orijinal adı: die leiden des jungen werthers
yazar: johann wolfgang von goethe
yayım yılı: 1774
yayımlandıktan sonra özellikle giyim kuşam yönünden ''werther dalgası''nın oluşmasına sebebiyet veren eser, insanları intihara sürüklemesi nedeni öne sürülerek bir süre yasaklanır. goethe henüz 25 yaşındayken werther'ı dünya edebiyatına kazandırır ve ilk yayımlandığı zamanlar tüm avrupa'yı sarsar. aşkına karşılık bulamayan werther'ın psikolojik tahlili, arkadaşına yazdığı mektuplar sayesinde okuyucuya aktarılır.
yazar: johann wolfgang von goethe
yayım yılı: 1774
yayımlandıktan sonra özellikle giyim kuşam yönünden ''werther dalgası''nın oluşmasına sebebiyet veren eser, insanları intihara sürüklemesi nedeni öne sürülerek bir süre yasaklanır. goethe henüz 25 yaşındayken werther'ı dünya edebiyatına kazandırır ve ilk yayımlandığı zamanlar tüm avrupa'yı sarsar. aşkına karşılık bulamayan werther'ın psikolojik tahlili, arkadaşına yazdığı mektuplar sayesinde okuyucuya aktarılır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "demdeme" tarafından 17.11.2020 01:41 tarihinde açılmıştır.
21.
bir insanın kendiyle olan iç savaşını anlatıyor. yanlış olduğunu bile bile yaptığı anlamsız şeyleri ve o yanlışların arasında boğulmasını. kendiyle olan savaşı kaybetmesini ve cezayı yine kendine vermesini anlatıyor.
devamını gör...
22.
werther'in acısı aslında romantik dönemin neoklasisizme tepkisini ortaya koymaktadır. neo klasik dönem düzenin, kuralların akılcılığın ön planda tutulduğu bir dönemdir. werther'in içerisinde bulunduğu topluluk da aslında böyledir. werther farklıdır, tam bir romantiktir. duygularıyla hareket eder. romantik akımın da temelinde bu vardır, hisler ve duyguların dışa vurumudur. örneğin neo klasik dönemde şairler ağırlıklı olarak tenkit yazmışsa romantik dönemde lirik şiirler daha ön plana çıkmıştır. sosyolojik açıdan werther'in çektiği acı romantizmin neoklasizme tepkisidir. psikolojik açıdan ise freudyen bir değerlendirme yapılacak olursa werther melankoliktir ve aslında bir nevi kendine acı vermekten keyif almaktadır ki nişanlı bir kadına böylesine aşıktır ve hatta belki de onun nişanlı oluşu, imkansızlığı, ona acı verecek ve melankolik ruhunu besleyecek ilham oluşu werther'e baştan beri cazip gelmiştir.
devamını gör...
23.
'abartı' ifadesi haksız bu eser için. zamanında o kadar insanı intihara sürüklemesi bence de efsane ama kitap güzel arkadaşlar. kitapta kötü olduğunu bile bile yaptığı şeye karşı koyamayan bir insanın kendi ahlak anlayışıyla mücadelesi var. çeviriden kaynaklı biraz daha basitlesen duygusal ifadeler yazarın içinde bulunduğu durumu güzel anlatıyor. aşk gibi kutsanan bir şeytanın insanı nasıl çaresiz ve aciz duruma düşürebileceğini, aşkın çoğu zaman iki kişinin mutluluğundan öte birkaç canın acısı olabileceğini çok güzel anlatmış. üstelik aşkı memnu da olduğu gibi yasak aşkın cazibesine girmeden vicdani rahatsızlık vurgusuyla anlatmış.
kısa ama derin,vurucu kitaplardan biri benim için.
kısa ama derin,vurucu kitaplardan biri benim için.
devamını gör...
24.
zamanında okuduğumda werther ile ilgili yaptığım tek yorumun “werther is a pussy” olduğu kitap. bütün o romantizm, acılarla yoğrulmuş aşk falan beni öyle baydı ki. bir de o zamanlar aşk acısı çeken gençler bu kitabı okuyup okuyup intahar ediyormuş. get out of here!
devamını gör...
25.
yarısında bıraktım çünkü çok sıkmıştı kitap, betimlemeleri çok güzeldi ama kitap ilerledikçe duruyor gibiydi. ilerleyen yaşlarımda belki tekrar okuyabilirim.
(ya da okumam,
ilgi çeken daha başka kitaplar var abi)
(ya da okumam,
ilgi çeken daha başka kitaplar var abi)
devamını gör...
26.
sevgili werther seninle ilk defa kütüphanesi yenilenen, ısınmak için petek diplerine doluştuğumuz, sınıfların içi biraz bayat tost arası ıslak çorap kokan bir köy okulunda tanıştık. niyetim seni değilde emile zola'nın bir aşk hikayesi'ni okumaktı. ama şanssızlığım içindeki şansıntın sen. emile zola'yı örgüsü daha düzgün bir arkadaşa kaptırıp oyalanmak için almıştım seni. oyaladın beni ama en çokta yüreğimi. seninle birlikte bende imkansızlığı satır başlarında buldum ve satır başları, başımı aldı. o zamanın sınırlı internet imkanlarıyla bile gittim seni araştırdım seni okuyan gençleri nasıl intihara sürüklediğini öğrendim. sana ilk kez ve son kez üzüldüm. bir daha seni tekrar okumak için elime almadım. çünkü bazı kitapların yaşı ve zamanı vardır. o doğru zaman ve yaşta insan doğru kitabı okumalı. ve ben doğru zaman da okuduğum o kitap dan aldığım zevki kaybetmemek için seni bir daha okumayacağım.. ama bileceğim 7'nci sınıfın kışında kalbime yaşattığın baharı hep anımsayacağım..
devamını gör...
27.
goethe, yaşamı benzer şekilde ve nedenle sonlanan bir arkadaşından esin alarak yazmış kitabı. tabii goethe'nin kendi aşk hayatında da sürekli farklı kişilerle düştüğü karşılıksız bir aşk girdabı var. karşılıksız, olmaz aşkların bir tutkunu resmen. werther ile yazarın başka ortak noktaları da var, hassas bir ruh, durumları olduğunun dışında yorumlamaya gönüllü bir zihin. yine de haklı çıkma gücüne sahip, en azından haklılığını anlatma gücüne.
werther, senin aşkın için intihar ettiğine mi inanmalıyım? yoksa albert ve lotte için mi? yoksa sadece daha en baştan içinde arzusunu taşıdığın intiharını aşk ile gerekçelendirmek mi istedin? keşke bir prens olsaydın.
werther, senin aşkın için intihar ettiğine mi inanmalıyım? yoksa albert ve lotte için mi? yoksa sadece daha en baştan içinde arzusunu taşıdığın intiharını aşk ile gerekçelendirmek mi istedin? keşke bir prens olsaydın.
devamını gör...
28.
kendine yapmadığını werthere yaptırmış yazar. kavuşamamanın acısını anlatırken değindiği diğer düşünceler ve bakış açısı çok ortada olan bir karakter ile çok akıcı ve moralinize yokuş aşağı bir yolculuk
devamını gör...
29.
kendi hayatindan da gerceklik barindan kismen otobiyografi olan bir kitap diyebiliriz. universite 3’te bu konuda analiz yapmistik baya, cok inceleyince o karamsarlik üstünüze yapisiyor, werther gibi hissetmeye basliyorsunuz malesef.
devamını gör...
30.
aşka, sevgiye bu kadar büyük anlam yüklemenin saçma olduğunu düşünmeme sebep olan fakat anlatım dilinin ve betimlemelerinin zarifliğiyle ruhumuzu okşayabilen, johann wolfgang von goethe tarafından yazılan ve kısa sürede ünlenen kitaptır.
devamını gör...
31.
okuduğum zaman boyunca benim yaşadıklarım veya hissettiklerimle çok paralel gidiyordu kitap. ya da bana öyle geliyordu çünkü fazlasıyla edebi. çizdiğim yerleri ne zaman okusam o zamanlara ait unuttuğum bazı şeyleri hatırlıyorum. bu yüzden "ilk çağlardan bir şairi okuyorum ve onda sanki kendi kalbimi görüyorum" cümlesini hiç unutmadım. o kısım son noktaydı.
devamını gör...
32.
“çok abartılmış” söylemlerine şiddetle karşı çıktığım kitap. goethe faust’u gençlik yıllarında ve çok kısa sürede yazmış. kitap yayınlandıktan sonra bundan çok etkilenen insanlar
intihar etmeye başladığı için
toplu intihar olaylarına “werther etkisi” adı verilmiş. goethe bu yüzden bu kitabını sevmez ama goethe’nin yazarlığının insan üzerinde bıraktığı tesirin çıplak gözle görüldüğü bir olaydır kendisi. o sevmiyorsa ben severim.
intihar etmeye başladığı için
devamını gör...
33.
goethe'nin kendi yaşadığı bir aşk hikâyesinden esinlenerek iki haftada yazdığı söylenen mektup romandır. yaşadığı aşkın ızdırabından kurtulmak için kahramanı werther'i intihar ettirmiş, bu şekilde kendisini kurtarmış, fakat bir kuşağı intihar salgınından kurtaramamıştır. yukarıda söylendiği gibi beni de intihara sürüklemedi fakat döneminde almanya'da mavi ceket, sarı pantolon giyip intihar eden genç almanlar olmuştur. hasan ali yücel, goethe bir dehanın romanı adlı kitabında goethe’nin yaşadığı gerçek aşk hikâyesi için “sıra geldi, insanlığın en derin ıstıraplarını çekti; hatta kendini öldürmemek için werther'e kıymaya mecbur kaldı” demiştir.
devamını gör...
34.
karşılaşmaktan korktuğunuz tüm duyguları barındıran, realizmin ötesinde yaşayan bir kitap.
gerçekleri bir bir suratınıza çarpar.
acıdan kaçıyorsanız bulaşmayın derim, acıların insanıyım, hüznü seviyorum diyorsanız tam sizlik.
özümsemek, üstüne düşünmek yürek ister, bana göre okunmalı mı kesinlikle, üstüne de sinemaya uyarlanmış halini eklerseniz muazzam bir karışım olur.
gerçekleri bir bir suratınıza çarpar.
acıdan kaçıyorsanız bulaşmayın derim, acıların insanıyım, hüznü seviyorum diyorsanız tam sizlik.
özümsemek, üstüne düşünmek yürek ister, bana göre okunmalı mı kesinlikle, üstüne de sinemaya uyarlanmış halini eklerseniz muazzam bir karışım olur.
devamını gör...
35.
bazı eserler her döneme hitap eder. biz de bunlara klasik deriz. ancak etkisi bir yere kadardır. yazıldığı dönem ve toplumdan bağımsız olamaz. evrensel ve daimi bir acıdan söz eder fakat bu acıyı anlatabilmesi için yazıldığı döneme ait şeylerden faydalanması gerekir. aksi mümkün değildir. bu onun sınırlarını çizer. işte bu yüzden bugünün insanını bir yere kadar etkiler. kitabı okuyup da "hani abi, ben de okudum ama intihar etmedim. yok öyle bir şey." diyorsanız cevabı budur. iyi ki de budur. zira intihar öfkedir, yenilgidir. aslında başkasının veya başkalarının ölümünü görmeyi çaresizce istemektir. böyle bir şey mümkün görünmüyorsa kişi kendini görmez ve bilmez yapmak adına intihar eder.
devamını gör...
36.
onu okuduğum sene ergenlik aşkı denilen o çukura çok önceleri düşmüştüm zaten ehh onu okumak da buna cabası oldu... benim için o kitap yunus emre'nin 'gel gör beni beni aşk neyledi' cümlesinde kalıp geçmişti. aşkından yanmak ama aslıda aşk denilen şeyin bence o olmaması.. hala içine yazmış olduğum anılar ile durur evde okumak isteyen kendini aşk sananlara duyurulur.
devamını gör...
37.
kitap okurken metinlerin altını çizmeyi hiç sevmem; beğendiğim paragrafları not almayı tercih ediyorum. bu kitap bana ilk defa bir metnin altını çizdirmiştir. "bu nasıl bir tutku arkadaş!?" diye düşündüren bir hikayesi vardır. en sevdiğim kitaplar listesinde epey yukarılarda bu arkadaş, ilk üç içinde kendisinin yeri bakidir.
devamını gör...
38.
goethe'nin bu kitabi elinde baltayla yazdigi soylenir. her an kendini öldürebilirmis soylentiye gore. ah ask sen nelere kadirsin. cok guzel metinler vardir icinde. askin karanlik yuzunu gosterir bir nevi. baglanmak arzulamak istemek asiriya kacmak ve sonrasında acı çekmek. zor şeyler atlattik bizde ordan biliyorum. okuyunuz mutlaka.
devamını gör...
39.
goethe’nin okuyan gençler arasında intihar salgınına neden olduğuna inanılan romanıdır.
aşkın ne olduğunu tanımlayabilmek o kadar zor ki. ama tanımını yapmak bu kadar zorken bile bunu yapmaya çalışan o kadar fazla insan var ki. o zaman ben neden bir cümle ile tanım yapmaya çalışmıyorum? aşk; hayat tecrübesidir ve tecrübe kazandırır.
genç werther tecrübesizliğinin kurbanı olmuş bir gençtir. aşk tecrübesini yaşamış ancak tecrübesiz olduğu için sağ çıkmayı becerememiştir bu deneyimden. aslında biten bir aşktan kimse sağ çıkamaz.
enkaz altında kalmak gibidir biten bir aşktan sonra yaşamak. bir uzvunu kazada kaybetmek gibidir. dev bir fırtınanın ortasında sandalda yek başına kalmak gibidir.
ve intihar bazı durumlarda yanlış bir tercih olsa da çıkar yol olarak görülür. werther aşk tecrübesini daha zorlu bir tecrübe ile tamamlamış bir genç idi. hayatı tanıdı ve onu sevmedi en sonunda.
aşkın ne olduğunu tanımlayabilmek o kadar zor ki. ama tanımını yapmak bu kadar zorken bile bunu yapmaya çalışan o kadar fazla insan var ki. o zaman ben neden bir cümle ile tanım yapmaya çalışmıyorum? aşk; hayat tecrübesidir ve tecrübe kazandırır.
genç werther tecrübesizliğinin kurbanı olmuş bir gençtir. aşk tecrübesini yaşamış ancak tecrübesiz olduğu için sağ çıkmayı becerememiştir bu deneyimden. aslında biten bir aşktan kimse sağ çıkamaz.
enkaz altında kalmak gibidir biten bir aşktan sonra yaşamak. bir uzvunu kazada kaybetmek gibidir. dev bir fırtınanın ortasında sandalda yek başına kalmak gibidir.
ve intihar bazı durumlarda yanlış bir tercih olsa da çıkar yol olarak görülür. werther aşk tecrübesini daha zorlu bir tecrübe ile tamamlamış bir genç idi. hayatı tanıdı ve onu sevmedi en sonunda.
devamını gör...
40.
farklı sebeplerden ötürü en az dört beş kez başlayıp bitiremediğim fakat en sonunda geçtiğimiz hafta bitirdiğim kitaptır. daha önce belirtildiği üzere, betimlemeler okuyucuda belli bir noktada bıkkınlık yaratabilir ve cümlelerin arasında kaybolabilirsiniz. ama goethe, genç werther'in çekmiş olduğu aşk acısını çok güzel ve vurucu bir şekilde hissettirdi bana. yoğun duygu ve acıyla kavrulmuş bir eser, okunmasını tavsiye ederim.
devamını gör...
"genç werther'in acıları" ile benzer başlıklar
werther
9