köyde yaşama isteği

köy bu insanların sandığı gibi bir yer değil. köylü kurnazı diye bir şey duymadınız sanırım. köyde yaşayacaksanız evinizin etrafındaki tüm arazileri satın alacak ve çalışmayacak kadar zengin olmanız gerek.

sevdiğim insanlar yanımdaysa sorun yok dediğim başlıktır.

bu tarz isteklerde bulunan kişilerin çoğunun gerçek köy hayatını bildiğini düşünmüyorum.

köyde olduğum durumdur. oturduğum yer şehrin merkezine 40 dakika mesefadedir. hayvanlarla geçim sağlanır. çoğu hane akrabamızdır. herkes birbirine yardım eder. erken kalkılır işler bitirilir. belli saatlerde ağaç diplerinde veya yüksek bir yerde toplanılır ve saatlerce sohbet edilir. bu sohbetlerden çoğu eskiye yönelik olup birbirleriyle alay etme şeklidir. bu saatler en sevdiğim saatlerdir hep ilgiyle dinlerim.

yapılmasının zorluğunu geçtim herhalde yaşasaydım bile haftanın birkaç günü şehrin içinde olabilmeyi isterdim.

eğer ki (bkz: tatil köyü) ise neden olmasın dediğimdir.

uzaktan hayali hoş gelse de, birçok kişinin katlanamayacağı yaşam tarzı. halbuki insanoğlunun her türlü yerde yaşamı bilmesi gerekiyor bence.

köyde yaşayan biri olarak söylüyorum. çok zor , öyle her gün tatil yapmıyorsun. günlerce köyün o ağır işlerine katlanmak zorundasın.

(bkz: davulun sesi uzaktan kulağa hoş gelirmiş)

samimiyet bulacaklarını düşündükleri için senelerini şehirlerde geçirmiş insanların içinde bulunan istek. gelin görün ki köyde yaşayan insanlar da şehirde yaşamak istiyor. köyde yaşamak emekli bir insan için kolay olsa da tek geliri tarım ve hayvancılık olan insanlar için çok zor. sizi yıpratan bir yaşam, bence düşünüldüğü kadar samimi de değil. cehaletin, şiddetin, dedikodunun kol gezdiği ortamlar aynı zamanda köyler. ayda minimum 2 kez şehre inmeden yaşamak da mümkün değil zaten. kazandığınız para üç kuruş, köyde bulunan bakkal kazık fiyata satar her şeyi. sıkılırsınız yani bir süre sonra. köy ve şehir arasında mekik dokumak daha tercih edilir..

o iş öyle filmlerdeki gibi olmuyor. tabii hayat sonuna kadar yetecek paranız varsa başka. köye gidip sabah 5 te kalkıp günlük işleri yapmaya başlayınca, öbür gün aynı işleri yeniden yapmak zorunda olunca koşa koşa kaçılacaktır. kışın ayrı yazın ayrı iş programı vardır. yorgunluktan geberirim, severim diyorsanız bir şey diyemem.

öyle bahçeli küçük bir evim olsun mutlu mesut yaşarım gibi bir durum yok yani.

nostaljik bir hayalin ara ara düşünceyi yoklayıp, kısa süreli istence dönüşmesinden doğan düştür. çünkü artık köyler ilkokulda resmi çizilen bahçeli, bacası tüten evi olan, dağı, bayırı, deresiyle, deresinde bebelerin çimdiği pastoral köylerden uzaktır. tezek de ısınmak için kullanılan bir yakacak değil alınıp satılan bir mal, sanayi ürünüdür.

gereği yok köyde yaşamanın. herkes birbirini tanıyor. adım atsan dedikodunu yapan hayatsız tiplerin olduğu yerdir köy..

köyde yaşam çok çok iyi birşey lakin imkanların olacak ve bu imkanların için de paran olması lazım. eğer biçare cahil ve fakir bir köylüysen sıkıntı, yine de bence gidip şehirde getto da yaşamdan iyidir.

bak her zaman diyorum. gidip şehirde asgari ücretlere deli gibi el'in fabrikasında, sendikal örgütlenmelerden yoksun, hak hukuk bilmeden yaşayacağına, kal kardeşim köyünde, bak 20 koyun al, 2 inek al, tavuk culluk vs.. mutlaka atadan dededen üç beş dönüm tarlada vardır. ek biç, arasıra gündelik şehire şuraya buraya işe git, mis gibi hayatın olur. hem temiz yaşarsın, doğal yaşarsın hem de ailenle vaktin çok olur. bir tane de reno al şu tx yada ts yada kuş gurubu araç, vallahi şehir işçiliği ve getto yaşamdan çok daha kralsın.

serin ve güzel bir haftasonu ile giderilebilecek istektir. uzun vadede bünyede ciddi sıkıntılar oluşturabilir. hele hele büyük şehire alışmış bir bireyseniz vay halinize.

gitseler 2 gün yaşayamayacak adamlar gelmiş, köy yaşantısı güzellemesi yapıyor.

maddi kaygın yoksa güzel olur yaşayın.

pek tanıdık bir istektir.
ege'de olursa tadından yenmez.
bir dönem marmara'da bir köyde 5, 6 sene yaşamışlığım var.
su yoktu su, her yer çamurdu. dağda bayırda inek peşlerinde koştum hey heyyyy.
yani marmar'a deyince sanmayın ki tatil köyü.
neyse bir kaç sene içinde şehir değiştirmeyi düşünüyorum.* tavsiye alırım.*

yok yani.
bende hiç olmadı bu istek.
aksine böyle metropollerde yaşayasım var.
yaşlanınca ne olur bilmiyorum.
şimdilik böyle.

popüler kültür isteği.
son yıllarda yakın çevremde dahil olmak üzere çok sık duymaya başladığım istek. ne kadar samimi orası biraz tartışılır. köy hayatını; tüm haftasını şehrin bütün avantajlarından yararlanarak geçirip ara sıra hafta sonlarında şehirden biraz uzaklaşıp yaptığı serpme kahvaltıyla bağdaştıran insanların bu isteğini samimi bulmuyorum.
" şu domatesin güzelliğine bak doğal olan gibisi var mı?" yok ama senin doğalında köy hayatına uyumlu değil .onu ne yapacağız?

şehir hayatına,keşmekeşine,rahatına alışan insanın köyde yaşayabileceğine inanmıyorum.
starbucks'un olmadığı, zara indirimlerini takip edip sabah erkenden mağaza mağaza dolasamayacağı bir yerde nasıl yaşasın şimdi bu insan.
çoğunlukla ciddiye almıyorum bu tarz konuşan insanları,sizde almayın.

azıcık sempatik bir yan yakalayan o yöne doğru koşuyor. sakin olun önce ve gözlerinizi,beyninizi,bedensel kriterlerinizi açık tutup gerçekten düşünün. kapasitenizi, isteklerinizi, arzularınızı düşünün. köyde yaşamak ortak hayal edilen yaşama benzeseydi kaç neslin hayatı bambaşka olurdu. realist olmak gerek öyle her hevese atlamak değil.