61.
varlığı tatsız geliyorsa, hiç bir şey izah etmek insanın içinden gelmiyorsa, kızmak bağırmak bile istemiyorsa insan, görmek yoruyorsa, işte o eşik.
devamını gör...
62.
o kadar çok acı yaşattı ki dayandım hepsine. ne de olsa seviyorum ve vazgeçmek istemiyorum. her şey güzel gidiyor derken, başladı salak saçma bir muhabbet aramızda. üstü kapalı bir sürü şey söylüyor bana. tartıştık, bağrıştık. en sonunda sakinleştik ve normale döndük. hadi görüşürüz diye telefonu kapattık. o günden beri kendisini aramıyorum. galiba bu da benim vazgeçme eşiğimdi. daha ağır olaylar yaşattı bana. hepsinin üstesinden geldim hallettim derken demek ki sadece biriktirmişim. bu son olay damla oldu herhalde. keşke ne kadar çok sevildiğini anlasaydı da bu duruma gelmeseydi. o kadar emeğe ve zamana yazık oldu.
devamını gör...
63.
olmasan da olurmuş gibi hissettiğin zaman, kendini bile yok saymaya başladığın zaman birden bire bi aydınlanma yaşarsın. bakarsın sen sen olmaktan çıkmışsın, onu sevmeye başladığın zamanki sen değilsin. tamam dersin.hadi benden bu kadar!
devamını gör...
64.
eğer gerçekten seviyorsa bir insan bir insanı o eşiğe gelinse bile daha fazlası olmaz olamaz. sevmek denilen eylem bu kadar basit ve çabuk vazgeçilebilir bir şey değil. 60-70 yıl süren evliliklere baksanıza bir de. kavgalar tartışmalar elbet olmuştur ama hiçbir taraf o eşiği geçmemiştir çünkü onlarda birbirlerinden vazgeçemediklerinin farkındadırlar. işte bu gerçek sevgi budur biraz daha dramatize edilecek olursa birbirine muhtaç kalma durumu olarak bile kesinlikle değerlendirilebilinir.
devamını gör...
65.
sevdiğin* kadar kırgın hissediyorsan inceldiği yerden kopar.
devamını gör...
66.
hayatıyla ilgili en basit şeyleri bile telefonda başkalarına anlatırken öğreniyorsanız; uzatmayın ve terk edin...
devamını gör...
67.
'bir gün seni unutmak zorunda kalırsam aşkımın küçüklüğüne değil, çaresizliğimin büyüklüğüne inan.' diyen atilla ilhan'a katılarak söyliyorum yaşadığın en büyük çaresizliktir.
devamını gör...
68.
eşik meşik yok arkadaşlar, sizi istemediğini yüzünüze duvar gibi vurduysa eşiğe gerek kalmıyor. acaba yanılmış olabilir mi seviyordu beni falan dersiniz, bir bakmışsınızki o da yalanmış. sonrası hiçlik, yokluk, karanlık….
ince memed’de çok güzel bir söz var:
her karanlığın bir sabahı vardır.
sabır
ince memed’de çok güzel bir söz var:
her karanlığın bir sabahı vardır.
sabır
devamını gör...
69.
vazgeçme o zaman, dedirten saçmalık.
devamını gör...
70.
devamını gör...
71.
kendini bir şey sanmaya başladığı eşiktir.
devamını gör...
72.
kimi zaman "damlaya damlaya göl olur" mekaniği ile bardağı taşırarak oluşan eşiktir.
farkına, olay gerçekleşince varılır.
bir anda bütün detaylar; olaylar, hisler, gizli kalanlar, o an düşünül(e)meyenler vs hepsi, kafada ampul yanarcasına, belirir.
farkına, olay gerçekleşince varılır.
bir anda bütün detaylar; olaylar, hisler, gizli kalanlar, o an düşünül(e)meyenler vs hepsi, kafada ampul yanarcasına, belirir.
devamını gör...
73.
yok öyle bir eşik falan filan; bu tip anketler de yeni neslin uydurduğu, herkesi tek bir prototip altında birleştirip vicdanına emsal göstererek kendi mastürbasyonunu yaptığı moda başlıklardan oldu.
ne eşiği, ne sınırı, ne hududu; kendin olacaksın, istemediğin / sevmediğin bir şeyi zorla yapmayacaksın; dünyaya bir kere geliyorsun, kendi mutluluğun için; evet, sadece kendi mutluluğun için yaşayacaksın. bunun için bedel ödeyeceksin, mükafatını da alacaksın. bu kadar basit.
eşikmiş.
ne eşiği, ne sınırı, ne hududu; kendin olacaksın, istemediğin / sevmediğin bir şeyi zorla yapmayacaksın; dünyaya bir kere geliyorsun, kendi mutluluğun için; evet, sadece kendi mutluluğun için yaşayacaksın. bunun için bedel ödeyeceksin, mükafatını da alacaksın. bu kadar basit.
eşikmiş.
devamını gör...
74.
baktın ki yanında o aklında hayal ettiğin sıcaklık, huzur yok. anlarsın işte o zaman kafandakine aşıksın. vazgeçersin.
devamını gör...
75.
bir şeylerin eksik olduğunu hissetmeye başladığın andır. sonra tekrar bir şans vereyim dersin ama o his gelmiştir bir kere.
devamını gör...
76.
en ufak hatası yeterli benim için. iyi yürekli bir insanım ama yaşananlar beni çok sert bir insan yaptı. hatasız kul olmaz deyip insanları kusurları ile sevecek kadar saf değilim.
devamını gör...
77.
sevginizin, verdiğiniz değerin iki aşağılık söze tabi olduğu zaman.
kırıyor 1 cümle insanı hatta paramparça ediyor.
ne desen ne yapsan da... hoş ya artık içinden gelmiyor o'nu sevmek, onun sesini duymak...
inanmıyor sen ona inanırken, güvenmiyor güvenirken, kalbinin en güzel yeri o'na ait, o bundan bir haber, geçmişini aşamayıp karşısındaki onu seveni hiçe sayarak neler neler diyor...
birisi sizi değersiz hissettiriyorsa şu kısacık ömrünüzü güzelleştirip onu kendi haline, onun gibi kişilere bırakınız.
kırıyor 1 cümle insanı hatta paramparça ediyor.
ne desen ne yapsan da... hoş ya artık içinden gelmiyor o'nu sevmek, onun sesini duymak...
inanmıyor sen ona inanırken, güvenmiyor güvenirken, kalbinin en güzel yeri o'na ait, o bundan bir haber, geçmişini aşamayıp karşısındaki onu seveni hiçe sayarak neler neler diyor...
birisi sizi değersiz hissettiriyorsa şu kısacık ömrünüzü güzelleştirip onu kendi haline, onun gibi kişilere bırakınız.
devamını gör...
78.
ne kadar acı olsa da farkettiğiniz an özgürleşiyorsunuz aslında. çünkü o sevgi belli bir süreden sonra takıntıya dönüşmüştür ve sadece sizin çabanızla yürüyordur bir anda tak eder ve o an başınızdan aşağı kaynar sular dökülür ama biraz zaman geçince de özgürleştiğinizi farkedersiniz
devamını gör...
79.
fısıldasan sesinizi duyacak o kişinin, artık tüm bağırış çağırışlarınıza kulak tıkadığı anda, yalnızlık çukuruna düştüğünüz, dostlarınızın kimi zaman ailenizin bile sizi anlamadığı o anda, sizi o çukurdan çıkarabilecek tek bir kişinin, eskiden olduğu konumdan cok uzak ve size bir yabancı olduğunu hissettiğiniz o anda. ihtiyaclarınızı, gözyaşlarınızı önemsemediği o anda.
işte hayat. bazen yaşadığınız o inanılmaz şeyleri, birbirinize yasattığınız inanılmaz anları öyle bir geçersiz kılıyor ki, sadece düşünüyorsunuz, en yakınken, nasıl bu kadar yabancı olmak mümkün oluyor diye. bir süre güzel anları, beraber yaptığınız o özel şeyleri sürekli sonra farkediyorsunuz, gecmise hapsolarak yaşamak, o güzel anları beraber yaptığınız o özel şeyleri sürekli düşünüp durmak, geleceğinizi inşa etmenize engel olup, geçmişinizin esareti altında üzülerek bir ömür geçirmenizi sağlıyor. işte tam bu anda, geçmişi geçmişte bırakmaya, onun dünyasında size yer olmadığını anlayıp, kendi dünyanızı inşa etmeye karar verdiğiniz o anda, tam olarak oralarda bir yerlerde başlıyor sevdiğinden vazgeçmek.
bazen hayat size bir seçenek sunmaz, sadece önünüzdeki seçeneği yaşamanızı ister. işte ona mecbursanız, artık arkanıza bakmayın, o yöne doğru gitmiyorsunuz. biliyorum belki arkanızda bazen öyle kıymetli şeyler kaldığını düşünüyorsunuz ki, onun olmadığı bir yolda yürüyecek motivasyonu bulamıyorsunuz kendinizde. işte bu da işin en zor kısmı.
unutmayın; hani hiç ayrılmam diye düşündüğünüz, onun; dönen dünya ve içinde bulunan 7 milyar insandan çok daha değerli olduğunu düşündüğünüz ilişkiniz var ya. işte o ilişkiyi bitirip, onu sizin elinizden alan hayat, emin olun gün gelecek beklemediğiniz anda başka sürprizlerle kapınıza gelecek. hayat beklemediğiniz şeyleri yapmak için zaman kolluyor, buna inanın...
işte hayat. bazen yaşadığınız o inanılmaz şeyleri, birbirinize yasattığınız inanılmaz anları öyle bir geçersiz kılıyor ki, sadece düşünüyorsunuz, en yakınken, nasıl bu kadar yabancı olmak mümkün oluyor diye. bir süre güzel anları, beraber yaptığınız o özel şeyleri sürekli sonra farkediyorsunuz, gecmise hapsolarak yaşamak, o güzel anları beraber yaptığınız o özel şeyleri sürekli düşünüp durmak, geleceğinizi inşa etmenize engel olup, geçmişinizin esareti altında üzülerek bir ömür geçirmenizi sağlıyor. işte tam bu anda, geçmişi geçmişte bırakmaya, onun dünyasında size yer olmadığını anlayıp, kendi dünyanızı inşa etmeye karar verdiğiniz o anda, tam olarak oralarda bir yerlerde başlıyor sevdiğinden vazgeçmek.
bazen hayat size bir seçenek sunmaz, sadece önünüzdeki seçeneği yaşamanızı ister. işte ona mecbursanız, artık arkanıza bakmayın, o yöne doğru gitmiyorsunuz. biliyorum belki arkanızda bazen öyle kıymetli şeyler kaldığını düşünüyorsunuz ki, onun olmadığı bir yolda yürüyecek motivasyonu bulamıyorsunuz kendinizde. işte bu da işin en zor kısmı.
unutmayın; hani hiç ayrılmam diye düşündüğünüz, onun; dönen dünya ve içinde bulunan 7 milyar insandan çok daha değerli olduğunu düşündüğünüz ilişkiniz var ya. işte o ilişkiyi bitirip, onu sizin elinizden alan hayat, emin olun gün gelecek beklemediğiniz anda başka sürprizlerle kapınıza gelecek. hayat beklemediğiniz şeyleri yapmak için zaman kolluyor, buna inanın...
devamını gör...
80.
karşınızdaki kişi gram bir şey vermiyordur ve sizin verecek bir şeyiniz kalmamıştır. buyrunuz eşik. sevilen kişiyi de mümkünse kapı ve sapına doğru alabiliriz çünkü sevilse de sevmiyor yüksek ihtimalle.
devamını gör...