otomatik vites vs manuel vites

otomatik viteste elli bin çeşit var. hangisi iyi? önce onu araştıracalsınız. volkswagen iyidir deyip dsg'li alanlar saç baş yolmaktan şimdi kel geziyor mesela.
manuel şanzımanda seçenek tek. aracın tüm kontrolü elinizde. hızlanmak, güç vermek, yavaşlamak her şey sizde. bakın land cruiser'e. 2025'te manuel şanzımanlı araç üretti talep üstüne. 2026 ürteiminin neredeyse tamamını manuel yapacaklar

oto vites = akülü bebe arabası

otomatik vites rahat ve zahmetsiz.

araçta az buçuk konforlu olsun kâfi, tarafımız belli.

manuel öven lubunyadır mesleki defermasyon gördüğünden manuel övüyordur.

düz vites çünkü vites atma keyfi ve yokuşta arabayı bağırtarak kaldırma keyfi diyorum.
ayrıca ben rampa aşağı full frenle gitmeyi de sevmiyorum.
beyaz kuşum düz vites ve onu sürmesi bana çok keyif veriyor.
onu iki pedallı arabalara değişmem demem de elimdekine şükür derim.

15 senedir düz vites kullanıyorum. bu sene arkadaşın otomatik arabasını kullandım bir 200 kilometre kadar. şehir içine girdim çıktım falan. ben araba kullanmıyormuşum, kendimle cebelleşiyormuşum. bir sonraki aracım net otomatik vites olacak. kaçarı yok.

bunu ben basılı kitap e-kitap versusuna benzetiyorum. nasıl ki basılı kitapta kitap kokusu ağğğbiiii, o sayfalar ağğğbiii, kitaba dokunacaksın ağğğbiii, kitapla etkileşim ağğğğbiii fetişi varsa bazı insanlarda, manuel arabalar için de aynı şey geçerli. vites geçişleri ağğğğbiii, üçten ikiye çekmek ağğğğğbiii, yokuşta kaldırmak ağğğbiiiii, arabayla bütünleşmek ağğğbiiii fetişi var.
sanki benim başıma f1 yarışçısı bezebenk.

şehir içi otm. şehir dışı kesinlikle manuel vites.

çevirmeli telefonla arama vs sesli arama özelliği ile arama kaşılaştırmasıyla örneklendirmem gerekirse, manuel vitesli araba benim için aşağıdaki telefondur, ki onu da kullandık zamanında. otomatik vitesli arabayı, hatta mümkünse ışınlanmayı tercih ederim. yeterince çile çektik şu hayatta, bir de vitesle uğraşmayalım.

otomatik çok iyi

manuel dümdüz yolda olur. tepeye doğru ışıkta ne yapcaz deyin bakem.

otomatik vites aağğğbiiii. araba akıyor, hissetmiyorsun bile aağğğbbiiii.

ehliyeti manuel aldım ama hiç kullanmadım. iyi ki kullanmamışım. babam hep "en üst seviyede kullanın her şeyi, altını kabul etmeyin. nasıl alışırsanız, öyle gider" der. doğru diyor. ben de buna göre yaşamaya çalışıyorum hep. ben her şeyin en iyisini hak ediyorum aağğğbiiiiii!

- "araba benim için sadece bir oturgaçlı götürgeç. beni dolmuşa muhtaç etmesin yeter" diyosanız,
- istanbul'da yaşıyor ve günlük olarak o psikopatik trafiği çekiyorsanız,
- "param çok. arıza durumunda otomatiğin tamirini karşılarım, zaten 2 senede bi yüksek model araba alıyorum" diyorsanız,
- vücudunuzun motor kontrolleri ve refleklslerinizle ilgili diğer insanlara göre daha zayıfsanız,
- yüksek hızlarda hareket eden demir bir kutunun içindeyken kontrolü elektronik devrelere ve mikroçiplere teslim etmekten rahatsızlık duymuyorsanız,


otomatik araba kullanınız.

----------------

- araca sadece ulaşım aracı olarak bakmıyorsanız,
- hayatta yaptığınız her işe tam olarak odaklanarak keyif alabilmek istiyorsanız,
- günlük 3 saatinizi dur kalk yaparak geçirmiyorsanız,
- çok daha az arıza yapan, arıza yaptığında ise daha ucuza giderilebilen bir şanzıman istiyorsanız,
- çocukken bisiklet sürerken bisikletinizle kurduğunuz o bütünleşme hissini tekrar yaşamak istiyorsanız
- "bu aracın kontrolleri tam oalrak bende, her an arıza yapabilecek bir mikroçipte değil, ve bu araç ben ne istersem onu yapar." güvenini yaşamak istiyorsanız

manuel araba kullanınız.

-----------------

elektrikli otomobil almayın yeter.

manuelle alıştığım için otomatik kullanmaya korkuyorum. bir an "debrajj nerede debraaajj?" demem olası. swh

#3582612 @yeşil-uzum 'e yol yardımı:
genellikl esürücü koltuğunun sağ yanında yukarı kaldırdığınızda gaaarç diye ses çıkartan bir kol vardır. el freni derler. o frenin görevlerinden en önemlisi yokuş kalkış desteğidir. yokuşta durdunuz. el frenini çeker, vitesi boşa alır ve ayak freniyle aracı sabitlersiniz. kalkacağınız zaman ayak frenden çekilir, debriyaja basılıp vitese takılır, gaza hafifçe basarak motoru rölentiden çıkarır ve dbriyajdan ayağımızı çekeriz. araba öne atılırken el frenini boşaltırız.
zor bir iş değildir. idman yapmaya bile gerek yoktur. yok yapamam diyorsanız, subaru araçlarında kullanılan yokuş kalkış destek kitleri var. onlardan taktırırsınız aracınıza.

arabada otomatik motosiklette manuel vites.

kullanım dinamikleri ve ihtiyaçları farklıdır.
ani tork ve güç ihtiyacı, motor freni ihtiyacı motosiklette çok daha fazla.
o yüzden motosiklet mutlaka manuel vites olmalı.