felsefenin amacı soru sormak mı yoksa çözüm bulmak mı sorunsalı
başlık "feylesof" tarafından 11.01.2021 23:18 tarihinde açılmıştır.
161.
her ikisi de.. hem sorar hem cevap arar..
devamını gör...
162.
fark edilirse felsefecilerin çoğu erkektir. çünkü yalnız erkekler bilmedikleri şeyi sorarlar. cevaplar için. kadınsa cevabını bildiği soruları sorar. felsefe önce sorgulamak içindir...
devamını gör...
163.
soru sormayı sormak.
çözüm aramak.
cevap d hepsi.
e: aramak cevap
soru yanlış hocaaammm.
çözüm aramak.
cevap d hepsi.
e: aramak cevap
soru yanlış hocaaammm.
devamını gör...
164.
kadı düşürmek
devamını gör...
165.
eğer sadece soru sormaktan ibaret olsaydı, binlerce yıllık bir birikimin üstüne eklenen her şey sadece yeni sorular üretmekten öteye gitmezdi. sonsuz bir döngüde ilerliyor.
devamını gör...
166.
felsefenin amacı düşündürmektir.
devamını gör...
167.
esasen felsefenin amacı "bakalım neler çıkacak" şeklinde amaçsızca düşünceleri kurcalamaktır.
soru sormak ya da cevap bulmak değildir. herhangi bir nihayeti, son amacı veya net hedefi yoktur.
bu anlamda felsefe feminen bir yapıdır.
soru sormak ya da cevap bulmak değildir. herhangi bir nihayeti, son amacı veya net hedefi yoktur.
bu anlamda felsefe feminen bir yapıdır.
devamını gör...
168.
akademik olarak baktığınızda tez hocanızın sizi yönlendireceği taraf "bizim hedefimiz doğru soruyu sormaktır, doğru soruyu sorarsan zaten yanıdı bulmak konusunda büyük bir adım atmış olursun" savıdır. slavoj zizek mesela bunu çok net şu şekilde söylüyor.
akademik olarak eğitimini felsefe alanında yapmış olan bana ise bu biraz kaçmak gibi geliyor. evet, doğru soruyu sormak pekala önemli ama soruyu sorma cüretini gösteren insanın da iyi kötü bir cevap bulması da sanki onun sorumluluğunda gibi geliyor bana. çünkü soruyu bulmak için yaptığın düşünmenin ışığında vereceğin en kötü yanıt bile üzerinde konuşulabilecek, iyileştirilebilecek ya da tam tamına başka bir yanıt oluşturabilecek bir sonuca temel olabilir - olur da yani.
akademik olarak eğitimini felsefe alanında yapmış olan bana ise bu biraz kaçmak gibi geliyor. evet, doğru soruyu sormak pekala önemli ama soruyu sorma cüretini gösteren insanın da iyi kötü bir cevap bulması da sanki onun sorumluluğunda gibi geliyor bana. çünkü soruyu bulmak için yaptığın düşünmenin ışığında vereceğin en kötü yanıt bile üzerinde konuşulabilecek, iyileştirilebilecek ya da tam tamına başka bir yanıt oluşturabilecek bir sonuca temel olabilir - olur da yani.
devamını gör...
169.
cevabı ikisi de olan sorudur.
sorulara önceki verilen cevaplardan daha iyi cevaplar verebiliriz lakin verdiğimiz cevaplar her daim eksik olacaktır, tıpkı zenon'un ok paradoksu gibi.
doğal olan da budur zaten. insanların problemleri bitmez. bundan 500 sene önce kadın hakları hareketi yoktu, 100 sene önce trans hareketi yoktu, bundan 100 sene sonra insanlar günümüzdeki bazı problemlere çözülmüş olarak bakarken aynı zamanda "o vakittekiler bunu nasıl fark etmemişler?" diyecekler. tıpkı bizim bundan 2000 sene önce kadının sadece meta olmasına verdiğimiz tepkideki gibi.
sorulara önceki verilen cevaplardan daha iyi cevaplar verebiliriz lakin verdiğimiz cevaplar her daim eksik olacaktır, tıpkı zenon'un ok paradoksu gibi.
doğal olan da budur zaten. insanların problemleri bitmez. bundan 500 sene önce kadın hakları hareketi yoktu, 100 sene önce trans hareketi yoktu, bundan 100 sene sonra insanlar günümüzdeki bazı problemlere çözülmüş olarak bakarken aynı zamanda "o vakittekiler bunu nasıl fark etmemişler?" diyecekler. tıpkı bizim bundan 2000 sene önce kadının sadece meta olmasına verdiğimiz tepkideki gibi.
devamını gör...
170.
bilimin işi idrak edilebilir olgulardır. felsefenin işi ise idraktir. dolayısıyla cevap veriyorum, a soru sormak.
gökyüzüne bakan ilk insanlar, kayan bir yıldız gördüğünde bulunan şey bilimsel yöntem dediğimiz olguydu. bilimsel düşünme yöntemi olmasaydı bilim olmazdı. bilim, o yıldızın nereye-nasıl-kaç km hızla neden kaygığını veriler eşliğinde ispatlamaktır. yani sorulan soruya çözüm bulmaya çalışmaktır.
bilimci filozofun neden-sonuç ilişkisini aldı, bilimsel yöntem denilen şeyi icat etti etmesine de, hawking de 2011'de "sokarım felsefenize" anlamına gelen cümlesini kurdu. felsefe öldü dedi hawking. yetersiz kalıyor felsefe dedi.
"bilim mi felsefe mi hangisi koyar" türünde tüm z-enketlerinde bu fikri savunurum, savunacağım. hawking'in mantığı aklıma yattı.
1500'lere kadar evet belki. gayet güzel şekilde, felsefe bilimi besledi. filozoflar, bilim insanlarını yarattı. şu an çok ayrı bir teknolojideyiz abicim.
"insan neden düşünür" diyor mesela filozof. ya eskiden iyiydi bu soru. ortamda şekil olurdu soran. güzel abim şimdi adam lab'da beyinden geçen elektriksel akımın dalga boylarını falan inceliyor. "neden varız" diyor filozof. uzayı mesken yapmış izliyoruz dürbünle yenge keser gibi. her tür ekipman ile sorulara yanıt arıyoruz, büyük patlamanın izlerini araştırıyoruz.yıldız neden kaymış sorusuna rahmetli ferdi baba yanıt veriyor şarkısında. çünkü "durmaz yerinde" diyor baba. devir öyle bir devir ki, en azından sayısal ilimler için kesin olarak hawking'i haklı buluyorum : felsefe artık bilime ayak uyduramıyor. bilimin gölgesinde kaldı.
gökyüzüne bakan ilk insanlar, kayan bir yıldız gördüğünde bulunan şey bilimsel yöntem dediğimiz olguydu. bilimsel düşünme yöntemi olmasaydı bilim olmazdı. bilim, o yıldızın nereye-nasıl-kaç km hızla neden kaygığını veriler eşliğinde ispatlamaktır. yani sorulan soruya çözüm bulmaya çalışmaktır.
bilimci filozofun neden-sonuç ilişkisini aldı, bilimsel yöntem denilen şeyi icat etti etmesine de, hawking de 2011'de "sokarım felsefenize" anlamına gelen cümlesini kurdu. felsefe öldü dedi hawking. yetersiz kalıyor felsefe dedi.
"bilim mi felsefe mi hangisi koyar" türünde tüm z-enketlerinde bu fikri savunurum, savunacağım. hawking'in mantığı aklıma yattı.
1500'lere kadar evet belki. gayet güzel şekilde, felsefe bilimi besledi. filozoflar, bilim insanlarını yarattı. şu an çok ayrı bir teknolojideyiz abicim.
"insan neden düşünür" diyor mesela filozof. ya eskiden iyiydi bu soru. ortamda şekil olurdu soran. güzel abim şimdi adam lab'da beyinden geçen elektriksel akımın dalga boylarını falan inceliyor. "neden varız" diyor filozof. uzayı mesken yapmış izliyoruz dürbünle yenge keser gibi. her tür ekipman ile sorulara yanıt arıyoruz, büyük patlamanın izlerini araştırıyoruz.yıldız neden kaymış sorusuna rahmetli ferdi baba yanıt veriyor şarkısında. çünkü "durmaz yerinde" diyor baba. devir öyle bir devir ki, en azından sayısal ilimler için kesin olarak hawking'i haklı buluyorum : felsefe artık bilime ayak uyduramıyor. bilimin gölgesinde kaldı.
devamını gör...
171.
felsefeyi de sosyal bir bilim dali olarak kabul ederiz ve icinde pozitif bilimlerde oldugu gibi bolca neden-sonuc iliskisi barindirir. yani hem soru sorar hem de dolayli yoldan cozum uretebilir.
ancak degisen zaman ve sistem vasitasiyla son yuzyilda ozunden koparilip endustriyellesen ve dijitallesen insan (!), ozgur dusunme kabiliyetini de buyuk olcude yitirdigi icin felsefenin insan gelisimindeki vazgecilmezligini tam olarak kavrayamamistir.
ancak degisen zaman ve sistem vasitasiyla son yuzyilda ozunden koparilip endustriyellesen ve dijitallesen insan (!), ozgur dusunme kabiliyetini de buyuk olcude yitirdigi icin felsefenin insan gelisimindeki vazgecilmezligini tam olarak kavrayamamistir.
devamını gör...
172.
soru sormak. soruyu felsefe sorar, delillere dayalı bilmem nelerle cevaplar çözümler bulunur.
varlık var mıdır? yoktur desem neye ggöre kime göre. varsa nasıl görürüm yoksa yokluğunu nasıl gösteririm soruları deneye dayalıdır.
yani tekrar özetleyecek olursak, soru sormak amacıdır.
zaten felsefeden de nefret ederim. her şey kişisel çıkarım.
varlık var mıdır? yoktur desem neye ggöre kime göre. varsa nasıl görürüm yoksa yokluğunu nasıl gösteririm soruları deneye dayalıdır.
yani tekrar özetleyecek olursak, soru sormak amacıdır.
zaten felsefeden de nefret ederim. her şey kişisel çıkarım.
devamını gör...