arkadaşın gay olduğunu öğrenmek
8. sınıfa gidiyordum. ergenliğin başlangıcı, homoseksüel olduğumu yeni yeni fark ediyorum ve zaten 'dışlanmış' bir çocuk olduğum için, uyum sağlama sorunum olduğu için bir tane yakın arkadaşım var, adı alper.
kendimi zar zor açtım, bir hafta kadar ve tepkisi, bir adım geri çekilerek "ben öyle değilim".
zoruma gitmişti, tabii ki öyle olmasını beklemiyordum ama bu tepki, sanki iğrenmiş gibi.
zaten sonra da koptu arkadaşlığımız.
ikimizde çocuktuk. keşke söylemeseydim.
kendimi zar zor açtım, bir hafta kadar ve tepkisi, bir adım geri çekilerek "ben öyle değilim".
zoruma gitmişti, tabii ki öyle olmasını beklemiyordum ama bu tepki, sanki iğrenmiş gibi.
zaten sonra da koptu arkadaşlığımız.
ikimizde çocuktuk. keşke söylemeseydim.
devamını gör...
kayıp malezya uçağı mh370
uçak kuvvetle muhtemel hint okyanusunun uçsuz bucaksız bir yerine düştü. arama kurtarma faaliyetlerinin yüksek meblağlar gerekirtirmesinden ötürü artık hiçbir devlet bulunması için uğraşmıyor zaten. gizemli olan uçağın bulunamaması değil uçağın neden düştüğüdür. kara kutu yok, uçağın havada bir anda rota değiştirmesi, kuleyle irtibat sağlayacak ve diğer sinyal sistemlerinin manuel olarak kapatılmasının sebebi hala daha açıklanamamıştır.
devamını gör...
geceye bir sanat eseri bırak
en sevdiğim başlığa sevgimle geldim ve muhteşem bir sanat eseri getirdim.
pierre bonnard-the white cat (1894)
ressam ya benim mizahıma sahip ya da kedi çizemiyor. tabloya baktığımızda çizebilmek için yaptığı değişiklikleri görüyoruz aslında.* x-ray ışınlarıyla da tablo üzerinde bir çok değişiklik yapıldığı ortaya çıkmış, demek ki kedi çizemiyor. ama benim mizahıma sahip olduğuna inanmak isterim çünkü ben bu kediyi her gördüğümde güleceğim. iyi geceler dünya.

ressam ya benim mizahıma sahip ya da kedi çizemiyor. tabloya baktığımızda çizebilmek için yaptığı değişiklikleri görüyoruz aslında.* x-ray ışınlarıyla da tablo üzerinde bir çok değişiklik yapıldığı ortaya çıkmış, demek ki kedi çizemiyor. ama benim mizahıma sahip olduğuna inanmak isterim çünkü ben bu kediyi her gördüğümde güleceğim. iyi geceler dünya.
devamını gör...
sorunsal diye başlık açan yazar
devamını gör...
türkiye'den defolup gitmek
gitmek isteyen insan, avrupa insanının medeniyet seviyesinde bir insan ise yolu, bahtı açık olsun ama türkiye'de yaptığı görgüsüzlükleri oralarda da yapmaya devam edecekse yolu açık falan olmasın.
devamını gör...
evlenmek
kişiler birbirine uygunsa cennet, değilse cehenneme dönüşen bir çeşit resmi sözleşmeli birliktelik.
devamını gör...
kadınların dert anlatan erkeklerden hoşlanmaması
dert anlatan erkeklerden değil; olgunlaşmamış çocuksu derdi erkeklerden haz etmeyen kadınların durumudur.
var böyle birşey.
derdini seveyim dedirten dertler vardır. bu bir gerçek.
erkeklerin geç olgunlaştığı da bir gerçek.
kuponu yatan bir erkeği dinlemem. tiye alırım.
oyuna para yatırıp kazık yiyen erkeğe totomla gülerim. kazıklanmıyorsa oki
atıyorum annesiyle alakalı sorunları da dinlemeyi sevmeyiz, anne problemleri yaşayan erkekler hayatındaki kadını da annesi yerine koyar ve çocukça davranır.
artı olarak hemşireliğimden faydalanan erkeklerden de haz etmiyorum. git annem tarhana yapsın hayatım. *
var böyle birşey.
derdini seveyim dedirten dertler vardır. bu bir gerçek.
erkeklerin geç olgunlaştığı da bir gerçek.
kuponu yatan bir erkeği dinlemem. tiye alırım.
oyuna para yatırıp kazık yiyen erkeğe totomla gülerim. kazıklanmıyorsa oki
atıyorum annesiyle alakalı sorunları da dinlemeyi sevmeyiz, anne problemleri yaşayan erkekler hayatındaki kadını da annesi yerine koyar ve çocukça davranır.
artı olarak hemşireliğimden faydalanan erkeklerden de haz etmiyorum. git annem tarhana yapsın hayatım. *
devamını gör...
morrigan
#1218806 hayır sevgili yazar, ebeveynlerim doktor değil, olmasını isterdim gerçi bir sağlık çalışanı adayı olarak yardım almak fena olmazdı. lakin sizin acilen bir yardım almanız gerektiğini düşünmekteyim*, hayatımda ilk defa hiç tanımadığım bir insan tarafından söylediğim her şey çarpıtıldı ama geceme keyif kattınız. çocuk gibi nickaltımda böyle bir mesaj görmek baya güldürdü beni.
devamını gör...
yazarların itiraf köşesi
içim içime sığmıyor günlerdir,ne yatabiliyorum ne oturabiliyorum elime aldığım kitabı bir iki sayfadan fazla okuyamayıp bırakıyorum.
yediğim içtiğim bir iki lokma hep saman tadında,saman da yemiştim geçmiş zamanda oradan anımsıyorum tadını...
günler geceleri kovalarken tek yaptığım balkonda oturup çay kahve içmeye çalışmak onu bile doğru dürüst yapamadım.
sırt çantamı hazırladım bir gece sabah ilk uçakla yurt dışına çıktım,ara ara küçük anektodlar ile andığım ormana...
burası beni hep çağırırdı belki koca ağaçların kökleri kanım ile ıslandığı için belki dostlar ile orada geçirdiğimiz vakitler için,bilmiyorum.
havaalanından çıkışta bir taksiye binip ormanın adını söylediğim de taksici geriye dönüp bana bakınca “sür” dedim.
ormana yakın bir yerde inip yürümeye başladım adımlarım sıklaştıkça içimde bir ferahlık duyuyordum bir kavuşma vardı o an orada bir özlemin bir hasretin vuslata ermesi.
yükseklere tırmandıkça tırmandım taa ki takatim kesilene kadar,sırtımı koca bir gövdeye yaslayıp bir sigara yaktım ve sessizliğin sesini dinlemeye koyuldum.
geceyi bekliyorum en karanlık anını işte o zaman içimdeki en karanlık ben ortaya çıkacak,kimselere anlatamadığım her ne varsa ormanda yüzyüze gelecektim bir daha...
zifiri bir gece daha binlerce gecem gibi,içim gibi kalbim gibi.
ne çok sevdiğimi uğurlamışım çocukluktan bu yana bir de kendime bakıyorum ve diyorum doğruymuş o söz “iyiler uzun yaşamazmış”
içimde biriken öfke bir haykırış ile patlarken o sesten korkan hayvanların sesleri ve kanat çırpışları geliyor kulağıma,sonra?
sonrası yok.
bir su sesi ile uyanıyorum üstüm çıplak sırtım her yerim çizikler içinde ellerim de kurumuş kanlar ve çıkmış bir kaç parmak.
onları yerine oturturken sağlam acı çekiyorum ama ses çıkaracak halim kalmamış.
avuç avuç su içiyorum günlerce su içmemiş gibi,saatler sonra çantamı bulup sigarayı çakmağı görünce tebessüm edip bir kaç sigara içip yedek olarak aldığım tişörtü giyip yürümeye başladım.
hafiflemiştim biraz ormandan çıkarken dönüp koca ormana teşekkür ettim beni çağırdığı ve misafir ettiği için.
şimdi dönüş zamanı...
yediğim içtiğim bir iki lokma hep saman tadında,saman da yemiştim geçmiş zamanda oradan anımsıyorum tadını...
günler geceleri kovalarken tek yaptığım balkonda oturup çay kahve içmeye çalışmak onu bile doğru dürüst yapamadım.
sırt çantamı hazırladım bir gece sabah ilk uçakla yurt dışına çıktım,ara ara küçük anektodlar ile andığım ormana...
burası beni hep çağırırdı belki koca ağaçların kökleri kanım ile ıslandığı için belki dostlar ile orada geçirdiğimiz vakitler için,bilmiyorum.
havaalanından çıkışta bir taksiye binip ormanın adını söylediğim de taksici geriye dönüp bana bakınca “sür” dedim.
ormana yakın bir yerde inip yürümeye başladım adımlarım sıklaştıkça içimde bir ferahlık duyuyordum bir kavuşma vardı o an orada bir özlemin bir hasretin vuslata ermesi.
yükseklere tırmandıkça tırmandım taa ki takatim kesilene kadar,sırtımı koca bir gövdeye yaslayıp bir sigara yaktım ve sessizliğin sesini dinlemeye koyuldum.
geceyi bekliyorum en karanlık anını işte o zaman içimdeki en karanlık ben ortaya çıkacak,kimselere anlatamadığım her ne varsa ormanda yüzyüze gelecektim bir daha...
zifiri bir gece daha binlerce gecem gibi,içim gibi kalbim gibi.
ne çok sevdiğimi uğurlamışım çocukluktan bu yana bir de kendime bakıyorum ve diyorum doğruymuş o söz “iyiler uzun yaşamazmış”
içimde biriken öfke bir haykırış ile patlarken o sesten korkan hayvanların sesleri ve kanat çırpışları geliyor kulağıma,sonra?
sonrası yok.
bir su sesi ile uyanıyorum üstüm çıplak sırtım her yerim çizikler içinde ellerim de kurumuş kanlar ve çıkmış bir kaç parmak.
onları yerine oturturken sağlam acı çekiyorum ama ses çıkaracak halim kalmamış.
avuç avuç su içiyorum günlerce su içmemiş gibi,saatler sonra çantamı bulup sigarayı çakmağı görünce tebessüm edip bir kaç sigara içip yedek olarak aldığım tişörtü giyip yürümeye başladım.
hafiflemiştim biraz ormandan çıkarken dönüp koca ormana teşekkür ettim beni çağırdığı ve misafir ettiği için.
şimdi dönüş zamanı...
devamını gör...
iyi ki varsın
karşındakinin sana dediği anda, ömrünü veresin gelir, başka bir şey düşünmez olursun.
o andan itibaren dünyan sadece 2 kişiliktir.
o andan itibaren dünyan sadece 2 kişiliktir.
devamını gör...
kirpik
devamını gör...
izmir'in en yaşanılası yeri
karşıyaka ve alsancak.
devamını gör...
turgut uyar
herkes seni sen zanneder.
senin sen olmadığını bile bilmeden,
sen bile..
seni ben geçerken,
derim ki,
saati sorduklarında;
onu ”o” geçiyordur.
kimse anlam veremez.
tamir ettirmedin gitti derler şu saati.
ettirmek istiyor musun demezler.
bir bozuk saattir yüreğim, hep sende durur.
...
~bir bozuk saattir yüreğim şiiri aklıma gelir hemen. -okuya okuya ezberledigim o şiir...-
senin sen olmadığını bile bilmeden,
sen bile..
seni ben geçerken,
derim ki,
saati sorduklarında;
onu ”o” geçiyordur.
kimse anlam veremez.
tamir ettirmedin gitti derler şu saati.
ettirmek istiyor musun demezler.
bir bozuk saattir yüreğim, hep sende durur.
...
~bir bozuk saattir yüreğim şiiri aklıma gelir hemen. -okuya okuya ezberledigim o şiir...-
devamını gör...
islam dininin etkisini kaybetmesi
islamın neye ve kime göre etki kaybettiği sorulsa.. cevap yok.
islamın sana bana, makam ve mevkiye ihtiyacı yok. kral ya da aristokrat elitlerin islama girmesi, islamı yücelten veya şereflendiren şey olamaz.
aksine, islama giren izzet kazanır.
kuran'a göre (bkz: insanların çoğu) zaten islamın dışında.
islamın sana bana, makam ve mevkiye ihtiyacı yok. kral ya da aristokrat elitlerin islama girmesi, islamı yücelten veya şereflendiren şey olamaz.
aksine, islama giren izzet kazanır.
kuran'a göre (bkz: insanların çoğu) zaten islamın dışında.
devamını gör...
edirne
roma imparatoru hadrianus'a atfen hadrianopolis ismiyle kurulmuştur.
devamını gör...
hayalet uzuv sendromu
vücuda ait bir parçanın kopması fiziksel dünyayla ilgili verilerin beyne iletilmesinde kesintiye sebep oluyor. bu durumda beyin bir sorun olduğunu hücrelerin ölebileceğini ama yok olmayacağını düşünüyor. beyinden çıkan sinyaller olmayan uzva ulaşmaya çalışıp durur buna da hayalet ağrı (fantom pain) denir. ciddi ağrılar ve karıncalanma gibi hisler oluşuyor. beyin nöronları kopan uzvu tanıdığı için geri geleceğini düşünüyor ya da hala orada olduğunu. kabullenememe gibi bir nevi. günümüzde biyoteknoloji ile biyonik kol ve bacaklar üretilebilmektedir. bu cihazlar sayesinde kalan sağlam sinirlerle bağlantı sağlanabiliyor ve beyin ve cihaz arasında sinyal alışverişi oluşturuluyor. kopan uzuv hissederek hareket ettirilebiliyor.
devamını gör...
ölmek
"hicran, hasret, vuslat" silsilesidir.
hicran: ayrılıktır, gidenden ziyade kalanı ilgilendirir.
hasret: burnun direğiyle birlikte tüm ciğeri yıkıp geçer.
vuslat: gidenin gitmekle ulaştığı kavuşma, varmak.
hicran: ayrılıktır, gidenden ziyade kalanı ilgilendirir.
hasret: burnun direğiyle birlikte tüm ciğeri yıkıp geçer.
vuslat: gidenin gitmekle ulaştığı kavuşma, varmak.
devamını gör...