1661.
al bu şiirimi, götür sat
para ederse
bir ekmek, yarım kilo pirzola al
otur zıkkımlan.
ümit yaşar oğuzcan, satılık şiir
para ederse
bir ekmek, yarım kilo pirzola al
otur zıkkımlan.
ümit yaşar oğuzcan, satılık şiir
devamını gör...
1662.
bilmezdim şarkıların bu kadar güzel kelimelerinse bu kadar kifayetsiz olduğunu....
devamını gör...
1663.
zülfünün yay gibi kuvvetli çelik tellerine
takılan gönlüm asırlarca peşinden gidecek.
sen bir ahu gibi dağdan dağa kaçsan da yine
seni aşkım canavarlar gibi takip edecek.
takılan gönlüm asırlarca peşinden gidecek.
sen bir ahu gibi dağdan dağa kaçsan da yine
seni aşkım canavarlar gibi takip edecek.
devamını gör...
1664.
devamını gör...
1665.
anılar defterinde gül yaprağı
anılar defterinde gül yaprağı gibi
unutuldum, kurudum
başıma düşmüş sevda ağı
bir başıma tenhalarda kahroldum
sen kim bilir
rüzgarlı eteklerinle
kim bilir hangi iklimdesin…
cahit zarifoğlu
anılar defterinde gül yaprağı gibi
unutuldum, kurudum
başıma düşmüş sevda ağı
bir başıma tenhalarda kahroldum
sen kim bilir
rüzgarlı eteklerinle
kim bilir hangi iklimdesin…
cahit zarifoğlu
devamını gör...
1666.
" 'hiç unutmam hiç unutmam hiç unutmam'
diyor birisi, yineliyorum
hiç unutmam hiç unutmam hiç unutmam
çünkü hiç unutmam hiç unutmam hiç unutmayın
insan nasıl direnir başka
'hiç unutma' "
(bkz: turgut uyar)
diyor birisi, yineliyorum
hiç unutmam hiç unutmam hiç unutmam
çünkü hiç unutmam hiç unutmam hiç unutmayın
insan nasıl direnir başka
'hiç unutma' "
(bkz: turgut uyar)
devamını gör...
1667.
ıhlamur bardağını
ıhlamur bardağını yana itince
başını kaldırınca ıslak saç kokusundan
olgun bir kayısının içeriğidir sende
senin gözlerin.
dün akşamki yere serili gölgen
bu akşamki gölgenle üst üste
cebinde bir avuç ayçiçeği
geri dönmüş elinden nasıl döndüyse.
mutluluğun sana verdiği tatili yaşıyor
bir açılıp kapanıyor kirpiklerin
bilmem alınır mısın söylersem
unutulmuş bir çirkinlikten başlıyor güzelliğin.
edip cansever
ıhlamur bardağını yana itince
başını kaldırınca ıslak saç kokusundan
olgun bir kayısının içeriğidir sende
senin gözlerin.
dün akşamki yere serili gölgen
bu akşamki gölgenle üst üste
cebinde bir avuç ayçiçeği
geri dönmüş elinden nasıl döndüyse.
mutluluğun sana verdiği tatili yaşıyor
bir açılıp kapanıyor kirpiklerin
bilmem alınır mısın söylersem
unutulmuş bir çirkinlikten başlıyor güzelliğin.
edip cansever
devamını gör...
1668.
yapraklarım ellerimdir, tam yüz bin elim var
yüz bin elle dokunurum sana istanbul'a
(bkz: ceviz ağacı)
yüz bin elle dokunurum sana istanbul'a
(bkz: ceviz ağacı)
devamını gör...
1669.
bütün materyalistler madde bağımlısı değildi.
küçük iskender...
küçük iskender...
devamını gör...
1670.
anılar gezdi kanımda, seni aradım yanımda, tespih gibi her anımda, hasreti çektim ağladım.
devamını gör...
1671.
"bir çay içer misin, yoksa kahve mi
kibritim yok, demek cigaraya başladın
ellerin de titriyor, bir şeyin mi var
böyle bir kız değildin sen eskiden
sana ne yaptılar, sana ne yaptılar?
kirpiklerin ıslanıyor durup dururken
o sabah mı çıkmıştın, bir gün önce mi
çok değişmişsin birden tanıyamadım."
(bkz: attila ilhan)
kibritim yok, demek cigaraya başladın
ellerin de titriyor, bir şeyin mi var
böyle bir kız değildin sen eskiden
sana ne yaptılar, sana ne yaptılar?
kirpiklerin ıslanıyor durup dururken
o sabah mı çıkmıştın, bir gün önce mi
çok değişmişsin birden tanıyamadım."
(bkz: attila ilhan)
devamını gör...
1672.
dilce susup
bedence konuşulan bir çağda
biliyorum kolay anlaşılmayacak
kanatları kara fücur çiçekleri açmış olan dünyanın
yanık yağda boğulan yapıların arasında
delirmek hakkını elde bulundurmak
bedence konuşulan bir çağda
biliyorum kolay anlaşılmayacak
kanatları kara fücur çiçekleri açmış olan dünyanın
yanık yağda boğulan yapıların arasında
delirmek hakkını elde bulundurmak
devamını gör...
1673.
adını gizleyeceğim
sen de bilme lavinia...
sen de bilme lavinia...
devamını gör...
1674.
güneşi özledim,
sonra seni...
keşke...
keşke gölgesine razı bir fesleğen olaydım...
sonra seni...
keşke...
keşke gölgesine razı bir fesleğen olaydım...
devamını gör...
1675.
...
en sona kalsın bank
ve bankta oturan
bilinmezlikler.
mustafa alaca
-rengarenk
en sona kalsın bank
ve bankta oturan
bilinmezlikler.
mustafa alaca
-rengarenk
devamını gör...
1676.
...
bir gün anlarsın hayal kurmayı;
beklemeyi, ümit etmeyi.
bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir
bütün vücudunu saran o korkunç geceyi.
lanet edersin yaşadığına...
maziden ne kalmışsa yırtar atarsın.
o zaman bir çiçek büyür kabrimde, kendiliğinden.
seni sevdiğimi işte o gün anlarsın.
(bkz: ümit yaşar oğuzcan)
bir gün anlarsın hayal kurmayı;
beklemeyi, ümit etmeyi.
bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir
bütün vücudunu saran o korkunç geceyi.
lanet edersin yaşadığına...
maziden ne kalmışsa yırtar atarsın.
o zaman bir çiçek büyür kabrimde, kendiliğinden.
seni sevdiğimi işte o gün anlarsın.
(bkz: ümit yaşar oğuzcan)
devamını gör...
1677.
üç derdim var birbirinden seçilmez
bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm.
bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm.
devamını gör...
1678.
yokluğun cehennemin öbür adıdır
ahmet arif
ahmet arif
devamını gör...
1679.
yaşamak sevmek gibi gönülden olsun.
devamını gör...
1680.
belki de biraz geç rastladım sana ama,
her şey geç gelmiyor mu zaten yurdumuza?
her şey geç gelmiyor mu zaten yurdumuza?
devamını gör...