tarhana çorbası

hiiiiiiccccc sevmem hiiiiiiccccc

ıcine sarimsakla kuru ekmek atacan sonra dumani tüte tüte yiyecen.az da nane üstüne .aooouuuff ..

yenur omega 5

herkesin kendi usulü vardır. anneciğinin tarhana çorbası bir şahanedir. herkesinde kendine göre bir zevki vardır. kimi yaş yapar kimi kuru kimi içine buğday nohut vs. atar ben düz severim. sonra aalça ile pul biber kekik phh mis

en sevmediğim çorba, hiç ama hiç sevmem.bu arada bir sürü varyasyonunu içtim. kurusu,yaşı, hazırı, yöreye göre değişen tarifler falan hepsini içtim. yani hepsi kötü.

yıl 2011 babaannem kurutmuş tarhanaları çorbasını da yapmış içine küçük kırmızı biberi de koymuş of tabak tabak yerdim

aşerdim aminiyum.

guzel 1 corba. en sevdigim 5 corba arasina girer. bilhassa hastalara icirilir.

çok güzel yaparım. ikinci tabağı da isterler...

içerken içine soğuk yoğurt katmak hem lezzeti arttırmakta hem de çorbanın aşırı sıcaklığını alıp götürmektedir.

sizi anana bilmez, sizi yoksunlar sizi. date mate diyen kızdan tarhana severim cevabı bekleyen bendenizde kabayat.
dur. dur bi' dk. aklıma ne geldi.

keloğlan aykız'ı iyileştirirken, aykız'a ne sihirbazlar ne efsuncular geliyor, iyileştiremiyorlar da kelleleri gidiyor. peki keloğlan aykız'ı nasıl iyileştirip uykusundan uyandırıyor? tarhana ile. yaa. demek ki tarhana, her derde deva. kardeşim film yalan mı söylüyor?
aşçıbaşı bir tepsi yemek hazırlamış, yok fil dalağı yok zürafa beyni. keloğlan diyor hooop, geri bas. sen git bir güzel biberli yağlı tarhana yap. vay efendim sultan kızımız tarhana sevmez, ulan deve, sana yorum yap demedik tarhana yap dedik.

sonra ne oluyor, lala lala diyor, ben diyor hastayken bir şey içtim diyor, neydi o diyor, ne güzel şeydi diyor, tarhanayı anımsıyor. tabii keloğlan zındanda bu ara. neyse mevzu uzun.

tarhana sevmeyen insana sorarım, 40 katır mı 40 satır mı? ölümlerden ölüm beğensin.

kaç haftadan beri canımın çektiği çorbadır.

cok sevdigim 1 fakir corbasi.

hiç sevmem bu çorbayı.

bizim yörede hasta olunca kızılcık tarhanası yaparlar. bol karabiber basılır o çorbaya. 2 güne iyileşilir. şifalı çorba diyoruz biz.

antep (ve maraş)ın kıtır tarhanasıyla yapılanı kelle paça gibi olur. ne yazık ki ben kıvamını tutturup yapamıyorum.

en güzeli trakya tarhanası ile yapılmış olanıdır. belki de trakyalı olduğum için bana öyle geliyordur. babaannem, "kimin mayası neyle tutulmuşsa onu sever." derdi yani insan, çocukluğundan beri aşina olduğu şeyleri sever anlamında.

trakya tarhanası ile yapılmış çorbanın yanına da annemin yaptığı karışık turşu olacak, offf yok böyle bir lezzet.

bu sene annemin yaptığı tarhana, her nedense küflendi. onca malzeme, onca emek boşa gitti. bir yandan ağlıyor, bir yandan da aman ne olacak yine yaparım diyor. işte hayatta annem kadar motivasyonunuz olsa, o bile çoğu şeyi çözmenizi sağlar gençler.*

tarhana var tarhana var. bazısı yoğurtla yapılıyor. içinde buğday oluyor . kurutuluyor o karışım top top . kışın kullanılıyor.
bazısı salçalı oluyor undan yapılıyor. içine kızılcık konanları var. yani toz oluyor o tarhana.
her bölgenin ayrı bir tarhanası var gibi.
sonuçta ben pek sevmiyorum aramam hiç. ben sebze çorbası seviyorum ve yayla çorbası.

"dar hane " söz öbeğinden türemiştir.
fakir hanelerin çorbası yani.
eskiden teyzelerimle annem kuruturdu dışarda.çok da zevkli olurdu,kalabalık...
şimdi yaşlandılar , yapamıyorlar.
yapan güvendikleri insanlardan alıyorlar.

eskiden sevmediğim şimdi ise içtiğim çorba.
acılısı hastayken iyi oluyor