normal sözlük’ün foruma dönmesi
devamını gör...
yazarların kendilerini tanımlama şekli
eskiden vardı ya hani fotoğraf makinesi gibi bir şey mercekten baktığınızda resim falan gözüküyordu. hatta bu durum tesbihlerde de vardı. heh ben de işte öyleyim. dışardan basit, sessiz sakin bir o kadar da sıkıcı ama tanıdığınız zaman bambaşka biriyim. pısırık sessiz biri sanılabilirim ama tanıdığım insanlara eğlenceliyim.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının çizimleri
beş siyah karton, üç beyaz kalem, sekiz pamuk çubuk, iki parlak beyaz kalem ve trilyon kez tekrar denemeyle bu oldu.
--! spoiler !--

--! spoiler !--
bir arkadaşımın çektiği fotoğraftan etkilenerek çizmiştim.
edit: link düzenleme.
edit2: arkadaşlar bu çizim size tanıdık gelebilir. dediğim gibi bir resimden etkilenerek yaptım. bir efekt koydum parlasın diye o kadar. millet neler yapıyor, bana bunu reva görmeyin.. *)
--! spoiler !--

--! spoiler !--
bir arkadaşımın çektiği fotoğraftan etkilenerek çizmiştim.
edit: link düzenleme.
edit2: arkadaşlar bu çizim size tanıdık gelebilir. dediğim gibi bir resimden etkilenerek yaptım. bir efekt koydum parlasın diye o kadar. millet neler yapıyor, bana bunu reva görmeyin.. *)
devamını gör...
miyop olmanın zorlukları
karşıdan gelen insanları cinayet haberlerindeki fotoğraflar gibi yüzü mozaikli şekilde görmek.
devamını gör...
10 kasım 1938
"beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek değildir. benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kâfidir."
büyük önder gazi mustafa kemal atatürk'ü sevgi, saygı, özlem ve minnetle anıyoruz.
büyük önder gazi mustafa kemal atatürk'ü sevgi, saygı, özlem ve minnetle anıyoruz.
devamını gör...
ölü başlıkları diriltme hareketi
rastgele butonu ile zaten dahil olduğum hareket.*
devamını gör...
roboski katliamı
bugün yıldönümü hiçbir insanın cesedi katır sırtında taşınacak hale gelmemeli. battaniyelerin içinde o kadar insanı yan yana dizmişler römorkun içinde üst üste bırakmışlar yazarken kötü oldum.
"oğlumu cesetlerin arasında aradım, en kısa olanını gösterdiler. oğlum uzun boyludur dedim, beni öperken hep eğilirdi” demiş vefat edenlerden birinin annesi. tarifisiz bir acı!
"oğlumu cesetlerin arasında aradım, en kısa olanını gösterdiler. oğlum uzun boyludur dedim, beni öperken hep eğilirdi” demiş vefat edenlerden birinin annesi. tarifisiz bir acı!
devamını gör...
armysuzy
kendisiyle hiç sohbetimiz olmasa da tanımlarını okurken ne kadar pozitif ve güzel bir yazar olduğunu anladım. nickaltında güldüren bir dedikodu var. gerçek olduğunu sanmıyorum. o yüzden çok güldüm. umarım boşa gülmemişimdir. boşa gülmüşsem daha çok gülerim çünkü*. son olarak tanımlarını severek takip ettiğim yazardır. klavyesine sağlık, hep yazsın.*
devamını gör...
tayyip erdoğan'ın madalyaları çaldırmayın demesi
başlığı okuduğumda sözlükte olmuş olacağını düşündüğüm zat-ı muhteremin beyanıdır.
açıklamada farklı bir durum var gibi ama yine de siz madalyalara dikkat edin gardaşlarım adamcağız belki bir duyum almıştır. malum eniştesi eski kulağı deliklerden. saygılar bizden efem saygılar bizden.
açıklamada farklı bir durum var gibi ama yine de siz madalyalara dikkat edin gardaşlarım adamcağız belki bir duyum almıştır. malum eniştesi eski kulağı deliklerden. saygılar bizden efem saygılar bizden.
devamını gör...
depresyonda olan kişiye çık bi hava al iyi gelir demek
kişiyi daha çok gömmek, insanlar beni anlamıyor moduna sokmak demektir. kamu spotu olacak ama depresyon şımarıklık değildir. çağın gerektirdiği ekonomik, kültürel, politik ve teknolojik zorluklardan kaynaklanan psikolojik bir rahatsızlıktır. yani ağzınızı yaya yaya problemi olduğu bildiğiniz birine akıl vermeyin. acımaya kalkmayın veya doktor tavsiye etmeyin. normal davranın ve gerekiyorsa onu anladığınızı belirtin.
devamını gör...
eski fotoğraflara bakarken hissedilenler
bana göre de en çok hissedilen özlemdir.
kimi fotoğraflar mutluluk verir ‘ne güzel günlerdi’ dersin. o güzel günlere özlemini hissedersin.
kimi fotoğraflara da bakmak istemezsin ama atmaya yırtmaya da kıyamazsın. bir köşede durur o fotoğraflar, bakarsan içindeki acı gözünden dökülecektir. gerçi dökülmese de o acılar, o günlerin ve kişilerin bir daha geri gelmeyecek olması, boğazında her zaman bir düğüm gibi duracaktır.
duruyordur.
kimi fotoğraflar mutluluk verir ‘ne güzel günlerdi’ dersin. o güzel günlere özlemini hissedersin.
kimi fotoğraflara da bakmak istemezsin ama atmaya yırtmaya da kıyamazsın. bir köşede durur o fotoğraflar, bakarsan içindeki acı gözünden dökülecektir. gerçi dökülmese de o acılar, o günlerin ve kişilerin bir daha geri gelmeyecek olması, boğazında her zaman bir düğüm gibi duracaktır.
duruyordur.
devamını gör...
seri artı oy veren melek
bendim galiba o melek, sonradan bıraktım o işi insanlar sapık gibi algıladılar. amacım değerlendirme yapıp hakkını vermekti. yanlış anlaşılmak istemedim.
devamını gör...
altın harflerle yaz mahlasımı
millet renkli mahlas icin puan biriktirirken, altın harflerle mahlas istemek pek bi havalı...
devamını gör...
soyunan bir kadın kadar güzel bir tablo yoktur
cesare pavese’nin yalnız kadınlar arasında isimli romanında geçen ve çok isabetli bir tespit içeren cümlesidir.
bahsi geçen cümle herhangi bir şekilde bir çıplak kadın teni gördüğü anda kurt adama dönüşüp ulumaya başlayan erkeklerin anlayabileceği bir cümle değil.
soyunan bir kadının sanat eserine dönüşmesini izleyebilecek kadar sanat zevki gelişmiş olan insanların anlam verebileceği bir cümle bu.
kadın bedeninin içinde bütün sanat dallarını barındırabileceğini anlayacak zekaya sahip olmak gerekir öncelikle. ve bu ince zevki destekleyebilecek bir sanat zevkine. ve her şeyin sosu olacak, bu sanatsallığa tatlı bir lezzet katacak olan şehvete.
gördüğü güzelliğe hemen sahip olmaktan başka bir şey düşünemeyecek kadar gözü dönmüş yarı evrilmiş insansılar anlatmak istediklerimi anlayamayacaklardır. çünkü bu insansılar sanata düşkün entelektüellerin cinsellikle mesafeli tavırları olduğunu düşünen varlıklardır. onların varlığı kağıt mendiller içinde yok olmaya mahkûmdur.
soyunan bir kadın izlenmeye değer, insanın sanata olan aşkını pekiştiren, dünyanın varoluş amacını anlamlandıran bir tablodur.
ben bu tanımı yazarken biraz cesare pavese’nin etkisi altında kalmış olabilirim. ama yetkin fırça darbeleri ile yapılmış gamzeler birçok rönesans ressamına fırça kırdıracak kadar sanatsaldır.
bahsi geçen cümle herhangi bir şekilde bir çıplak kadın teni gördüğü anda kurt adama dönüşüp ulumaya başlayan erkeklerin anlayabileceği bir cümle değil.
soyunan bir kadının sanat eserine dönüşmesini izleyebilecek kadar sanat zevki gelişmiş olan insanların anlam verebileceği bir cümle bu.
kadın bedeninin içinde bütün sanat dallarını barındırabileceğini anlayacak zekaya sahip olmak gerekir öncelikle. ve bu ince zevki destekleyebilecek bir sanat zevkine. ve her şeyin sosu olacak, bu sanatsallığa tatlı bir lezzet katacak olan şehvete.
gördüğü güzelliğe hemen sahip olmaktan başka bir şey düşünemeyecek kadar gözü dönmüş yarı evrilmiş insansılar anlatmak istediklerimi anlayamayacaklardır. çünkü bu insansılar sanata düşkün entelektüellerin cinsellikle mesafeli tavırları olduğunu düşünen varlıklardır. onların varlığı kağıt mendiller içinde yok olmaya mahkûmdur.
soyunan bir kadın izlenmeye değer, insanın sanata olan aşkını pekiştiren, dünyanın varoluş amacını anlamlandıran bir tablodur.
ben bu tanımı yazarken biraz cesare pavese’nin etkisi altında kalmış olabilirim. ama yetkin fırça darbeleri ile yapılmış gamzeler birçok rönesans ressamına fırça kırdıracak kadar sanatsaldır.
devamını gör...
sunspring
yapay nöral ağlar kullanılarak, senaryosu benjamin adında bir yapay zeka tarafından oluşturulan ilk kısa filmin adıdır. film içindeki şarkılar da benjamin tarafından oluşturulmuş. sürrealist bir çalışma gibi. gelecekte belki de yapay zeka tarafından oluşturulmuş kişiye özel filmler izleyeceğiz; şarkılar dinleyeceğiz. bizleri neler bekliyor acaba..?
devamını gör...
normal sözlük'te kibar olun bilmediğiniz tanımadığınız kişiye sen dostum şeklinde hitap etmeyin
tamam ağbi
yaşını başını almış bir yazarın haklı serzenişi, üstteki goygoyumu göz ardı edersek, bu sadece sözlükte değil tüm hayatımızda uygulamamız gereken bir davranış şekli.
(bkz: samimiyet zamana muhtaçtır)
yaşını başını almış bir yazarın haklı serzenişi, üstteki goygoyumu göz ardı edersek, bu sadece sözlükte değil tüm hayatımızda uygulamamız gereken bir davranış şekli.
(bkz: samimiyet zamana muhtaçtır)
devamını gör...
dört renk teoremi
francis guthrie adlı bir matematik öğrencisi tarafından öne sürülen ve çizilebilecek tüm haritaları renklendirmek için sadece 4 rengin yeterli olduğunu söyleyen teorem. komşu bölgelerin aynı renkte olmaması koşuluyla...
teorem öncesi, herhangi bir haritanın 6 ya da 5 renkle tamamen renklendirilebileceği kanıtlanmıştı. 4 renk ise matematikçileri zorluyordu. ülke veya bölge sayısı arttıkça işler karışıyordu çünkü.
matematikçiler uğraşadursun, 70'li yıllarda bilgisayarlar biraz geliştirilince teorem de kanıtlanmış oldu. ancak matematikçiler, ispat bir insan yerine bir makineden geldiği için durumdan rahatsız olmuştu.

edith piaf: gelen mesajlar dolayısıyla küçük bir açıklama eklemek istedim. konu çok anlaşılmıyor sanırım bu haliyle.
burada hedef, sadece 4 tane renk kullanarak herhangi bir haritayı boyamak. bunu yaparken de amaç şu; birbirine komşu olan, yani haritada birbirine değen hiçbir bölge aynı renkle boyanmayacak.
ufak ya da bölgelendirmenin fazla olmadığı haritalarda bunu yapmak oldukça kolayken [ bakınız ], büyük haritalarda bunu yapmak son derece zordur [ bakınız ]. işte bunu başarmak, doğrudan insanlara değil, insanların programladığı bilgisayarlara nasip olmuştur.
teorem öncesi, herhangi bir haritanın 6 ya da 5 renkle tamamen renklendirilebileceği kanıtlanmıştı. 4 renk ise matematikçileri zorluyordu. ülke veya bölge sayısı arttıkça işler karışıyordu çünkü.
matematikçiler uğraşadursun, 70'li yıllarda bilgisayarlar biraz geliştirilince teorem de kanıtlanmış oldu. ancak matematikçiler, ispat bir insan yerine bir makineden geldiği için durumdan rahatsız olmuştu.

edith piaf: gelen mesajlar dolayısıyla küçük bir açıklama eklemek istedim. konu çok anlaşılmıyor sanırım bu haliyle.
burada hedef, sadece 4 tane renk kullanarak herhangi bir haritayı boyamak. bunu yaparken de amaç şu; birbirine komşu olan, yani haritada birbirine değen hiçbir bölge aynı renkle boyanmayacak.
ufak ya da bölgelendirmenin fazla olmadığı haritalarda bunu yapmak oldukça kolayken [ bakınız ], büyük haritalarda bunu yapmak son derece zordur [ bakınız ]. işte bunu başarmak, doğrudan insanlara değil, insanların programladığı bilgisayarlara nasip olmuştur.
devamını gör...
sivrisinek
koca evrende soyunu spounu kurutmak istediğim tek canlı. her sene yüksek oranda günah point kasmamı sağlaması da cabası.
devamını gör...
yoldaş sizi takip etmeye başladı
beni takip edecek değil ya?
öylesine yazıyorum, yazdıklarımı başkası yazsa kendim bile beğenmem. *
öylesine yazıyorum, yazdıklarımı başkası yazsa kendim bile beğenmem. *
devamını gör...
nasıl eğleniyor muyuz diyen kişi
kimsenin eğlenmediğinin farkında olan kişidir. kendisi de çok zor durumdadır.
devamını gör...