pozitif ayrımcılık

ayrımcılığın pozitifi olur mu, elbette ki olur. nasıl olur belirteyim. bir iş yerinde patronsunuz diyelim, çalışan kişi ile çalışmayan kişi arasında elbette ki bir pozitif ayrımcılık yaparsınız. ama bakın ne diyorum, "çalışan kişi". erkek diye belirtmiyorum, kadın diye belirtmiyorum.

eğer ki bir iş yerinde kadın daha çok çalışıyorsa ona pozitif ayrımcılık uygula, erkek çalışıyorsa ona uygula. bunda bir sakınca görmüyorum, mantığa da gayet uygun geliyor.

ama yahu gerçekten daha geçtiğimiz ay mı ne uzaya insan yollayan ülke dahi olduk. yani bir insana cinsiyetinden dolayı ayrımıcılık yapılır mı ya, gerçekten böyle bir şey olabilir mi yani? bunu herhangi bir kadının da kabul etmesini zaten adil de bulmuyorum. bir yerde bir kadın kendisine gereksiz şekilde pozitif ayrımcılık yapıldığını gördüğünde kabul etmemeli yani. eşitlik eşitlik diyerek yeri geldiğinde konuşan kadınlarımızın, pozitif ayrımcılık söz konusu olduğunda da konuşmasını rica ediyorum. ki kimse kusura bakmasın bu pozitif ayrımcılık da değil bir insana cinsiyetinden dolayı yapılan ayrımcılık adaletsizliktir, haksızlıktır. ne bir erkeğe erkek diye, ne de bir kadına kadın diye cinsiyetinden dolayı ayrımcılık yapılmamalıdır.

aaa sen kadınsın ağır kaldıramazsın dur ben kaldırayım. aaa sen kadınsın otobüste ayakta gidemezsin ama ben erkek olarak giderim, sen otur. yok efendim sen sandalyeni çekemezsin yorulursun sandalyeni ben çekeyim de otur. ne bu ya, komik dahi gelmiyor artık.

gerçekten eğitimli bireyler istiyorum artık ülkemde ya, cinsiyete göre ayrımı kabul etmeyen, eğitimli, kültürlü, muasır bireyler görmek istiyorum.

son olarak özellikle şunu söylemeliyim ki, başta belirttiğim gibisinden istisnalar hariç, bir insana cinsiyetinden dolayı yapılan her türlü ayrımcılık, adaletsizliktir. eğitimsizliktir.

#2893962

tıbbi etik derslerinde pozitif,negatif,dikey,yatay ayrımcılık dinlemekten etiğin üzerine nal çakan birisi olan ben için çözüm şudur. kaybetme korkusunu üzerinden atabilen her insan ayrımcılığın da içinden geçer, yapmaya kalkan kim olursa olsun...

(bkz: bal porsuğu)

çok kafamı kurcalayan bir durum bu pozitif ayrımcılık. çalıştığım iş yerinde bizim tesise kadın çalışan gönderileceği konuşuluyordu bi süre önce. yaptığımız işin büyük bölümü beden işi ve tek başına vardiya tutuyorsun. şimdi bu kadın dişi birey "gücüm yetmedi" diye kendi vardiyasında yapması gereken işi neden benim vardiyama sarkıtıyor? gecenin bi körü tek başına korkar diye yanına birini daha verecekseniz yani iki kişi olabiliyor vardiyalar da ben niye bunca zaman tek başıma çalıştım? hadi bir iki günlük geçici bi durum olsa tamam da 60 yaşında emekli olsam emekliliğime 25 yıl var daha. ben 25 yıl boyunca sırf kadın diye niye birini idare etmek zorunda kalayım ki?

ustabaşı ağzımı aramıştı bu dedikodu çıktığında ve dedim ki " aynı işi yaptığınız bi mesai arkadaşınız sürekli size iş bıraksa onunla çalışmak ister misiniz?" kaldı ki bu olayın sosyal boyutu da var. biz aynı yerde soyunup giyiniyoruz, aynı duşu kullanıyoruz. çok afedersiniz ama soyunma odasının camı buzlu cam bile değil. hiç mi rahatsız olmayacak kadın dişi birey 5 erkekle aynı yerde soyunup giyinmekten duş almaktan? pozitif ayrımcılık adı altında eğer bize sunulmayan imkanlar sunulursa zaten ilk isyan bayrağını çekecek olan benim.

deseler ki iş yükünüz artacak ama maaşınız da artacak o zaman ses etmem ya da cevval bi kadın alsalar iş bırakmayacak ona da tamamım. iş bilmez bi premses getirilip, iş yükümüz iki katına çıkarken maaşımız yerinde sayacaksa bu pozitif ayrımcılık değil, adam silkelemektir. çok maaş bağlamak istiyorsanız o kadına bağlayın ama beni etkilemesin lütfen.

pozitif yatırımcılık diye okuduğum başlık.

kadınlar yüz yıllardır evin içine tıkıldı. ancak sanayi devriminden sonra çalışma hayatına girebildi. bu yüzden de iş hayatında ya da siyasette kadın temsili az oldu. nedeni kadınların yeteneksiz olması değil koşulların eşit olmaması. sırf bu yüzden kadın kotalarını savunuyorum. zaten yakında iş dünyasına humanoit denilen fizikse güç gerektiren, yıpratıcı işleri yapacak robotlar gelecek. yani fiziksel efor gerektirwn işlerde insan çalıştırılmayacak. fixiksel fark dışında yetenek olarak cinsiywttwn kaynakli farkımız yok. sadece biz kadınlar yarışa çok geriden başladık. pozitif ayrımcılık bu eşitsizliği azaltıyor. hayatin her alanında kendi renkleri ile kadınlar olmasını sağlıyor.
eşitlik olunca bu da tarihin tozlu raflarında yerini alacak.

kadınlara üstünlük tanınsın, erkeklerden daha fazla hakları olsun değildir. fıtrat olarak kadınlar ne yazık ki erkeklerden bedensel olarak güçsüzdür. aynı şekilde üreyebilmek için sadece sevişmek değil o çocuğu karnında taşıyıp; doğurmaları gerekir. bunun gibi ve toplumsal kabuller yüzünden birçok dezavantaja sahip hayatlarında biraz olsun adaleti sağlayan mevhuma pozitif ayrımcılık denir. bence uzun uzun anlatmak yerine bir görsel bunu anlatmaya yetecektir:



beş misketle doğmuş bir erkeğin oyuna baştan yenilmiş katılan kadınların olduğu coğrafyada bundan bile mağdur olması beni hayrete düşürüyor.

(bkz: çocuksuz kadınlar askere gitsin)
(bkz: çocuğu olan kadınlar askere gitmesin)
(bkz: bekar kadınlar askere gitsin)
(bkz: evli kadınlar askere gitmesin)

tarihsel olarak dezavantajlı konumda olan grupların eşit fırsatlara ulaşabilmesi için yapılan bir destekleyici uygulamadır. bu, kadınların, azınlıkların ya da engellilerin toplumsal hayata eşit katılımını sağlamak amacıyla uygulanır. ancak bu uygulama, erkeklerin haklarını elinden almak anlamına gelmez. aksine, var olan eşitsizlikleri dengelemek ve fırsat eşitliği sağlamak için geçici düzenlemeler sunar.

örneğin, hindistan'da düşük kastlara mensup kişilere eğitim ve iş fırsatlarında belirli kotalar ayrılarak, onların tarihsel olarak erişemedikleri alanlara daha kolay girebilmeleri sağlanır. izlanda, iş yerlerinde eşit ücret yasaları getirerek kadınların erkeklerle aynı işi yaptıklarında eşit maaş almalarını zorunlu hale getirmiştir. bu yasal düzenleme, kadınların tarihsel olarak aynı işte daha düşük ücretlerle çalıştırılmalarına karşı bir tedbir niteliğindedir. ispanya’da ise şirket yönetim kurullarında cinsiyet eşitliği sağlamak adına kadınların temsil oranı artırılmıştır. ayrıca, fransa gibi ülkelerde kadınların iş gücüne katılımını desteklemek amacıyla doğum izni, kreş imkânları ve esnek çalışma saatleri gibi düzenlemeler yapılmıştır.

bu örnekler, pozitif ayrımcılığın kadınlara ek bir ayrıcalık sağlamaktan ziyade var olan eşitsizlikleri gidermeye yönelik olduğunu gösterir. pozitif ayrımcılık, kadınların haklarını artırarak erkeklerin haklarını azaltmaz. aksine, toplumsal cinsiyet eşitsizliklerini gidermeye yönelik adaletli bir sistem kurmayı hedefler.

olmayan ayrimcilik. her turlu ayrimcilik kotu ve negatiftir.

yaparım.

çocuğa, hayvana ve doğaya.

tüm dezavantajlı gruplara da çaktırmadan yaparım. incitmeden, yormadan.

ayrımcılığın pozitifi veya negatifi yoktur. pozitif ayrımcılık konusunu açandan anında uzaklaşın. bu koyun postuna bürünen kurt davranışıdır.

eşitlik ilkesine aykırı olduğundan zerre umrumda olmayan ayrımcılık türü.