tüberküloz
etkeni mycobacterium tuberculosistir. en sık damlacık yoluyla bulaşır. bulaştırmada dört faktör etkilidir:
-enfekte kişinin yaydığı mikroorganizma sayısı
-mikroorganizmanın havadaki yoğunluğu
-kişinin kontamine havaya maruz kalma süresi
-mikroorganizma ile karşılan kişinin immün yanıtı
tedavisinde antitüberkiloz ilaçlar kullanılır. eğer tedavi yarıda kesilirse ilaca karşı direnç gelişir ve iyileşme süresi uzar ve hastalık daha da ilerler. tedavi süresi en az 6 aydır. hastalar verem savaş dispanserlerine yatırılır ve orda tedavi olurlar.
-enfekte kişinin yaydığı mikroorganizma sayısı
-mikroorganizmanın havadaki yoğunluğu
-kişinin kontamine havaya maruz kalma süresi
-mikroorganizma ile karşılan kişinin immün yanıtı
tedavisinde antitüberkiloz ilaçlar kullanılır. eğer tedavi yarıda kesilirse ilaca karşı direnç gelişir ve iyileşme süresi uzar ve hastalık daha da ilerler. tedavi süresi en az 6 aydır. hastalar verem savaş dispanserlerine yatırılır ve orda tedavi olurlar.
devamını gör...
behemoth ya da ingiltere iç savaşının içyüzü
tam adı; “behemoth ya da ingiltere iç savaşının içyüzü” olan vakıfbank kültür yayınlarından çıkmış thomas hobbes kitabı.
evvela arka kapağını bırakayım;
“avrupa düşünce tarihinin en etkili toplumsal sözleşme kuramcılarından olan ingiliz filozof thomas hobbes'un eseri büyük behemoth, vakıfbank kültür yayınları aracılığıyla ilk defa türkçeye kazandırılıyor. günümüz dünyasının ekonomik, siyasi ve felsefi görüşlerinin büyük bir kısmının ortaya çıkmasına zemin hazırlayan ingiliz iç savaşı, cromwell iktidarı ve restorasyon çağına yakından tanıklık eden hobbes, modern siyaset felsefesinin temellerini iki büyük eserle atmıştır. hobbes, leviathan'da muhafazakâr bir devlet teorisi geliştirirken, behemoth'ta bütün taraflara eşit mesafede duran, bireysel düşünce ve vicdan özgürlüğünü her şeyin üzerinde tutan liberal bir tutum takınır. abdullah yılmaz'ın kapsamlı önsözü ve güzel türkçesiyle adeta tarihsel bir roman akıcılığıyla ilerleyen behemoth, thomas hobbes'un kişiliğini ve felsefesini anlamak için okurlara bulunmaz bir fırsat sunuyor.”
ingiliz iç savaşına dair bilgi edinmek için değil, ingiliz iç savaşına dair bir bilginiz varsa fikir edinmek için okuyabilirsiniz. kitap diyalog halinde yazılmış ve hobbes'un ölümünden sonra basılmış. muhtemeldir ki kitabın adını da yayıncısı koymuştur. hobbes, leviathan'da leviathan'ın ne anlama geldiğini ve kitaba neden o ismi verdiğini açıklar; lakin behemoth için böyle bir açıklama yoktur. behemoth, bataklıkta yaşayan, otla beslenen güçlü bir canavardır. behemoth tanrı tarafından yaratılmış ancak o bile yanına ancak kılıçla yaklaşabilir. bir diğer canavardan ismini alan leviathan'ın okuyucudan ilgi görmesi üzerine bu isim seçilmiş olabilir. kitaba 42 sayfalık bir önsöz yazılmış ve kitabı anlamak için bu önsözün okunması elzem. anlaşılması ve okunması oldukça zor olan bu kitap neden önemli?
efendim bildiğimiz üzere gerek milliyetçilik akımının ortaya çıkması gerekse modern devletlerinin temelinin atılması bakımından fransız devrimi her daim övülür, yüceltilir ve ön plana çıkarılır. fransız devrimi ile ilgili binlerce kaynak bulabilir ve okuma yapabilirsiniz. ancak o dönem 22 bin yazılı basımın yapıldığı ingiliz iç savaşına ait pek kaynağa rastlamayız. ingilizlerin dünyaya hakim hale gelmesine, adanın, kıtadan demokrasi bağlamında ilerde olmasında büyük rol taşıyan ve üstelik fransız devriminden 140 sene evvel cereyan eden ingiliz iç savaşı günümüz dünyasının inşa edilmesinde büyük rol taşıyor. osmanlının henüz matbaa ile tanışmadığı bir dönemde, ingiltere'de kraliyet, kilise ve parlamento arasında yaşanan çekişmeler ibret verici.
evvela arka kapağını bırakayım;
“avrupa düşünce tarihinin en etkili toplumsal sözleşme kuramcılarından olan ingiliz filozof thomas hobbes'un eseri büyük behemoth, vakıfbank kültür yayınları aracılığıyla ilk defa türkçeye kazandırılıyor. günümüz dünyasının ekonomik, siyasi ve felsefi görüşlerinin büyük bir kısmının ortaya çıkmasına zemin hazırlayan ingiliz iç savaşı, cromwell iktidarı ve restorasyon çağına yakından tanıklık eden hobbes, modern siyaset felsefesinin temellerini iki büyük eserle atmıştır. hobbes, leviathan'da muhafazakâr bir devlet teorisi geliştirirken, behemoth'ta bütün taraflara eşit mesafede duran, bireysel düşünce ve vicdan özgürlüğünü her şeyin üzerinde tutan liberal bir tutum takınır. abdullah yılmaz'ın kapsamlı önsözü ve güzel türkçesiyle adeta tarihsel bir roman akıcılığıyla ilerleyen behemoth, thomas hobbes'un kişiliğini ve felsefesini anlamak için okurlara bulunmaz bir fırsat sunuyor.”
ingiliz iç savaşına dair bilgi edinmek için değil, ingiliz iç savaşına dair bir bilginiz varsa fikir edinmek için okuyabilirsiniz. kitap diyalog halinde yazılmış ve hobbes'un ölümünden sonra basılmış. muhtemeldir ki kitabın adını da yayıncısı koymuştur. hobbes, leviathan'da leviathan'ın ne anlama geldiğini ve kitaba neden o ismi verdiğini açıklar; lakin behemoth için böyle bir açıklama yoktur. behemoth, bataklıkta yaşayan, otla beslenen güçlü bir canavardır. behemoth tanrı tarafından yaratılmış ancak o bile yanına ancak kılıçla yaklaşabilir. bir diğer canavardan ismini alan leviathan'ın okuyucudan ilgi görmesi üzerine bu isim seçilmiş olabilir. kitaba 42 sayfalık bir önsöz yazılmış ve kitabı anlamak için bu önsözün okunması elzem. anlaşılması ve okunması oldukça zor olan bu kitap neden önemli?
efendim bildiğimiz üzere gerek milliyetçilik akımının ortaya çıkması gerekse modern devletlerinin temelinin atılması bakımından fransız devrimi her daim övülür, yüceltilir ve ön plana çıkarılır. fransız devrimi ile ilgili binlerce kaynak bulabilir ve okuma yapabilirsiniz. ancak o dönem 22 bin yazılı basımın yapıldığı ingiliz iç savaşına ait pek kaynağa rastlamayız. ingilizlerin dünyaya hakim hale gelmesine, adanın, kıtadan demokrasi bağlamında ilerde olmasında büyük rol taşıyan ve üstelik fransız devriminden 140 sene evvel cereyan eden ingiliz iç savaşı günümüz dünyasının inşa edilmesinde büyük rol taşıyor. osmanlının henüz matbaa ile tanışmadığı bir dönemde, ingiltere'de kraliyet, kilise ve parlamento arasında yaşanan çekişmeler ibret verici.
devamını gör...
bir yazar sizi takip etmeye başladı
eğer 1500 puanına kıyıp bu özelliği aktif etmeyi düşünen varsa yapmasın. böyle gizemli kalması daha keyifli.
devamını gör...
sözlüklerde dişiliğin prim yapması
arabamı muayaneye götürürken hasır şapkamı ve tatlı gülümsememi yanımda götürmem gerektiğini öğrendiğim başlık.
sakallarımı kesmesem sorun olmaz sanırım.
sakallarımı kesmesem sorun olmaz sanırım.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının favori yara izleri
liseye yeni başlamışız, her kafadan insan var sınıfta. ders araları konuşurken ederken sınıftan bir arkadaşla güzel bir muhabbet yakalamışız, test çözerken arada konuşup gülüşüyoruz. zaten bahar gelmiş, ağaçlar çiçek açmış, kalpte kıpırtılar filan derken sonradan hoşlukla anımsanacak bir sürü his oluşuyor kalplerde.
bir gün konu uçurtmalara geldi, çok severmiş uçurtmaları. ben de çok severim deyince "haydi uçurtma yapalım" olduk birden. uçurtmanın iskeletini yapmak için bahçeden kuru dallar topladık, sınıfa getirdik, küçük bir çakıyla dikkatli bir şekilde düzeltiyoruz. bir ara sınıftan dışarı çağırdılar onu, "hemen geliyorum" deyip gitti. ben de şapşal şapşal işe devam ederken bıçağı parmağımın kenarına geçirmişim boylu boyunca, kanayınca fark ettim. sardım ettim ama durmadı bir süre. hemen gelmedi o, hatta bir süre eskisi gibi konuşamadık. uçurtma da yalan oldu zaten.
bu olayın üzerinden çok yıllar geçti ama o yaranın belli belirsiz bir izi var halen. ne zaman bahar gelse ve sokaktaki şeyler bana aynı hisleri anımsatsa, hele bir de gökte uçurtma görürsem, parmağımın kesilen yeri inceden sızlarmış gibi hissederim. sevmenin izi kalırmış sahiden.
bir gün konu uçurtmalara geldi, çok severmiş uçurtmaları. ben de çok severim deyince "haydi uçurtma yapalım" olduk birden. uçurtmanın iskeletini yapmak için bahçeden kuru dallar topladık, sınıfa getirdik, küçük bir çakıyla dikkatli bir şekilde düzeltiyoruz. bir ara sınıftan dışarı çağırdılar onu, "hemen geliyorum" deyip gitti. ben de şapşal şapşal işe devam ederken bıçağı parmağımın kenarına geçirmişim boylu boyunca, kanayınca fark ettim. sardım ettim ama durmadı bir süre. hemen gelmedi o, hatta bir süre eskisi gibi konuşamadık. uçurtma da yalan oldu zaten.
bu olayın üzerinden çok yıllar geçti ama o yaranın belli belirsiz bir izi var halen. ne zaman bahar gelse ve sokaktaki şeyler bana aynı hisleri anımsatsa, hele bir de gökte uçurtma görürsem, parmağımın kesilen yeri inceden sızlarmış gibi hissederim. sevmenin izi kalırmış sahiden.
devamını gör...
kafamıza göre radyo yayını
bir derdim var bin dermana değişmem ile katıldığım yayın oldu. geç geldim ama yetiştim tuttum bir ucundan..türküler deyişler derken gezdiniz mi diyar diyar? oblomovreis ben de teşekkür ederim sana radyoculuk yakışıyor sana.benden hep tam destek.*
devamını gör...
sevilen şiirin en vurucu dizeleri
"ben senin eşin, ağabeyin, arkadaşınım biri bitse biri kalır
seni hiç bırakmayacağım.”
-cemal süreya.
seni hiç bırakmayacağım.”
-cemal süreya.
devamını gör...
çocukken baba eve getirdiğinde mutlu olunan şeyler
öyle diyince aklıma bir şey gelmiyor. ama zaten babam eve ne getirse mutlu olurdum. elinde poşetlerle kapıda olsun o heyecan yeterdi, ne olduğunun çok da önemi yok.
devamını gör...
çağımızın hastalığı
miyop, astigmat.
devamını gör...
teşekkür ederim
kullanmaktan sakınılmaması gereken iyilik sözü.
kartal bakışının keskinliğiyle gören, bakan, müdahale eden moderatörlere teşekkür ederim.
kartal bakışının keskinliğiyle gören, bakan, müdahale eden moderatörlere teşekkür ederim.
devamını gör...
ortaokulda yapılan zorbalıklar
çocukların da acımasız olduğunu, masum olmadıklarını gözler önüne seren zorbalıklardır.
devamını gör...
tarikatlar ve cemaatler kapatılsın
#81913
bu listede sistematik olarak yenilen haltların çoğunu cemaat/tarikat/dini yerlerde olmuştur! bu artık münferit değil sistematiktir dolayısı ile kapatılması elzemdir!...
bizim çocuklarımız zaten buralara gitmez, biz sizin çocuklarınızın başına gelmesin diye debeleniyoruz!
kaldı ki tarihsel olarak bakıldığında bu şer yuvaları osmanlıdan selçukluya girdiği her yerin içini oyup ya yıkmışlardır ya isyan etmişlerdir (en son örneği 15 temmuz) dolayısı ile fırsatını bulsa adamlar hepimizin içinden geçecekler. atatürk bunları kapatarak en doğrusunu yaptı keşke kökünü de kurutsaydı!
bu listede sistematik olarak yenilen haltların çoğunu cemaat/tarikat/dini yerlerde olmuştur! bu artık münferit değil sistematiktir dolayısı ile kapatılması elzemdir!...
bizim çocuklarımız zaten buralara gitmez, biz sizin çocuklarınızın başına gelmesin diye debeleniyoruz!
kaldı ki tarihsel olarak bakıldığında bu şer yuvaları osmanlıdan selçukluya girdiği her yerin içini oyup ya yıkmışlardır ya isyan etmişlerdir (en son örneği 15 temmuz) dolayısı ile fırsatını bulsa adamlar hepimizin içinden geçecekler. atatürk bunları kapatarak en doğrusunu yaptı keşke kökünü de kurutsaydı!
devamını gör...
ankara’da darbeyi önleyen kişiyim
bir melih gökçek sözüdür. “elbette bu işin bir numaralı kahramanı sayın cumhurbaşkanı. ama iki numaralı kahramanı melih gökçek'tir” diye de devam etmiş sözlerine.
anlat anlat sen seversin yalanı. *
15 temmuz akşamı televizyona çıkıp milleti sokağa çıkmaya çağıran ilk kişinin kendisi olduğunu iddia eden eski ankara büyükşehir belediye başkanı melih gökçek, 'biz ankara'da darbeyi önleyen kişiyiz' dedi.
gökçek ayrıca 'elbette bu işin bir numaralı kahramanı sayın cumhurbaşkanı. ama iki numaralı kahramanı melih gökçek'tir' ifadelerini kullandı.
ankara büyükşehir belediyesi'nin (abb) görevden alınan eski belediye başkanı melih gökçek, tv 100'de 'pazar siyaseti' adlı programa konuk oldu.
burada fetö ile ilişkili olduğu iddialarına cevap veren gökçek, ankara'da darbe girişimini önleyen kişi olduğunu savundu.
"bir numara erdoğan, iki numaralı gökçek'tir"
gökçek programda, 'eğer türkiye'de darbe olamadıysa, olamamasında birçok insanın emeği vardır. elbette bu işin bir numaralı kahramanı sayın cumhurbaşkanı. ama iki numaralı kahramanı naçizane melih gökçek'tir' dedi.
gökçek'in sözleri şöyle oldu;
'ankara büyükşehir belediyesi'nde ciddi manada fetö'cü var. eğer türkiye'de darbe olmadı, olamadıysa bu konuda birçok insanın emeği vardır. darbenin önlenmesinde bir numaralı kahraman sayın cumhurbaşkanımızdır. iki numaralı kahraman ise melih gökçek'tir. biz ankara'da darbeyi önleyen kişiyiz. türkiye'de ilk televizyona çıkan haydi millet sokağa diyen benim. türkiye'de ilk tweeti atıp 'fetö'cüleri tükürükle boğmaya' diyen benim.'
kaynak; onedio.com/haber/kendini-ik...
anlat anlat sen seversin yalanı. *
15 temmuz akşamı televizyona çıkıp milleti sokağa çıkmaya çağıran ilk kişinin kendisi olduğunu iddia eden eski ankara büyükşehir belediye başkanı melih gökçek, 'biz ankara'da darbeyi önleyen kişiyiz' dedi.
gökçek ayrıca 'elbette bu işin bir numaralı kahramanı sayın cumhurbaşkanı. ama iki numaralı kahramanı melih gökçek'tir' ifadelerini kullandı.
ankara büyükşehir belediyesi'nin (abb) görevden alınan eski belediye başkanı melih gökçek, tv 100'de 'pazar siyaseti' adlı programa konuk oldu.
burada fetö ile ilişkili olduğu iddialarına cevap veren gökçek, ankara'da darbe girişimini önleyen kişi olduğunu savundu.
"bir numara erdoğan, iki numaralı gökçek'tir"
gökçek programda, 'eğer türkiye'de darbe olamadıysa, olamamasında birçok insanın emeği vardır. elbette bu işin bir numaralı kahramanı sayın cumhurbaşkanı. ama iki numaralı kahramanı naçizane melih gökçek'tir' dedi.
gökçek'in sözleri şöyle oldu;
'ankara büyükşehir belediyesi'nde ciddi manada fetö'cü var. eğer türkiye'de darbe olmadı, olamadıysa bu konuda birçok insanın emeği vardır. darbenin önlenmesinde bir numaralı kahraman sayın cumhurbaşkanımızdır. iki numaralı kahraman ise melih gökçek'tir. biz ankara'da darbeyi önleyen kişiyiz. türkiye'de ilk televizyona çıkan haydi millet sokağa diyen benim. türkiye'de ilk tweeti atıp 'fetö'cüleri tükürükle boğmaya' diyen benim.'
kaynak; onedio.com/haber/kendini-ik...
devamını gör...
kadına el kalkmaz saçmalığı
kadına el kalkmaz lafının yanlış anlaşılarak saçmalık olarak nitelendirilmesidir.
kadının bıçak ile üzerine koşması, küfürle el kol hareketi yapması durumunda elbet tepkisiz kalmazsın. ancak söyledikleriniz kadına el kalkmaz lafını yanlışlamaz
kadına el kalkmaması, yapısal farklarının getirdiği avantajı kullanan erkeğin, kadına orantısız güç kullanmasının yanlışlığını ifade eder.
kadının bıçak ile üzerine koşması, küfürle el kol hareketi yapması durumunda elbet tepkisiz kalmazsın. ancak söyledikleriniz kadına el kalkmaz lafını yanlışlamaz
kadına el kalkmaması, yapısal farklarının getirdiği avantajı kullanan erkeğin, kadına orantısız güç kullanmasının yanlışlığını ifade eder.
devamını gör...
ferman yazan katibe times new roman 12 punto olsun uyarısı yapan vezir
tanzimat dönemine çabucak geçmiş vezir kişisidir. padişahtan aldığı afili mevkisini her alanda kullanmak ister. biri de çıkıp katibe yapılan mobbingi sorgulamaz. varsa yoksa devlet.
devamını gör...
intihar
kişinin kendi hayatına son vermesi eylemi. hakkındaki tarihi görüşler hayli ilginçtir.
intihar tartışmalı bir konu olduğundan, greko-roman dünyasının hemen hemen bütün okullarında tartışılırdı. her düşünce okulu konu hakkında kendi yaklaşımını geliştirmiştir. örneğin stoizm'de, intihara daima bir özgür irade meselesi olarak yaklaşılmıştır. nihayetinde çoğu yunan intiharı kahramanca bir hareket olarak görmüştür. kişinin kendi seçimiyle ölmesinde bir büyüleyicilik vardır.
bir başka yaygın görüş de, intiharın yalnızca tanrılar tarafından söylendiği takdirde ahlaki olarak kabul edilebilir oluşudur. tanrısı tarafından hayatına son verebileceği söylenen insan, hayattaki görevini ve amacını yerine getirmiştir, kendi dileğinin de doğrultusunda huzurlu bir ölüme layık görülür, öteki hayatta cezalandırılmaz. sokrates bu duruşun büyük bir destekçisi ve örneğidir.
bunu örneklemek gerekirse, pratikte sokrates de bu şekilde intihar etmiştir. intihardan bu şekilde bahseder: "tanrı'nın aidiyetlerinden birisi olan insan, tanrı buyurana dek kendisini öldürmemelidir." kendisinin de dediği gibi, sokrates tanrı direktifi olmadığı sürece intiharı yanlış olarak değerlendirmiş, intihar etme eyleminin kişiyi lanetlediğini düşünmüştür. sokrates yönetim tarafından ölümle cezalandırılmış olsa bile, reddetme ve kaçma şansı ve imkanı mevcuttu. zehri içmeyi kendisi seçmiştir. bunun sebebi o zamanlarda mevcut olan ve sokrates'in de tabii olduğu, yönetimin tanrıların sesi olduğu inancıdır.
intihar tartışmalı bir konu olduğundan, greko-roman dünyasının hemen hemen bütün okullarında tartışılırdı. her düşünce okulu konu hakkında kendi yaklaşımını geliştirmiştir. örneğin stoizm'de, intihara daima bir özgür irade meselesi olarak yaklaşılmıştır. nihayetinde çoğu yunan intiharı kahramanca bir hareket olarak görmüştür. kişinin kendi seçimiyle ölmesinde bir büyüleyicilik vardır.
bir başka yaygın görüş de, intiharın yalnızca tanrılar tarafından söylendiği takdirde ahlaki olarak kabul edilebilir oluşudur. tanrısı tarafından hayatına son verebileceği söylenen insan, hayattaki görevini ve amacını yerine getirmiştir, kendi dileğinin de doğrultusunda huzurlu bir ölüme layık görülür, öteki hayatta cezalandırılmaz. sokrates bu duruşun büyük bir destekçisi ve örneğidir.
bunu örneklemek gerekirse, pratikte sokrates de bu şekilde intihar etmiştir. intihardan bu şekilde bahseder: "tanrı'nın aidiyetlerinden birisi olan insan, tanrı buyurana dek kendisini öldürmemelidir." kendisinin de dediği gibi, sokrates tanrı direktifi olmadığı sürece intiharı yanlış olarak değerlendirmiş, intihar etme eyleminin kişiyi lanetlediğini düşünmüştür. sokrates yönetim tarafından ölümle cezalandırılmış olsa bile, reddetme ve kaçma şansı ve imkanı mevcuttu. zehri içmeyi kendisi seçmiştir. bunun sebebi o zamanlarda mevcut olan ve sokrates'in de tabii olduğu, yönetimin tanrıların sesi olduğu inancıdır.
devamını gör...
iş görüşmesinde sorulan saçma sorular
-bekar mısın?
-evet
-sevgilin var mı?
neymiş efendim sevgilime işi anlatmamam gerekiyormuş. o yüzden soruyormuş.
-evet
-sevgilin var mı?
neymiş efendim sevgilime işi anlatmamam gerekiyormuş. o yüzden soruyormuş.
devamını gör...
son singapur vapuru (yazar)
sözlüğün 3.haftası aramıza katılmış olan yazar.
8.400 tanım, 31.000 karma puan ile 10.sırada.
birlikteliği daim olsun!
(bkz: kocaman alkış)
8.400 tanım, 31.000 karma puan ile 10.sırada.
birlikteliği daim olsun!
(bkz: kocaman alkış)
devamını gör...