kadınlar nasıl erkeklerden hoşlanır sorunsalı
karakteri sağlam, ayakları yere basan, sözünün arkasında duran, söylediği ile yaptığı doğru orantılı olan, örneğin bir restorana gidildiğinde garsonla nezaketli konuşan, gönlü yüce, büyüklerini sayan küçüklerini seven, apolitik olmayan, insanı, doğayı, hayvanları seven koruyan, sorumluluk almaktan korkmayan, büyüdüğünün farkında olup kendi kararlarını verebilen, hata bile yapmış olsa hatasını inkâr etmeyip arkasında duran. merhametli erkeklerden hoşlanır, inanın bana başkaları ne kadar hiç yakışıklı değil falan desede, dünyanın en yakışıklı insanı oluverir kızın gözünde.
devamını gör...
geceye bir söz bırak
*sormaz ki bilsin,
sorsa bilirdi..
bilmez ki sorsun,
bilse sorardı.
sorsa bilirdi..
bilmez ki sorsun,
bilse sorardı.
devamını gör...
geceye bir bilgi bırak
sözlükte oy verince cebinizden para çıkmıyor.
devamını gör...
seminole
kuzey amerika'da yaşayan, muskogee dili konuşan bir kızılderili kabilesidir. georgia ve alabama civarında yaşayan creek kabilesinden bazı boyların, diğer boyların baskısından dolayı florida'ya kaçması üzerine, "uzağa gidenler" anlamında simanoli olarak adlandırıldılar.
diğer güneydoğu kabileleri gibi tarım, avcılık, balıkçılık ile geçiniyorlardı. renkli tunik elbiseler giyiyorlardı.
florida'ya ilk gelen ispanyol'larla küçük çatışmalar olsada sonra sorun yaşamadılar. daha sonra burayı ispanya'dan ele geçiren a.b.d ordusuyla yıllarca savaştılar, hatta a.b.d - kızılderili savaşları içinde ekonomik olarak en masraflı savaş bu kabileyle yapıldı. reis osceola atıldığı hapishanede öldü. sonunda yenildiler ve çoğu yakalandı. yakalananlar, "beş uygar kabile"den biri olarak cherokee, chickasaw, creek, choctaw kabileleri ile birlikte mississippi nehri'nin batısına sürüldüler.
bugün oklahoma ve florida'daki rezervasyonlarda yaşıyorlar.
diğer güneydoğu kabileleri gibi tarım, avcılık, balıkçılık ile geçiniyorlardı. renkli tunik elbiseler giyiyorlardı.
florida'ya ilk gelen ispanyol'larla küçük çatışmalar olsada sonra sorun yaşamadılar. daha sonra burayı ispanya'dan ele geçiren a.b.d ordusuyla yıllarca savaştılar, hatta a.b.d - kızılderili savaşları içinde ekonomik olarak en masraflı savaş bu kabileyle yapıldı. reis osceola atıldığı hapishanede öldü. sonunda yenildiler ve çoğu yakalandı. yakalananlar, "beş uygar kabile"den biri olarak cherokee, chickasaw, creek, choctaw kabileleri ile birlikte mississippi nehri'nin batısına sürüldüler.
bugün oklahoma ve florida'daki rezervasyonlarda yaşıyorlar.
devamını gör...
para araç mıdır amaç mıdır sorunsalı
bence bir insan için araçtan öteye gitmemesi lâzım, çünkü amaç haline döndüğünde malesef bazılarında ne karakter bırakıyor, ne gurur ne de onur.. uğruna hepsi harcanıp gidiyor.. yani velhasıl kelam, üç gün sonra hepimiz ölüp gideceğiz. değer mi sizce?
devamını gör...
tanıdım seni
seni yalnızlığından tanıdım
kirpikleri kırık çocuk
çiğneyip durduğun dudaklarından.
gözlerin küllenmiş yangın yeriydi
bir eylül göğünün bulut kümeleri
donuk bakışlarında;
hüznün nasıl da benziyordu
benim ilk gençliğime
ellerinden tanıdım seni
yüreğinin yansısı tedirgin ellerinden.
bir uzak boşluğa yağmur yağıyordu
-anılardan anılara ince çizikler…-
yüzün bir türkü sonrasının
kederli dalgınlığında;
güldün mü, ben mi yanıldım, bilemiyorum
ağıt gibi bir alay dudak uçlarında
gücenik duruşundan tanıdım seni.
seni kendimden tanıdım çocuk;
yüreği sürekli çiğnenen bir yol
gövdesi acılardan acılara köprü…
biraz öfke, biraz umut, çokça onur
olan kendimden.
eğildim öptüm yıkık alnından
uzaktın, kıyamadım sessizliğine
biraz daha dedim içimden, biraz daha;
gün olur, onuru güzel çocuk
acı da yakışır insanın yüreğine.
şükrü erbaş
kirpikleri kırık çocuk
çiğneyip durduğun dudaklarından.
gözlerin küllenmiş yangın yeriydi
bir eylül göğünün bulut kümeleri
donuk bakışlarında;
hüznün nasıl da benziyordu
benim ilk gençliğime
ellerinden tanıdım seni
yüreğinin yansısı tedirgin ellerinden.
bir uzak boşluğa yağmur yağıyordu
-anılardan anılara ince çizikler…-
yüzün bir türkü sonrasının
kederli dalgınlığında;
güldün mü, ben mi yanıldım, bilemiyorum
ağıt gibi bir alay dudak uçlarında
gücenik duruşundan tanıdım seni.
seni kendimden tanıdım çocuk;
yüreği sürekli çiğnenen bir yol
gövdesi acılardan acılara köprü…
biraz öfke, biraz umut, çokça onur
olan kendimden.
eğildim öptüm yıkık alnından
uzaktın, kıyamadım sessizliğine
biraz daha dedim içimden, biraz daha;
gün olur, onuru güzel çocuk
acı da yakışır insanın yüreğine.
şükrü erbaş
devamını gör...
hayır diyemeyen insan
bu benim, düzeltmeye çalışıyorum ama kendimi eskisi kadar değilim artık.
ilkokulda, istiklal marşı sırasındayken kantinden aldığım tofitayı kimseye hayır diyemediğim için bi tane bile yiyemeden isteyen herkese dağıtmıştım. nedense içimde kalmış bu olay, 1 şeker için bile hayır veremem o da benim hakkım diyememişim. *
ilkokulda, istiklal marşı sırasındayken kantinden aldığım tofitayı kimseye hayır diyemediğim için bi tane bile yiyemeden isteyen herkese dağıtmıştım. nedense içimde kalmış bu olay, 1 şeker için bile hayır veremem o da benim hakkım diyememişim. *
devamını gör...
yeni akit'in friends sansürü
akit başlı başına kendini sansürlesin dediğim gazete benzeri gazete olmayan kagit parçalarıdır.
devamını gör...
annelerin çöp diye attığı muhteşem şeyler
babannem babamın 9 yıllık teksas tommiks serisini çöpe atmış... evet eksik ve özenle saklanış seriyi, evde "kalabalık" yapmasın diye atmış.
devamını gör...
çaylak sahiplenmek
moderatörü eminim zevkten dört köşe eden başlıklardan biridir bu başlık. zira daha iki gün önce çaylaklık sistemi gelmesine rağmen arama butonuna çaylak yazınca onlarca başlık çıkıyor. tebrik ederim ocak devriminizi. insanı insana eğlence malzemesi yapma fikrinizi.
üç adet ukde bıraktım. hala başlıkları açılmamış. yazara tavsiyem nobel edebiyat ödüllü yazar havalarında dolanmayı ve çaylaklarla uğraşmayı bırakıp, sözlüğün ihtiyacı olan lüzümlü başlıklar açsın.
üç adet ukde bıraktım. hala başlıkları açılmamış. yazara tavsiyem nobel edebiyat ödüllü yazar havalarında dolanmayı ve çaylaklarla uğraşmayı bırakıp, sözlüğün ihtiyacı olan lüzümlü başlıklar açsın.
devamını gör...
komşusundan nefret edenler derneği başkanı
başkan konuşuyor sevgili yazarlar. bir insanın kendi balkonunda sigara içmesi kadar doğal ne olabilir? üç gündür komşumuz tarafından taciz ediliyoruz. makul davranmaya çalıştıkça tepemize çıkıyorlar. bunu neden buraya yazıyorum çünkü gerginim. oturup efendice konuşuyoruz olmuyor. bazı insanların anlamsız ısrarı hayatı çok çekilmez yapıyor. hele ki komşunuzsa. tam tepemizde sürekli balkona çıkmamızı bekleyen insan topluluğu var. kendi evimde rahat değilim yahu!
yakında karakolluk olacak yazardan sevgiler
yakında karakolluk olacak yazardan sevgiler
devamını gör...
yazarların engellediği ilk yazar
saygı çerçevesinde her türlü eleştiri yapılabilir ama açtığım başlıktan dolayı saygısızca 'ergen fanatik başlığı' ifadesini kullanan yazar kusura bakmayacak muhatabım olamaz, direkt engelledim.
--! spoiler !--
başkasına saygısı olmayanın kendisine de saygısı yoktur. kişi kendisi ne ise karşındakini de öyle bilir.
--! spoiler !--
--! spoiler !--
başkasına saygısı olmayanın kendisine de saygısı yoktur. kişi kendisi ne ise karşındakini de öyle bilir.
--! spoiler !--
devamını gör...
favlayan yazarın asıl amacı
ya "cuk oturmuş", "lafı ağzımdan almış" dediğim ya da kahkaha attığım zaman yaptığım şeydir.
devamını gör...
tanımcı vs başlıkçı
tanımcıyım arkadaş, çünkü şimdi başlık açarım tutmaz, durduk yere üzmeyelim minik kalbimizi.
devamını gör...
cep telefonu olmasaydı
şu an neredeyse herkes uyuyor olurdu..
devamını gör...
murat soner
çok itici bulduğum youtuber. yaptığı çoğu analize katılmadığım ve bu yüzdende iki üç videosunu izledikten sonra takipten çıktım. kitlesinin çoğu fanatik türk dizi izleyicilerinden oluşuyor.
devamını gör...
sabah erken kalkmak gerekirken gece uyuyamamak
insanlığın en acımasız paradokslarından biridir.
uyumam gerekiyor sinyalini alan beyin, bunu niye ters işletir anlamıyorum. bir tek benim beynim bunu yapmıyordur umarım. yoksa kendimle kavgama bir neden daha eklenecek.
uyumam gerekiyor sinyalini alan beyin, bunu niye ters işletir anlamıyorum. bir tek benim beynim bunu yapmıyordur umarım. yoksa kendimle kavgama bir neden daha eklenecek.
devamını gör...
yolda yürürken durduk yere gülen insan
belki gülmenizi bir şekilde kamufle edebilirsiniz ama benim gibi güldüğünüz zaman kaniş köpek gibi çapraz çapraz yürümeye başlıyorsanız yandınız. dikkat edin polisi aramasınlar.
devamını gör...
mavi duvar
uzakta olan ve gelmeyeceğini bildiğimiz halde içimizde "denize nazır oturanlara" ithaf edilmiş bir şarkıydı. her seferinde gözümüzde yaşlarla sahile koşuyor. ıslaklığın, yüzümüze çarpan rüzgarın etkisiyle yanaklarımızda bıraktığı, buz gibi soğukluğu hissediyorduk.
ağıttı aslında, nehir gibi gözyaşları bırakan. hiç bitmeyecek olan "biraz" a söylenen.
edit: " birazdan dönerim.."
ağıttı aslında, nehir gibi gözyaşları bırakan. hiç bitmeyecek olan "biraz" a söylenen.
edit: " birazdan dönerim.."
devamını gör...
yazarların duyduğu reddedilme cümleleri
hiç birbirimizi kandırmayalım, genelde "ay git be, slk mısın defol!!" türü şeylerdir ama seneler önce bir kadın bana "benim sahibim var" demişti, onu hiç unutmadım.*
devamını gör...