1801.
"...
benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün
dağıtır gecelerim sarışınlığını
uykularımı uyusan nasıl korkarsın
hiçbir dakikamı yaşayamazsı
...
ıslığımı denesen hemen düşürürsün
gözlerim hızlandırır tenhalığını
yanlış şehirlere götürür trenlerim
ya ölmek ustalığını kazanırsın
ya korku biriktirmek yetisini
acılarım iyice bol gelir sana
sevincim bir türlü tutmaz sevincini
...
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim

sevindiğim anda sen üzülürsün
sonbahar uğultusu duymamışsın ki
içinden bir gemi kalkıp gitmemiş
uzak yalnızlık limanlarına
aykırı bir yolcuyum dünya geniş
büyük bir kulak çınlıyor içimdeki
çetrefil yolculuğum kesinleşmiş
..."
devamını gör...
1802.
".. eskiden tamamlar gibiydi her şiiri gözlerin
şimdilerde maviliklerin en azılı hasmıyım
bir de bıraktım bana dargın yıldızları saymayı
hem küllükler doluydu ağzına kadar, hem bu saatlerde şiirler gaddar.."
devamını gör...
1803.
bana seni hatırlatacak bir şey bırakmadın.
devamını gör...
1804.
gidiyorum ben boşçakallar
s*çmışım ortalık yerinize
kıçımın fosforuyla aydınlanın siz artık.
can yücel "kibar hırsızın türküsü".
devamını gör...
1805.
"biz ki bildikten sonra sevmeyi, bütün sabahlar acı renginde olsa ne çıkar."

adnan yücel.
devamını gör...
1806.
yokluğun, cehennemin öbür adıdır. üşüyorum kapama gözlerini.

ahmed arif.
devamını gör...
1807.
benim hayranlığımdan inlerdi şehir
ben atlara ve uzaklara hayrandım...
devamını gör...
1808.
üstümü ararken gölgeme bastılar...



oğulcan kütük/ oğlan çıkmazı.
devamını gör...
1809.
şimdi sıkı tut çapanı, kuramlaştır, vaktinde gel.
fiyatını öde ve al maaşını. boş zamanda çatlayıncaya kadar otlan:
çok büyük gazete meraları vardır. ya da kır çevrendekileri kahve masasında her gece,
dilin şişer politika yapmaktan.
kes sesini ya da gürültü çıkar: ikisi de aynı şey.
bir yerlerde zaten vermişler cezanı.

(bkz: octavia paz)
devamını gör...
1810.
“acaba?
aşkları da devralır mı
kalp nakli yaptıranlar.”
devamını gör...
1811.
"hayat hep tuhaf bir yapışkanlıkla kaldı boynumda
dedim kırk sesle yıkansam da gitmez kalbimden sesin".
devamını gör...
1812.
polisler onu bulduğunda tekti, felaketti, herkes meydanda birikti
karakoldan içeri girerken sanki mağrur bir tüfekti
ansızın bana dönüp baktı,
anladın mı dedi
anladım dedim anladım
ve o günden sonra hiçbir zaman hiçbir yerde hiç ağlamadım...
devamını gör...
1813.
“hissedince sana vurulduğumu
anladım ne kadar yorulduğumu
sakinleştiğimi, durulduğumu
denize dökülen bir pınar gibi”
devamını gör...
1814.
sayısız penceren vardı bir bir kapattım
bana dönesin diye bir bir kapattım.
devamını gör...
1815.

ateşten geçip erimeyen buzum ben.
sarhoş dudağın kabul olmayan duası.
devamını gör...
1816.
sensiz de atıyormuş kalbim meğer,
gereksiz bir yükmüş bana vermediğin değer.
devamını gör...
1817.
evde yoklar
...

kedim hımbıl, yaprak döküyor çiçeğim,
rakım bir türlü beyazlaşmıyor.
anahtarım güç dönüyor kilidinde,
nemli aldığım sigaralar.

ne zaman bir dosta gitsem
evde yoklar.


metin altıok
devamını gör...
1818.

sana kullanılmamış bir gök getirsem, haftalar elimde ufalanıyor


attila ilhan
devamını gör...
1819.
eve dönen sigortasız bir travesti kadar yorgunum.


ali lidar/ dağınık sicim/
devamını gör...
1820.
felaketim olurdu ağlardım
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sevilen şiirin en vurucu dizeleri" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim