türk halkı sadece cinsel konularda yapabilmektedir. ensest dersin kendi annesi, kız kardeşi, kuzeni gelir aklına, lgbt dersin kendi k.çına bir şey girmiş gibi olur, hayır senin arkacağızına giren ne de celalleniyorsun birader? bunların kantırda karşıma çıkmasını isterim. çıkın da basayım k.çınıza mermiyi.
devamını gör...
kemal sayarın toronto üniversitesinde yapılan empati ile ilgili araştırmanın sonuçlarıyla“empati yapmak günlük hayatımızı nasıl değiştiriyor?” sorusuna ışık tutmaya çalışıyor.

“empatinin yaşandığı küçücük bir an hayatımızı nasıl etkiler?


jill suttie

yeni bir araştırma, gün içerisinde deneyimlenen empatinin kendi huzurumuza ve başkalarına karşı olan nazik davranışlarımıza katkıda bulunduğunu gösteriyor.


empati daha iyi ilişkiler inşa etmemize yardımcı olan yetilerimizden birisidir. insanların duygularıyla etkileşime girdiğimizde, bakış açılarını değerlendirdiğimizde veya onlara karşı merhamet hissettiğimizde, daha cömert ve fedakar olabilir ve bu insanlara karşı daha az önyargılı olabiliriz.

empati bazen yüce bir kavram gibi gelebilir. hem kendimiz hem de başkaları için iyi olsa da gerçek hayatta aslında neye benziyor ve onu nasıl gerçekleştirebiliriz? laboratuvar çalışmalarının sonuçları bize resmin tamamını vermez, bu sonuçlar genelde empati tanımından uzak ve insanların günlük hayatlarını yansıtmayan cinstendir.
araştırmalardaki bu boşluğu doldurmak için, toronto üniversitesi’nden greg depow ve arkadaşları, insanların günlük yaşamlarındaki empati deneyimleri hakkında bir çalışma yürüttüler ve bu durumun onların eylemlerini ve mutluluklarını nasıl etkilediğini ortaya çıkardılar. bulguları, günlük sıradan empati anlarının hepimize nasıl yarar sağladığına dair ilginç bir ışık tutmuş oldu.

empati sadece sıkıntısı olanlar için değil hepimiz için geçerlidir

çalışma, abd’nin çeşitli nüfus yapısını birçok yönden temsil eden 246 katılımcı ile gerçekleşti. katılımcılardan bir hafta boyunca günde yedi kere, cep telefonu aracılığı ile mutluluk düzeylerini, amaçlarını ve genel huzur hallerini bildirmeleri istendi.

her istemde, ayrıca, katılımcılar herhangi bir empati fırsatına sahip olup olmadıklarını (birinin varlığında duygularını ifade edip etmediğini), empati alıp almadıklarını veya geçen 15 dakika boyunca birisi için nazik ya da yardım içeren bir davranışta bulunup bulunmadıklarını da kaydettiler. eğer böyle bir davranışta bulundularsa; ilgili diğer kişiye ne kadar yakın olduklarını, empatinin hedefi olan duygunun olumlu mu yoksa olumsuz mu olduğunu ve kişinin duyguları ile etkileşime girip girmediklerini, aynı bakış açısıyla bakıp bakamadıklarını veya onlara karşı merhamet hissedip hissetmediklerini de kayıt altına aldılar. ayrıca empati kurmanın ne derecede zor olduğunu ve karşıdaki insanın duygularını doğru bir şekilde anlamanın ne kadar güvende hissettirdiğini de not aldılar.

verilen yanıtlar analiz edildiğinde, insanların empati yaşama fırsatlarıyla daha sık karşılaşma eğiliminde oldukları ve günlük hayatta sıklıkla empati kurdukları görülmüştür. ortalama olarak, bir kişi 12 saat içinde empati adına 9 kere fırsat yakalamış ve bu anların yaklaşık %88’inde empati kurmuştur. ayrıca, empatinin tüm unsurlarını aynı anda deneyimleme ve olumsuz duygulardan ziyade olumlu duygulara empati kurma eğiliminde oldukları da analiz sonuçları arasındadır.

depow, son bulgunun beklenmedik olduğunu, bunun sebebinin empatiyi acı çekmeye verilen bir tepki olarak düşünmemiz olduğunu söylüyor. greg depow: “empatinin olumlu duygular açısından daha yaygın olmasına biraz şaşırdım. aynı zamanda, insanların olumlu duyguları olumsuz duygulardan 3 kat daha sık deneyimlendiğini söyleyen bazı çalışmalar var. bu sebeple sonuç biraz mantıklı geliyor.” demektedir. sonuçlara bakıldığında insanların günlük hayatta yabancılardan çok yakınlarına karşı empati besledikleri görülmektedir. bu daha az şaşırtıcı çünkü yakın oldukları insanları daha sık görürler ve empati kurmak için daha çok fırsata sahip olurlar. bunun yanı sıra her birey kendiliğinden gelişen bir şekilde karşısındaki yabancı ile de empati kurar.

depow ve arkadaşları, empati ile ilgili daha çok fırsat bulan ve empati kuran kişilerin daha mutlu olduklarını ve hayattan zevk aldıkları sonucuna ulaşmışlardır. ayrıca, bu faydalar, olumsuz duygulardan ziyade başkalarının olumlu duygularıyla empati kurmak ile daha çok bağlantılıydı. ve eğer kişi empati kuracağı konusunda çok emin değilse ve empati kurmayı zor buluyorsa, bu kişilerin mutluluk oranı daha düşüktür.

bu durum ortaya bir soru çıkarıyor: empati bizim için iyi midir kötü mü? depow, her ikisinin de olabileceğini ve bunun duruma bağlı olarak değiştiğini söylemektedir. “çok yönlü bir çerçeveden bakıldığında mutluluk için empatinin iyi bir şey olduğunu söyleyebiliriz. ancak insanlar olumsuz duygularla empati kurmak zorunda kaldığında, örneğin acil servis doktorları gibi tekrar tekrar ve sürekli olarak bu duruma maruz kalanlar, bu durum kişisel problemler için risk faktörleri haline gelmektedir.”
bu tarz durumlarda, empati ile gelebilecek sıkıntılardan kendimizi korumak adına bazı adımlar atmamız gerekir. depow: “pozitif duyguları paylaşmak bizim için gerçekten olumlu olacaktır. başka bir deyişle bir insanla mutluluğu paylaşmak kendi mutluluğumuzu da artırmak adına bir fırsat niteliğindedir.” der.

her gün için empati ve başkalarına yardımcı olmak

depow’un çalışmasında katılımcıların başkalarına karşı daha nazik oldukları dönem daha çok empati kurdukları zamanlardır. burada ne pozitif ne de negatif duyguların paylaşılması önemli değildir. çünkü empati sadece acı çeken insana karşı gerçekleşen bir kavram değil. aynı zamanda diğer insanların mutluluğuyla bağlantı kurmak ve etrafımızdakilerle iletişim halinde olduğumuzu hissetmek için de bir yol olabilir.

ilginç bir şekilde, sadece empati göstermek değil, aynı zamanda bir başkasından empati görmek de daha çok nezakete ve yardımseverlik duygusuna vesile olur. depow bunun nasıl olduğundan emin olmadığını söyler. belki bu durum empatinin toplum algısını nasıl artırdığı ile ilgili olabilir. depow’a göre, “belki biri sizinle empati kurarsa, onlara ve çevremizdeki insanlara daha yakın hissederiz. bu da yardım etmeye ve destek olmaya daha istekli olmamızı sağlayabilir.”

kim daha empatik?

genel manada bakıldığında depow’un çalışma sonuçları farklı demografik grupların empatiyi de günlük hayat içerisinde farklı şekillerde deneyimlediklerini gösteriyor. kadınlar empati kurma noktasında erkeklerden daha eğilimli ve dindar olmak bir kişinin empati seviyesini az da olsa artırıyor.

bununla birlikte, makalede ele alınmayan ayrı bir analiz sonucuna göre, politik liberaller ile muhafazakar kesim arasında empati seviyeleri açısından fazla bir fark da yok. bahsedilen diğer analizde, muhafazakarların yabancılara karşı empati kurma açısından daha dar bir bakış açısına sahip olduğunu görüyoruz. geçmiş çalışmaların neden iki siyasi grup arasında bir fark bulduğunu bu çıkarım ile anlamış oluyoruz. depow “muhafazakarların ve politik bir şekilde bağlantısı olmayan tarafsız katılımcıların en çok şefkati kendi yakınlarına gösterdiğini, liberallerin ise yabancılara dahi yüksek oranda merhametli olduklarını” söylüyor. elbette ki bu bulgular keşif amaçlıdır ve gerçekliklerini doğrulamadan önce tekrar etmesi gerekir.

empatinin günlük hayatımızda genel olarak nasıl çalıştığını ve onu nasıl daha ileriye taşıyabileceğimiz konusunda aydınlanmamız gerekmektedir. örneğin, empati diğer insanların düşüncelerini anlamada ve gelecekte neler yapabileceklerini tahmin etme noktasında yardımcı olabilir. bu da insanların birbirleriyle yaptıkları çalışmaları destekler.

öyleyse günlük hayatımıza nasıl daha fazla empati (ve iç huzuru) ekleyebiliriz? bu konuda daha fazla araştırma yapmak gerekse de, depow, insanların empati fırsatlarını daha sık fark etmeyi öğrenmelerinin, başkalarının mutluluğunu daha fazla tatmanın veya acıya karşı duygusal tepkimizi başkalarına yardım etme fırsatı olarak yeniden ele almanın (kendi kişisel sıkıntılarımıza odaklanmak yerine) faydalı olacağını söylüyor. böyle bir eğitim mümkün olsaydı empati daha da güçlü bir mutluluk aracı haline gelir ve yalnızlığı ortadan kaldırabilirdi.

“eğer insanlar, başkalarıyla empati kurmak ve olumlu deneyimler ile etkileşime girmek adına fırsat oluşturabilirse ve olumlu deneyimleri için şefkatli olursa, bu gerçekten hepimiz için faydalı olabilir.” “

kaynak: kemalsayar.com/haftanin-yaz...
devamını gör...
türkiye’de ; ‘aynı şeyi senin,anana,bacına yapsalar hoşuna gider mi lan’ anlamına gelen, ama asıl kelime anlamı, eşduyum ya da duygudaşlık, bir başkasının duygularını, içinde bulunduğu durum ya da davranışlarındaki motivasyonu anlamak ve içselleştirmek demektir. kendi duygularını başka nesnelere yansıtmak anlamında da kullanılır.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
acı vermekten ve kullanılmaktan baska hicbir ise yaramaz.
devamını gör...
birazcık yapılsa bile bir çok kavşakta trafik sorununun çözüleceğini düşündüğüm şey.
devamını gör...
her şeyde olduğu gibi empatinin de fazlası zarar. suçluya empati yapayım derken mağduru daha mağdur hale getirebilirsin. mesela adam karısına şiddet uyguluyor, haberlere konu oluyor. adamın içinde bulunduğu şartlara, psikolojisine değinip, çocukluğuna inip empati yapanlar çıkıyor. fazla empati kendi sırtına dayadığın bıçak gibi. erkek aldatır "ama kadın da.." diye başlanır. kadın aldatsa binbir lanet okunur. bu ülkede maalesef empati bile kişisine göre.
ama olmazsa da olmaz. kendimize yapılmasını istemediğimiz hiçbir şeyi başkasına yapmamak tüm mesele bu. merhamet duygusundan yoksun olmamak.
devamını gör...
birkac guzel insan(denk gelirse) haricinde hicbir asagilik serefsize gosterilmemesi faydali olan eylem.
devamını gör...
bir insanın , kendisini karşısındaki insanın yerine koyarak onun duygularını ve düşüncelerini doğru olarak anlamasıdır. bir kişinin kendisini karşısındaki kişinin yerine koyarak olaylara onun bakış açısıyla bakması, o kişinin duygularını ve düşüncelerini doğru olarak anlaması, hissetmesi ve bu durumu ona iletilmesi sürecine denilir.
devamını gör...
çoğu insanın yoksun olduğu, kendini yerine koyma duygusudur.
devamını gör...
karşıdaki kişinin duygularını ve düşüncelerini anlamaya çalışmak, ne diyor bu zat yahu diye sorgulayıp onun gözüyle olayları çözümlemeye çalışmak yada çalışmaya gayret etmek anlamına gelen sözcük.
devamını gör...
bir insanın duygu ve düşüncelerini anlayabilmek için kendini onun yerine koymak.
devamını gör...
kendini bir başkasının yerine koymak.
şu sıralar kendime uyguladığım ruh hali.
içinden çıkamadığım durumlarda
bunu kime anlatsam diye düşünüyorum.
kim beni anlar
ve bana yol gösterir.
sonra lan bunu kendine anlatsana diyorum.
anlatayım tabii lan diyorum.
sonra ben anlatıyorum
ben dinliyorum.
dinleyen ben
bana sakin sakin tavsiye veriyor.
anlatan ben
hadi ya
ben hiç öyle düşünmemiştim diyor.
sonrası tamam oluyor.
en iyi arkadaşım kendim
devamını gör...
havuç sistemi.
devamını gör...
olayları çözümlemekte kullanılan bir çeşit anahtardır. buna sahip olamayan ve bu yeteneği kullanamayan insanların olayları çözümlemesi, tartışmalardaki kilit noktaları bulması, nedenselliğe ulaşması vesaire neredeyse mümkün değildir. şayet şans yolu ile ya da başkası tarafından aydınlatılmadıysa ki bu tamamen komplike durumlar için söylenen bir şey. olması elzem ancak bir araç gibi kullanılması gerektiği unutulmamalıdır.

bilinen en yaygın kanı ise empati yapınca karşıdaki kişiyi haklı göreceğiz algısıdır. karşıdaki kişiye yapılan empatise nedenleri bulabiliriz ama kötü bir çocukluk geçiren birinin katil olmasına da hak vermiş olmayız gibi.
buradan da anlaşılacağı gibi, sadece araç olarak kullanmalısınız.
devamını gör...
bu ülkede kullanan bireye pek rastlanılamayan davranış biçimi. özellikle özel sektör denen shit çukurunda elzem olan fakat kimsenin daha kelime anlamını bile bilmediği bir davranış biçimi aynı zamanda.
devamını gör...
şu dönemde tam da ihtiyacımız olan bir program olmuş . gerçek hayatlardan yola çıkılarak sanatçıların empati kurmaya çalıştıkları bir program çok beğendim en büyük temennim devam etmesi.
devamını gör...
yetiş ya iko.
devamını gör...
insanımızın ben hep yaparım dediği ama asla ne olduğundan haberi dahi olmadığı, kendi kendini karşıdakinin yerine koyma şeysi.
hadi be kardeşim bizim insanımız mı?
devamını gör...
ntv'de yayınlanan ahmet mümtaz taylan'ın sunduğu program. her hafta ünlü birisini konuk alıp 2. sayfa haberleri üzerinden ünlü kişiye hikayenin ana karakteriyle empati kurduruyor. bir iki bölüm youtube üzerinden izlemiştim, bu hafta caner özyurtlu katılınca elbette kaçırmayacağım için başına oturdum. caner'in gülmemek için kendini zor tuttuğu bir bölüm olmakla birlikte "onlar da urartuca konuşuyorlar mı?" cümlesiyle kahkaha attıran program olmuştur aynı zamanda. sabah sabah hiç gülesim de yoktu ama bastım artık kahkahayı. şu ülkede az sayıda sevdiğim insan varsa birisi net olarak caner özyurtlu. kendine has karakteriyle ana akım medyada izlemek ayrı keyifli gerçekten.
devamını gör...
empati

karşımızdaki insanın yerine kendimizi koymak, tek taraflı düşünmemek, meseleye veya duyguya bir de onun gözünden bakmak ve içselleştirmek gibi anlamlara gelir.

doğuştan edinilmiş bir kavram olsa da sonradan da kazanılabilir; sonradan empati yapabilme yollarından bazıları şöyledir;

açık uçlu sorular sormak, yavaş hareket etmek ve yorumda bulunmak, hızlı yargılara varmaktan kaçınmak, kendi davranış ve düşüncelerimizi anlamaya çalışmak, geçmişten ders almak, olayları akışına bırakmak
empatinin tam olarak gerçekleşmesinin üç kuralı bulunmaktadır

-bir insanın kendisini karşısındaki kişinin yerine koyarak, olaylara onun bakış açısıyla bakması,

-karşısındakinin duygu ve düşüncelerini doğru olarak anlaması ve hissetmesi,

-o kişiyi anladığını ona ifade etmesi.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

empati; yapıcı ilişkiler kurmak ve problemleri daha kolay yollarla çözebilmeye, daha anlayışlı ve sağduyulu olmaya yarar.

hayvanlar üzerinde yapılan deneyler, empati halinin özellikle ebeveyn ile yavrular arasında gerçekleştiğini göstermektedir.

örneğin bir deneyde, yavrularından kilometrelerce uzağa götürülen bir anne tavşanın, yavruları öldürüldüğünde acı acı bağırdığı görülmüştür.

terim, latince'deki "iç, içine, içinde" anlamına gelen "em" ön eki ile grekçe'deki "duygu, acı, ıstırap, algılama" anlamına gelen "patheia" sözcüğünden türetilmiştir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"empati" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim