insanın zoruna giden şeyler
başlık "jack the ripper" tarafından 27.11.2020 16:46 tarihinde açılmıştır.
321.
bir anımı anlatıcam nasıl içimde kaldıysa başlığı görür görmez aklıma geldi.
üniversiteden mezun olduktan hemen sonra istanbul'da orta hallice bir kolejin ilk okul bölümünde çalışmaya başladım. meslekte yeniyim, hevesliyim. destination imagination diye bir proje var şimdi ayrıntılı olarak onu anlatırsam çok uzun sürer kısaca 4. sınıflardan 4 tane öğrencimi ülke çapında yapılan ingilizce doğaçlama tiyatro yarışmasına hazırladım. yarışma için antalya'ya gittik 2020 mart ayının başında. ve bir sürü süper kolejin içinde (amerikan kolejleri vs de dahil) benim çocuklar birinci oldu. kansas'taki global yarışmaya gitmeye hak kazandık. neyse efendim ölüyoruz tabi mutluluktan çocukları alnından öpüyorum falan. döndük istanbula, dediler ki okul sahibi çocukları ve öğretmenlerini tebrik etmek istiyor. odasına topladı bizi bi baktım çocukların sınıf öğretmeni de orada. sonra adam benim yüzüme bakmayıp sadece sınıf öğretmenini tebrik edip ona teşekkür etmesin mi?
bu arada bu olay olana kadar sürekli mobbing görüyordum zaten yeni mezun olduğum için. çünkü sınıf öğretmenleri devletten emekli olup çalışmaya devam eden dinozorlardı ve beni öğretmenden asla saymıyorlardı. ben dersteyken zart diye sınıfa girip sınıfa bir şeyler anlatmaya başlıyorlardı...
ha bir de biz birinci olduğumuz sırada sonraki senenin kayıtları için görüşmeler başlamıştı ve sürekli benim çocukların üzerinden reklam yaptılar.
o kadar para kazandırdım yani o okula, maaşla falan ödüllendirilmem gerekirken yüzüme bile bakılmadı. bir teşekkürden başka bir şey beklemiyordum oysaki.
öyle işte nasıl zoruma gitti anlayın.
edit: düşündükçe aklıma geliyo bileniyorum, bize yarışma için hiçbir yardımda bulunmadılar bu arada, çocukların aileleri ve ben karşıladık her şeyi. en son hava limanına giderken araç lazımdı onu da okul müdürü cebinden karşılayıp ayarladı. sonra bakın bizim yabancı dil eğitimimiz süper diye reklam yaptılar yarışma sonucu üzerinden. vallahi hiçbir hakkımı helal etmiyorum. özel okullar kapatılsın.
üniversiteden mezun olduktan hemen sonra istanbul'da orta hallice bir kolejin ilk okul bölümünde çalışmaya başladım. meslekte yeniyim, hevesliyim. destination imagination diye bir proje var şimdi ayrıntılı olarak onu anlatırsam çok uzun sürer kısaca 4. sınıflardan 4 tane öğrencimi ülke çapında yapılan ingilizce doğaçlama tiyatro yarışmasına hazırladım. yarışma için antalya'ya gittik 2020 mart ayının başında. ve bir sürü süper kolejin içinde (amerikan kolejleri vs de dahil) benim çocuklar birinci oldu. kansas'taki global yarışmaya gitmeye hak kazandık. neyse efendim ölüyoruz tabi mutluluktan çocukları alnından öpüyorum falan. döndük istanbula, dediler ki okul sahibi çocukları ve öğretmenlerini tebrik etmek istiyor. odasına topladı bizi bi baktım çocukların sınıf öğretmeni de orada. sonra adam benim yüzüme bakmayıp sadece sınıf öğretmenini tebrik edip ona teşekkür etmesin mi?
bu arada bu olay olana kadar sürekli mobbing görüyordum zaten yeni mezun olduğum için. çünkü sınıf öğretmenleri devletten emekli olup çalışmaya devam eden dinozorlardı ve beni öğretmenden asla saymıyorlardı. ben dersteyken zart diye sınıfa girip sınıfa bir şeyler anlatmaya başlıyorlardı...
ha bir de biz birinci olduğumuz sırada sonraki senenin kayıtları için görüşmeler başlamıştı ve sürekli benim çocukların üzerinden reklam yaptılar.
o kadar para kazandırdım yani o okula, maaşla falan ödüllendirilmem gerekirken yüzüme bile bakılmadı. bir teşekkürden başka bir şey beklemiyordum oysaki.
öyle işte nasıl zoruma gitti anlayın.
edit: düşündükçe aklıma geliyo bileniyorum, bize yarışma için hiçbir yardımda bulunmadılar bu arada, çocukların aileleri ve ben karşıladık her şeyi. en son hava limanına giderken araç lazımdı onu da okul müdürü cebinden karşılayıp ayarladı. sonra bakın bizim yabancı dil eğitimimiz süper diye reklam yaptılar yarışma sonucu üzerinden. vallahi hiçbir hakkımı helal etmiyorum. özel okullar kapatılsın.
devamını gör...
322.
evli olduğumuz için bizi sözlükten şutlamak istemeleri.çok zoruma gitti. öyle ki kendi kendime şut atasım var.
devamını gör...
323.
adaletin adamına göre işlemesini sağlayan kişiler.
devamını gör...
324.
bazı şeylerin tüm çabalara rağmen olmaması. vardır bir hayır diyorsun ama yine de içini acıtıyor. o kadar uğraşıp didinip sonuç alamamak ve başkasının uğraşsız şekilde istediğine ulaşması üzüyor beni.
devamını gör...
325.
hayattaki sorunlarını bile yansıtmamayı başaramayan, insan aşağılayarak bir şey olduğunu sanan birinden ders almak. kendisi öğretmenliğin önemli bir kısmına dair bir ders veriyor ama dersinden daha çok kendisi öğretici, nasıl öğretmen olunmaz bunu öğretiyor.
devamını gör...
326.
eve geldim beni ağlatacak bir şeyler bulmam lazım.
bugün papalar günü diye babama bir tane sevdiği tonda mavi bir tişört aldım. aldım demeyeyim yalan olur, annem bana link attı, öyle aldım. dün gelmişti tişört çantama attım zaten babam da yayladaydı bugün sabah gelmiş ben uyurken. neyse işte 12'ye doğru kalktım 5'te uyuduğum ve yüksek derece alkollü olduğum için.
bende özel gün kutlama sıfırdır. sıfır. özel gün mefhumum hiç yoktur. ne ararım ne sorarım ne kutlarım. bayram olur mesela uyanınca evdeki kimsenin bayramını kutlamam çünkü lüzumsuz benim için.
neyse kısa keseyim aydın abası olsun.
tişörtü verdik öptük sarıldık adama.
-yıllardır istediğim bir tişörttü."
dedi.
-baba biraz uzun mu oldu sanki?"
dedim.
-yok yok çok güzel. "
dedi.
yıllardır istediğim bir tişörttü ne demek ya?
hep bu renkte bir tişört istiyordum" ne demek?
yav biz bu kadar mı acizdik? senin hiç mi paran yok sanki? bana kim çıtlattı da sana almadım?
yıllardır... ne demek ya?
inanılmaz canım sıkıldı.
*
bugün papalar günü diye babama bir tane sevdiği tonda mavi bir tişört aldım. aldım demeyeyim yalan olur, annem bana link attı, öyle aldım. dün gelmişti tişört çantama attım zaten babam da yayladaydı bugün sabah gelmiş ben uyurken. neyse işte 12'ye doğru kalktım 5'te uyuduğum ve yüksek derece alkollü olduğum için.
bende özel gün kutlama sıfırdır. sıfır. özel gün mefhumum hiç yoktur. ne ararım ne sorarım ne kutlarım. bayram olur mesela uyanınca evdeki kimsenin bayramını kutlamam çünkü lüzumsuz benim için.
neyse kısa keseyim aydın abası olsun.
tişörtü verdik öptük sarıldık adama.
-yıllardır istediğim bir tişörttü."
dedi.
-baba biraz uzun mu oldu sanki?"
dedim.
-yok yok çok güzel. "
dedi.
yıllardır istediğim bir tişörttü ne demek ya?
hep bu renkte bir tişört istiyordum" ne demek?
yav biz bu kadar mı acizdik? senin hiç mi paran yok sanki? bana kim çıtlattı da sana almadım?
yıllardır... ne demek ya?
inanılmaz canım sıkıldı.
*
devamını gör...
327.
yeteri kadar istediği kadar uyuyaması
zor çok zor aşkoo
zor çok zor aşkoo
devamını gör...
328.
benimle değil de mesleğimle ilgili böyle alelade tiplemelerin oturma organı ile ayaküstü ürettiği laflarla benim senelerimin emeğiyle ilgili bir şeyler ifade etme çabasının, yüz yüze bakıp ellerim titrerken mimiklerimi ve sesimi stabil tutup görmezden gelme çabamla yarışmak zorunda olması zoruma gidiyor.
bok böceğinin bile bu ekosisteme faydası çok daha büyüktür eminim.
öyle işte.
bok böceğinin bile bu ekosisteme faydası çok daha büyüktür eminim.
öyle işte.
devamını gör...