyük katkısı hegemonya ve alt-üst yapı eksenli bir analiz ortaya koymasıdır. bu durum döneminde en ilerici, en değerli kuramcı yapmıştır kendilerini..bu anlamda batı marksizminde genel anlamda olumlu, yer yerde olumsuz eleştirilere tutulmuştur.

ayrıca machiavelli'nin ünlü/tartışmalı eserine nüktedir bir biçimde benzer ancak modern-marksist bir yaklaşımla modern prensi kaleme almıştır.

(bkz: michel foucault)'un marksizme ve marksistlere yönelttiği kuramsal eksikleri sıralarken aynı zamanda gramsci'yi ayrı tutarak onun çalışmalarını bu yolla olumlar ve değerli gördüğünü alt metinde gözümüze sokar.
devamını gör...

(bkz: tuzlu çubuk kraker).
midenin suyunu tutar ne mübarek bir yiyecek.
devamını gör...

“ne yani, kaybettiğimiz insanların sayısı, açıklananı 10 ile çarptığımızdan çok çok daha mı fazla?” diye düşündürten açıklama.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim