hayatta her şeyin boş olduğunu anladığın gün
başlık "bariscal" tarafından 31.10.2021 16:16 tarihinde açılmıştır.
21.
öyle bir fikre kapıldığım üstünden uzun zaman geçmiş olan gün. ama her şey boş değil. mesela bir fidan dikersin, büyüdüğünü izlersin, gölgesinde çay içtiğin günleri gördüğünde bence boşa vakit geçirmemişsindir. ben en basitinden saksıda çilek, domates, biber falan yetiştirdim. onların tohumdan meyveye dönüşümü çirkin şehir hayatıma renk kattı. bir gün uğur böceği gelip domates yapraklarına kondu, bana şans diliyordu galiba swh. arılar sık sık ziyaret etti, çiçeklerin ve meyvelerin üstüne kondular. böyle şeylerin olmasını sağlamak ve tanıklık etmek bence oldukça dolu. o yüzden çalışmaya devam etmemin tek sebebi bir gün kafama göre bir yerde bir bahçe alıp rahat rahat kendi yiyeceğimi yetiştirme isteği. çeşitli şeylere yatırım yapıyorum ama hepsi kendime küçük bir vaha kurabilmek için. nihayetinde para sadece bizi amacımıza götüren bir kağıt parçası. ve fed dahil merkez bankaları çatır çatır para basıyorlar, aslında bu yüzden hiç mantıklı bir değeri de yok. en değerli şey sizi mutlu eden, çevrenize de biraz olumlu değişiklik sağlayabildiğiniz şeyler. ve bunlar kesinlikle boş değil.
kimisi çocuk yetiştirmek ister, kimisi sanatla ilgilenir, kimisi gezip farklı yerler görüp insanlarla etkileşime girer, kimisi bir zanaat ustasıdır, kimisi hizmet sektöründe insanlara yardımcı olur. eğer seviyorsanız ve anlamlı buluyorsanız o zaman hayatınız boş değil demektir bana göre.
kimisi çocuk yetiştirmek ister, kimisi sanatla ilgilenir, kimisi gezip farklı yerler görüp insanlarla etkileşime girer, kimisi bir zanaat ustasıdır, kimisi hizmet sektöründe insanlara yardımcı olur. eğer seviyorsanız ve anlamlı buluyorsanız o zaman hayatınız boş değil demektir bana göre.
devamını gör...
22.
o gün aslında tek bir gün değildir. bazen sabah işe giderken, bazen kalabalığın ortasında, bazen de gece yatağa uzanıp tavana bakarken gelir. kronik bir ağrı gibi, hep bir köşede durur. insanı yakasından tutup tok sesiyle “sen neyin peşindesin ulann?” diye fısıldar. önce ufak bir sızı gibi başlar sonra büyür, alışkanlıklarının arasına sızar. en sevdiğin şarkıda bile boşluk duyarsın, kalabalık sofrada bile sessizlik oturur yanına.ama tuhaf olan şu: bu boşluk tamamen karanlık değildir. bazen, işte tam o sızının içinden yeni bir yön çıkar. eskiden önemli sandığın şeylerin aslında kırtıpil dünyanın gereksiz parçalarından biri olduğunu, senin düşündüğünün aksine aslında anlamın çok daha basit, çok daha sahici bir yerde saklandığını görürsün. yani kafaya takılacak bir şey yok, boşlukları doldurmaya devam .
devamını gör...
23.
uzman desteğine ihtiyacının olduğunu anlaman gereken andır.
devamını gör...
24.
valla pek bir şey değişmiyor. yaşadığın sürece, belli rutinleri yine yerine getiriyorsun. ama duygusuz bir nesneden, robottan hallice. cesedin dolaşıyor dünyada. neyse bazıları bununla mutlu oluyor. bazıları dediğim de eş, dost falan işte.
devamını gör...
25.
bi tarafta ekonomik kriz var diye isten çıkarılan insanlarin, bi tarafta da mudurlerin yeni kiralık araçlarının hangi marka ve model olacağını kahkahalarla konuştukları gündür. verdiğin emek de boş
devamını gör...
26.
hayat boş, süper fm ile coş.
devamını gör...
27.
6 şubat'ta deprem olduğunda gece korkumuzdan bir köye gitmiştik. ne olduğunun tam farkında değildim ta ki sabah saatlerinde bir büyük deprem daha olana kadar. kendi evimizden köy evine sığınmışken ikinci büyük depremle o köy evinden de ağlayarak kaçmıştık. bahçede hepimizi ısıtmayacak kadar bir ateş yakılmıştı ve ayağımda önü açık bir terlik vardı sadece. donmak üzere olan ayağımı ve korkan annemi o küçük ateşle ısıtmaya çalışırken her şey fazlasıyla "boş" gelmişti. sonra yıllar geçti, neler yaşadığımı bile unuttum ve yine "insan" olmanın gerekliği ile küçük şeyleri dert edindim; hayatta olmanın, soğuktan donmamanın tadını bile çıkaramazken.
devamını gör...
28.
hayatın ne kadar boş olduğunun farkında olup melankoli vebasına kapılanlara selam olsun!
( not: akıllı bir insan bu kadar boş bir hayatın iyi anlamda hakkını vermeye çalışacaktır.)
( not: akıllı bir insan bu kadar boş bir hayatın iyi anlamda hakkını vermeye çalışacaktır.)
devamını gör...
29.
en sevdiklerini kaybettiğin zaman.
en sevdiklerinin bile seni anlamadığını fark ettiğin zaman ve en sevdiklerine bir şey olduğunda, teselli edeninin olmadığını fark edip yalnız hissettiğin zaman.
düşenin dostu olmazmış ve herkes iyi gün dostuymuş.
bu farkındalık insanı çok olgunlaştırıyor.
en sevdiklerinin bile seni anlamadığını fark ettiğin zaman ve en sevdiklerine bir şey olduğunda, teselli edeninin olmadığını fark edip yalnız hissettiğin zaman.
düşenin dostu olmazmış ve herkes iyi gün dostuymuş.
bu farkındalık insanı çok olgunlaştırıyor.
devamını gör...
30.
öldüğün gündür.
devamını gör...
31.
baya melankolik bir tanım olacak ama bu his, hiçliğin ortasındaki küçük bir köy mezarlığını ziyaret ettiğimde gelmişti. bir zamanlar aramızda olan belki de yolda yanımızdan geçip giden, kısa yaşamına sınırlı sayıda insan sığdıran, şimdiyse aramızdan ayrılarak unutulmaya yüz tutan insanlar her şeyin boş olduğunu hissettirdi bana.
devamını gör...
32.
annemi kaybettiğim gün.
o gün bütün renkler soluverdi. ölümün gerçekliğini iliklerime kadar hissettim. ve her gün ensemde. bu yüzden toprak olacağım gerçeğinden başka hiçbir şey ve hiç kimse umurumda değil artık. insanlar leş. sadece karın ağrısı. süremi doldururken gülerek bu hayatı daha da çekilir kılmaya çalışıyorum. hepsi bu.
"yeryüzündesin,
bunun bir tedavisi yok"
o gün bütün renkler soluverdi. ölümün gerçekliğini iliklerime kadar hissettim. ve her gün ensemde. bu yüzden toprak olacağım gerçeğinden başka hiçbir şey ve hiç kimse umurumda değil artık. insanlar leş. sadece karın ağrısı. süremi doldururken gülerek bu hayatı daha da çekilir kılmaya çalışıyorum. hepsi bu.
"yeryüzündesin,
bunun bir tedavisi yok"
devamını gör...
33.
hani birine deliler gibi değer verirsin ya, gözün başka bi şey görmez. işte öyle birine içim kıpır kıpır, umutla, hevesle tam 350 kilometre yol gittim. dedim ulan bu sefer her şey güzel olacak ama ne oldu biliyor musunuz? otogarı geçtim, dolmuş durağının önüne bile zorla bırakıldım. o an bi soğukluk çöktü içime, sanki bütün yol boyunca taşıdığım umutlar yere düştü, ezildi. anladım ki bazı insanlar var, sen dağları aşarsın onlar seni kapının önünde unutur. işte o gün dank etti kafama (!) meğer hayat dedikleri şey, sen ne kadar iyi niyetli olursan ol, bir yerden sonra koca bir boşlukmuş.
devamını gör...
34.
bir omuzda dinlenme lüksünüz olmadığını fark ettiğiniz andır. bazı insanlar ne olursa olsun hep dik durmaya zorlanır; başka şansları da yoktur.
devamını gör...
35.
yoğun bakım kapısında beklerken ,şükür ki babam ayağa kalktı lakin o günden sonra hiç bir şey eskisi gibi olmadı benim ve ailem için. 2018 senesini hiç yaşamamayı dilerdim.
devamını gör...
36.
zekiyim ama çalışmıyorum görüyorum duyuyorum anlatamıyorum onları da anlıyorum nallıhan si muove mc yaralıböcek2025
devamını gör...