bir daha bana benzeme angel
bir küçük iskender şiiridir.
şiiri kendim okuduğum zaman ister sessizce içimden okuyayım isterse sesli bir şekilde okuyayım asla küçük iskender’in sesinden dinlediğim zaman aldığım keyfi vermeyen ama küçük iskender’in okuyuşu ile dinlediğimde dünyanın en güzel şiirlerinden biri gibi gelen muhteşem şiirdir.
içimde bir sıkıntı gibi cinayet
içimde bir sığıntı gibi telaş
içimde felaket gibi bir merak
ben derdini konuşarak anlatabilen biri değilim, hiçbir zaman da olmadım. yazmak benim için bir keyfi işi değil, yazmak benim için bir itibar konusu da değil. yazmak, içimdeki sıkıntı benzeri cinayeti anlatabilmek için bir yöntem, içimde bir köşeye istenmeyen bir sığıntı gibi saklanmış telaşı önlemek için bir yöntem ve felakete dönüşmesini istemediğim merakın önüne kurduğum bir set.
tanrı affeder diye korktum
belki de en korktuğum şeydir bu. tanrının varolma ihtimali değil korkum, ondan hiç korkmuyorum. inanın bana. benim asıl korkum, tanrının var olması ve bunca günaha rağmen tanrılığını gösterip beni affetmesi. umarım beni affetmez. umarım cezamı çekerim. umarım cehennem o kadar da sıcak değildir.
yağmura çok teşekkür ederim
çok teşekkür ederim yağmura. bugün içime işleyen cümleleri yıkamak için geldiği, sadece küçük iskender’in canım şiirine yağdığı ve sadece küçük iskender’in değil benim de cesedime yağdığı için.
bir daha bana benzeme angel
şiiri kendim okuduğum zaman ister sessizce içimden okuyayım isterse sesli bir şekilde okuyayım asla küçük iskender’in sesinden dinlediğim zaman aldığım keyfi vermeyen ama küçük iskender’in okuyuşu ile dinlediğimde dünyanın en güzel şiirlerinden biri gibi gelen muhteşem şiirdir.
içimde bir sıkıntı gibi cinayet
içimde bir sığıntı gibi telaş
içimde felaket gibi bir merak
ben derdini konuşarak anlatabilen biri değilim, hiçbir zaman da olmadım. yazmak benim için bir keyfi işi değil, yazmak benim için bir itibar konusu da değil. yazmak, içimdeki sıkıntı benzeri cinayeti anlatabilmek için bir yöntem, içimde bir köşeye istenmeyen bir sığıntı gibi saklanmış telaşı önlemek için bir yöntem ve felakete dönüşmesini istemediğim merakın önüne kurduğum bir set.
tanrı affeder diye korktum
belki de en korktuğum şeydir bu. tanrının varolma ihtimali değil korkum, ondan hiç korkmuyorum. inanın bana. benim asıl korkum, tanrının var olması ve bunca günaha rağmen tanrılığını gösterip beni affetmesi. umarım beni affetmez. umarım cezamı çekerim. umarım cehennem o kadar da sıcak değildir.
yağmura çok teşekkür ederim
çok teşekkür ederim yağmura. bugün içime işleyen cümleleri yıkamak için geldiği, sadece küçük iskender’in canım şiirine yağdığı ve sadece küçük iskender’in değil benim de cesedime yağdığı için.
bir daha bana benzeme angel
devamını gör...
insanın içini açan şarkılar
sözleri acılı adana olsa da müziği ben böyle de mutluyum, ne olmuşki diyor.
tam depresyondan haykıra haykıra çıkmalık şarkı.
gülden karaböcek şarkısı ama harika avcı daha iyi okumuş bence.
sürünüyorum
tam depresyondan haykıra haykıra çıkmalık şarkı.
gülden karaböcek şarkısı ama harika avcı daha iyi okumuş bence.
sürünüyorum
devamını gör...
muhteşem yüzyıl
2011-2014 yıllar arasında show tv ve star tv'de yayınlanan yönetmenliğini taylan biraderler (1-103), yağız alp akaydın (104-139), mert baykal (104-139), senaristliğini meral okay (1-56), yılmaz şahin'in (57-139) yaptığı dram ve tarih dizisidir.
başrollerinde,
halit ergenç
meryem uzerli
vahide perçin
nebahat çehre
okan yalabık
nur fettahoğlu
selma ergeç
10. osmanlı padişahı kanuni sultan süleyman (halit ergenç) ve kanuni sultan süleyman'ın hasekisi kanuni'ye dört şehzade ve bir sultan doğurmuş nikahlı karısı hürrem sultan'ın (meryem uzerli) etrafında dönen olayları, hayatlarını ve saray temaşasını, saray içindekilerin hırslarını, kavgalarını, aşklarını senaristin kendince kurguladığı biçimde konu alan bir dizi.
meral okay, diziyle ilgili bir kurgu olduğunu ve bu sebeple gerçekleri yansıtmak zorunda olmadığını söylemiş' tarihimizi karalıyorlar' diyenlere ya da bu dizinin osmanlı tarihini yanlış yansıttığını iddia edenlere kısa bir cevap vermiştir.
dizinin yapımcılığını timur savcı üstlenmiş tims stüdyolarında 4 sezon çekilmiş ve diziye çok başarılı oyuncuları dahil etmişlerdir. yazmak istedim ama elim o kadarına gitmedi çok fazlaca kişi dahil olmuş kadroya.
işin aslına bakılırsa ben birkaç bölümüne arkadaşlarımın evlerinde denk geldim onun dışında izlemedim. ama çok fazla izleyicisi vardı. beğeniyle takip ediliyordu. benim pek tarzım olmadığından ve son yıllarda pek türk yapımları izlemediğimden tercih etmedim.
neysem iyi seyirler...
başrollerinde,
halit ergenç
meryem uzerli
vahide perçin
nebahat çehre
okan yalabık
nur fettahoğlu
selma ergeç
10. osmanlı padişahı kanuni sultan süleyman (halit ergenç) ve kanuni sultan süleyman'ın hasekisi kanuni'ye dört şehzade ve bir sultan doğurmuş nikahlı karısı hürrem sultan'ın (meryem uzerli) etrafında dönen olayları, hayatlarını ve saray temaşasını, saray içindekilerin hırslarını, kavgalarını, aşklarını senaristin kendince kurguladığı biçimde konu alan bir dizi.
meral okay, diziyle ilgili bir kurgu olduğunu ve bu sebeple gerçekleri yansıtmak zorunda olmadığını söylemiş' tarihimizi karalıyorlar' diyenlere ya da bu dizinin osmanlı tarihini yanlış yansıttığını iddia edenlere kısa bir cevap vermiştir.
dizinin yapımcılığını timur savcı üstlenmiş tims stüdyolarında 4 sezon çekilmiş ve diziye çok başarılı oyuncuları dahil etmişlerdir. yazmak istedim ama elim o kadarına gitmedi çok fazlaca kişi dahil olmuş kadroya.
işin aslına bakılırsa ben birkaç bölümüne arkadaşlarımın evlerinde denk geldim onun dışında izlemedim. ama çok fazla izleyicisi vardı. beğeniyle takip ediliyordu. benim pek tarzım olmadığından ve son yıllarda pek türk yapımları izlemediğimden tercih etmedim.
neysem iyi seyirler...
devamını gör...
anneler oğluna mı düşkün kızına mı sorunsalı
anne bu anne! oğlanı kızı mı var anne için, sizin algınızdır o efenim.
bu entry limonluekşilisalata cancağızıma armağandır.(bkz: swh)
bu entry limonluekşilisalata cancağızıma armağandır.(bkz: swh)
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının en yaşlı özelliği
"ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden"
diyorum kendime.
diyorum kendime.
devamını gör...
lilium (yazar)
69 takipçiye ulaşmış yazar. böyle kalsın bence.
devamını gör...
neden kaybederiz sorunsalı
kaybetmek de kazanmak kadar güzel bir eylem, yaşanmalı, hissedilmeli, yapılan hataları bir daha yapmam demeden tekrar tekrar yapmalı, sürekli hata yapmalı, yaşamak işte o zaman kazanma/kaybetme güdümüne girmeden keyifli olabilir.
devamını gör...
avcılığın spor sayılması
ailesinin karnını doyurmak için ördek, kaz, tavşan vs. avlamış olan bir kesim vefâkar anaolulu babalar vardır. onlar için spordan ziyade ev geçindirmek için yapılan veya yapılmış eylem.
devamını gör...
suudi arabistan'da ezanın sesinin kısılması
arkadaşlar herşeyin fazlası zarar.
ben hristiyanım, bana saygı duyacaksın diyip, kafanın dibinde kulak zarını patlacırsanıza çan çalsam, saygısızlığı yapan kim olur merak ediyorum
kulağınızı patlatan ben mi , masum masum evinizde oturan siz mi
birde her cami aynı değil, insan gibi açıyor çoğu, bunda bir problem yok ama bazıları yan ilçedeki cami sesini basıtırcasına açıyor, birde dünyanın en kötü hoparlörünü kullanıyorlar.
o kadar kötü kü, allah yeni bir vahiy gönderip , kullarıma bunu yapmayın diyecek
ben hristiyanım, bana saygı duyacaksın diyip, kafanın dibinde kulak zarını patlacırsanıza çan çalsam, saygısızlığı yapan kim olur merak ediyorum
kulağınızı patlatan ben mi , masum masum evinizde oturan siz mi
birde her cami aynı değil, insan gibi açıyor çoğu, bunda bir problem yok ama bazıları yan ilçedeki cami sesini basıtırcasına açıyor, birde dünyanın en kötü hoparlörünü kullanıyorlar.
o kadar kötü kü, allah yeni bir vahiy gönderip , kullarıma bunu yapmayın diyecek
devamını gör...
on kişiydiler
1 -44. basımı on küçük zenci olan, sonraki basımları ise on kişiydiler ismi ile yayımlanan ve orijinal ismi and then there were none olan agatha christie'ye ait olan polisiye romanıdır.
bu kitaba agatha christie on küçük zenci ismini vermiş ve daha sonra fikrini değiştirip on küçük kızılderili yapmıştır. ancak son dönemlerde amerika'da yaşanan ırkçılık olaylarının ardından lonrda merkezli olan agatha christie vakfı'nın talebiyle kitabın adı gereksiz hakaret oluşturmaması için tüm ülkelerde on kişiydiler olarak yeniden değiştirilmiştir.
türü itibariyle olayda herhangi bir çözümleme yapan bir dedektif yoktur. konusu itibariyle ise, geçmişlerinde kendi hataları, ihmalkarlıkları veya kararları sebebi ile kimselerin ölümüne sebep olan insanların bir adada bir araya gelmesi ile olaylar gelişmektedir. birbirini tanımayan bu kişiler ücretsiz tatil için asker adası ismi verilen bir adaya bir ev sahibi tarafından davet edilirler.
ancak ortada bir ev sahibi yoktur. bu kişiler davet edildiklerinin ilk günü yemek yerken ve sohbet ederken birden bire bir gramofon sesi işitirler. bu ses masa etrafındaki on kişinin geçmişte neden oldukları ölümlerden dolayı suçlu olduklarını hatta suçlandıklarını söylemektedir. işte tam da o gün başlar olayın roman örgüsü.
ayrıca evde bulunan ve misafirlerin kaldığı odalarda bir şiir asılı durmaktadır.
her şey bu şiir sırasına göre gitmekte ve yemek salonunda bulunan on adet asker biblosu da olay örgüsü sırasına göre eksilmektedir.
bu roman benim agatha hanımın romanlarını beğenmeme vesile olan ikinci kitap oldu.
bu kitaba agatha christie on küçük zenci ismini vermiş ve daha sonra fikrini değiştirip on küçük kızılderili yapmıştır. ancak son dönemlerde amerika'da yaşanan ırkçılık olaylarının ardından lonrda merkezli olan agatha christie vakfı'nın talebiyle kitabın adı gereksiz hakaret oluşturmaması için tüm ülkelerde on kişiydiler olarak yeniden değiştirilmiştir.
türü itibariyle olayda herhangi bir çözümleme yapan bir dedektif yoktur. konusu itibariyle ise, geçmişlerinde kendi hataları, ihmalkarlıkları veya kararları sebebi ile kimselerin ölümüne sebep olan insanların bir adada bir araya gelmesi ile olaylar gelişmektedir. birbirini tanımayan bu kişiler ücretsiz tatil için asker adası ismi verilen bir adaya bir ev sahibi tarafından davet edilirler.
ancak ortada bir ev sahibi yoktur. bu kişiler davet edildiklerinin ilk günü yemek yerken ve sohbet ederken birden bire bir gramofon sesi işitirler. bu ses masa etrafındaki on kişinin geçmişte neden oldukları ölümlerden dolayı suçlu olduklarını hatta suçlandıklarını söylemektedir. işte tam da o gün başlar olayın roman örgüsü.
ayrıca evde bulunan ve misafirlerin kaldığı odalarda bir şiir asılı durmaktadır.
her şey bu şiir sırasına göre gitmekte ve yemek salonunda bulunan on adet asker biblosu da olay örgüsü sırasına göre eksilmektedir.
bu roman benim agatha hanımın romanlarını beğenmeme vesile olan ikinci kitap oldu.
devamını gör...
iktidardan astronot adaylarının seçimi başlıyor müjdesi
ohaa! hemen dayımı arıyorum, tişikkirlir.
tanım: müsmüjdeli haber.
tanım: müsmüjdeli haber.
devamını gör...
tokat etkisi yaratan gerçekler
her kime ne kadar yakın, samimi olursanız olun. yine yalnız ve tekiz. gece olup da yatağa girince yine bir iç sesimiz bir biz varız.
devamını gör...
kendini anlatamamak
çokça yaşadığım durum. ardından paradoksa girip anlatamadığımı anlatmaya çalışıp kendimi asla anlatamam. öyle de gariptir.
devamını gör...
düğünlerdeki inanılmaz mantık hatası
düğün gereksiz bir oorganizasyondur.sade bir nikahla dünya evine girilir ve aşık olunan kişi ile çok güzel bir balayına gidilir. hayalimiz budur.
devamını gör...
iz bırakan kitap cümleleri
"içimde hep ne olduklarını bilmediğim gizli ve meçhul ümitlere sarılmıştım."
peyami safa- dokuzuncu hariciye koğuşu
peyami safa- dokuzuncu hariciye koğuşu
devamını gör...
leyla
"anlamak bir ömür sürer,
hayat niye kirlenir?"
ezginin günlüğünün 1998 yılında çıkardığı aşk yüzündenadlı albümünün bir şarkısı.
"bir sabah çıksam kaybolsam
dönmesem kalsam anılarda
belki bir sevda türküsünde vurulurdum
gel künyemi al dağlardan
belki bir sevda türküsünde vurulurdum
gel künyemi al dağlardan
aşk nedir söyle, kayboldum
belki bir düşte unutulmak
her sabah bir dev masalında uyanınca
hep çocuk kalmak, kurtulmak
her sabah bir dev masalında uyanınca
hep çocuk kalmak, kurtulmak
kar yağıyor bu gece
öyle beyaz ki şehir
anlamak bir ömür sürer
hayat niye kirlenir
kar yağıyor bu gece
öyle beyaz ki şehir
anlamak bir ömür sürer
hayat niye kirlenir
karlı bir gece sen buldun
kaldırımlarda kalbimi
al götür rüzgarlara savur, hadi durma
ver benim eski yârimi
al götür rüzgarlara savur, hadi durma
ver benim eski yârimi
ben kimim söyle, kayboldum
dönmedim kaldım anılarda
her sabah bir çöl masalında, uyanırdım
belki de yanlış bir leyla
her sabah bir çöl masalında, uyanırdım
belki de yanlış bir leyla
kar yağıyor bu gece
öyle beyaz ki şehir
anlamak bir ömür sürer
hayat niye kirlenir
kar yağıyor bu gece
öyle beyaz ki şehir
anlamak bir ömür sürer
hayat niye kirlenir
hayat niye kirlenir"
hayat niye kirlenir?"
ezginin günlüğünün 1998 yılında çıkardığı aşk yüzündenadlı albümünün bir şarkısı.
"bir sabah çıksam kaybolsam
dönmesem kalsam anılarda
belki bir sevda türküsünde vurulurdum
gel künyemi al dağlardan
belki bir sevda türküsünde vurulurdum
gel künyemi al dağlardan
aşk nedir söyle, kayboldum
belki bir düşte unutulmak
her sabah bir dev masalında uyanınca
hep çocuk kalmak, kurtulmak
her sabah bir dev masalında uyanınca
hep çocuk kalmak, kurtulmak
kar yağıyor bu gece
öyle beyaz ki şehir
anlamak bir ömür sürer
hayat niye kirlenir
kar yağıyor bu gece
öyle beyaz ki şehir
anlamak bir ömür sürer
hayat niye kirlenir
karlı bir gece sen buldun
kaldırımlarda kalbimi
al götür rüzgarlara savur, hadi durma
ver benim eski yârimi
al götür rüzgarlara savur, hadi durma
ver benim eski yârimi
ben kimim söyle, kayboldum
dönmedim kaldım anılarda
her sabah bir çöl masalında, uyanırdım
belki de yanlış bir leyla
her sabah bir çöl masalında, uyanırdım
belki de yanlış bir leyla
kar yağıyor bu gece
öyle beyaz ki şehir
anlamak bir ömür sürer
hayat niye kirlenir
kar yağıyor bu gece
öyle beyaz ki şehir
anlamak bir ömür sürer
hayat niye kirlenir
hayat niye kirlenir"
devamını gör...
hayırlı cumalar mesajı atan akrabalar
yıllardır hiç cevap vermemiş olmama rağmen cuma, bayram, kandil vb dini aktivite mesajı atan akrabam var. kendisini göstermiş olduğu istikrardan dolayı tebrik ediyorum.
devamını gör...