sözlükteki kimseyle samimi olmamak

olacak gibi olup olmayan/olamayanlardanım.

sözlük asosyali olduğunuzu gösterir.
valla benim de pek hoşlandığım şeyler değil bunlar. sözlükte dahi olsa sosyallik benim sürdürebileceğim bir şey değil. hiç beceremem.
zaten arkadaş olunacak insan profilinin çok dışında buluyorum kendimi.
içki içmem, kumarım yok, gece hayatım yok. zamparalığım yok. veya hayatını inanç ekseninde şekillendiren ve öyle bir çevreye dahil biri de değilim.
öyle ordan oraya gezip tozmayı da sevmem.
buluşmaya üşenirim.
arada bir opera bale, efendime söyleyeyim daha az izlenen sporların müsabakaları, klasik türk müziği konserleri....kitapçıları gezerim. hayatım bu çerçeve içinde gayet de huzurlu ve güzel geçiyor.
yani benim sözlükten kankalara ihtiyacım yok.

insanların neredeyse tamamı zaman yönetimi konusunda benden çok çok daha iyi, ve çoğu konuda benden çok daha hünerli ve bilgili.
hayata hızlı ritimlerle eşlik edebilme kabiliyetleri oldukça yüksek.
görüyorum ki herkes hayatı koştur koştur yaşıyor. insanlar zamanla yarışmayı seviyor.
ben böyle biri değilim. ben hayatıma bu kadar fazla şeyi sığdıramam.
benim sandalım her zaman en geride ve en uzakta ağır ağır ilerler.

kimsenin ritmine uymam kimseyi de ritmime uyduramam o nedenle buradan kimseynen arkadaş olmam. arkadaş olup mutlu olanlara saygımız sonsuz. eleştirilecek bir durum yok onlar için.

tam kimseyle samimi olmayayım diyorum. sonra bir gülme geliyor. yok bana değil samimi olduklarıma. sonra bakıyorum gülüyor insanlar. neden samimi olmayayım diyorum. gülmek iyi birşey çünkü.

samimiydim de sonrasında bir şey oldu, ben de tam emin değilim ne olduğuna herkesle iletişimimi sıfırladım. tüm online listeye mesaj engeli mi atmalıyım yoksa mesaj alımını mı kapatmalıyım diye düşünürken mesaj özelliğini devre dışı bıraktım. bazen sözlük karıları gerek yazdıklarıyla, gerek fotolarıyla (daha çok fotolarıyla) aklımı başımdan alsa da tutuyorum kendimi. kısacası diyetteyim tatlılarım, sonra.

kendi adıma durum tam da böyle. (böyle olması da bilinçli bir tutum) sözlüğün, kişisel arayışlar, dostluklar için değil, paylaşım, öğrenme, gündem vs bilgilenme amaçlı kullanıyorum.

prieneus olarak samimiyet kurduğum birçok kişi oldu.

dahlvier olarak henüz olmadı. belki de hiç olmaz. bu personam bir lich arkadaşlar. yani lich'lerden sakınılır. *

samimi olmak yerine kendiniz olun olacak olan zaten olur. bir şey olma çabası zarar verir er ya da geç.

ben olmak. ben cok ustteyim, kb.

dünya sözlük'te, beni linç eden dini bütün gardaşlarım vardı. onlar nerede, onlarla samimiyetimi sürdürmek istiyorum?

normal olay.

bazı arkadaşların bu mevzuyu neden bu kadar önemli hâle getirdiklerini anlamak güç gerçekten. iki durumu da kastediyorum: buradan birileriyle samimi olmayı da olmamayı da.

samimi olmayınca sanki dünyanın sonu gelmiş gibi hissedenler de samimi olanları dünyanın en korkunç insanlarıymış gibi lanse etmeye çalışanlar da sinirimi bozuyor artık. bir bakıyorsun "25 senedir kimseyle yakın olamadım sözlükte ühühü" modu açılmış bir kenarda. haydi bunlar bir derece çünkü fazla zararları yok etrafa ama diğer tarafta da birbirinin nick altında karşılıklı muhabbet döndürdü diye neredeyse onun bunun çocuğu ilan edilen insanlar var. abicim engellesenize bu insanları, zırlayıp duracağınıza! engel bu gibi sebepler için var böyle ortamlarda.

hayır bir de komik olan şu ki mesela ben biriyle nick altında karşılıklı yazışınca bu duruma ağzına geleni sayan bir tip, bir başkasıyla -kendi deyimiyle kendi "kanka"sıyla- birbirinin nick altında yazışınca bu normal oluyor niyeyse.

yahut x kişiye yapılan beğeniler kankacılık diye adlandırırken kendisi kalkıp y'nin her paylaşımına ilk beğeniyi koşa koşa yapıştıran kişi oluyor.

bunların hiçbiri benim umurumda değil. kim kiminle ne istiyorsa yapsın. umurumda olan kısmı riyakârlık. geçen gün de demiştim; ya aynısını yapmayacaksınız ya da başkalarını eleştirip durmayacaksınız.

içinde bulunduğum durum. bir araştırma şirketi ile anlaştım, konuyu derinlemesine inceleyip raporlarını sunacaklar tarafıma..

#3351403
bu kadın genellikle haklı yazıyor arkadaşlar
hadi dağılalım hepimiz işimize bakalım

niye sözlükteki yazarları hayatımın önemli bir yerine koyayım ki?

bir iki kişi dışında ne sizi tanırım ne ederim belki bir şekilde tanışsak bile sizi yolda kesseler umurumda bile olmayacaksınız.

yani hayatım da kapladığınız yer yok gibi bir şey kendinizi amma önemsiyorsunuz.

milletin de çok totosundaydı.
olum bırakın bu işleri. madem tavrın tarzın bu, o halde öyle takılırsın. samimi olmamanın reklamını niye yapıyorsun? yani ne oldu? çok mu önemli ya da kimin totosunda?

ben normal hayatta da asosyal ve tek takılan bir tipim burada da öyle. elbette sempati duyduğumuz yazar arkadaşlar var.
isteyen samimiyet kurar isteyen kurmaz.
bu kadar da büyütmeyin.