41.
su maymuncuğu. annem zararlı diye aldırmıyordu bize hatta abim almıştı ama onu da yokuştan aşağı dökmüştü.
devamını gör...
42.
akülü araba. dünyanın parası derdi babam. ne bileyim ya, çok özenirdim. acayip kıskanırdım.
şimdi daha iyi anlıyorum gerçi babamı. iyi ki almamış. dünyanın parası ya. 18'i doldurur doldurmaz ehliyet kursuna yazdırdı. o günden beri de altımda araba var. allah kendisinden razı olsun.
şimdi daha iyi anlıyorum gerçi babamı. iyi ki almamış. dünyanın parası ya. 18'i doldurur doldurmaz ehliyet kursuna yazdırdı. o günden beri de altımda araba var. allah kendisinden razı olsun.
devamını gör...
43.
temel britannica. haftalık fasiküller halinde almaya başlamıştim. d'ye geldiğimde bir zam yaptılar; babamdan para istemeye utandım. ben çocuk halimle utanmayı biliyordum ama bazıları önce ucuzdan satıp birkaç cilt tamamlanınca nasıl olsa almak zorundalar diyerek fahiş zam yapmaktan utanmadılar. üstelik her sayısında commodore bilgisayar çekilişi için kupon veriyorlardı. o kuponları da tamamlayamamıştım. aldığım ciltler memlekette hala duruyor tavanarasında.
devamını gör...
44.
araba yatak ve benzin pompalı çalışma masası
devamını gör...
45.
kimileri için anne/baba.
devamını gör...
46.
lps miniş oyun setleri. minyatür hayvan figürleri vardı lps minişler adında ve ailem ,sebebini hala anlamış değilim, bana o setlerden almayı reddederdi. herkeste vardı onlardan ve ben her gün başka bir arkadaşımdan bir tanesini ödünç alır eve getirirdim, tüm gün sesli güzellemeler yapardım alsınlar diye. işe yaramadı.
devamını gör...
47.
arçelik robotu oyuncağı.
devamını gör...
48.
uzaktan kumandalı araba.
devamını gör...
49.
ilgili ebeveynler.
devamını gör...
50.
mutlu kabalık bir aile
devamını gör...
51.
ağaç ev.
hep o hollywood filmlerinin etkisi işte. olmadı. biz de paletlerden apartmanın kenarına derme çatma bir kulübe yapıp içinde oynamak zorunda kaldık. hem de hasan amcaya rağmen. insafsız bütün gün sağdan soldan topladığımız o paletleri, küçük bedenlerimize kocaman gelen sopaları taşımak için kan ter içinde kaldık, o her akşam yıkmaktan vazgeçmedi.
büyüdüm, kocaman evim oldu da bir ağacın tepesindeki minicik bir alanın özlemi dolmadı be sözlük.
hep o hollywood filmlerinin etkisi işte. olmadı. biz de paletlerden apartmanın kenarına derme çatma bir kulübe yapıp içinde oynamak zorunda kaldık. hem de hasan amcaya rağmen. insafsız bütün gün sağdan soldan topladığımız o paletleri, küçük bedenlerimize kocaman gelen sopaları taşımak için kan ter içinde kaldık, o her akşam yıkmaktan vazgeçmedi.
büyüdüm, kocaman evim oldu da bir ağacın tepesindeki minicik bir alanın özlemi dolmadı be sözlük.
devamını gör...
52.
bisiklet. hep sahip olmak istemiştim ama bir türlü aileme bana bisiklet almalarını söyleyemedim.
devamını gör...
53.
uçurtma; poşettende olsa hep uçurtma uçurmak isterdim.
devamını gör...
54.
bratz kızları.
kumandalı araba oynamayı çok severdim hiç de kumandalı arabam olmadı.
dikiş makinesi.
kumandalı araba oynamayı çok severdim hiç de kumandalı arabam olmadı.
dikiş makinesi.
devamını gör...
55.
araba gibi olan yatak
devamını gör...
56.
bebek evi. bir yabancı dergide görmüştüm. ben çocukken yani fiii tarihinde nerde bulunacak.
yıllar sonra yeğenime kocaman bir barbie evi alarak ve onunla saatlerce evcilik oynayarak içimdeki uhdeyi giderdim.
yıllar sonra yeğenime kocaman bir barbie evi alarak ve onunla saatlerce evcilik oynayarak içimdeki uhdeyi giderdim.
devamını gör...
57.
helikopter
devamını gör...
58.
sanal bebek. çok meşhurdu o dönem, herkesin elinde vardı. ben de çok özenmiştim ama olmadı hiç. ancak huzurlu bir aile ortamına sahip olmayı daha çok istiyordum.
devamını gör...
60.
matruşka. bu iç içe geçen rus bebekleri var ya küçükten büyüğe sıralanıyor he ondan işte. ailecek abimin okuluyla gittiğimiz bir gezide bir çocuğun elinde görmüştüm. içim dışıma çıkana kadar ağladım bundan istiyorum diye ama o zaman bulamamışlardı.
büyüyünce bulup kendime almıştım ama aynı tadı vermedi tabi.
büyüyünce bulup kendime almıştım ama aynı tadı vermedi tabi.
devamını gör...