her şeyi içine atan insan
en sonunda patlayacak olan insandır. tüm hisleri bastırılmaktan kaybolmuş içi karanlık birine dönüşür. içimde tuttuğu onca şey ve tepkileri öfke olarak çıkar içinden.
devamını gör...
lise aşkı
geriye bakıp da düşünüldüğünde çoğu insanın hafif bir gülümsemeyle hatırladığını düşündüğüm sevgidir*. o zamanlar ne yetişkinsiniz ne de çocuk, içi içine sığmayan, duygusal yönü ağır basan bireylersiniz ve birçok şeye anlam yüklüyorsunuz. haliyle birçok şeyi uç noktada yaşıyorsunuz, sevinçleriniz en üst seviyede, üzüntüleriniz en derinlerde oluyor.
özellikle 17 yaşın bir büyüsü varmış gibi hissediyorum. o yaşta yaşandıysa eğer, kolay kolay unutulmayacaktır. ki unutmak da istemez bazen insan, eğer iyi biri olarak hatırlıyorsa o kişiyi. sonuçta artık ona dair sevgin kalmamıştır, sadece gerçekten iyi olmasını dilersin. belki biraz özlersin ama onu değil, ona olan sevgini, o içi içine sığmayan hallerini, samimi duygularını özlersin. ona sevgi duyduğundaki o halini, benliğini özlersin.
sevmek güzel şeydir, daha doğrusu, iyi bir insanı sevmek güzel şeydir. sonunun iyi veya kötü bitmesi o kişinin anılarındaki yerini değiştirmeyecektir çünkü. lise aşkı olarak adlandırılan şey de bunlardan biri olabilir.
özellikle 17 yaşın bir büyüsü varmış gibi hissediyorum. o yaşta yaşandıysa eğer, kolay kolay unutulmayacaktır. ki unutmak da istemez bazen insan, eğer iyi biri olarak hatırlıyorsa o kişiyi. sonuçta artık ona dair sevgin kalmamıştır, sadece gerçekten iyi olmasını dilersin. belki biraz özlersin ama onu değil, ona olan sevgini, o içi içine sığmayan hallerini, samimi duygularını özlersin. ona sevgi duyduğundaki o halini, benliğini özlersin.
sevmek güzel şeydir, daha doğrusu, iyi bir insanı sevmek güzel şeydir. sonunun iyi veya kötü bitmesi o kişinin anılarındaki yerini değiştirmeyecektir çünkü. lise aşkı olarak adlandırılan şey de bunlardan biri olabilir.
devamını gör...
gördüğünüzde aklınıza bir film veya dizi getiren nesneler
turşu, sirke,limon görünce aklıma neşeli günler filmi gelir.
devamını gör...
robins (yazar)
kaliteli bir yazardır. bunu söylemek için uzun uzadıya tanımlarına bakmanıza gerek yok. profiline girince açtığı başlık sayısının girilen tanım sayısına yakınlığından anlarsınız. sağlık bölümü öğrencileri için çok faydalı bilgiler paylaşıyor özellikle. iyi ki yazıyor!
devamını gör...
alfa romeo
diğer otomobil firmalarına nazaran daha ulaşılabilir sportif araçlar üreten 1910 yılında italya'nın milano şehrinde kurulan, günümüzde biraz daha premium segmente konumlandırılmış otomobil firması..
alfa'nın açılımı "anonima lombarda fabbrica automobili."'dir.. anonima, anonim anlamına gelmektedir ve isimleri gizli olan yatırımcıları içindir böyledir.. bu durum o yıllarda yasaldır..
1910 ve 1911 yıllarında 2 adet otomobil üreten ve bunlarla motorsporlarına giren firma 1915 yılında nicola romeo isimli bir girişimciye geçer ve birinci dünya savaşında italya için silah parçaları üretir.. bu 1920 yılında da alfa isminin ardına romeo ismi koyulur ve bu isimle günümüze kadar gelir..
ikinci dünya savaşına kadar el yapımı lüks araçlar üretmiş iken, savaştan dolayı ekonomik krize girince seri üretim küçük arabalar üretmeye başlamışlardır..

logolarında sol taraftaki beyaz üzerine kırmızı haç, menşei olan milan'ın bayrağıdır.. sağ taraftaki engerek ve ağzındaki çocuk ise 14. yüzyılda italya'yı yönetmiş ve günümüze kadar neslini devam ettiren italya'nın en eski ve saygın ailelerinden olan visconti ailesinin amblemidir.. ek bilgi olarak buradaki yılanın haçlı seferlerini temsil ettiği, ağzındaki çocuğun ise bir arap çocuğu olduğu söylenir..
visconti ailesinin amblemi
motorları ne kadar hassas gibi görünse de 1954 yılında geliştirdikleri "alfa romeo twincam engine" isimli motorlarını 1994 yılına kadar kullanmışlardır.. zaten motorsporlarındaki başarılarını buraya yazmaya kalksam sabahlamam gerekecek o yüzden özet geçecem.. 1913 yılında (evet birinci dünya savaşından bile önce) ilk yarış arabasını yapmış olan bu şirket, grandprix, ralliler, formula 1 ve daha küçük bir çok yarış organizasyonunda bir çok başarı elde ederek şanlı bir yarış geçmişine sahip olmuşlardır..
enzo ferrari zamanında bu markada yarış ve test pilotluğu yapmış ve 1939 yılında buradan ayrılarak scuderia ferrari ismiyle bağımsız bir şekilde yarışmaya devam etmişlerdir..
yarış geçmişi ferrari'den bile eskidir yani..*
hele bir şaheseri vardır ki oturup izlenmesi gerekir, dünyanın en pahalı araçlarından biridir..

henry ford, "ne zaman yolda yürürken bir alfa romeo görsem, şapkamı çıkararak selamlarım" demiştir.. (1939)
1986 yılında fiat bünyesine geçmiştir.. ferrari bile 1969 yılında fiat bünyesine girmiştir.. uzun zaman bağımsız kalmıştır..
-dohc motorun mucididir, 1914 yılında yarış arabalarında kullanmışlardır.. 1928 yılında ise alfa romeo 6c isimli binek otomobillerinde ilk kez kullanan markadır..

-ilk enjeksiyonlu motorun icat etmiştir ve bunu yine yukarıda resmini gördüğünüz araçta kullanmışlardır.. böyle yakıt pompasıyla falan.. günümüzdeki araçlar gibi.. ama çok bir verim alınamamış, performansta bir değişiklik görmeyince karbüratörlü sisteme geri dönülmüş. * ardından 1982 yılında bosch tarafından enjeksiyon sistemi geliştiriliyor ve alfa romeo bu sisteme geçiyor.. günümüzde spica sistemli bir çok araç hala çalışmakta..
-değişken sübap zamanlama sistemi 1980 yılında ilk kez alfa romeo spider modelinde kullanılmıştır..

-ilk guilia modeli, tüm tekerlerde fren diski, aerodinamik tasarımı, 50:50 ağırlık dağılımı, alaşım jantları ve transaxle kullanması ile o zamanlarda muadili araçlardan teknolojik olarak baya ilerde bir araçtı..

-cad tasarımı kullanılarak üretilen ilk araç alfa romeo 164'tür..

-dizel araçların günümüze kadar gelmesini, bugün traktör motorları gibi çalışmamasını ve bu sayede binek araçlarda da kullanılmasını borçlu olduğu common-rail yakıt enjeksiyon sisteminin ilk kullanıldığı araç bir alfa romeo 156'dır..

eklemeyi unuttum editi: öndeki, plakayı ortaya montajlamanızı engelleyen ama alfa romeo'yu diğer araçlardan ayırmanızı sağlayan özgün tasarımının en büyük unsurlarından olan o ortadaki meşhur ızgaraya scudetto denir..
alfa'nın açılımı "anonima lombarda fabbrica automobili."'dir.. anonima, anonim anlamına gelmektedir ve isimleri gizli olan yatırımcıları içindir böyledir.. bu durum o yıllarda yasaldır..
1910 ve 1911 yıllarında 2 adet otomobil üreten ve bunlarla motorsporlarına giren firma 1915 yılında nicola romeo isimli bir girişimciye geçer ve birinci dünya savaşında italya için silah parçaları üretir.. bu 1920 yılında da alfa isminin ardına romeo ismi koyulur ve bu isimle günümüze kadar gelir..
ikinci dünya savaşına kadar el yapımı lüks araçlar üretmiş iken, savaştan dolayı ekonomik krize girince seri üretim küçük arabalar üretmeye başlamışlardır..

logolarında sol taraftaki beyaz üzerine kırmızı haç, menşei olan milan'ın bayrağıdır.. sağ taraftaki engerek ve ağzındaki çocuk ise 14. yüzyılda italya'yı yönetmiş ve günümüze kadar neslini devam ettiren italya'nın en eski ve saygın ailelerinden olan visconti ailesinin amblemidir.. ek bilgi olarak buradaki yılanın haçlı seferlerini temsil ettiği, ağzındaki çocuğun ise bir arap çocuğu olduğu söylenir..
visconti ailesinin amblemi
motorları ne kadar hassas gibi görünse de 1954 yılında geliştirdikleri "alfa romeo twincam engine" isimli motorlarını 1994 yılına kadar kullanmışlardır.. zaten motorsporlarındaki başarılarını buraya yazmaya kalksam sabahlamam gerekecek o yüzden özet geçecem.. 1913 yılında (evet birinci dünya savaşından bile önce) ilk yarış arabasını yapmış olan bu şirket, grandprix, ralliler, formula 1 ve daha küçük bir çok yarış organizasyonunda bir çok başarı elde ederek şanlı bir yarış geçmişine sahip olmuşlardır..
enzo ferrari zamanında bu markada yarış ve test pilotluğu yapmış ve 1939 yılında buradan ayrılarak scuderia ferrari ismiyle bağımsız bir şekilde yarışmaya devam etmişlerdir..
yarış geçmişi ferrari'den bile eskidir yani..*
hele bir şaheseri vardır ki oturup izlenmesi gerekir, dünyanın en pahalı araçlarından biridir..

henry ford, "ne zaman yolda yürürken bir alfa romeo görsem, şapkamı çıkararak selamlarım" demiştir.. (1939)
1986 yılında fiat bünyesine geçmiştir.. ferrari bile 1969 yılında fiat bünyesine girmiştir.. uzun zaman bağımsız kalmıştır..
-dohc motorun mucididir, 1914 yılında yarış arabalarında kullanmışlardır.. 1928 yılında ise alfa romeo 6c isimli binek otomobillerinde ilk kez kullanan markadır..

-ilk enjeksiyonlu motorun icat etmiştir ve bunu yine yukarıda resmini gördüğünüz araçta kullanmışlardır.. böyle yakıt pompasıyla falan.. günümüzdeki araçlar gibi.. ama çok bir verim alınamamış, performansta bir değişiklik görmeyince karbüratörlü sisteme geri dönülmüş. * ardından 1982 yılında bosch tarafından enjeksiyon sistemi geliştiriliyor ve alfa romeo bu sisteme geçiyor.. günümüzde spica sistemli bir çok araç hala çalışmakta..
-değişken sübap zamanlama sistemi 1980 yılında ilk kez alfa romeo spider modelinde kullanılmıştır..

-ilk guilia modeli, tüm tekerlerde fren diski, aerodinamik tasarımı, 50:50 ağırlık dağılımı, alaşım jantları ve transaxle kullanması ile o zamanlarda muadili araçlardan teknolojik olarak baya ilerde bir araçtı..

-cad tasarımı kullanılarak üretilen ilk araç alfa romeo 164'tür..

-dizel araçların günümüze kadar gelmesini, bugün traktör motorları gibi çalışmamasını ve bu sayede binek araçlarda da kullanılmasını borçlu olduğu common-rail yakıt enjeksiyon sisteminin ilk kullanıldığı araç bir alfa romeo 156'dır..

eklemeyi unuttum editi: öndeki, plakayı ortaya montajlamanızı engelleyen ama alfa romeo'yu diğer araçlardan ayırmanızı sağlayan özgün tasarımının en büyük unsurlarından olan o ortadaki meşhur ızgaraya scudetto denir..
devamını gör...
hüseyin nihal atsız 116 yaşında
ırkçı ve anti-islamcı bir yazarın 116 yaşında olduğunu bildiren başlık.
devamını gör...
hüdhüd
nam-ı diğerleri ise ipek kuşu, çavuş kuşu ve ibibik olarak bilinmektedir. bu kuş süleyman peygambere hizmet eden bir kuş olup çooookkk çokkkkk uzaklardaki bir su birikintisini dahi havadan görüp keşfedebilme özelliğine sahipmiş.
rivayet olunur ki bir gün bu kuş su aramak için havalandığında sebe ülkesini görmüş ve süleyman peygambere haber vermiş. o da bu kuşu belkıs’a elçi olarak göndermiş.
rivayet olunur ki bir gün bu kuş su aramak için havalandığında sebe ülkesini görmüş ve süleyman peygambere haber vermiş. o da bu kuşu belkıs’a elçi olarak göndermiş.
devamını gör...
yazarların psikolojik durumunun 3 kelime ile özeti
“sadece uyumak istiyorum.” diye yapacağım özet.
devamını gör...
normal sözlük'e veda
yorumlarin gayet tadindaydi, aslinda sozluge ayri bir renk katmistin, guzeldi boyle. tekrar yolun buralara duser umarim...
devamını gör...
saniyelik salaklıklar
telefon elindeyken telefonu aramak.
devamını gör...
typhon
yunan mitolojisinde adı sıkça geçen, yüz yılan başlı, gaia ve tartarus'un en küçük oğlu olan yaratık.

kendisi insan, yılan, canavar karışımı bir şeydir ve kanatlıdır. söylenene göre tanrılar dahi ondan korkmaktaydı. yunan mitolojisideki en korkunç canavardır desem abartmış olmam. mitlerden alınan bilgiye göre kendisi diğer yaratıkların da atası sayılıyor. typhon, belden aşağısı yılan şeklinde, ürkütücü bir canavardı ve yanardağ tanrısı olarak tasvir edilmişti. tanrı'lara isyan etmiştir. her tarafından alevler çıktığını, gözlerinde dahi ateş parçaları olduğunu söylenmekte.
yarı kadın, yarı yılan olan ehidna'yla evlendi, ondan diğer yaratıklar dünyaya geldi. cehennemin bekçisi, hades'in köpeği kerberos'un babasıydı.

••
mitolojide geçen bir efsaneye göre; typhon * tanrılar kralı zeus'a o kadar sinirlendi ki; bedenini parçalara ayırıp bir mağaraya gizledi. hermes ve pan, zeus'a yardım ettiler ve bedenini birleştirdiler. zeus'da etna dağı'na onun bedenini hapsetti. yanardağın bugüne göre püskürttüğü her lav ve alevler onun öfkesi oldu.
••

kendisi insan, yılan, canavar karışımı bir şeydir ve kanatlıdır. söylenene göre tanrılar dahi ondan korkmaktaydı. yunan mitolojisideki en korkunç canavardır desem abartmış olmam. mitlerden alınan bilgiye göre kendisi diğer yaratıkların da atası sayılıyor. typhon, belden aşağısı yılan şeklinde, ürkütücü bir canavardı ve yanardağ tanrısı olarak tasvir edilmişti. tanrı'lara isyan etmiştir. her tarafından alevler çıktığını, gözlerinde dahi ateş parçaları olduğunu söylenmekte.
yarı kadın, yarı yılan olan ehidna'yla evlendi, ondan diğer yaratıklar dünyaya geldi. cehennemin bekçisi, hades'in köpeği kerberos'un babasıydı.

••
mitolojide geçen bir efsaneye göre; typhon * tanrılar kralı zeus'a o kadar sinirlendi ki; bedenini parçalara ayırıp bir mağaraya gizledi. hermes ve pan, zeus'a yardım ettiler ve bedenini birleştirdiler. zeus'da etna dağı'na onun bedenini hapsetti. yanardağın bugüne göre püskürttüğü her lav ve alevler onun öfkesi oldu.
••
devamını gör...
lev nikolayeviç tolstoy
iyilik yap hatırlanmaz.
yanlış yap unutulmaz.
sen kimsenin 'yapamaz'
dediğini yap,
çünkü söylemeseler de
akıllarından çıkmaz.
sözlerinin sahibi rus yazar.
yanlış yap unutulmaz.
sen kimsenin 'yapamaz'
dediğini yap,
çünkü söylemeseler de
akıllarından çıkmaz.
sözlerinin sahibi rus yazar.
devamını gör...
helios'un yönetici olması
tebrik ederiz helios, yeni görevinde başarılar. sarı renk güzel duruyor.
devamını gör...
aydın denince akla gelenler
kuşadası, pide, incir, kuşum aydın.
devamını gör...
tombolo
lise coğrafya bilgilerinden hatırladığım kadarıyla ülkemizdeki örneklerinden birisi sinop inceburun'dur. bu bilgiler beyle işe yarıyormuş.
devamını gör...
sahibinin sesiyle okunan cümleler
alarko kombi gerçek kombi gerçek konfor
devamını gör...
sözlük yazarlarının telefon rehberlerinde kayıtlı en garip isim
tanımadığım kişileri bayern münih futbolcularının isimleriyle kaydediyorum sonra onlar öyle kaliyo.lewandowski,müller,ribery,robben alaba.telefon bunlarla dolu.
devamını gör...
firdevs yöreoğlu
yatağını,kıyafetlerini,banyosunu bile katya'ya hazırlatan ruh hastası.
devamını gör...