milliyetçilik

benim mitolojim var, devletim var, kültürüm var, dilim var, alfabem var, tarihin her noktasında rol oynamış bir soyum var. eee bunları benimsemek için senin beni yılgın bir hoşgörü ile karşılamana ihtiyacım mı var bire ezik. hadsiz, sünepe. ağlama oynaaa.

git tarih devşir

#3616511

demli yada demsiz beğen yada beğenme işin realitesi budur. bu devleti kim kurdu? türkler kurdu, dili türkçe oldu adı da türkiye oldu. simple present tense bitti.

ulus devlette milliyetçilik olmazsa olmaz, devlete vatandaş olarak aidiyet hissedilmez. mensubu olduğun ulusun değerlerini savunma refleksidir milliyetçilik. devletin kuruluş dna sı bu şekilde kodlanmış, türkler devletçidir ve devletçilik milliyetçilikten gelir. 6 okta bir tutarsızlık yoktur, yapılmak istenene göre gayet yerinde ilkeler benimsenmiştir. tarafgirlik yapmıyorum dümdüz olanı söylüyorum. bu iş böyle yapılırdı, yoksa lübnan olurduk.

peki bu sistem sorunsuz mu mükemmel mi ideal mi bence değil bence hatalı ve kursurlu tarafları fazlaca mevcut. bazı şeylerin zaman içerisinde yolunu bulacağını düşünmüş olabilirler yada bu kesin kabul görür ve böyle gider sanmışlar. milliyetçilik bir handikapı ve sorunu beraberinde getirdi, kürtler.

sorun nerede çıkıyor sorun kendini türk etnisitesine ait görmeyen kürt olarak var olmak isteyenlerde çıkıyor, onların yaptığı nedir o da milliyetçiliktir. aslında bir kemalizm taklidi. ciddi söylüyorum aponun kürtleri dönüştürmek istediği şey aslında mevcut düzenin kürt olanı. modern kürt beyaz kürt. ol kardeşim ol tabi ki hakkındır. ama ne dedik bu devlet türk ulusu olarak kuruldu, bu devlet kurulurken bedel ödemiş kürtler yok muydu tabi ki var, seslerini çıkarmadılar diye mi suçlular? e nasıl olacak o zaman.

milliyetçilik üzerinden dönen bir inatlaşma bize zaman ve enerji kaybettiriyor. farkında olunması gereken bir gerçek var, bizim bu basit konuda didişmemiz hep beraber itin götüne sokulmamızla sonuçlanabilir. birbirimize üstünlük taslarken gerçek üstünlerin aşağılamasına maruz kalabiliriz. ya hiç mi gündemi takip etmiyorsunuz, en önemli şey bu mu lan. bu derler. armageddon da odun oluruz hep beraber kürtler kart kurt diye yanar, türkler tirk turk diye.

bir orta yol bulunmalı acil olarak. kürt kendini kürt olarak görmek istiyor, türk türk olmanın tadına varmak istiyor, yok abi olmaz. bilmiyorum ben bu alt kimlik üst kimlik işlerini becerebilecek bir medeniyet de görmüyorum. müslüman üst kimliğinde birleşelim desem beni taşlarlar, türk kürt ama müslüman olmayan ne olacak tehcir edilecek ahhahs. yallah arabistan a yok lan o bendim.

egemenler, sanayi devrimi sonrasında kendi iktidarlarını sürdürmek için dine muadil bir şey aradılar, milliyetçilik ortaya çıktı. yoksa yoksulları yönetmek kolay olmazdı.

vatan, millet sakarya gibi bir üçgene sahiptir.

konuya neden direkt "siyaseten ahmak" veya "hastalıklı" olduklarından giriyorsunuz anlamadım. düpedüz provoke etmek bu.

tanım verip gideyim uğraşmayayım: bir ideolojik fikir hareketidir. tüm dünyada yükselmektedir.

4 yanında savaş olan mülteci akınına uğrayan bir ülkede de bir zahmet yükselsindir.

günümüz olayları ile hiç bir alakası yoktur. milliyetçilik bir siyasi duruştan daha çok bir üstünlük timsalidir .
millet uğruna düşünülür çıkarı gözetilir .

bu bir düşünce şekli dünyayı algılama şekli. evet yeniden tanımlanmıştır modern devletlerce. belki de modern devletin ideal vatandaş terbiyesi için faydalı da bir araçtır. fakat büsbütün soğuk savaş dönemi ön yargılarıyla yok işte bunlar faşisttir bunlar ahmaktır gibi söylemler gülünç kalıyor. bugün işçi eylemlerinde faşist denen partinin lideri en ön saflarda. öbür tarafın radikalleri de içi boşaltılmış sol söylemini kullanıyor. belki de haklılar bu kadar kültür kimlik siyasetine saplanıp sonra işte aşırı sağ neden yükseliyor demek abescedir. milletin kültürünü sahiplenip onun üzerinden bir reçete tanımlamak dünyanın küreselcilikten izolasyonist politikalara döndüğü zamanlarda şarttır. çare milliyetçiliktedir daha doğrusu ulusçulukta denilebilir. ama bu nasıldır nasıl olur bunu iyi düşünmek tartışmak lazım.

küreselci emperyalizmin korkulu rüyası.
nasıl ki bir kişi için önce aile, sonra akrabalar, sonra arkadaşlar vs. gelirse; bir topluluk için de önce milleti, vatanı gelir.
bunu, tek numarası çegavara tişörtü giymek olanlar anlamaz.

küresel çete tarafından ırkçılık ile bir ya da uzantısı olarak lanse edilen, siyasal islamcılar tarafından istismar edilip dünyevi çıkar sağlanan, solun azınlıkçı, kürtçü kesimi tarafından şeytan ilan edilen ancak türkiye cumhuriyeti'nin kuruluş ideolojisidir. bu ülkede herkes milliyetçilik yapabilir, başka milletlerin milliyetçiliğini bile yapabilir ama türk milliyetçiliği yaparsa, güçlü ve kendine yeten, çalışkan, atatürk'ün açtığı yolda, onun eserlerinin üstüne katarak ilerleyen bir türkiye isterse ırkçı, faşist olur. bu sözlükte bile türk milliyetçilerini 6. filoya secde eden arapçı, siyasal islamcı sanan insanlar var.

ona buna faşist,seksist,ırkçı vb... haricinde sallamaktan başka vasfı olmayan embesillerin ulus/millet doktrinine sallaması kadar komik bir şey olamaz.

ırkçılık,faşizm ve milliyetçilik bambaşka kavramlar çünkü.

a milliyetciligi b c d e f g ve yumusak g
1 emperyali
a b c d e f g ve yumusak g arti kumesi = abcdefgyumusakg (milliyetcilik)
cok millet
1 emperyal cok milleti rahatca kendisine depend etmek, niye onda maden onda pambuk
degisik degisik isler, anliyorum ama anlatmak istemiyorum, xiu

ne güzel her konuda yazabilmek. araştırmadan bilmeden sadece duyduklarını aktarabilmek...
mahir çayan 'ı anlatayım biraz. bütün mahir hakkında bildiklerinizi atın kafanızdan...

mahir 69’da türk solu dergisinde yayımlanan son gençlik hareketleri üzerine başlıklı yazısında,
“…emperyalizme karşı mücadelede [proleter sosyalistlerin görevi] tüm millici sınıf ve tabakaların yanında yer almak, anti-feodal, anti-emperyalist mücadeleye hız vermek, bir yandan da proleteryaya politik bilinç vererek örgütlenmesini sağlamaktır” diyerek mdd'ci bakış açısını yansıtır.
peki nedir mdd' çi bakış açısı?
milli demokratik devrim (mdd) yanlıları, milli sınırlar konusunda komünistlerden farklı bir bakış açısına sahiptir. komünistler, nihai aşamada sınırsız bir dünya toplumu hedeflerken, mdd'ciler, belirli bir ülkenin koşullarına odaklanarak anti-emperyalist ve bağımsızlıkçı bir devrim aşamasını vurgularlar.
bu aşamada milli sınırlar içinde kazanılan bağımsızlık, demokratikleşme ve ekonomik kalkınma, daha sonraki bir aşamada sosyalizme geçişin zeminini hazırlar. yani milli sınırlar, sosyalist bir geleceğe geçiş için çok önemlidir.
ayrıca kemalist devrimine sahip çıkarlar ancak onun yarıda kaldığını ve tamamlanması gerektiğini savunurlar misak-ı milli sınırları içinde tam bağımsız bir devletin kurulması ve korunması, mdd'nin önemli bir hedefidir.
kısacası, milli demokratik devrim yanlıları için milli sınırlar, emperyalist sömürüye karşı bağımsızlık mücadelesinin temelini oluşturan, tamamlanmamış demokratik devrimin gerçekleştiği ve nihayetinde sosyalizme geçişin zemininin hazırlandığı bir mekân anlamına gelir.

nitekim deniz gezmiş " tam bağımsız türkiye için mustafa kemal yürüyüşü" yapmıştı...

bu arada sizin tam bağımsız türkiye için yaptığınız bir şey varsa yazın da okuyalım...

atatürk ilkelerindendir.

atatürk’ün milliyetçilikle ilgili bazı önemli tespitleri var, bunları dilim döndüğünce açıklayarak paylaşmak isterim.

"ben batı uluslarını, bütün dünyanın uluslarını tanırım. fransızları tanırım, almanları, rusları ve bütün dünya uluslarını şahsen tanırım. bu tanışmam savaş alanlarında olmuştur, ateş altında olmuştur. yemin ederim ki, bizim ulusumuzun manevi gücü, bütün ulusların manevi gücünün üstündedir."

evet iki kere ikinin dört etmediği akıl mantıkla açıklanamayan kişisel özveri, cesaret ve kabiliyete dayanan bazı öznel durumlar var. namık kemal’in vatan şiirinde geçen çok sevdiğim bir dizesi var; fıtrat değişti sanma bu kan yine o kandır.

türk milleti özellikle tehlike altındayken imkansızı başaracak işlere imza atar.



bakın şu olayı 182 dünya ülkesi arasında türklerden başka yapabilecek herhangi bir millet yoktur.