togg

bir üstteki zelzele nickli arkadaşın entrisine katılıyorum. şahsen asla gidip o paraları henüz yeni kurulmuş bir markanın ürününe vermem. ister türk malı olsun ister amerikan, bir kere en başta yeni kurulmuş markaya güvenmem. geçmiş müşterileri yoktur, nasıl ele aldıklarına yönelik done yoktur. yoktur da yoktur yani.

ve evet, yerli ve milli bir markaysan, üstelik de insanların araç almakta zorlandıkları bir devirde ortaya çıkıp da elin 100 yıllık japon markasından fiyat olarak bir farkın yoksa sen gerçekten de yaptım demek için yapılmışsın. gerçek araba nasıl mı olur? mesela lada gibi olur. kendi halkı araba binsin diye ladayı kurmuş sovyetler ve cidden de halk arabası olmuş o. ama bu togg'a bakıyorum nerede bir siyasetçi veya yüksek memur o biniyor.

tanım olarak, içerisinde içten yanmalı motor olmayan araçlardan mtv alma saçmalığına (eskiden alınmıyordu) son verilmedikçe kullanmayı düşünmediğim otomobildir.

otomobil olarak tasarımı ve iç dizaynını (orta konsol hariç) beğeniyorum. gördüğüm kadarıyla firmaya direkt feedback veren bilinçli kullanıcılar da var; aracın zamanla oturması için önemli bir adım bu. tesla'nın zamanında yapmaya çalıştığı gibi nispeten pahalı ve lüks bir otomobil üretip daha ucuz üretim yapabilmek için bütçe ve tecrübe depoluyorlar halihazırda.

ancak, togg her ne kadar kağıt üzerinde beş firmanın konsorsiyumu sonucu ortaya çıkmış bir şirket ve hükümetle alakasının olmamasını beklememiz gerekiyorsa da bu durum maalesef böyle değil. konsorsiyumu oluşturan firmaların niteliği ve nihayetinde son genel seçimde bu aracın propaganda amaçlı kullanılması, togg'un -varsa- halk nezdindeki misyonuna ters düşüyor.

ayrıca, bir ara oturup gerçekten -yerli ya da ithal- otomobile ihtiyacımız var mı diye tartışmamız gerekiyor kamuoyu olarak. nihayetinde nüfusumuzun büyük çoğunluğu şehirlerde artık.

hangi büyük fabrikaya gitsem kapısında bir tane çekili togg duruyor, sanırsın fabrikatörlere beleş dağıtıyorlar. batarya ömrü de kötü, pişman olan satmak için binbir takla atıyor. süs olarak kapıya çekmek istiyorsanız olur ama kullanacaksanız almayın.

doğruluk payından kuşkuluyum ama, üretilen örneklerin de, aslında çinli bir firmaya yaptırıldığı, karşılığında da ilgili firmaya büyük vergi ve gümrük indirimleri sağlanarak türkiyede üretim ve çalışma imkanı sağlandığı dedikoduları var. eğer doğruysa üretilen ve satılanların servisinin de ancak öyle sağlanabileceği söyleniyor. süreç içinde doğru olup olmadığını görebileceğiz. zira büyük şamata ile sunulan togg'a rağmen -rakibi durumundaki- çinli bir firmaya elektrikli otomobil üretmesinde bizim kolaylık sağlamamız ve taviz vermemizi ve togg'cuların buna itiraz etmemesini anlamak zor..

ahh ah...
kedi yiyen fare şoför koltuğuna oturup da ''sana ben dizelden geldim lan!'' diyebilsin isteyeceğim, vidası bile dışarıdan gelip, burada toplanarak yerli üretim muamelesi gören elektrikli otomobil.

eski markalara baktığımızda, yeni kurulan bir otomobil fabrikası ilk önce kendi halkının rahatlıkla erişebileceği ucuz araçlar üretip iç piyasanın ihtiyacını karşılamış.
togg ise tam tersine politikası olan bir marka.
şimdilerde t8 x diye ucuz bir model çıkaracaklarını duyurmuşlar. sahi , çıkana kadar o kaç lira olacak?

yerli ve milli otomobilimiz. gayet de güzel gözüküyor. her zevke her kişiye uygun modelleri de var. ama yine de sorup soruşturup almalı.

kimisi elektirkli olmasından memnun kalmamış, bazısı şehir içi kullanım harika diyor ama sanki bir geneli şehirler arası şikayetçi.

togg forum

bırakın allaha aşkına ya. ortalıkta bangır bangır togg reklamı yapan adamların bi' twitter, instagram hesaplarına açıp bakın, ne kullanıyorlarmış bi' görün artık. tesla! yerli ve milli diye diye gazladıkları, doğru düzgün servis hizmeti sunamadıkları togg şu an zarar açıklıyor. zararda olan bir şirketin ürününü hangi götünüze güvenip alırsınız o sizin tercihiniz tabi.

ayrıca bu ülkede mtv'si 25 bin tl'ye varan elektrikli araçları alır mıydınız o da ayrı bir konu. diğer ülkeler elektrikli araca özendirirken ülkemiz yine herkesi şaşırtarak burada bir potansiyel görmüş ve dayamış mtv'yi. sigorta, kasko da cabası. bence vazgeçin bu sevdadan. gelin size ssangyong'tan bi' torres ya da nissan qashqai ayarlayalım.

muhtemelen üretimi durdurur. yatırım yok. satış sonrası hizmet yok.reise seçim için gerekliydi. görevini yaptı. bitti gitti.

gebzedeki çağrı merkezini takip ediyorum. turkcell üzerinden cayır cayır eleman alıp çıkarıyor. böyle bir amatörlük olmaz. bu tarz şirketlerde süreklilik önemlidir. bana uzaktan yardım edecek kişi sürekli değişmemeli.

(bkz: elektrikli otomobil)

#3440864 numaralı tanımda teknik bilgilere dayalı şahsi fikrimi belirtmiştim.

henüz bi şey değişmedi.

genel olarak elektrikli otomobil konsepti tutmayacaktır.
togg ise zaten kıt olan ülke kaynaklarının akıtıldığı ölü bir proje olarak ekonomi ve iş stratejisi kitaplarında yerini alacaktır.

madem yerli araba gerekiyodu yapılacak olan şey çok belliydi;

- 2011'de iflas eden saab kelepir fiyattan satın alınacaktı,
- yeni ortaklıklar arayan japonlarla***** teknoloji transferi anlaşması yapılacaktı. halihazırda nissan ve honda birleşme* çalışması yürütüyorlar mesela.
- şartlara uygun bir şekilde, özgün bir şekilde gelişitirilerek petrol yakıtlı motor üretilecekti.
- japonların bilgi ve kabiliyetleri kullalnılarak şasi tasarlanıp üretilecekti.
- 5 sene içerisinde da "biz saab'ın adını değiştirdik, artık bir türk markası olarak yolumuza devam edeceğiz" denilerek marka yaratılacaktı. )hatta belki de nissan ve honda'nın birleşimine dahil olma konuşuluyor olurdu, kim bilir.)

(bkz: motor üretmek)

bakın bunlar yapılsaydı neler olurdu biliyo musunuz ?

1- ülke içten yanmalı motor üretmeyi öğrenirdi.
motor denilen şey ruh hastalığı düzeyde karmaşık bi olaydır, ve binek araçlar için küçük motor üretmek, büyük traktör motoru üretmekten falan çok çok daha zordur.

2- yan sanayi coşardı
kimsenin bilmediği, ve çok büyük ihtimalle de tutunamayacak olan elektrikli araç mimarisi yerine altyapısı önemli ölçüde oluşturulmuş olan bir sektöre çok ciddi hareketlilik gelirdi.
yan sanayi parça üreticileri iş yapmaya başlardı, hatta belki amg gibi tamamlayıcı sektörler ve caroll shelby gibi adamlar ortaya çıkmaya başlardı.

3-yaratılacak istihdam belki togg'un 5 katı olurdu
neden mi ? çünkü her parça için ayrı ayrı uzmanlaşmış sektörler gelişmeye başlardı.
tek başına cms nereye kadar yetişebilir mesela ? ya da radyatörün yapımında kullanılan alüminyum levhaları yapan presçiler ?
yüksek kaliteli yay üreten kaç marka var türkiye'de şu an ?
türkiye'de özgün tasarım direksiyon simidi üreten bi yer var mı mesela ?

bunların hepsini küçük girişimler olarak görmeye başlardık, ve ne acayip kafalara sahip genç insanların ziyan olup gitmesine engel olunurdu.

4-tamiri ve bakımı için parçasına rahat ulaşılabilen yeni arabalara ulaşma şansımız olurdu
tasarımı türkiye'de yapılmış ve türkiye'de üretilmiş bir araç oalcaktı, bunun ne kadar kıymetli olduğunu sayfalarca yazsam anlatamam. yani düşünsene, bi sorun oldu arabanda, azcık şanslıysan direkt onu yapan kişiye ulaşabilirsin. jdm'in, muscle car'ların ve alman arabalarının ilk ün yaptığı yerler hep kendi ülkeleriydi, çünkü çok ciddi bir iç dinamiği vardı sektörün.

5-en önemlisi de, ülke olarak basit bir seri üretim makinası olmaktan kurtulurduk
sarı ampullü beyaz odalarda partiler veren, her seferinde "telefonunu çıhar bahaym yeğenim" diyen dayıları bildiniz mi ? heh işte o kafalardan çıkan "türkiye'de otomotiv sektörü çok gelişti youv. hyundai, ford, honda, toyota.. her yerde araba faprikası vaağr" sesleri sizi yanıltmasın.

o fabrikaların teknik kapasiteleri büyük oranda seri üretim ile sınırlıdır. kuruluş amaçları "yerli üretim olsun" değil, daha çok "para ver abi ben senin yerine dökerim işlerim demiri" yaklaşımıdır.
yani üretim miktarından uygulanacak kalite proseslerine kadar hiç bir noktada bir türkün karar yetkisi yoktur. genellikle ana fabrikadan gelen yönerge ve regülasyonlar uygulanır.

bu adamlardan teknolojiknow how de aşıramazsın kolay kolay. binbir çeşit anlaşma ile bunun yolu da kapatılmıştır.

çoğunda ar-ge departmanı var evet, ama bunların esas amacı da gerçekten yetenekli adamlara fırsat tanımak. bu departmanlarda sivrilen türk gençlerine o markanın merkezlerinden iş teklifi edilir. bir nevi brain farming gibi bir işlevi vardır.

e elektrikli arabamız olmasın mı ?

illa elektrikli araç peşinde koşulacaktıysa da evt s1'e destek verilecekti. hatta bir yandan da ufak ufak desteklenecekti. belki hemencecik bi koenigsegg doğmazdı, ama bu yola girilmiş olurdu. belki 7-8 sene içerisinde aynı koenigsegg gibi farklıbi karakteri olan bir marka ürerdi, bilemeyiz. bak bu arabanın hikayesi hala daha aklıma geldikçe üzülürüm.

tasarımı en berbat elektrikli suv olabilir fakat iç kabini ve sürüşü bir o kadar rahat. kim ne amaçla nasıl neden yaptı beni ilgilendirmez, alır mıyım, muadili aynı paraya daha iyi araçlar varken nada. sadece bir kere yaklaşık 350 km sürme fırsatım oldu, bir problem yaşamadım fakat yan koltukta oturduğum sırada problem yaşadığımız anda iletişim merkezinde büyük aksaklık yaşatıyor. yol yardımı sıfır diyemeyeceğim, eksilerde. geliştirmesi gereken çok şey var.

bu başlığı açıp tanım yapan yazarın hala sözlükte yazıyor oluşu çok ilginç. insan biraz utanır ve en azından yazmayı bırakır öngörülerini kendine saklar. seçmenin gazını almakmış, proje rafa kalkacakmış. velev velev. togg’u beğenmiyorsan almazsın, kimse zorlamıyor. ama ‘yerli otomobil olmasın’ diye ağlamak da ayrı bir kafa.

son yazılım güncellemeleri ile sorunsuz çalışıyor. 2 aylık tecrübe.