trabzon
gönlü kocaman coğrafyası dar olan, insanı tez parlayan ama kindar olmayan-hazır cevap olan memleketim.
en büyük derdi trabzonspor olan,
trabzonspor mağazası dışında takım mağazası olmayan şehir.
en büyük derdi trabzonspor olan,
trabzonspor mağazası dışında takım mağazası olmayan şehir.
devamını gör...
uyumadan önce bir mesaj bırak
hayat, başkalarının planlalarını yaşamak için çok kısa. geleceğin için kendi planlarını yap. kendi yolunu çiz ve o çizdiğin yolda emin adımlarla kendi geleceğin için yaşa. yaşa ki mutlu ol, mutlu ol ki iyi bir insan ol, iyi bir insan ol ki dünya güzel ve yaşanabilir bir yer olsun.
devamını gör...
28 mart 2021 tekirdağ'da atatürk büstlerine organize saldırılar
heykelin altında yazan yazıya bak, bir de bu tek hücrelilerin yaptığına bak. adamın hakikaten kemikleri sızlıyordur şunları gördükçe.
devamını gör...
dimyat
aşırı hırs göstererek elindekini de yitirmek anlamındaki deyimde adı geçen kuzey mısır'daki yerin ismi.
devamını gör...
elfida
haluk levent'in mükemmel eserlerinden biri.
omzumda iz bırakma,
yüküm dünya'ya yakın...
omzumda iz bırakma,
yüküm dünya'ya yakın...
devamını gör...
yazarların normal sözlük'ten öğrendikleri
banlamak, pp gibi şeyleri öğreniyorum.*
edebi tanımlar ile kül olup kültür oluyorum.
çok güzel resimler paylaşılıyor zevkle beğeniyorum.
bla bla bla
hem eğleniyorum hem kendime ekliyorum.
ezcümle kendime güncelleme atıyorum yazarlar sayesinde.
edebi tanımlar ile kül olup kültür oluyorum.
çok güzel resimler paylaşılıyor zevkle beğeniyorum.
bla bla bla
hem eğleniyorum hem kendime ekliyorum.
ezcümle kendime güncelleme atıyorum yazarlar sayesinde.
devamını gör...
oral sodyum yükleme testi
hiperaldosteronizm tanısında kullanılan bir testtir.
oral sodyum yükleme testinde hasta yüksek sodyum içerikli üç günlük diyet (200 mmol/gün) sırasında üçüncü gün toplanmış 24 saatlik idrarda aldosteron, kreatinin ve sodyum bakılır.
değerlerin durumuna göre tanıya yaklaşılır.
oral sodyum yükleme testinde hasta yüksek sodyum içerikli üç günlük diyet (200 mmol/gün) sırasında üçüncü gün toplanmış 24 saatlik idrarda aldosteron, kreatinin ve sodyum bakılır.
değerlerin durumuna göre tanıya yaklaşılır.
devamını gör...
kafa sözlük
25 şubat 2021 de yapılan güncelleme ile oylamaya sınırlama getirilmişti. bu kararın ardından gözlemlediğim kadarıyla epey bi yazarda oylama şevki kırılmış durumda.
karma ile bir şeyler alma fikri güzel tabii ama bunu hem yazar tayfası çok ciddiye almış hemde yönetim. insan karma puanı için bir saatte bin oylama yapar mı yahu!*
sırf bu yüzden bu tür sınırlamalara maruz kalıyoruz. bu konuda yönetimin tezelden bir düzenleme yapması gerektiğini düşünüyorum. ne bileyim bi çözüm şart. tabii ki tüm sorumluluk yönetimde değil. biz yazarların da alınacak kararları benimsemesi ve açık aramaması şart.
ben kendi adıma şunu söyleyeyim ki, okumadan oyladığım tek tanım olmadı. bir dakika içinde üç oy verilebiliyormuş. bende buna uygun okudukça oyluyorum. hatta bu kurala takılmamak için bazen ara vere vere oyluyorum ama yine olmuyor. 8-9 oylamadan sonra o malum hata mesajıyla bakışıyoruz.
ben oylama yaparken bir yazarın en beğenilen tanımlarına göz atıyorum genelde. ondan aynı yazarı birden fazla oylama durumum oluyor. bu oylama meselesini en kısa sürede çözmelerini rica ediyorum yönetimden. aksi halde bir çok yazarın daha hevesi kaçtı kaçıyor.
ille de karma ve karma sonucu verilen tişörtlerse mesele ona göre bir karma hesabı yapılmalı. yapabileceklerine de eminim.
kalın sağlıcakla…
edit: imla düzenlemesi yapıldı.
karma ile bir şeyler alma fikri güzel tabii ama bunu hem yazar tayfası çok ciddiye almış hemde yönetim. insan karma puanı için bir saatte bin oylama yapar mı yahu!*
sırf bu yüzden bu tür sınırlamalara maruz kalıyoruz. bu konuda yönetimin tezelden bir düzenleme yapması gerektiğini düşünüyorum. ne bileyim bi çözüm şart. tabii ki tüm sorumluluk yönetimde değil. biz yazarların da alınacak kararları benimsemesi ve açık aramaması şart.
ben kendi adıma şunu söyleyeyim ki, okumadan oyladığım tek tanım olmadı. bir dakika içinde üç oy verilebiliyormuş. bende buna uygun okudukça oyluyorum. hatta bu kurala takılmamak için bazen ara vere vere oyluyorum ama yine olmuyor. 8-9 oylamadan sonra o malum hata mesajıyla bakışıyoruz.
ben oylama yaparken bir yazarın en beğenilen tanımlarına göz atıyorum genelde. ondan aynı yazarı birden fazla oylama durumum oluyor. bu oylama meselesini en kısa sürede çözmelerini rica ediyorum yönetimden. aksi halde bir çok yazarın daha hevesi kaçtı kaçıyor.
ille de karma ve karma sonucu verilen tişörtlerse mesele ona göre bir karma hesabı yapılmalı. yapabileceklerine de eminim.
kalın sağlıcakla…
edit: imla düzenlemesi yapıldı.
devamını gör...
beğenilen entryi oylamayı unutmak
oylanmayan entry oyalanan entrydir.
devamını gör...
erkekler ağlamaz
ağlarlar efenim pek de güzel ağlarlar, hem de istedikleri yerde istedikleri zaman. demek isterdim ama pek de öyle değil maalesef. evet, erkekler de ağlar. ama nedense toplumun bir kesimi erkekleri güçlü(bir makine gibi), ağlamayı da güçsüzlük ilan etmiş. mesela yolda giderken ağlayan bir kadın görmek normal gelirken nedendir bilinmez ağlayan bir erkek görünce yadırgar. yadırgamaktan öte ayıplayan bile çıkabilir. bundan ötürü bir kadına oranla ağlarken daha çok saklanmaya çalışıyorlar. zira her an bir yerden "erkek adam ağlar mı?" diye biri çıkabilir.
ne diyelim erkeklerin de çekinmeden, yadırganmadan ağlayabildiği zamanlara. umarım o güzel zamanlarda bu ve benzeri gereksiz kalıplar kaybolup giderler.
ne diyelim erkeklerin de çekinmeden, yadırganmadan ağlayabildiği zamanlara. umarım o güzel zamanlarda bu ve benzeri gereksiz kalıplar kaybolup giderler.
devamını gör...
uluslararası birim sistemi
1960'ta resmiyet kazanan ve fransızca ismi olan système international d'unités'in baş harfleri olması nedeniyle, kısaca si birim sistemi olarak da bildiğimiz sistem. hani şu fizik derslerinde hocaların "es ay birim sistemi" deyip durduğu şey yani.
***
çok eski zamanlarda ölçüm sistemlerinde bir standart yoktu. her insanda farklı olan adım, karış, kol uzunluğu gibi birtakım özellikler ölçü olarak kullanıldığından sorunlar çıkabiliyordu.
1790 yılının mart ayında, bazı bilim insanları paris'te toplanır ve dünya üzerindeki meridyenlerden birini (dunkirk - barcelona üzerinden geçeni) yeni referans uzunluk olarak kabul ederler. birimi ise yunancada "ölçmek" anlamına gelen metron kelimesinden alınarak metre olarak belirlenir.
bu sistem yaklaşık 80 yıl sonra başka ülkeler tarafından da kabul görür. böylece kütle için de bir standart belirlemek için çalışmalara başlanır. o mesele de 1879'da çözülür. metre için ise yeniden bir standart ölçü belirlenir.
ilerleyen yıllarda zaman için de bir standart ölçü birimi oluşturmak amacıyla saniyenin tanımı yapılır. buna göre sezyum-133 atomunun 9.192.631.770 kez titreşmesi için geçen süre saniye olarak adlandırılır.
***
bu şekilde, temel büyüklük olarak kabul edilen bazı nicelikler için, zaman içerisinde belirli standartlar oluşturuldu ve birimler belirlendi.
- kütle için kilogram
- uzunluk için metre
- zaman için saniye
- madde miktarı için mol
- ışık şiddeti için candela
- sıcaklık için kelvin
- elektrik akımı için amper
bu liste dışında, aklınıza gelen her birim türetilmiş büyüklük olarak geçer fizikte.
***
her ne kadar yerleşmiş bir sistem gibi görünse de, bu birimler hâlâ, modern ölçüm sistemlerinin daha kesin ölçümleri neticesinde elde edilen bazı fiziksel niceliklere göre yeniden tanımlanabiliyor. örneğin metrenin tanımı, standart fiziksel cisimler üzerinden değil, ışığın birim zamanda aldığı yol üzerinden yapılıyor artık. aynı şekilde akım, sıcaklık, kütle gibi bazı niceliklerin tanımları da zaman içerisinde değişti. önceden özellikle fiziksel cisimler üzerinden yapılan birçok tanım, artık fiziksel sabitler üzerinden yapılıyor.
***
çok eski zamanlarda ölçüm sistemlerinde bir standart yoktu. her insanda farklı olan adım, karış, kol uzunluğu gibi birtakım özellikler ölçü olarak kullanıldığından sorunlar çıkabiliyordu.
1790 yılının mart ayında, bazı bilim insanları paris'te toplanır ve dünya üzerindeki meridyenlerden birini (dunkirk - barcelona üzerinden geçeni) yeni referans uzunluk olarak kabul ederler. birimi ise yunancada "ölçmek" anlamına gelen metron kelimesinden alınarak metre olarak belirlenir.
bu sistem yaklaşık 80 yıl sonra başka ülkeler tarafından da kabul görür. böylece kütle için de bir standart belirlemek için çalışmalara başlanır. o mesele de 1879'da çözülür. metre için ise yeniden bir standart ölçü belirlenir.
ilerleyen yıllarda zaman için de bir standart ölçü birimi oluşturmak amacıyla saniyenin tanımı yapılır. buna göre sezyum-133 atomunun 9.192.631.770 kez titreşmesi için geçen süre saniye olarak adlandırılır.
***
bu şekilde, temel büyüklük olarak kabul edilen bazı nicelikler için, zaman içerisinde belirli standartlar oluşturuldu ve birimler belirlendi.
- kütle için kilogram
- uzunluk için metre
- zaman için saniye
- madde miktarı için mol
- ışık şiddeti için candela
- sıcaklık için kelvin
- elektrik akımı için amper
bu liste dışında, aklınıza gelen her birim türetilmiş büyüklük olarak geçer fizikte.
***
her ne kadar yerleşmiş bir sistem gibi görünse de, bu birimler hâlâ, modern ölçüm sistemlerinin daha kesin ölçümleri neticesinde elde edilen bazı fiziksel niceliklere göre yeniden tanımlanabiliyor. örneğin metrenin tanımı, standart fiziksel cisimler üzerinden değil, ışığın birim zamanda aldığı yol üzerinden yapılıyor artık. aynı şekilde akım, sıcaklık, kütle gibi bazı niceliklerin tanımları da zaman içerisinde değişti. önceden özellikle fiziksel cisimler üzerinden yapılan birçok tanım, artık fiziksel sabitler üzerinden yapılıyor.
devamını gör...
girl in red
bad idea, girls, we fell in love in october, i wanna be your girlfriend gibi birçok güzel şarkısı bulunan, yetenekli norveçli müzisyen.
kendisi 1999 doğumlu, yani henüz 21 yaşında. spotify'da aylık olarak 7 milyonun üzerinde bir dinleyici kitlesine ulaştı. ayrıca gerek şarkı isimlerinden gerekse sözlerinden anlayabileceğiniz üzere kendisi queer bir genç kadın. belki de bu samimi duyguları şarkılarını daha da güzel hale getiriyor. kadına yönelik aşkı bir kadının gözünden dinlemek eşsiz bir deneyim.
kendisi 1999 doğumlu, yani henüz 21 yaşında. spotify'da aylık olarak 7 milyonun üzerinde bir dinleyici kitlesine ulaştı. ayrıca gerek şarkı isimlerinden gerekse sözlerinden anlayabileceğiniz üzere kendisi queer bir genç kadın. belki de bu samimi duyguları şarkılarını daha da güzel hale getiriyor. kadına yönelik aşkı bir kadının gözünden dinlemek eşsiz bir deneyim.
devamını gör...
mansur yavaş'ın yks ücretlerini karşılayacağını açıklaması
reis çıkar, "yine birileri şov peşinde" der. %50 yi mansur başkan'ın şov yaptığına inandırır.
ülkede hiçbir şey değişmez; sadece bizim hoşumuza gider, konu kapanır, perde iner. umarım gençler aradaki farkı anlayabiliyorlardır.
ülkede hiçbir şey değişmez; sadece bizim hoşumuza gider, konu kapanır, perde iner. umarım gençler aradaki farkı anlayabiliyorlardır.
devamını gör...
dj gyrotta zao (yazar)
ahahahah çok komik ya. bu şahıs* kendi ulkesini kuran adamı sevmeyenleri savunuyor, hatta "isterse nefret de edebilir ne var bunda?" diyor. kim şimdi atatürk düşmanı?
kendisi önceden zaten nickaltima birşeyler girmişti, bende karşılıksız olmasın dedim, ve gayette doğruları yazdım :)
galiba zoruna gitmiş.*
kendisi önceden zaten nickaltima birşeyler girmişti, bende karşılıksız olmasın dedim, ve gayette doğruları yazdım :)
galiba zoruna gitmiş.*
devamını gör...
slow food
italyan yazar carlo petrini tarafından fitili ateşlenen harekettir. 1986 yılında roma'da piazza di spagna'da açılan mcdonalds'ı protesto ederek insanları eyleme çağırdı. fast food yerine slow food hareketini böylece başlatmış oldu. bu hareketin savunucuları hızlı yaşamanın yarattığı hızlı yemek sektörünü eleştiriyorlar ve yerel, organik olana dönüşü, tarım üretimini iyileştirmeyi ve biyoçeşitliliği amaç ediniyorlar. aslında slow food hareketi bilerek yavaş yapmak değil gereken hızında yapmayı amaçlıyor. bu yüzden bu hareketin sembolü olan salyangoz gibi yavaş yavaş yemek yiyorlar. yiyecek sektöründeki bu hareket hayatın tümüne entegre edilerek slow movementhareketini ortaya çıkarıyor.
devamını gör...
meksika denince akla gelenler
mafya, kaçakçılık, uyuşturucu, acılı meksika sosu .
devamını gör...
kalbin yardımcı fiilleri
bir peter esterhazy kitabıdır.
kendinizi en yalın, en savunmasız, en saf halinizle insanlara gösterebileceğiniz anlar en büyük acıları çekmekte olduğunuz anlardır. canınız ne kadar çok yanıyorsa o kadar şeffaflaşmaya başlarsınız.
hayatta bir insanın yaşayacağı en büyük acılardan biri de annesinin ölümüdür belki. kendinizi terk edilmiş hissettiğiniz, karşılıksız sevgi ihtimalini kaybettiğinize inandığınız bir acı nirvana’sı olabilir o an.
peter esterhanzy annesini kaybettikten beş ay sonra karşımıza böyle bir romanla çıkıyor ve bize kalbin işlemeye devam etmesi için yardımcı fiillere ihtiyaç duyduğunu anlatıyor kendi dilinin döndüğünce.
romanda, ölen bir annenin ardından yakılan salya sümük bir ağıt yok. ölen anne yazarın zihninden yeniden hayat bulur, ancak zaman zaman öldüğü yaşta arzı endam ederken, zaman zaman da genç bir kız olarak ortaya çıkar.
romanın en ilginç yanı anlatıcının, farklı yaşlarda ve hayatının farklı dönemlerinde ortaya çıkıp yaşadıklarını ve ölmeden önce çektiği acıları ve bu acılara neden olan hastalığını anlatan annenin olmasıdır.
her kalbin bir yardımcı fiile ihtiyacı vardır, zamana göre çekilebilmek için.
kendinizi en yalın, en savunmasız, en saf halinizle insanlara gösterebileceğiniz anlar en büyük acıları çekmekte olduğunuz anlardır. canınız ne kadar çok yanıyorsa o kadar şeffaflaşmaya başlarsınız.
hayatta bir insanın yaşayacağı en büyük acılardan biri de annesinin ölümüdür belki. kendinizi terk edilmiş hissettiğiniz, karşılıksız sevgi ihtimalini kaybettiğinize inandığınız bir acı nirvana’sı olabilir o an.
peter esterhanzy annesini kaybettikten beş ay sonra karşımıza böyle bir romanla çıkıyor ve bize kalbin işlemeye devam etmesi için yardımcı fiillere ihtiyaç duyduğunu anlatıyor kendi dilinin döndüğünce.
romanda, ölen bir annenin ardından yakılan salya sümük bir ağıt yok. ölen anne yazarın zihninden yeniden hayat bulur, ancak zaman zaman öldüğü yaşta arzı endam ederken, zaman zaman da genç bir kız olarak ortaya çıkar.
romanın en ilginç yanı anlatıcının, farklı yaşlarda ve hayatının farklı dönemlerinde ortaya çıkıp yaşadıklarını ve ölmeden önce çektiği acıları ve bu acılara neden olan hastalığını anlatan annenin olmasıdır.
her kalbin bir yardımcı fiile ihtiyacı vardır, zamana göre çekilebilmek için.
devamını gör...
adalar mimarisi
bugün 19. yüzyıl avrupa mimarisinin çeşitli üsluplarını barındıran bir açık hava müzesi gibidir. yanıbaşındaki binlerce yıllık istanbul'da geleneksel ahşap konut dokusunu büyük ölçüde kaybetmiş, yapılarını zar zor korurken, adalar'ın konutlarının zamana inat ayakta durmaları büyük bir mucizedir.
devamını gör...
ölüm bir varmış bir yokmuş
saramago'nun hayranlık uyandıran bir başka "what if" romanı. insanlar, başlarına ne gelecek olursa olsun, ister kaza geçirsinler, ister hasta olsunlar, isterse yaşlansınlar, ölmeseydi ne olurdu? kısıtlı hayal gücümüzle bunun harika bir şey olacağını sanırız ve kimse bizi, 1998'de nobel aldığında hayal gücüyle methedilen saramago'nun zihninde canlananları düşünemediğimiz için suçlayamaz. kitabı okuduktan sonra bunu belki biz kendi kendimize yaparız, "neden bunun çok güzel bir şey olduğunu düşündüm ki" diyerek kendimizi ayıplarız. tıpkı körlük'te olduğu gibi, bu romanda da usta yazar, toplumdan çeşitli kesitler sunarak karşımıza bir kara komedi çıkarır, olabilecekleri adeta yüzümüze çarpar. bazı eleştirmenler der ya, en detayına kadar karakter tahlili ve tasvir, okuyucunun kahramanları daha iyi tanımasını, onların hissettiklerini daha iyi anlamasını sağlar diye... işte bu saramago için geçerli değil; o, detaylara girmez, kişileri isimlendirmez, portrelerini çizmez, sadece ve sadece bir ülkenin nasıl kaosa sürüklendiğini anlatır, üstelik bunu incecik bir kitapla yapar. bu arada, daha önce saramago okumamış olanlara bir uyarı: endişelenmeyin, kitapta baskı hatası yok; sadece orjinaline bağlı kalınarak paragrafsız, noktasız, virgülsüz çevrilmiş. kendisi, noktalama işaretlerini, çok fazla kullanıldığında dikkatimizi dağıtıp yola konsantre olmamızı engelleyen trafik işaretleri gibi görürmüş.
devamını gör...