babaya söylemek istenip de söylenemeyenler

31 ekran, neden girdi reklam babajuuuum. ahahahayt. evet.

suskunluğum asaletimden falan değil, seni adam yerine koymuyorum hepsi bu.
beni bakırı döve döve şekillendirdikleri gibi vura vura şekillendirdiniz. bu insafsız tahammülsüz hallerim sizin eseriniz.
ben yarım saattir bu şarkıyla odamda dans ediyorum, sen devam et ona buna beni kötüleyip aklınca baskı kurmak için saçmala dur. hepsi boşuna.
unuttun mu?
(bkz: ölmüş eşek kurttan korkmaz)

zannedersem içeride a haber izleyen babaların pek umurunda olmayan şeylerdir.

kral uc gundur sacma bi sebepten senin yuzunden dunyanin yolunu yuruyorum bu kadar nazli olma be

reis sana bayılıyorum ama nolur biz dizi açtığımızda akrabalarla telefonda hasbihal saati yapmayı ve havuç yemeyi bırak kurban olduğum

şimdi yüzüne söylüyorum.
defalarca girdim bu başlığa bugün. ne diyeceğimi nasıl yazacağımı bilemedim ve çıktım.

sürpriz yapmış, ilginç bir sürpriz. o içerde ben dışarda. biraz söyledim çokça sustum. sanırım yalnızca sarılmakmış derdim. daha da sustum.
biraz daha sarılsam yeter. konuşmak yersiz bazı anlarda. yersizmiş demek.

seni her gördüğümde biraz daha yaşlanıyorsun be baba… bu beni çok korkutuyor ama hiçbir şey yapamıyorum, aramızda öyle mesafeler var ki…

çok özledim. son günlerde dertleşmek için seni arıyor gözlerim.
aramızın bozuk olduğu zamanlar için pişmanım..

seni hiçbir cihanda görmek istemiyorum. bugün duvarlardan sevgi medet umuyorsam sebebi sensin. neden dünyaya getirdiniz peki ?

babama söylemek istediklerimi söylüyorum genelde ama başlık ve yazılanlar bu alıntıyı hatırlattı:

"baba, öylesine konuşmak için arıyorsun hep. halimi hatırımı soruyorsun; derken sessizlik koca bir ömür gibi uzuyor aramızda, ben lafı uzatacak sorular bulmak için çırpınıyorum. sana en çok şunu demek isterdim: seni bu hayat böyle yaptı, anlıyorum. ayakta kalmak çok zordu senin için. bana karşı sevgi dolu olmayı beceremedin diye suçlamıyorum seni. bazı geceler uykularım kaçıyor, lafını bile etmesen de sancıyan o yaraları düşünmekten. ben de senin o sancıyan kanından, canındanım. o can ilgiye öylesine muhtaç ki kendi üzerime yığılıp kalıyorum. ben senin kızınım. beni sevdiğini söylemek için bildiğin tek yol havadan sudan konuşmak, biliyorum. çünkü benim de bildiğim tek yol bu."

(bkz: süt ve bal / rupi kaur)

çokkk özledim. yamacımda olsan kokunu içime çekerek sarılsam, sarılsam, saçımı okşasan benim deli kızım desen...yanınızdayken bilin kıymetini...

bana, tek ogluna yapman gerekenleri yapmadigin icin bana borcun var ve ben sana hakkimi helal etmiyorum.

ben diyeceğimi dedikten 2 gün sonra öldü pişman değilim, vicdanım da rahat.

keşke beni birazcık da olsa sevseydin be baba. birazcık bak çok da değil. ne bileyim bir öpseydin sarılsaydın en azından her seni sinirlendirdiğimde burnumla ağzımın tam ortasına yapıştırdığın tokatlar, bana bir şeyleri anlatırken bağırmaktan beni kekeme yaptığın zamanlar yerine. zamanında sevmediğin çocuğun da şimdi kendisini sevemiyor biliyor musun? öz saygısı da, şevkati de yok sayende. çevresindekileri de benimseyemiyor üstelik. senin kendini aklamak için başvurduğun o yalanlara ben de kendimi korumak ve insanlara kendimi sevdirmek için, senin sebep olduğun sevgisiz çocuğu gizlemek için başvurur oldum hem de. teşekkür ederim ama yine de. iyi bir baba olmadın evet ama nasıl bir ebeveyn olunmaz çok iyi öğrettin bana. nasıl bir baba olmam gerek, evladıma nasıl davranmalıyım biliyorum sayende. eğer bir gün olur da ebeveynliği tecrübe edersem de söz veriyorum sana ne yaptıysan tersini yapacağım evladımı yetiştirken. çok seveceğim onu, korumak için ne gerekiyorsa yapacağım gerekiyorsa kendimden bile. sevginin ne olduğunu bilen, kendi ayakları üzerinde duran ve çevresine karşı dürüst, herkese ama en başta da kendisine olmak üzere sevgi dolu bir çocuk olacak benim oğlum ya da kızım. benzemeyeceğim sana ben.

üzgünüm ama baba olmayı beceremiyorsun.

yıllarca annemin manipülasyonlarına kanıp sana haksızlık ettiğim için üzgünüm baba

sen ölmeden parayı bulmam lazım , sizi yaşatamıyacaksam niye varım ki .

ne zamandır şöyle dolu dolu bir "seni seviyorum" demek isteyip yapamıyordum, geçtiğimiz aylarda yaptım. o kadar güzel bir duyguydu ki anlatamam sana sözlük.

senin allah belanı versin.

biz seninle birbirimizi kaybettik ya hani, artık biyolojik bir bağ dışında bir bağ yok dedik, karşılıklı bir anlaşma imzaladık.
o gün gözünün içine baktığımda bi özür dileseydin, telafi edecek bir şey yapsaydın keşke. affeder miydim bilmiyorum ama en azından ölmezdin benim için.
sen benim ilk arkadaşımı aldın benden.
şimdi yaşın ilerledikçe hal hatır sormaya arıyorsun ya bazen, maks 30 saniye konuşuyoruz hani. o 30 saniyenin her saniyesinde tekrar tekrar hatırlıyorum o gözümde yok olduğun anı.
çok küçüktüm ben o evden çıktığımda, belki benim sadece küçüklüğümü hatırlıyorsundur ama ben seni hep büyük hatırlıyordum.
sen benim ilk kahramanımı aldın.
bundan sonra en fazla 30 saniyelik tanışıklığımız var seninle.
fazlası olmayacak.
sana söylemedim bunu ama bildiğine eminim.
kapat şimdi telefonu.