mustafa kemal atatürk

bu ülkenin dnasındaki en temel yapıtaşıdır. ne yaparlarsa yapsınlar bu topraklarda ismini unutturmak, onun getirdiği noktadan geriye götürmek mümkün olmayacaktır. çünkü belki bir parti rejimiydi cumhuriyet başlarda. fakat onu canıyla kanıyla korumaya ant içen milyonları yetiştirmiştir. öyle bittik öldük demek yok. her zaman umut vardır.

kesinlikle imaj kasmak için orada olduğunu düşünmüyorum. zaten ülkenin zahiri olarak tek hakimi, pr yahut reklama ihtiyacı yok. aoç ile de yakından ilgilendiğini biliyoruz ama baba o takımla da çiftlik ziyareti yapıp, sidik kokulu büyükbaşların arasına dalmazsın yaa. o amonyak kokusu sonra güzelim takımdan nasıl çıktı ?

x.com/TarihteOan/status/194...

herkesle barıştılar. herkesi affettiler. herkesle oturdular. herkesi anladılar. bir atatürk'e hainlikleri hakaretleri nefretleri bitmedi.
bu önemli mi değil. bu onların sorunu.
atam bizim ufkumuzun çok ötesinde. bizim çok anlayabileceğimiz bir düşünceye sahip değil.
böyle bir vatan sevgisi millet sevgisi derin düşünce yapısı bizlerde yok.

milli mücadeleyi kazım karabekir başlatmıştı.

bağdat, dumlupınar ve izmir fatihi sakallı nurettin paşa kurtuluş savaşını kazandı.

peki malum şahsiyet ne yaptı?

kurtuluş savaşında komutan olmak istemiş.
meclisteki ordu kökenlilerin yogun itirazları sonucu komutanlık melekeleri zayıf diye görevden alınmıştır.
mustafa paşanın milli mücadelede yaptığı askerlik sadece bir gündür.
o gün içinde propaganda makinesi yalandan başkumutanlık savaşı diye bişey uydurmuştur.

ismet inönüyle mücadele etmek isteyen dönemin sağı (menderes ve demokrat parti) nın yarattığı balon kişilik.

aram bu ülkenin turnusol kağıdı.

#3657478


şimdi bakalım

iddia 1: "milli mücadeleyi kazım karabekir başlattı."

gerçek:

mustafa kemal paşa, 19 mayıs 1919’da samsun’a çıkarak milli mücadeleyi fiilen başlatmıştır. amasya genelgesi (22 haziran 1919) ile tüm ülkeye duyurduğu şu ifade önemlidir:

"milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır."
(amasya genelgesi, 1919)

kazım karabekir paşa ise doğu cephesi komutanı olarak 15. kolordu ile çok önemli görevler üstlenmiştir. ancak milli mücadele’nin siyasi, askerî ve ideolojik lideri mustafa kemal’dir.

kaynak:

*nutuk, mustafa kemal atatürk, 1927

*sina akşin, kurtuluş savaşı, türkiye iş bankası yayınları

*bernard lewis, modern türkiye’nin doğuşu

iddia 2: "sakallı nurettin paşa kurtuluş savaşını kazandı."

gerçek:

nurettin paşa, batı cephesi’nde görev aldı ama savaşın genel planlamasında ve stratejik komuta kademesinde yer almadı. zaferin askeri mimarları:

başkomutan: mustafa kemal paşa

genelkurmay başkanı: fevzi (çakmak) paşa

batı cephesi komutanı: ismet (inönü) paşa

kaynak:

*fahri belen, türk kurtuluş savaşı

*lord kinross, atatürk: the rebirth of a nation

*t.c. genelkurmay askeri tarih ve stratejik etüt başkanlığı (atase) belgeleri


iddia 3: "mustafa kemal komutan olmak istedi ama mecliste itirazlar sonucu görevden alındı."

gerçek:

tam tersine mustafa kemal paşa, tbmm tarafından 5 ağustos 1921’de 3 ay süreyle başkomutan seçilmiştir. karar oybirliğiyle alınmıştır:

“mustafa kemal paşa’ya meclis yetkilerini de kapsayacak şekilde olağanüstü yetkiler verilmesi kararlaştırılmıştır.”
(tbmm zabıt ceridesi, 5 ağustos 1921)

kaynak:

*tbmm tutanakları

*nutuk

*taner timur, türk devrimi ve sonrası


iddia 4: "başkomutanlık meydan muharebesi uydurmadır, bir gün sürdü."

gerçek:

başkomutanlık meydan muharebesi, 26-30 ağustos 1922 tarihleri arasında gerçekleşmiştir. 30 ağustos günü mustafa kemal paşa, dumlupınar’da bizzat cephede komutanlık yapmıştır. bu zafer, yunan ordusunun kesin yenilgisiyle sonuçlanmış, 9 eylül’de izmir kurtarılmıştır.

kaynak:

*afet inan, atatürk hakkında hatıralar ve belgeler

*şerafettin turan, atatürk ve türk devrimi

*t.c. genelkurmay atase, büyük taarruz raporları

iddia 5: "atatürk, sağın (menderes ve dp’nin) ürettiği balon kişilik."

gerçek:

hmmffh mabad yanığı kokusu geliyor. atatürk, kendi döneminde zaten dünya çapında tanınan, batı basınında geniş yankı bulan bir liderdir. hakkında 1930’lardan itibaren yazılmış onlarca yerli ve yabancı biyografi vardır.


kaynak:

*lord kinross, atatürk: the rebirth of a nation

*andrew mango, atatürk: modern turkey’s founder

*nutuk (1927)

*unesco 1981 atatürk yılı bildirisi

sonuç olarak bu yazı, tarihsel gerçeklerle hiçbir şekilde bağdaşmayan; mustafa kemal atatürk’ün liderliğini, komutanlığını ve ideolojik öncülüğünü bilinçli olarak çarpıtan bir dezenformasyon örneğidir. kendini mukaddesatcı milliyetçi diye pazarlamaya çalışan ümmetçilerin mabad yangınını da ortaya koymaktadır.

106 yıl önce bugün, erzurum kongresini toplamıştır.

milli mücadeleyi kazım karabekir başlatmamıştır, anca bazı dengesizlerin hezeyanları ve aynı takozlara sabatayist kimdir desem, höpürür köpürür küfürler ederler ama kazım karabekiri överler, bana beyinsizin resmini yapabilirmisin abidin ?
sakallı nurettinde aynı çerkez etem gibi, başına buyruk, menfaatı için her tarafa dönecek bir tip,
hep çok merak ederim, çerkez etem denen haini diken atatürk bu nurettin ibişininin sakalını neden dikmemiş ?
acımıştır herhalde.

kurtuluş savaşındaki rolü tarihte eşi benzeri görülmemiş bir kahramanlık destanıdır.

olmasaydı hatay ve ege sınırlarımız içinde olmazdı. minnet duyduğum büyük lider.

burada sosyal medyadan beyni erimiş kişiler atatürk düşmanı olduğumu falan sanıyor. :d

allah rahmet eylesin.

en sevdiğim sözleri.
"efendiler ve ey millet! iyi biliniz ki türkiye cumhuriyeti; şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. en doğru ve en hakiki tarikat, tarikat-ı medeniyedir. medeniyetin emrettiğini ve talep ettiğini yapmak, insan olmak için kâfidir."
mustafa kemal atatürk

m. k. atatürk arıburnu kuvvetleri komutanı olarak birliklerine verdiği emirde, ''size ben taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum'' (8 mayıs 1915)
(bkz: https://islamansiklopedisi....)

atatürk'ün gençliğe hitabesi
ey türk gençliği! birinci vazifen, türk istiklalini, türk cumhuriyeti'ni, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir...
muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur. (bkz: https://kho.msu.edu.tr/hakk...)

1938'den beri yattığı ebedi istirahatgahından hala birilerine "ayar veren" hala birilerine "geri vites" yaptıran dünyada tek liderdir.

erken öldü. daha geç ölse, belki de menderes ve devamındaki çakma abdulhamid'ler hiçbir zaman imkan bulup da ülkeyi satamayacaklardı. tabii bu bür varsayım ama bu haliyle bile güzel.

yokluklar içinde o, arkadaşları ve isimsiz mehmetçikler ülkeyi kurtardı bize miras bıraktı.

seve seve bu ülkeye sahip çıkacağız. beğenmesek de sahip çıkacağız, ülkede yaşamak imkansız hale gelse de sahip çıkacağız. cumhuriyeti can pahasına koruyacağız. bize de bu hayattan düşen pay budur.

yediğim ekmek, içtiğim sudan daha çok seviyorum seni. yaptığın her şey için bütün kalbimle teşekkür ederim. senden daha zekisi, senden daha büyüğü gelmedi sen öldükten sonra. iyi ki bizim atamız oldun. iyi ki var oldun.

aklımın almadığı bir isim. pax ottoman’ın ölüm döşeğinde, elden çıkmak üzere olan rumeli’nin görece metropolitan bir şehrinin köyünden bu denli yüksek kalibrede birinin çıkması, bir ulusun kaderini değiştirmesi, döneminin asırlar ötesinde bir ferasete ve zekaya sahip olması, tüm bunları yaparken hiçbir çıkar peşinde olmadan sadece ulusunun tam bağımsızlığını amaç edinmesi aklın ötesinde. ne kadar şükretsek, ne kadar sahiplensek, ne kadar gurur duysak yeterli değil.
iyi ki bu milletin senin gibi bir lideri var ve iyi ki en ihtiyacımız olan zamanda geldin. ruhun şad olsun atası türk olan, türk’ün son başbuğu.

içinde bulunduğumuz şu zamanda onun ilkelerine sıkı sıkı sarılıp, açtığı yoldan hiç ayrılmamalıyız. çünkü başımızdaki/karşımızdaki zihniyet işgal dönemindeki istanbul hükümeti zihniyetindedir, sevr kafasındadır, bu ülke için karanlık emeller beslemektedir.

en büyük türk.
öyle gururluyum ki atamız olduğu için ne kadar yazsam az.
ama bu sefer bu trakyada büyümüş yörük maacırını susturamayacam:
kimsede yok bizde var bea, çatlasınlar patlasınlar!

dünyanın tek kültür antropoloğu lideridir ve çok şanslıyız ki bizim liderimizdir.

çocukken masum masum sana baktığımda, gözlerime bakıp yanağımı sevdiğini ve "ne oldu çocuk?" dediğini hayal ederdim. hukuk fakültesine girdiğimde gülümseyip sırtımı sıvazladığını, akademik çalışma yapmak için avrupa'ya gittiğimde bizleri birer kıvılcım olarak oraya gönderdiğini, kışlaya gittiğimde ise de omzuma vurup "aferin çocuk" dediğini...

her nerede isen bil: bütün sorularımın cevabı sensin! yolum senin yolun, ışığım senin ilkelerindir. senin askerinim. kuvvayım.

senin için iki gözüm.