(bkz: yok öyle bir şey)
gözünüz, burnunuz şişer. kızarır. hiç de güzel değil.
devamını gör...

video gerçekleri tokat gibi yüzünüze vurmuştur, dikkat ederseniz yüzünüze diyorum..
ülkenin sağlık sisteminin bomboş olduğunun farkında olan ufak bir kesim her daim vardı.
eski tanımlarımda mutlaka vardır, bir pandemi hikayesi yazıldı aman ülkemizde sağlık sistemi muazzam, aman fahrettin koca cumhurbaşkanı olsun cular burada mı?
yüreğim tükenmişti, özellikle en muhalifinden, en inançsızına, bu parti ile alakası olmayan arkadaşlarımdan ''yahu dansöz, avrupa kırılıyor, bizim sistem müthiş, şehir hastaneleri çok iyi,(b: dayımın eltisinin yeğeninin torunu amerika'da parası olmadığı için diş dolgusu bile yaptıramıyor) güzellemelerini söyleyenleri düşünüyorum....
hocamlar bu ülkede, temel zihniyet sıkıntısı var ve ne yazık ki ve en derinden ne yazık ki bizim ülkemizde hiç bir uygulamanın veya sistemin mükemmel olması olasılıksızdır.
neyse sizi oyalayacak yeni hikayeler yazacak ve umutsuzluğunuzu fırsat bilecek nice sırtlanlar çıkacaktır, yüce yaradan şahit olsun ki gelen gideni aratacaktır... ne diyorduk, zihniyet bozuk.
devamını gör...

"...dur dedi bekçi baba
benim bu aldığınız hava
adem döndü sonra havva'ya
hmmm. ne güzelmiş bu elma!
adem bir müddet düşündü sonra
elma değil bu yediğimiz galiba, ayva..." şeklindeki üst düzey sözlere sahip şarkıcı.* kendisi bu piyasayı banallikten kurtarabilecek tek adamdır. "tamam da neredesin?" usta diye kendisine sorasım gelmiyor değil. sanırım bu yıl albüm çıkaracak, bekliyoruz! artık bu ele albüm verme vakti gelmiştir.*
devamını gör...

en güzeli 61 olandır.
devamını gör...

halk adıyla bilinen kalp çarpıntısı, kalbin ağzından çıkacakmış gibi olması durumu
devamını gör...

sen gül ki dünyam gülsün..
devamını gör...

4 yıl önce tanıdığım zaman "adam insanlardan nefret ediyor, bi garip" dediğim, şimdiyse bir farkımın kalmadığı psikiyatrist. şahsi olarak aşk yoktur libido vardır cümlesine pek katılmıyorum. anlatılmak istenen değil de, cümle yanlış.
devamını gör...

gus van sant tarafından yönetmenliği yapılmış, senaryosu ben affleck ve matt damon tarafından yazılmış, başrollerinde robin williams ile birlikte oynamış oldukları 1997 tarihli abd yapımı dram filmidir.

film hakkında ufak bir özet geçecek olursam eğer;
will hunting, çok zeki ve öğrenmeye merakı olan massachusetts üniversitesi'nde çalışan genç bir temizlikçidir. bir gün temizlediği bir sınıfta tahtada yazılı bir matematik sorusu görür, bu soru neredeyse çözülmesi imkansız bir sorudur. fakat will için soruyu çözmek hiç de zor olmamıştır. soruyu yazan profesör tarafından will keşfedilir.

en yakın arkadaşları ile zaman zaman mahalle kavgalarına dahil olan will, bir gün bir kavga yüzünden hapis cezasına çarptırılmıştır. bu cezadan da kurtulabilmek için profesöre ihtiyacı vardır. fakat profesör'ün bir şartı vardı. bu şart ise will'in öfkesini kontrol etmesini böylelikle de iyileşmesini sağlamaktır.

bu sayede will, terapist sean maguire ile hayatını yeniden şekillendirmeye başlamıştır ve en yakın arkadaşı chuckie sullivan ve kız arkadaşı bu süreçte ona destek olmuşlardır.
devamını gör...

kıyılar eksik kalırdı yanında
balıklar sessiz
ağaçlar nefessiz
yaşam ise gereksiz...

onda olan her şey güzel
olmayan her şey kötüydü sanki
bazı şeyler yazılmalı ve bazı şeyler yakılmalıydı.
bazı şeyler ise sadece onun sesine yakışırdı...
devamını gör...

bildiğini sanıyordur ama aslında bilmiyordur ve muhtemelen tevazu sahibi bir insandan ziyade kibirli biridir çünkü:mutlak olarak her şey hakkında bilgi sahibi olmak imkansızdır.insanlar keşke her şeyi öğrenme imkanına sahip olsa ama yaşamımız spesifik olarak çok şey öğrenmek üzerine değil belirli alanlarda uzmanlaşmak üzerinedir.
devamını gör...

“birlikte 'eskimek' çok güzel,

eksilmedikçe...”
devamını gör...

sağlık çalışanlarımızın dünyada 1 numara olduğunu kanıtlayan haber. avrupa'da polonya gibi ülkelerin aşıların eşit dağıtılmadığınından yakınması veya fransada aşılama sisteminin çökmesi gibi olaylar oluyor. amerikayı saymıyorum bile.
eğri oturup doğru konuşalım hiç kimse ayda 3000-4000₺ maaş için -10 derecede 30kg çanta ile dağ başına çıkmaz. sadece bu bile yeter.

trt haber
--- alıntı ---

85 yaş üstündeki vatandaşları aşılamak için karlı yolları aşıyorlar

30 kiloluk çantalarla kilometrelerce yürüyorlar

oluşturulan ekiplerin sabahın erken saatlerinde sahaya çıktığını anlatan dalga, şöyle konuştu:

"ekiple çıktığımız güzergahtaki aşıların tümünü yapmaya çalışıyoruz. bu artık iş değil, gönüllülük esası oluyor. doktor, hemşire ve tıbbi sekreterle yollara çıkıyoruz. sadece kendi işimizi yapmıyoruz. yeri geliyor kara saplanan arabayı itiyoruz. 30 kiloluk acil durum çantasını sırtımıza alıp kilometrelerce yürüyoruz. çoğu zaman köy yollarında kalıyoruz. hepimiz biliyoruz ki salgını bitirecek olan aşılamadır. bilim insanlarımıza, sağlık çalışanlarımıza güvensinler. sırasına göre aşılarını yapsınlar. tez zamanda bu salgını bitirelim."

--- alıntı ---
devamını gör...

olsa yahut hakkaten varsa nasıl olurdu diye beni düşündüren kişidir. mesela daha peygamberlik gelmemiştir abi gel tavşan avlayacağız diye çağırırlar yok ya ben evde oturacağım falan diyordur. toplu misafirliğe gider insanlar bu gelmez. yemek varsa evde oturur dışarı çıkmaz mümkün mertebe. sonra vahiy gelir peygamber olur. tanrı uyar çevreni der. bir iki dostunu varsa karısını dine davet eder. sonra gene kendi haline yaşar gider. ardından tanrı halkını uyar der. alemlerin rabbi, ben nasıl uyarayım, tanımadığım insanların yanında dilim dönmez heyecan yaparım zaten tanımadıklarımla konuşunca da ne diyor yav bu tepkisi alıyorum bi anlatırım inanacakları varsa da hepten redderler gibi bir diyalog olmuş mudur acaba? belki sosyal arkadaşı vardır bu anlatır arkadaşı da insanlara anlatır ama o zaman da peygamberlik arkadaşına gelse daha kolay olur gibi. galiba hz musa peltekti kardeşi onun yerine anlatıyordu lakin burada asosyallik kısmı önemli. galiba peygamberlik için dürüstlük, erdem, güzel huyların yanında karizma ve hitabet yeteneği de lazım son ikisi olmayınca nasıl insanları dine çağırıyordur ise merak konusu. valla empati yaptım zor iş.
devamını gör...

apartmanda tek memnun olduğum komşum. ülkesinden her dönüşünde getirdiği vodkaların da bunda etkisi var tabi ki.
devamını gör...

tescilli troll. bir grubu aşağılıyor, başlığı siliniyor, bu sefer başlığım silindi nerede özgürlük diyor, sonra aynı grubu zorla kendisine fikir dayatılmış gibi yüceltiyor, o da siliniyor, sonra da hiçbir şey diyemediğinden dem vuruyor. demesen de olur.
devamını gör...

26.02.1992'de hocalı kasabasında 83 çocuk, 106 kadın ve 70'den fazla yaşlı dahil olmak üzere toplam 613 azerbaycan türk'ü ermeniler tarafından katledildi.
karınları deşilmiş hamile kadınlar, gözleri oyulmuş insanlar...
insanlık tarihinin kara lekesi hocalı katliamının üzerinden tam 29 sene geçmesine rağmen acımız hep taze. kinimiz hep diri.

unutma! unutturma!
devamını gör...

alın teri akıtarak, hakkını vererek çalışan insanların helal kazandığını anlatan harika bir cümle.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ben ne zaman rulo yapılmış bir halı görsem aklıma hep mavi boncuk filmi gelir. içinden her an emel sayın çıkacak gibi gelir hep.
devamını gör...


...
eğer çekemezsen gülün nazını ne dikene dokun ne gülü incit,
sahrada mecnun değilsen, ne leyla’yı çağır, ne çölü incit.
...


emanet almadan da vermeden de etraflıca düşünmek gerek galiba.*
devamını gör...

parası ile övünür.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim