61.
benin için sıdıka dizisinin bittiği anlamına gelirdi.
fakat başka bir anlamı daha var. içini açsan dahi anlayamayacak insanlarla muhatap olmaktan ziyade bir defteri kişilik kazandirip içini dökersin. ön yargı yok sana klişe akıllar vermez. fakat çok duydum bazıları başkaları okursa diye tamda içinden geçtiği gibi değilde başkalarının duymak istediği gibi yazıyormuş ne üzücü. yazarken bile özgür olamamak.
fakat başka bir anlamı daha var. içini açsan dahi anlayamayacak insanlarla muhatap olmaktan ziyade bir defteri kişilik kazandirip içini dökersin. ön yargı yok sana klişe akıllar vermez. fakat çok duydum bazıları başkaları okursa diye tamda içinden geçtiği gibi değilde başkalarının duymak istediği gibi yazıyormuş ne üzücü. yazarken bile özgür olamamak.
devamını gör...
62.
bugün çok güzel bir gündü. bluzumla aynı renk ojemin olduğunu fark ettim çok sevindim.
bluzumda çok yakıştı, hem rengi hem kesimi. kare yaka bana çok yakışıyor. biraz makyaj yapayım dedim sonra vazgeçtim. dedim sen doğal halinle de fıstıksın. * saçlarım da çok güzeldi. uzadı ve hoş bir dalgası oldu. çok beğendim bugün kendimi. neyse sonra sinemaya gidip film izledim. oradan çıkınca spor salonuna gittim. salonda sürekli esnedim ama uykumu almıştım. neden böyle oldu anlamadım. biraz boşladığım için formdan düşmüşüm ağırlıkları indirmek zorunda kaldım. oradan çıkınca mağazaları gezdim, miss kokulu bir mum ve kuşburnu çayı aldım, evime döndüm. dönüş yolunda yürüdüğüm için topuklarım ağrıdı bacaklarım kasıldı biraz. o da yaptığım spordan kaynaklanıyor. onun dışında hoş bir gündü. şimdi evimde bu entryi giriyorum. hala açım. öpüldünnn günlükkk.*
bluzumda çok yakıştı, hem rengi hem kesimi. kare yaka bana çok yakışıyor. biraz makyaj yapayım dedim sonra vazgeçtim. dedim sen doğal halinle de fıstıksın. * saçlarım da çok güzeldi. uzadı ve hoş bir dalgası oldu. çok beğendim bugün kendimi. neyse sonra sinemaya gidip film izledim. oradan çıkınca spor salonuna gittim. salonda sürekli esnedim ama uykumu almıştım. neden böyle oldu anlamadım. biraz boşladığım için formdan düşmüşüm ağırlıkları indirmek zorunda kaldım. oradan çıkınca mağazaları gezdim, miss kokulu bir mum ve kuşburnu çayı aldım, evime döndüm. dönüş yolunda yürüdüğüm için topuklarım ağrıdı bacaklarım kasıldı biraz. o da yaptığım spordan kaynaklanıyor. onun dışında hoş bir gündü. şimdi evimde bu entryi giriyorum. hala açım. öpüldünnn günlükkk.*
devamını gör...
63.
bugün keçi bokunu zeytin sanıp yemeye çalışan bir çocuğa engel oldum
devamını gör...
64.
her sabah "daha güçlü "diyerek kalkıyorum yataktan. varlık göstermek için uyumlu olmak için çabalıyorum . geçmişe dönmemek tekrar tekrar yara almamak için . peki günün sonunda neredeyim günün sonunda benden geriye ne kalmış oluyor ? hala dört duvar arasında ölüyorum. oysa ben kendime yaşama şansı kazanmıştım. şimdi geçmişe gitsem yaşamak için değil yok olmak için kullanırdım o şansı. her sabah tekrar tekrar tekrar başarmak için uyanacağım. başarının tadını çıkaracak kadar ruh var mı içimde? bir gün daha geçti. bir gün daha her halt doğru her halt yolunda gibi davrandım. yarın?? sadece sarıl! bunu bile beceremezsiniz! bir gün daha bitti.
devamını gör...
65.
bugün pembe ile ayrıldık ama o beraber olduğumuzu da bilmiyordu.
devamını gör...
66.
herkesle arası iyi olan günlüktür, kimse kalemi "eşekoğlueşek günlük" diyerek eline almaz çünkü.
devamını gör...
67.
gün aydın olsun :)
uzun bi aradan sonra evimdeki ilk sabah..
uzun uzun yolları aştım geldim. gecenin bi yarısı uyandım. kalktım biraz yatakta kıvrandıktan sonra. az dolaştım evin içinde.. kolejin bahçesinden kuş cıvıltıları geliyor. mutfak tezgahındaki yerimi aldım. su ısınıyor, günün ilk çayını içelim. toplantı var saat 10’da. martılar niye deli gibi çığırıyorlar anlamadım..
kuzeye geldiğim nasıl da belli, sabahın tüm serinliği kenti ele geçirmiş durumda. deniz çarşaf gibi..
güzel bir güne uyandığımızı umuyorum, tüm sevdiklerimizle*
edicik büdücük: çay oldu, gelin hadi. minnak tezgahımda yer yok ama sandalye çekeriz.
uzun bi aradan sonra evimdeki ilk sabah..
uzun uzun yolları aştım geldim. gecenin bi yarısı uyandım. kalktım biraz yatakta kıvrandıktan sonra. az dolaştım evin içinde.. kolejin bahçesinden kuş cıvıltıları geliyor. mutfak tezgahındaki yerimi aldım. su ısınıyor, günün ilk çayını içelim. toplantı var saat 10’da. martılar niye deli gibi çığırıyorlar anlamadım..
kuzeye geldiğim nasıl da belli, sabahın tüm serinliği kenti ele geçirmiş durumda. deniz çarşaf gibi..
güzel bir güne uyandığımızı umuyorum, tüm sevdiklerimizle*
edicik büdücük: çay oldu, gelin hadi. minnak tezgahımda yer yok ama sandalye çekeriz.
devamını gör...
68.
sevgili günlük,
iki gün sonra bu sıkıcı hayatımı yazmayı unutacağım aşikar, öyleyse samimi olmayalım baştaki "sevgili" yi siliyorum. (bkz: hergünaynı)
iki gün sonra bu sıkıcı hayatımı yazmayı unutacağım aşikar, öyleyse samimi olmayalım baştaki "sevgili" yi siliyorum. (bkz: hergünaynı)
devamını gör...
69.
sevgili günlük,
bugün düşünemeyeceğin kadar başım belada. yok bu o değildi. hakikaten o değilde iyi kötü sabahı ettik yine. gözleri kör edercesine üzerime çullanan karanlık dağıldı gitti. ve şimdi güneş doğuyor...
bugün düşünemeyeceğin kadar başım belada. yok bu o değildi. hakikaten o değilde iyi kötü sabahı ettik yine. gözleri kör edercesine üzerime çullanan karanlık dağıldı gitti. ve şimdi güneş doğuyor...
devamını gör...
70.
sevgili günlük kobra takibinin oynadığı dönemden beridir sana yazıyorum. hatırladın mı beni?
devamını gör...
71.
seni aylığa dönüştürüp yanına daha az uğramaya karar verdim. sana artık sevgili aylık diyeceğim. türkiye'deki her aylık gibi zamanla kuşa dönüşüp tekrar günlüğe indirgeneceksin. enflasyon budur.
devamını gör...
72.
sevgili günlük,
sana sevgili diye hitap edebildiğime göre seni canlı bir varlık olarak görüyorum..
sen de beni öyle mi görüyorsun?
bütün sırlarımı sana açtım, hepsini can kulağıyla dinledin.. sırdaşımsın...ta ki biri seni benden habersiz açana kadar..o zamana kadar ikimiz arasında oluşan dostluk, ondan sonra bir yazgıya dönüşecek.. ya tam olarak birbirimize kenetleneceğiz, ya da inkar edeceğiz..senin inkar etme şansın yok, ne yazıldıysa o! ya ben?
sana sevgili diye hitap edebildiğime göre seni canlı bir varlık olarak görüyorum..
sen de beni öyle mi görüyorsun?
bütün sırlarımı sana açtım, hepsini can kulağıyla dinledin.. sırdaşımsın...ta ki biri seni benden habersiz açana kadar..o zamana kadar ikimiz arasında oluşan dostluk, ondan sonra bir yazgıya dönüşecek.. ya tam olarak birbirimize kenetleneceğiz, ya da inkar edeceğiz..senin inkar etme şansın yok, ne yazıldıysa o! ya ben?
devamını gör...
73.
her gün yorum yapılması gereken başlık. (!)
devamını gör...
74.
selam günlük yine ben geldim.
bugün çok yoruldum. beş saat gezip durdum çarşıyı. insanlara yol tarifi sordum, insanlara çarptım ya da onlar bana çarptı, dar yerlerden geçerken bir şeyler düşürdüm koca totomla her zamanki gibi, esnafları baya bi yordum, trip yapan esnaf gördüm, tatlı dilli kibar satıcıları gördüm, bir sürü fiyat sordum, pazarlık çabalarına girmiştim. kısacası bugün baya bi efor sarf edip tabiri caizse insanlarla ve dahi kendimle güreştim.
efendim bu çabaların tüm sebebi bir elbise bir de ayakkabı almak içindi. çabam sonuç verdi. ışığa göre ton değiştiren bi elbise buldum. bazı ışıklarda bordomsu bazı ışıklarda koyu kırmızı duran kolsuz diz üstü, vücudu saran bir elbise. taşı tuşu fırfırı yok. dümdüz. altına altın renginde bir ayakkabı. topuklu ayakkabılarla aram hiç olmadı bu zamana kadar. merakım da olmadı ne yalan söyleyeyim. her zaman konfor yanlısı oldum. ama o elbisenin altına babet giymek... kıyamadım o güzelliğe. dedim acı çeksem de senin güzelliğin için giyicem ulan!! çünkü malım. * bir de saç aksesuarı uydurdum tüm bunlara. küçük zarif bir ışıltı katsın istedim.
artık sadece makyajımı, saçımı nasıl yapacağımı ve elbisenin renginde oje bulup bulamayacağımı düşünüyorum.
böyle işte sevgili günlük. arkadaşlarıma bol bol anlattım onlar da kendi zevklerini benimle paylaştılar. ama buraya da yazmak istedim. çünkü kendimi biliyorum. zaman geçtikçen sonra eski tanımlarımı okuyorum bazen. okurken hatırlıyorum. bu günümü de hatırlamak istedim. öpüldünnn...
bugün çok yoruldum. beş saat gezip durdum çarşıyı. insanlara yol tarifi sordum, insanlara çarptım ya da onlar bana çarptı, dar yerlerden geçerken bir şeyler düşürdüm koca totomla her zamanki gibi, esnafları baya bi yordum, trip yapan esnaf gördüm, tatlı dilli kibar satıcıları gördüm, bir sürü fiyat sordum, pazarlık çabalarına girmiştim. kısacası bugün baya bi efor sarf edip tabiri caizse insanlarla ve dahi kendimle güreştim.
efendim bu çabaların tüm sebebi bir elbise bir de ayakkabı almak içindi. çabam sonuç verdi. ışığa göre ton değiştiren bi elbise buldum. bazı ışıklarda bordomsu bazı ışıklarda koyu kırmızı duran kolsuz diz üstü, vücudu saran bir elbise. taşı tuşu fırfırı yok. dümdüz. altına altın renginde bir ayakkabı. topuklu ayakkabılarla aram hiç olmadı bu zamana kadar. merakım da olmadı ne yalan söyleyeyim. her zaman konfor yanlısı oldum. ama o elbisenin altına babet giymek... kıyamadım o güzelliğe. dedim acı çeksem de senin güzelliğin için giyicem ulan!! çünkü malım. * bir de saç aksesuarı uydurdum tüm bunlara. küçük zarif bir ışıltı katsın istedim.
artık sadece makyajımı, saçımı nasıl yapacağımı ve elbisenin renginde oje bulup bulamayacağımı düşünüyorum.
böyle işte sevgili günlük. arkadaşlarıma bol bol anlattım onlar da kendi zevklerini benimle paylaştılar. ama buraya da yazmak istedim. çünkü kendimi biliyorum. zaman geçtikçen sonra eski tanımlarımı okuyorum bazen. okurken hatırlıyorum. bu günümü de hatırlamak istedim. öpüldünnn...
devamını gör...
75.
76.
sevgili günlük, birazdan yaprak dökümü başlayacak. hava çok soğuk ve sigaram yok. sigara almaya üşeniyorum ama alıp kahve eşliğinde totom dona dona içeceğim.
devamını gör...
77.
efendim dese,
sonra da, anlat bakalım neler ettin bu gün, yapma ya, üzülme olur öyle arada, aman boşver dese, ne güzel olur diyeceğim, günlük hitabı.
olabilir aslında, interaktif günlük. biri bu fikrimi değerlendirsin.
adı da akıllı günlük olsun, mobil uygulaması da olsun.
üşenmesem ben mi yapsam, her şeyi ben mi yapacağım? bakın başınızın çaresine.
sonra da, anlat bakalım neler ettin bu gün, yapma ya, üzülme olur öyle arada, aman boşver dese, ne güzel olur diyeceğim, günlük hitabı.
olabilir aslında, interaktif günlük. biri bu fikrimi değerlendirsin.
adı da akıllı günlük olsun, mobil uygulaması da olsun.
üşenmesem ben mi yapsam, her şeyi ben mi yapacağım? bakın başınızın çaresine.
devamını gör...
78.
şimdi eşim dostum beni hastayım sanıyor. zenginim kimsenin haberi yok !
devamını gör...
79.
sevgili günlük bugün sevgilimden çok saçma bir şey istedim. ne istediğime gelirsek, balon şişirme pompası ve saçmalığına rağmen anında bulup getirdi. bu adam gerçek mi yoksa ben kafamda mı uydurdum. çünkü gerçek biri benim tüm saçmalıklarıma bu kadar sabırlı davranamaz. ayrıca başta ona, onu henüz sevmediğimi söyledikten sonra, şu an onu bu kadar sevebilmem normal mi? inan bana hiç bilmiyorum. ama insan büyük konuşmamalıymış. sayesinde bunu her gün çok iyi öğreniyorum.*
devamını gör...
80.
sevgili günlük, bu aralar neden hiç yazmıyorum merak ediyorsun, biliyorum. olay seninle alakalı değil. yazmaya değer bir şey yok, o yüzden. neyse kapadım, çok yazmasın.
devamını gör...