1.
action speak louder than words.
lafla peynir gemisi yürümez.
lafla peynir gemisi yürümez.
devamını gör...
2.
the can but the go to me.
devamını gör...
3.
where there’s smoke there’s fire.
"ateş olmayan yerden duman çıkmaz" atasözümüze yakın bir anlamı vardır.
"ateş olmayan yerden duman çıkmaz" atasözümüze yakın bir anlamı vardır.
devamını gör...
4.
a leopar can't change its spots.
anlamı: huylu huyundan vazgeçmez.
anlamı: huylu huyundan vazgeçmez.
devamını gör...
5.
what goes around comes all the way back around.
aslında birebir çevirisi pek mümkün olmayan bir cümledir.en yakın hali şu ;
ortalıkta dönen her şey (herkes tarafından açıkça bilinen her duruma gönderme) , her şekilde dönmeye devam eder.
ya da sokak dili ile ;
bir kere ortalığa düşen bir şey , her şekilde düşmüş olur.
aslında birebir çevirisi pek mümkün olmayan bir cümledir.en yakın hali şu ;
ortalıkta dönen her şey (herkes tarafından açıkça bilinen her duruma gönderme) , her şekilde dönmeye devam eder.
ya da sokak dili ile ;
bir kere ortalığa düşen bir şey , her şekilde düşmüş olur.
devamını gör...
6.
ne ekırsın onhu biçarsın.
devamını gör...
7.
walls have ears
bizdeki karşılığı "yerin kulağı var"dır. aslında bütün dillerde duvarlı biçimi kullanılır bu atasözünün. bizde böyle olmasının sebebi türklerin çok geç yerleşik hayata geçmesidir. duvarların arasına girmemiz, kimilerimiz için yüz seneyi bile aşmaz.
bizdeki karşılığı "yerin kulağı var"dır. aslında bütün dillerde duvarlı biçimi kullanılır bu atasözünün. bizde böyle olmasının sebebi türklerin çok geç yerleşik hayata geçmesidir. duvarların arasına girmemiz, kimilerimiz için yüz seneyi bile aşmaz.
devamını gör...
8.
haste makes waste.
evet, acele işe şeytan karışır'ın ingiliççesi.
evet, acele işe şeytan karışır'ın ingiliççesi.
devamını gör...
9.
zengin değilim ki ucuz mal kullanayım.
devamını gör...
10.
easy come, easy go.
haydan gelen huya gider.
haydan gelen huya gider.
devamını gör...
11.
once burnt twice shy.
sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer
sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer
devamını gör...
12.
a rolling stone gathers no moss.
devamını gör...
13.
less is more.
devamını gör...
14.
eng: love me, love my dog.
tur: gülü seven dikenine katlanır.
tur: gülü seven dikenine katlanır.
devamını gör...
15.
ingilizce: he said the pumpkin, put it on the plate, eat it in the morning! "
türkçe: laf söyledi bal kabağı, koy tabağa, ye sabaha!"
türkçe: laf söyledi bal kabağı, koy tabağa, ye sabaha!"
devamını gör...
16.
easy come, easy go, will you let me go?
bismillah! no, we will not let you go...
bismillah! no, we will not let you go...
devamını gör...
17.
‘roses are red, violets are blue, ı have five fingers, the middle one is for you.’
bu atasözlerinden daha çok işe yarar, yaşadığımız dünya malumunuz...
bu atasözlerinden daha çok işe yarar, yaşadığımız dünya malumunuz...
devamını gör...
18.
to kill them with kindness.
yanii şefkat uğruna öldürmek.
yanii şefkat uğruna öldürmek.
devamını gör...
19.
ing: you are what you eat.
ne yiyorsan osun.
ne yiyorsan osun.
devamını gör...
20.
nothing ventured, nothing gained.
hiçbir şey riske edilmezse, hiçbir şey kazanılmaz.
hiçbir şey riske edilmezse, hiçbir şey kazanılmaz.
devamını gör...
"ingilizce atasözü" ile benzer başlıklar
atasözü
16