181.
çok sevdiğim bir anastasia figürü vardı ama ergenlikteki kurbanım oldu başını kopardım gereksiz bir şeye sinirlenirken. keşke koparmasaymışım diye hala üzülüyorum. high school müziklerini dinleyip ağladığım da olmuştu ne günlermiş.
devamını gör...
182.
şıpsevdi
devamını gör...
183.
beyblade, misket, sporcu kartları, futbol topu, depozitolu kola şişesi ve yeni alınmış halısaha ayakkabısı.
devamını gör...
185.
aile ve arkadaşlardı benim için çocukken, çocukken pek materyalist biri değildim, sonra yıllar geçti ve paraya tapan biri oldum dostum, para ile yapılan, daha fazla para ile yaşanılan hayat şuan her şeyden değerli benim için, gerisi fasa fiso.
devamını gör...
186.
muz vallaha da muz billaha da muz benim için aşırı kıymetliydi çocukluğumun ve hatta biraz da ergenliğe doğru kıymetli meyveydi alamazdık temel ihtiyaçları zor alan annemden bir de onu istemek aşırı lükstü yiyenlere bakardım uzaktan biraz buruk meyvedir benim için alır dağıtırım hatta ama o vakitlerdeki gibi kıymetli gelmiyor şimdi evde kilolarca var ama yemiyorum kıymeti kalmadı
devamını gör...
187.
balonlar, uçan balonlar , ipli balonlar, eşantiyon çubuklu balonlar, her türlü balondu o minik kalbin sevdikleri sonra aslında sevdiğim herşeyi balonlaştırmışım onu fark ettim.
devamını gör...
188.
bisiklet şöyle süslüsünden kornalısından
devamını gör...
189.
lunapark. lunapark dediğime bakmayın bi atlı karınca, bi dönme dolap. bir kere gittim sadece onda da diğer çocukların anneleri çocuklarına para verdiler. kardeşimle ben üzgün üzgün izledik onları. ağlayamazdık çünkü annemin avucunda olan ellerimiz en ufak sesimizde uyarı niteliğinde sıkılırdı.
(annemin parası yoktu herhalde...)
(annemin parası yoktu herhalde...)
devamını gör...
190.
oyuncak araba, bisiklet, saat.
devamını gör...
191.
cino, ışıklı ayakkabılar, uçurtma kaliteli bir çitalı dediğimiz uçurtmaya sahip olmak.
devamını gör...
192.
üzerinde futbolcuların bulunduğu oyun kartları, sindy bebek, tasolarım.
devamını gör...
193.
ceylan desenli ufak çay bardağı
devamını gör...
194.
biz çocukken kay kay veya paten gibi şeyler yok.
bilyalı var (aşağıya resmini bırakırım) bilyalısı olmayan için de düz tahta var.
bunlar ne işe yarıyor yokuşlardan aşağı üstüne oturup kaymaya yarıyor. bilyalı tekerlekleri sayesinde yokuşlardan kayıyor ama düz tahta nasıl kaysın. işte o düz tahtaların kaymasını da mum veya evlerdeki banyolarda kalan küçük kuru el sabunları sağlıyor.
tahtanın altına mumu veya sabunu sürdüğün zaman kayganlığı sağlıyordu.
işte küçükken o sabunlar kıymetliydi. bilyalı arabası olanlar ile yarışa bilmek için.
bilyalı var (aşağıya resmini bırakırım) bilyalısı olmayan için de düz tahta var.
bunlar ne işe yarıyor yokuşlardan aşağı üstüne oturup kaymaya yarıyor. bilyalı tekerlekleri sayesinde yokuşlardan kayıyor ama düz tahta nasıl kaysın. işte o düz tahtaların kaymasını da mum veya evlerdeki banyolarda kalan küçük kuru el sabunları sağlıyor.
tahtanın altına mumu veya sabunu sürdüğün zaman kayganlığı sağlıyordu.
işte küçükken o sabunlar kıymetliydi. bilyalı arabası olanlar ile yarışa bilmek için.
devamını gör...
195.
daha okula gitmediğim dönemlerde alınan amerikan pazeni üstünde çiftlik hayvanları olan nevresim. bakın bu yaşıma geldim hala eskimedi yırtılmadı ve şu an çocugum kullanıyor. baktıkça mutluyum
devamını gör...
196.
atari.
devamını gör...
197.
tahmini anaokuluna gittiğim zamanlarda zamanında alınan amerikan pazeni nevresim örtüsü. yumuşacık, sıcacık üzerinde karikatürize çiftlik hayvanları olan. her gece uyurken mutlu olurdum ve kendi kendime bu battaniyeyi hiç bırakmayacagım çocuklarım bile kullanacak derdim. şu an gerçekten çocuklarım kullanıyor. hala sağlam hala kullanışlı hala seviyorum ve ben her baktıgımda çok mutlu oluyorum bir nevresime.
devamını gör...
198.
monami 48'li pastel boya.
devamını gör...
199.
erkek değilim ama taso, misket ve gazoz kapakları koleksiyonum vardı.
dokunmayın ağlarım
dokunmayın ağlarım
devamını gör...
200.
miskeet.
devamını gör...