sözlük yazarlarının guilty pleasure'ları

bazen, temizlik yaparken cenk erdem'in uyarlama şarkılarından söylemek bunlardan biridir. *

"etnik kökenli bazı unsurların beni etkilemesi sebebiyle sana kötü sözler söyledim sevgilim...
ama küçük ölçekli ticaret odaklarının üzerimde yarattığı baskı artık dayanılamayacak bir hale gelmişti
bir tırabzandan aşağı kaymaya çalışan bir kedi gibiydim
ve inan, o sözleri sana yüreğimden değil, böbreğimden söyledim"

bu çok değerli parçayı sizlerle de paylaşayım.......

iş aramaya mı başlasam ne yapsam... *

bu tartının katili sensin,
teslim ol suçlusu sensin.

(bkz: laz doktor)

çok ince bir çizgi var, incecik..
boğazlayabilirim, her an kzkks

soner sarıkabadayı’nın birkaç şarkısını ciddili seviyorum.

günde 250 gram çiğdem çitliyom

soslu zurna tavuk dürüm. bazen de et.

ankaralı turgut dinlerim. şu sıralar favori şarkım ise vekilime kaymak lazım.

evin içinde tak tak tak tak tak diye geziyorum. imralı’ya gitmekten daha büyük utanç. mabel c4 sen bana ne yaptın?

aşamadığım bir "emin olduğumu ifade etmek" kaygım.
doğrusunu ben yapıyor isem bu dünyada dengim yok.

canavar uzmanı adlı yazar. çelik gibi iradesi, tahmin yürütülemeyen motivasyonu ve karşılıksız oylamasıyla beni ziyadesiyle etkiliyor. zamanlaması hep kusursuz. adeta hızır. adeta yetiş ya ali. bordo bereli evliya. biz onu göremeyiz, işi düşerse o bizi bulur. tespit gurusu sadece oylar, yazmaz.

bahsi geçince tanımıyorum diyorum ama sözlük gruplarında konu hep ona geliyor. içimi hoş etti yine. neyse tanımıyorum.

ekşi sözlük'te kemal kılıçdaroğlu'yla ilgili entryleri okumaktan acayip bir zevk alıyorum.

ben kemal, geliyorum lafını yüz kere duysam, yüz kere gülüyorum allah affetsin.