günün fıkrası
--- alıntı ---
einstein, newton ve pascal birlikte saklambaç oynamaktadır.
ebe olma sırası einstein'dadır ve gözlerini kapatır. 10'a kadar saydıktan sonra pascal koşarak kaçar ve saklanır. newton ise oldukça sakin bir şekilde, einstein'ın saydığı yerin önüne, yere her kenarı 1 metre olan bir kare çizer ve ortasına geçerek beklemeye başlar.
einstein 10'a ulaştığında gözlerini açar ve hemen "newton, seni buldum! ebe sensin!" diye bağırır. newton gülümser ve sakince şöyle söyler: "beni değil, metrekareye düşen newton'u buldun. yani senin bulduğun pascal'dır."
(onedio'dan alıntıdır)
--- alıntı ---
einstein, newton ve pascal birlikte saklambaç oynamaktadır.
ebe olma sırası einstein'dadır ve gözlerini kapatır. 10'a kadar saydıktan sonra pascal koşarak kaçar ve saklanır. newton ise oldukça sakin bir şekilde, einstein'ın saydığı yerin önüne, yere her kenarı 1 metre olan bir kare çizer ve ortasına geçerek beklemeye başlar.
einstein 10'a ulaştığında gözlerini açar ve hemen "newton, seni buldum! ebe sensin!" diye bağırır. newton gülümser ve sakince şöyle söyler: "beni değil, metrekareye düşen newton'u buldun. yani senin bulduğun pascal'dır."
(onedio'dan alıntıdır)
--- alıntı ---
devamını gör...
aşkı anlatan en güçlü söz
"boşluk" olarak düşünülebilecek; sırrı herkesin kendi "boşluğunda" betimlenmiş olan, telaffuzu da çoğu zaman mümkün olmayan sözdür.
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak
hevesle beklenen programdır.
devamını gör...
vahiy kitabı
vahiy içerik olarak incilin diğer bölümlerinden ayrılır, incilin son bölümüdür. kesinlikle önce yeni antlaşmayı daha sonra eski antlaşmayı okumalısınız (böylece eski antlaşmada neyin ne için söylendiğini anlayacaksınız). konudan bağımsız olarak direkt vahiy kitabını okumak sizin hiçbir şey anlamamanıza sebep olacaktır. kutsal kitap'ta yetkinleştikten sonra daha iyi anladığınızı göreceksiniz.
gerçekleşmiş ve gerçekleşmemiş bir sürü kehanet bulunur ve bu kitabın yazılışınının üzerinden 2000 yıl geçmesine rağmen hâlâ anlayamadığımız birçok simge içerir.
aziz yuhanna bu kitabı patmos adasında yazmıştır. diğer elçiler işkencelerle öldürülmüş ve kendisi de vahiy'i yazma görevi için hayatta kalmıştır. eceliyle ölen tek havaridir.
vahiy, tanrı'nın yargısından bahseder. bu yargı; yedi mührün açılması, yedi borazanın çalınması ve yedi tasın dünyaya boşaltılmasıyla gerçekleşir.
ejderha (şeytan) gökten yeryüzüne atılır. şeytan ve yandaşları bir süre güçlerini sergileyip daha sonra yenilgiye uğrarlar.
her şeyin sonunda ölüler yargılanır, adları yaşam kitabında yazılı olanlar tanrı'ya kavuşur. artık tanrı'dan uzakta değil, onunla yüz yüze olacaklardır.
tahttan yükselen gür bir sesin şöyle dediğini işittim: “işte, tanrı'nın konutu insanların arasındadır. tanrı onların arasında yaşayacak. onlar o'nun halkı olacaklar, tanrı'nın kendisi de onların arasında bulunacak. onların gözlerinden bütün yaşları silecek. artık ölüm olmayacak. artık ne yas, ne ağlayış, ne de ıstırap olacak. çünkü önceki düzen ortadan kalktı.” tahtta oturan, “işte her şeyi yeniliyorum” dedi. sonra, “yaz!” diye ekledi, “çünkü bu sözler güvenilir ve gerçektir.” bana, “tamam!” dedi, “ alfa ve omega , başlangıç ve son ben'im. susayana yaşam suyunun pınarından karşılıksız su vereceğim. galip gelen bunları miras alacak. ben onun tanrısı olacağım, o da bana oğul olacak."
vahiy 21:3-7
gerçekleşmiş ve gerçekleşmemiş bir sürü kehanet bulunur ve bu kitabın yazılışınının üzerinden 2000 yıl geçmesine rağmen hâlâ anlayamadığımız birçok simge içerir.
aziz yuhanna bu kitabı patmos adasında yazmıştır. diğer elçiler işkencelerle öldürülmüş ve kendisi de vahiy'i yazma görevi için hayatta kalmıştır. eceliyle ölen tek havaridir.
vahiy, tanrı'nın yargısından bahseder. bu yargı; yedi mührün açılması, yedi borazanın çalınması ve yedi tasın dünyaya boşaltılmasıyla gerçekleşir.
ejderha (şeytan) gökten yeryüzüne atılır. şeytan ve yandaşları bir süre güçlerini sergileyip daha sonra yenilgiye uğrarlar.
her şeyin sonunda ölüler yargılanır, adları yaşam kitabında yazılı olanlar tanrı'ya kavuşur. artık tanrı'dan uzakta değil, onunla yüz yüze olacaklardır.
tahttan yükselen gür bir sesin şöyle dediğini işittim: “işte, tanrı'nın konutu insanların arasındadır. tanrı onların arasında yaşayacak. onlar o'nun halkı olacaklar, tanrı'nın kendisi de onların arasında bulunacak. onların gözlerinden bütün yaşları silecek. artık ölüm olmayacak. artık ne yas, ne ağlayış, ne de ıstırap olacak. çünkü önceki düzen ortadan kalktı.” tahtta oturan, “işte her şeyi yeniliyorum” dedi. sonra, “yaz!” diye ekledi, “çünkü bu sözler güvenilir ve gerçektir.” bana, “tamam!” dedi, “ alfa ve omega , başlangıç ve son ben'im. susayana yaşam suyunun pınarından karşılıksız su vereceğim. galip gelen bunları miras alacak. ben onun tanrısı olacağım, o da bana oğul olacak."
vahiy 21:3-7
devamını gör...
imla hatası yapmak
klavye sürçmesi-kazara yapmak ile bilmemek arasında dağlar kadar fark vardır.
bunu tahlil etmeden ok atanlar ya gafildir ya da amaç belden aşağı vurmaktır.
edit not: genel için değinilmiş konudur, şahsi değildir.
bunu tahlil etmeden ok atanlar ya gafildir ya da amaç belden aşağı vurmaktır.
edit not: genel için değinilmiş konudur, şahsi değildir.
devamını gör...
zippodan çıkan elveda sesi
devamını gör...
pazardan alınan yastık kılıfının içinden kullanılmış kondom çıkması
'zenginden para çıkar altın çıkar, fakirden kondom çıkar müge abla' dedirten başlıktır.
devamını gör...
nostalghia
vatanından uzak bir şairin kendisine tamamen yabancı bir ülkedeki gözlemlerini başarılı şekilde aktaran 1983 yapımı andrey tarkovski filmi. kendisinin italya'da çektiği ilk film olarak da bilinir.
filmin en unutulmaz sahnesi ''bir delinin haykırışı''dır. şuradan türkçe altyazılı şekilde sahneyi izelmek mümkün:
-- spoiler --
insanoğlu dinle!
domenico burada, bagno vignoni’nin delisi.
hayır, onun deli olmadığını biliyorum.
öyleydi, bunu anlayacaksın.
o burada roma’da, bir gösteri için.
üç gündür konuşmalar yapıyor.
…
nasıl gidiyor?
kalbin nasıl?
bilmiyorum, sınıra dayandım.
içimde hangi atam konuşuyor?
hem aklımda hem de bedenimde…
aynı anda ayrılamam.
bu yüzden tek kişi olamıyorum.
kendimi aynı anda sayısız şey olarak hissedebiliyorum.
fazla büyük usta kalmadı.
zamanımızın gerçek kötülüğü budur.
kalbin yolları gölgelerle kaplanmış.
yararsız görünen seslere kulak vermeliyiz.
okul duvarları, asfalt ve refah reklâmlarının
uzun kanalizasyon boruları ile dolu beyinlere…
böceklerin vızıltıları girmeli.
her birimizin gözlerini ve kulaklarını…
büyük bir rüyanın başlangıcı olan şeylerle doldurmalıyız.
birisi piramitleri yapacağımızı haykırmalı.
yapmamamızın bir önemi yok!
o isteği beslemeliyiz…
ve ruhun köşelerini esnetmeliyiz…
sınırsız bir çarşaf gibi.
dünyanın ilerlemesini istiyorsanız…
el ele vermeliyiz.
sözüm ona sağlıklıları…
sözüm ona hastalarla karıştırmalıyız.
siz sağlıklı olanlar!
sağlığınız ne anlama gelir?
insanoğlunun bütün gözleri, içine…
daldığımız çukura bakıyor.
özgürlük faydasızdır…
eğer gözlerimizin içine bakmaya…
yemeye, içmeye ve…
bizimle yatmaya cesaretiniz yoksa!
dünyayı yıkıntının eşiğine getirenler…
sözüm ona sağlıklı olanlardır.
insanoğlu dinle!
senin içinde su, ateş…
ve sonra kül…
ve külün içindeki kemikler.
kemikler ve küller!
gerçekliğin içinde veya…
hayalimde değilken, ben neredeyim?
işte yeni anlaşmam:
geceleri güneşli olmalı…
ve ağustos da karlı.
büyük şeyler sona erer…
küçük şeyler baki kalır.
toplum böylesine parçalanmaktansa…
yeniden bir araya gelmeli.
sadece doğaya bak
hayatın ne kadar basit olduğunu göreceksin.
bir zamanlar olduğumuz yere dönmeliyiz…
yanlış tarafa döndüğümüz noktaya.
hayatın ana temellerine geri dönmeliyiz…
suları kirletmeden…
deli bir adam size…
kendinizden utanmanızı söylüyorsa…
ne biçim bir dünyadır burası!
şimdi müzik
müzik!
ah... anne!
başının etrafında dolaşan…
ve sen güldükçe berraklaşan…
o hafif şey havaymış.
-- spoiler --
filmin en unutulmaz sahnesi ''bir delinin haykırışı''dır. şuradan türkçe altyazılı şekilde sahneyi izelmek mümkün:
-- spoiler --
insanoğlu dinle!
domenico burada, bagno vignoni’nin delisi.
hayır, onun deli olmadığını biliyorum.
öyleydi, bunu anlayacaksın.
o burada roma’da, bir gösteri için.
üç gündür konuşmalar yapıyor.
…
nasıl gidiyor?
kalbin nasıl?
bilmiyorum, sınıra dayandım.
içimde hangi atam konuşuyor?
hem aklımda hem de bedenimde…
aynı anda ayrılamam.
bu yüzden tek kişi olamıyorum.
kendimi aynı anda sayısız şey olarak hissedebiliyorum.
fazla büyük usta kalmadı.
zamanımızın gerçek kötülüğü budur.
kalbin yolları gölgelerle kaplanmış.
yararsız görünen seslere kulak vermeliyiz.
okul duvarları, asfalt ve refah reklâmlarının
uzun kanalizasyon boruları ile dolu beyinlere…
böceklerin vızıltıları girmeli.
her birimizin gözlerini ve kulaklarını…
büyük bir rüyanın başlangıcı olan şeylerle doldurmalıyız.
birisi piramitleri yapacağımızı haykırmalı.
yapmamamızın bir önemi yok!
o isteği beslemeliyiz…
ve ruhun köşelerini esnetmeliyiz…
sınırsız bir çarşaf gibi.
dünyanın ilerlemesini istiyorsanız…
el ele vermeliyiz.
sözüm ona sağlıklıları…
sözüm ona hastalarla karıştırmalıyız.
siz sağlıklı olanlar!
sağlığınız ne anlama gelir?
insanoğlunun bütün gözleri, içine…
daldığımız çukura bakıyor.
özgürlük faydasızdır…
eğer gözlerimizin içine bakmaya…
yemeye, içmeye ve…
bizimle yatmaya cesaretiniz yoksa!
dünyayı yıkıntının eşiğine getirenler…
sözüm ona sağlıklı olanlardır.
insanoğlu dinle!
senin içinde su, ateş…
ve sonra kül…
ve külün içindeki kemikler.
kemikler ve küller!
gerçekliğin içinde veya…
hayalimde değilken, ben neredeyim?
işte yeni anlaşmam:
geceleri güneşli olmalı…
ve ağustos da karlı.
büyük şeyler sona erer…
küçük şeyler baki kalır.
toplum böylesine parçalanmaktansa…
yeniden bir araya gelmeli.
sadece doğaya bak
hayatın ne kadar basit olduğunu göreceksin.
bir zamanlar olduğumuz yere dönmeliyiz…
yanlış tarafa döndüğümüz noktaya.
hayatın ana temellerine geri dönmeliyiz…
suları kirletmeden…
deli bir adam size…
kendinizden utanmanızı söylüyorsa…
ne biçim bir dünyadır burası!
şimdi müzik
müzik!
ah... anne!
başının etrafında dolaşan…
ve sen güldükçe berraklaşan…
o hafif şey havaymış.
-- spoiler --
devamını gör...
gulliver
ilk başta iletişim kurarken doğru frekansı bulamasak da daha sonra çok güzel bir iletişimimiz oldu kendisiyle.* tanımlarıyla, hoş sohbetiyle iyi ki var denilen yazarlardandır. çok kibardır. hoş bir enerjisi vardır.
iyi ki tanımışım seni gulliver.. hep buralarda ol lütfen. sözlüğün değerli bir parçasısın. bolca sevgiler..*
şu an dinlediğim bu güzel parça da armağanım olsunnn. umarım beğenirsin.*
iyi ki tanımışım seni gulliver.. hep buralarda ol lütfen. sözlüğün değerli bir parçasısın. bolca sevgiler..*
şu an dinlediğim bu güzel parça da armağanım olsunnn. umarım beğenirsin.*
devamını gör...
normal sözlük’te tanımlarını sevdiğiniz yazarlar
burda da sevilmemişiz...
devamını gör...
iki insanın arasında bağ oluşmasını sağlayan şeyler
aynı yollardan geçmiş olmak, bu yolları geçerken olabildiğince temiz olmak, bu yollara açılan kapıların anahtarlarını (sebeplerini) bilmek ve bu anahtarlara takılı kalmamak, yola diken değil gül ekmek, hissetmek, hissettiğini hissetmek..
duyguların, akıldan önemli olduğu yanılgısına düşüp çıktıktan sonra akıl yolundan ayrılmamak.
sanırım bunlar iki insanı birine yaklaştıran en önemli şeyler.
duyguların, akıldan önemli olduğu yanılgısına düşüp çıktıktan sonra akıl yolundan ayrılmamak.
sanırım bunlar iki insanı birine yaklaştıran en önemli şeyler.
devamını gör...
evde en çok küfredilen eşyalar
kapılar. ne kadar geniş olursa olsun gece uyku sersemi kalktığımda muhakkak arada bir kafa atarız birbirimize, kafa olmazsa kol bacak çarpması, ne biliyim bir yaralanma hatıramız olur sonra sabah tanımlanamayan ağrılar.
devamını gör...
ekşi'den normal sözlük'e darbe girişimi
ekşi sözlüğü gereğinden fazla abartmayın. çok da süper bir yer değil. ne kadar din düşmanı varsa orada.
devamını gör...
güne bir söz bırak
güzel günler çabuk geçer, içimiz hep bir “hoşça kal” ülkesi…
(cahit zarifoğlu)
(cahit zarifoğlu)
devamını gör...
kırtasiyeye girince gelen her şeyi alma isteği
aslında evden çıkarken hiçbir şeye ihtiyacın yoktur. ama o kırtasiyeye girdiğin an evdeki defterlerin, kalemlerin bir bir yok olur. artık her şeye ihtiyacın vardır. renkli kalemler, defterler, kitaplar...hepsi seni bekliyor. işte o an gözün fiyatlara kayar. sakince elindekileri yerine bırakıp "evde var ki bunlardan" dersin. gözlerin yaşlı...
ama ben almasam bile o rafları incelemeyi çok seviyorum. hiç sıkılmadan saatlerimi kırtasiyede geçirmişliğim bile var.
ama ben almasam bile o rafları incelemeyi çok seviyorum. hiç sıkılmadan saatlerimi kırtasiyede geçirmişliğim bile var.
devamını gör...
rez
bir sosyal medya söylemidir. #rez veya "rez alalım, değerlenir buralar" şeklinde karşımıza çıkabilir. türkçedeki rezervasyon veya rezerve kelimesinin kısaltmasıdır. kişinin daha sonra gelişen olaylarla ilgili bilgilendirilmek istediğini, konuyu takip ettiğini belirtir.
devamını gör...