sevilen şiirin en vurucu dizeleri
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
başlık "ışıkhüzmesindegezendoga" tarafından 10.11.2020 18:01 tarihinde açılmıştır.
1781.
gün biter gülüşün kalır bende
anılar gibi sürüklenir bulutlar
ömrümüz ayrılıklar toplamıdır
yarım kalan bir şiir belki de
aykırı anlamlar arayıp durma
güz biter sular köpürür de
kapanmaz gülüşünün açtığı yara
uçurum olur cellat olur her gece
anılar gibi sürüklenir bulutlar
ömrümüz ayrılıklar toplamıdır
yarım kalan bir şiir belki de
aykırı anlamlar arayıp durma
güz biter sular köpürür de
kapanmaz gülüşünün açtığı yara
uçurum olur cellat olur her gece
devamını gör...
1782.
yarayla alay eder yaralanmamış olan
bak nasıl da sararıp soluvermiş tanrıça kederlerden.
sen çok daha parlaksın çünkü;
sen tüm göklerdeki yıldızların ilki
sen aydınlatırsın geceyi.
bak nasıl da sararıp soluvermiş tanrıça kederlerden.
sen çok daha parlaksın çünkü;
sen tüm göklerdeki yıldızların ilki
sen aydınlatırsın geceyi.
devamını gör...
1783.
en güzel şarkıyı bir kurşun söyler.
devamını gör...
1784.
bekleyen
sen, kaçan ürkek ceylânsın dağda,
ben, peşine düşmüş bir canavarım!
istersen dünyayı çağır imdada;
sen varsın dünyada, bir de ben varım!
seni korkutacak geçtiğin yollar,
arkandan gelecek hep ayak sesim.
sarıp vücudunu belirsiz kollar,
enseni yakacak ateş nefesim.
kimsesiz odanda kış geceleri,
için ürperdiği demler beni an!
de ki: odur sarsan pencereleri,
de ki: rüzgâr değil, odur haykıran!
göğsümden havaya kattığım zehir,
solduracak bir gül gibi ömrünü,
kaçıp dolaşsan da sen, şehir şehir,
bana kalacaksın yine son günü.
ölürsün... kapanır yollar geriye;
ben mezarla sırdaş olur, beklerim.
varılmaz hayale işaret diye,
toprağında bir taş olur, beklerim...
necip fazıl kısakürek
sen, kaçan ürkek ceylânsın dağda,
ben, peşine düşmüş bir canavarım!
istersen dünyayı çağır imdada;
sen varsın dünyada, bir de ben varım!
seni korkutacak geçtiğin yollar,
arkandan gelecek hep ayak sesim.
sarıp vücudunu belirsiz kollar,
enseni yakacak ateş nefesim.
kimsesiz odanda kış geceleri,
için ürperdiği demler beni an!
de ki: odur sarsan pencereleri,
de ki: rüzgâr değil, odur haykıran!
göğsümden havaya kattığım zehir,
solduracak bir gül gibi ömrünü,
kaçıp dolaşsan da sen, şehir şehir,
bana kalacaksın yine son günü.
ölürsün... kapanır yollar geriye;
ben mezarla sırdaş olur, beklerim.
varılmaz hayale işaret diye,
toprağında bir taş olur, beklerim...
necip fazıl kısakürek
devamını gör...
1785.
neylersin ölüm herkesin başında.
uyudun uyanamadın olacak.
kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında?
bir namazlık saltanatın olacak,
taht misali o musalla taşında.
uyudun uyanamadın olacak.
kimbilir nerde, nasıl, kaç yaşında?
bir namazlık saltanatın olacak,
taht misali o musalla taşında.
devamını gör...
1786.
"elbette güzel günlerimiz olacak elâgözlüm.."
devamını gör...
1787.
''benim seninle yaşamak istediğim bir sürü mevsim vardı daha
gitmemeliydin.''
kaan sabancı/ ben bu saçmalığı bırakamam/ s/ 87
gitmemeliydin.''
kaan sabancı/ ben bu saçmalığı bırakamam/ s/ 87
devamını gör...
1788.
devamını gör...
1789.
sana gitme demeyeceğim
ama gitme lavinia.
ama gitme lavinia.
devamını gör...
1790.
arabın dini vermez
bize türk uçmağını.
bize türk uçmağını.
devamını gör...
1791.
devamını gör...
1792.
"...
benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün
dağıtır gecelerim sarışınlığını
uykularımı uyusan nasıl korkarsın
hiçbir dakikamı yaşayamazsı
...
ıslığımı denesen hemen düşürürsün
gözlerim hızlandırır tenhalığını
yanlış şehirlere götürür trenlerim
ya ölmek ustalığını kazanırsın
ya korku biriktirmek yetisini
acılarım iyice bol gelir sana
sevincim bir türlü tutmaz sevincini
...
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim
sevindiğim anda sen üzülürsün
sonbahar uğultusu duymamışsın ki
içinden bir gemi kalkıp gitmemiş
uzak yalnızlık limanlarına
aykırı bir yolcuyum dünya geniş
büyük bir kulak çınlıyor içimdeki
çetrefil yolculuğum kesinleşmiş
..."
benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün
dağıtır gecelerim sarışınlığını
uykularımı uyusan nasıl korkarsın
hiçbir dakikamı yaşayamazsı
...
ıslığımı denesen hemen düşürürsün
gözlerim hızlandırır tenhalığını
yanlış şehirlere götürür trenlerim
ya ölmek ustalığını kazanırsın
ya korku biriktirmek yetisini
acılarım iyice bol gelir sana
sevincim bir türlü tutmaz sevincini
...
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim
sevindiğim anda sen üzülürsün
sonbahar uğultusu duymamışsın ki
içinden bir gemi kalkıp gitmemiş
uzak yalnızlık limanlarına
aykırı bir yolcuyum dünya geniş
büyük bir kulak çınlıyor içimdeki
çetrefil yolculuğum kesinleşmiş
..."
devamını gör...
1793.
".. eskiden tamamlar gibiydi her şiiri gözlerin
şimdilerde maviliklerin en azılı hasmıyım
bir de bıraktım bana dargın yıldızları saymayı
hem küllükler doluydu ağzına kadar, hem bu saatlerde şiirler gaddar.."
şimdilerde maviliklerin en azılı hasmıyım
bir de bıraktım bana dargın yıldızları saymayı
hem küllükler doluydu ağzına kadar, hem bu saatlerde şiirler gaddar.."
devamını gör...
1794.
bana seni hatırlatacak bir şey bırakmadın.
devamını gör...
1795.
gidiyorum ben boşçakallar
s*çmışım ortalık yerinize
kıçımın fosforuyla aydınlanın siz artık.
can yücel "kibar hırsızın türküsü".
s*çmışım ortalık yerinize
kıçımın fosforuyla aydınlanın siz artık.
can yücel "kibar hırsızın türküsü".
devamını gör...
1796.
"biz ki bildikten sonra sevmeyi, bütün sabahlar acı renginde olsa ne çıkar."
adnan yücel.
adnan yücel.
devamını gör...
1797.
yokluğun, cehennemin öbür adıdır. üşüyorum kapama gözlerini.
ahmed arif.
ahmed arif.
devamını gör...
1798.
benim hayranlığımdan inlerdi şehir
ben atlara ve uzaklara hayrandım...
ben atlara ve uzaklara hayrandım...
devamını gör...
1799.
üstümü ararken gölgeme bastılar...
oğulcan kütük/ oğlan çıkmazı.
oğulcan kütük/ oğlan çıkmazı.
devamını gör...
1800.
şimdi sıkı tut çapanı, kuramlaştır, vaktinde gel.
fiyatını öde ve al maaşını. boş zamanda çatlayıncaya kadar otlan:
çok büyük gazete meraları vardır. ya da kır çevrendekileri kahve masasında her gece,
dilin şişer politika yapmaktan.
kes sesini ya da gürültü çıkar: ikisi de aynı şey.
bir yerlerde zaten vermişler cezanı.
(bkz: octavia paz)
fiyatını öde ve al maaşını. boş zamanda çatlayıncaya kadar otlan:
çok büyük gazete meraları vardır. ya da kır çevrendekileri kahve masasında her gece,
dilin şişer politika yapmaktan.
kes sesini ya da gürültü çıkar: ikisi de aynı şey.
bir yerlerde zaten vermişler cezanı.
(bkz: octavia paz)
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107