türbanlı hakime güvenir misiniz sorunu

işinin ehli ise neden güvenmeyeyim?
güvenirim elbet, emek verdiği işi hakkıyla yapıyorsa gerisi önemsiz.

mantıken güvenilmemesi gereken durum.
inandığı inanç ve inandığı kitabın yasaklarına ve kurallarına uymayan birisinin verdiği karar şüpheli olacaktır.

insanlara güvenip güvenmeyeceğimizi bilmek, başlarına taktıkları veya takmadıklarına göre karar verilebilecek bir şey olsaydı, her şey çok kolay olurdu. herhangi bir insanla ilgili kararlar kılık kıyafete, mala mülke, yaşa, cinsiyete, dile, dine göre verilmez !

en son bi tanesi sağlam asılmıştı düşünmem lâzım kazım.

hukuk, sağlık, askerlik gibi meslekleri icra edenlerin siyasi ya da dinî görüşünü yansıtan kıyafet ve aksesuarlar giymesine karşıyım. bu meslekler tarafsız olmayı gerektirir. çünkü bu semboller, her ne kadar kabul etmeseniz de bir ideolojinin tarafında olduğunun belirtisidir.

anayasamızz laiklik ilkesi ile bu durumu güvence altına almıştı. ancak delik deşik anayasa artık.

güvenmem.

bir avukat olarak bu konuya inanılmaz sinirleniyorum. neden hilal bıyıklı erkek hakimlerin verdikleri kararlar güven sarsıcı değil de tesettürlü kadın hakimler tartışma konusu?

işini hakkaniyetle yapıp yapmadığının ölçüsü giyimi değildir. mühim olan zihniyet, herkes bir değil.

yaşadığı yerin hukuk kurallarına uyarak kararını veriyorsa benim için hiçbir sıkıntısı yoktur. zirâ ben tesettürlü bir insanım, şimdi ben de açık birine güvenmeyeyim o zaman?
tesettürlüleri "başları gibi algıları da kapalı" diye yaftalayan geçmiş tarihteki yaratıklardan ne farkınız kaldı? ben kendi dini görüşüm dolayısıyla başımı kapatıyor, namazımı kılıyorum. bunu herhangi bir insan için yapmadığım gibi bu herhangi bir insana yansıtacağım bir şey de değil.
ben de öğretmenim, tercümanım. tesettürlüyüm diye öğretmenliğime de güvenmeyin öyleyse, belki çocuklarınıza yanlışlıkla islamı falan aşılarım derslerde?
açıklara da güvenmeyelim her an bir tanesi ateist çıkabilir çocuğuma onu aşılar? ne saçma oldu di mi böyle düşünmek?
açıklara güvenmeyelim belki allah inancı yoktur, günah diye düşünmediği için belki de rahatça bilerek yanlış karar verir? ne saçma değil mi... 2023'te bunu tartışmak ne ka dar saç ma.

şaka mısınız nesiniz.. kutuplaşmak ciddi sıkıntıydı ama gözümüzün açılıp birbirimizi düzeltmemiz, birleşmemiz gereken yerde daha da fazla ayrışıyoruz. bu ülke insanı her gün ağzımı açık bırakıyor.

güvenmem. şu ülkede yaşadığı yerin kurallarına saygı duyup ayak uyduran kaç kişi var? her kendini toplumun dışında görüp bir araya gelen 3 5 kişi, kendine ayrıcalık tanınmasını istiyor. adalet sarayında türbanını çıkarıyorsa güvenirim. gerisi boş duyar.

feministlerin tek bir kelam dahi etmediği sorunsal.
söz konusu meme açma olsa ilk sırada koştururlar. fakat türbanlı bir kadının hakkı yeniyorsa ağızlarını dahi açmazlar.
ben 80 yaşında değilim. y kuşağıyım. başörtülü kadınların uğradığı haksızlığı ben bile kendi gözümle gördüm. ben üni'ye giderken başörtüsü yasağı vardı.
sorunları "sorun yok" diyerek çözemezsiniz.
bazı aydın(!) müsveddeleri, başörtülü kadınları hala insan yerine koymuyor.
sen kimsin de güvenip güvenmeme kararını veriyorsun. kokuşmuş zihniyetini sapığın birisin.

güvenirim çünkü az çok hukuk bilgisi olan biri bilir ki başında bağlı olana, şahsi kanaatlerine göre değil kanunlara göre hüküm verir hakimler. hakimin hukuk yaratması ya da takdir yetkisi hukuk kurallarına aykırı olamayacağına göre ?

bu ülkede kadınların çoğunun başı kapalı kendileri gibi olmayanlara güvenmesin mi onlar?

insanları kılık kıyafetine göre yargılamama becerisini kazanacak kadar kişisel gelişimimi tamamladığım için güvenirdim.

güvenmem. türbansızına da güvenmem. adalet mi kaldı.

güvenmem zira türban bir aidiyetin işaretidir
türban yerine başı bağlı örtülü olursa belki, o inancındandır derim
türban farklı
türban bir masonik simge gibidir
aidiyet belli eder
akapeden sonra iptal olacak.
ısrar edenler hapise atılacak.
devletin hakimi türban takamaz.

er kişi ise güvenmek lazım gelir. adam kendine güvenmiş takmış, ben neden güvenmeyeyim?

hatun kişi ise türbanına güvenip mi hakim olmuş, ona bir bakmak lazım gelir, ondan da nasıl emin olacaksın?

sürmekte olan iş davama bakan sayın hakim türbanlı bir hatun kişi. dava başladığında öyleydi en azından. iki senedir bak bak bitiremedi davayı belki arada bunalıp açılmıştır, avukata bir sormalı.

avukat demişken o da türbansız bir hatun kişi, ona mesala çok net güvenmiyorum, haydi hayırlısı.

erkekse çok zor..

türbanlı olması ya da olmaması dikkatimi bile çekmez. güveni ya da güvensizliği bir insanın görünüşüne bakarak karar vermem, bunun için başka veriler gerekiyor.
türbanlı olduğu için güvenmem ya da türbanlı olduğu için güvenirim demek illa ki bir kesime hakaret etmek manasına geliyor. önyargı, düşünmeyen insanların yargılama şeklidir, çünkü basittir çaba gerektirmez.

sanırım demirel söylemişti'' camiye siyaset girerse ibadet kalmaz,mahkemeye siyaset girerse adalet kalmaz''
kesinlikle haklı. asla güvenmem...

kapitalizmde, paranın tapılan tek tanrı olduğu bir sistemde kimseye güvenmeyin çünkü herkes, her şey parayla satın alınabilir.

hayır.

başka soru?

cevabı diğerlerine ne kadar güveniyorsam o kadar olan sorudur.

bana başının üstündeki örtü değil, kalbinin içindeki vicdan ve adalet lazım.

gerçi sizin derdiniz de hak hukuk adalet değil zaten ya neyse..