geceye kendine ait bir şiir bırak
başlık "so was red" tarafından 08.12.2020 01:29 tarihinde açılmıştır.
21.
yürüdüm;
adım attım,
dinlediğim müziğin ritmine denk. adımlarım değişti,
müzik değiştikçe,
müzik değişti yürüyüşüm değiştikçe.
adım attım,
dinlediğim müziğin ritmine denk. adımlarım değişti,
müzik değiştikçe,
müzik değişti yürüyüşüm değiştikçe.
devamını gör...
22.
manasını kaybetmiş bir yağmurun gökkuşağısın
renklerini, mükemmelliğini göremem artık
günlüğüme düşen iki damla gözyaşısın
ölsem de silemem artık
o gece gördüğüm yıldızların en parlağısın
ışıltın eskisi kadar büyülemiyor beni
yüreğimden yükselen yangınların sönmeyen dumanısın
ateşin eskisi kadar yakmıyor beni
bir sokakta karşılaştığım en güzel yabancısın
yalnız ikimizin olduğu ıssız bu çıkmazda
sesinin rengini bilmiyorum benim için çözülmez sırsın
ne zaman anlayacağım yüzün kimin rüyasında
renklerini, mükemmelliğini göremem artık
günlüğüme düşen iki damla gözyaşısın
ölsem de silemem artık
o gece gördüğüm yıldızların en parlağısın
ışıltın eskisi kadar büyülemiyor beni
yüreğimden yükselen yangınların sönmeyen dumanısın
ateşin eskisi kadar yakmıyor beni
bir sokakta karşılaştığım en güzel yabancısın
yalnız ikimizin olduğu ıssız bu çıkmazda
sesinin rengini bilmiyorum benim için çözülmez sırsın
ne zaman anlayacağım yüzün kimin rüyasında
devamını gör...
23.
ne olur, bir daha gözler görmese,
kulaklar duymasa sesimi..
sevdadan mesela,
ya da aşkın körkütük
sarhoşluğundan,
saklasan..
belki, belki, şurada kaybolsam,
açsan kollarını sığınsam kanatlarının altına,
deryada kum tanesi olsam,
hiç farketmeseler,
olmaz mı?
ve gölgem dahi bulamasa,
ne dersin hayat?
başarabilecek misin?
yoksa sen mi atacaksın önlerine?
hadi kalk, yürü, koş, veya emekle mi diyeceksin?
yapma ne olursun, verme beni onlara, sakla yoksay ve
de ki, bu da sizden olsun..
13.11.2020
kulaklar duymasa sesimi..
sevdadan mesela,
ya da aşkın körkütük
sarhoşluğundan,
saklasan..
belki, belki, şurada kaybolsam,
açsan kollarını sığınsam kanatlarının altına,
deryada kum tanesi olsam,
hiç farketmeseler,
olmaz mı?
ve gölgem dahi bulamasa,
ne dersin hayat?
başarabilecek misin?
yoksa sen mi atacaksın önlerine?
hadi kalk, yürü, koş, veya emekle mi diyeceksin?
yapma ne olursun, verme beni onlara, sakla yoksay ve
de ki, bu da sizden olsun..
13.11.2020
devamını gör...
24.
yağan yağmurda gördüm senin gözyaşlarını
ümit ederdim hep doluca gülmeni
açardı çünkü bir kızıl güneş etrafımda
sıcacık olurdu buz tutmuş bedenim
seni gördükten sonra kayboldu bütün çiçekler
tanıdığım, tattığım bir tek koku senin saçlarındı
hayret ederdim tabiattan daha güzel gözlerine
bu kadar bakmaya nasıl dayanabildim diye.
ümit ederdim hep doluca gülmeni
açardı çünkü bir kızıl güneş etrafımda
sıcacık olurdu buz tutmuş bedenim
seni gördükten sonra kayboldu bütün çiçekler
tanıdığım, tattığım bir tek koku senin saçlarındı
hayret ederdim tabiattan daha güzel gözlerine
bu kadar bakmaya nasıl dayanabildim diye.
devamını gör...
25.
bir umudum vardı,
yarına dair,
boğuldu gitti,
tuzlu sularda.
aktı gitti,
yanaklarımdan.
yaktı gitti,
dudaklarımdan.
nerede ellerin,
dokunuşların,
umutlarımı,
çekip kurtaracak?
yarına dair,
boğuldu gitti,
tuzlu sularda.
aktı gitti,
yanaklarımdan.
yaktı gitti,
dudaklarımdan.
nerede ellerin,
dokunuşların,
umutlarımı,
çekip kurtaracak?
devamını gör...
26.
ben genelde 4lükler yazarım pek güzel olmasada... insan hiç olmazsa rahatlıyor biraz.
bir dörtlüğünmü aşağı bırakıyorum umarım beğenirsiniz :)
gökyüzü de bir zindan kadar kasvetli
dolu dizgin uçan kuşları içine hapsetti
koca bir gürültü koptu sonra, sanırsın yer gök inledi
ve gökten dökülmeye başladı, tutsak kuşların incileri
bir dörtlüğünmü aşağı bırakıyorum umarım beğenirsiniz :)
gökyüzü de bir zindan kadar kasvetli
dolu dizgin uçan kuşları içine hapsetti
koca bir gürültü koptu sonra, sanırsın yer gök inledi
ve gökten dökülmeye başladı, tutsak kuşların incileri
devamını gör...
27.
geçti seneler yirmibeş oldu yaşım
kulağımda sesin gözümde yaşım
bir elimde aklım diğerinde sol yanım
yürüyorum başım önümde adım adım
kulağımda sesin gözümde yaşım
bir elimde aklım diğerinde sol yanım
yürüyorum başım önümde adım adım
devamını gör...
28.
haklıyım diye bağırıyordu
içimdeki çocuk
haklısın diye bağırıyordu
içindeki çocuk
bağırtılar arasında
gerçekler sağır oldu
çocuk büyüdü
gerçeklere sağır oldu
başı-sonu hiçlik oldu.
içimdeki çocuk
haklısın diye bağırıyordu
içindeki çocuk
bağırtılar arasında
gerçekler sağır oldu
çocuk büyüdü
gerçeklere sağır oldu
başı-sonu hiçlik oldu.
devamını gör...
29.
gidene dur deme
gidenin döndüğü nerede görülmüş
anlayacak bir gün;
gideni beklemek
meğer her gün ölümmüş...
gidenin döndüğü nerede görülmüş
anlayacak bir gün;
gideni beklemek
meğer her gün ölümmüş...
devamını gör...
30.
siyahlar giydim gece oldum, üzerime düştü ay
çekildim deniz gibi, sustu lisan
ezilecek toprak kalmadı üzerime bastı insan
beyaz giydim kefen oldu, biraz kan ölü bi' can
eyvallah, böyle olsun bu kez
nasılsa insanoğluna özgü tökezlemek
perdelerden etime vuran tokat gibi güneş
bugün yine uyandım dünya elbet döner
döner dönmesine
şeytan karışdıkça kaderin sillesine,
kadehin işvesine, şarabın düşmesine..
fakat bu kez son damlası gözlerimin, dinle bi' kez.
(bkz: ölürsem telefonumu kurcalarlar mı sorunsalı)
çekildim deniz gibi, sustu lisan
ezilecek toprak kalmadı üzerime bastı insan
beyaz giydim kefen oldu, biraz kan ölü bi' can
eyvallah, böyle olsun bu kez
nasılsa insanoğluna özgü tökezlemek
perdelerden etime vuran tokat gibi güneş
bugün yine uyandım dünya elbet döner
döner dönmesine
şeytan karışdıkça kaderin sillesine,
kadehin işvesine, şarabın düşmesine..
fakat bu kez son damlası gözlerimin, dinle bi' kez.
(bkz: ölürsem telefonumu kurcalarlar mı sorunsalı)
devamını gör...
31.
o kadar çok sevdim ki seni
bugün vergi memurları geldi kapıma
sana olan sevgimin birazını istediler.
o kadar çok karşıksız sevdim ki seni
sevgim enflasyona uğradı.
değeri kalmadı.
o kadar çok sevdim ki seni
bu sevgimi aylık faize yatırsam
geçinirdin her ay faiz geliri sevgimle.
bugün vergi memurları geldi kapıma
sana olan sevgimin birazını istediler.
o kadar çok karşıksız sevdim ki seni
sevgim enflasyona uğradı.
değeri kalmadı.
o kadar çok sevdim ki seni
bu sevgimi aylık faize yatırsam
geçinirdin her ay faiz geliri sevgimle.
devamını gör...
32.
zaman mıydı ki bu apansız?
yoksa biz miydik zamansız?
yoksa biz miydik zamansız?
devamını gör...
33.
almanya'da gariban türk
sal beni gideyim
kapıkuleden geçeyim
şampuanlar getirecem sana
almanya'da gariban türk
paramız burda aynı
yetiremiyoz ayı
kurulu düzen bırakılmaz
almanya'da gariban türk
açlık heryerde fazla
sanma türkiye hasta
diğerleri bizi kıskanır
almanya'da gariban türk
adalet mülkün temeli
kadın tacize uğramış, elleri ojeli
yıldıramaz bizi sapkınlar
almanya'da gariban türk
geçtim ben sınırdan
elhamdülillah bereket allahtan
dön deme dönemem
almanya'da gariban türk
cranium
sal beni gideyim
kapıkuleden geçeyim
şampuanlar getirecem sana
almanya'da gariban türk
paramız burda aynı
yetiremiyoz ayı
kurulu düzen bırakılmaz
almanya'da gariban türk
açlık heryerde fazla
sanma türkiye hasta
diğerleri bizi kıskanır
almanya'da gariban türk
adalet mülkün temeli
kadın tacize uğramış, elleri ojeli
yıldıramaz bizi sapkınlar
almanya'da gariban türk
geçtim ben sınırdan
elhamdülillah bereket allahtan
dön deme dönemem
almanya'da gariban türk
cranium
devamını gör...
34.
the molecules,
vibrating on the chords,
coded in 1 bit,
decompressed as ones and zeros,
echo in my head;
tell the stories,
time stalls,
voices fill the cavities,
the walls change shape,
picture me,
picture you,
and the stains of time.
vibrating on the chords,
coded in 1 bit,
decompressed as ones and zeros,
echo in my head;
tell the stories,
time stalls,
voices fill the cavities,
the walls change shape,
picture me,
picture you,
and the stains of time.
devamını gör...
35.
özlem, biraz susamak
aşksa sadece susmak
aşksa sadece susmak
devamını gör...
36.
the space plays,
strange games on time,
the time appears,
ın the moonlight,
that shutters on the window.
the time appears,
ın the sunlight,
that shutters on the window.
the space plays,
strange games on place;
place bends,
time bends,
the shapes play,
strange games on my eyes,
time stalls,
shapes turn into you,
ı miss you.
strange games on time,
the time appears,
ın the moonlight,
that shutters on the window.
the time appears,
ın the sunlight,
that shutters on the window.
the space plays,
strange games on place;
place bends,
time bends,
the shapes play,
strange games on my eyes,
time stalls,
shapes turn into you,
ı miss you.
devamını gör...
37.
dur diyebilsem beni karanlığa zincirleyen çaresizliğime.
dur ve beni özgür bırak ..
ben dur diyebilsem ve o beni terk etse
terk etse anılarım gibi, her geçen saniyem gibi ...
her bir dökülen saç telim gibi terk edip gitse.
beni özgür bırak diyebilsem ve
kafesinden uçup giden bir kuş gibi uçsam..
hapisten çıkan bir mahkum gibi baksam gökyüzüne.
sanki onunla hiç tanışmamışım gibi ,tanışmayacakmışım gibi yeniden doğsam.
ve huzurla yeniden ölsem..
dur ve beni özgür bırak ..
ben dur diyebilsem ve o beni terk etse
terk etse anılarım gibi, her geçen saniyem gibi ...
her bir dökülen saç telim gibi terk edip gitse.
beni özgür bırak diyebilsem ve
kafesinden uçup giden bir kuş gibi uçsam..
hapisten çıkan bir mahkum gibi baksam gökyüzüne.
sanki onunla hiç tanışmamışım gibi ,tanışmayacakmışım gibi yeniden doğsam.
ve huzurla yeniden ölsem..
devamını gör...
38.
çakmaktaşı
ufacık bir taşın
kendinden büyük
ateşler çıkarmasıdır;
devrim..
akın dursun
ufacık bir taşın
kendinden büyük
ateşler çıkarmasıdır;
devrim..
akın dursun
devamını gör...
39.
*
yedi renk aşk
siyah beyaz notaların griye çalan tonlarında duyuldum.
sustum...
sağnak yağmurlar sonrası,
yedi rengine açıldı yüreğim.
yedi renginde arşın yedi katını düşledim.
tutuldum.
kırmızında aşk ile bir goncaya dokundum.
kokusu ardınca seyrüsefer eyledim.
turuncu akiklere nakşedip yüreğimi,
zikrimi dualarla bezedim, geldim...
sarı hazanlar dökerdi dallarım,
tomurcuk tomurcuk baharına saçıldım.
yeşilinde filizlendi ruhum.
açtım çiçek çiçek, yüzümü güne vurdum.
lacivert gecelere sürgünler verip,
anadan üryan sevebilecek soyundum.
mavi hüzün suyunda,
gönlümü sevince boğdum.
mor sümbüllerden döşeğim dizlerin,
saçımı okşardı nefesin, ben uyurdum
...
devamını gör...
40.
gündüz oldu ama..
-soru işaretleri-
niye sınırladılar bizi kelimelerle,
bir kaç basit harf, bir cümle, belki bir kitap!
peki yok mu hepsinin bir bitişi?
ruhunu sevdim desem...
yeterli midir anlatmaya,sana olan sevgimi?
hangi isim, hangi harf, hangi cümle anlatabilir seni?
ben bile tarif edemezken,
hangi sıfat betimleyebilir kişiliğini?
sen benim cevapsız sorularımın sahibi,
tüm cevaplarımın tarifsizisin...
-soru işaretleri-
niye sınırladılar bizi kelimelerle,
bir kaç basit harf, bir cümle, belki bir kitap!
peki yok mu hepsinin bir bitişi?
ruhunu sevdim desem...
yeterli midir anlatmaya,sana olan sevgimi?
hangi isim, hangi harf, hangi cümle anlatabilir seni?
ben bile tarif edemezken,
hangi sıfat betimleyebilir kişiliğini?
sen benim cevapsız sorularımın sahibi,
tüm cevaplarımın tarifsizisin...
devamını gör...