olağanüstü bir nimettir.
devamını gör...
insan emeğini yok etmek için yemin etmiş bir ordu.
devamını gör...
sahibinin yaptığı bir hata için "ufak bir glitch" dediği şey.
glitch "kusur diye çevrilse de elektronikte (ve programcılıkta) anlamı büyüktür. elektrik hattında ani bir voltaj dalgalanması olur program yürütmesi gereken bir satırı yürütmez bir sonrakine geçer ve ondan sonra sonsuz döngüye girer. bir plak çalarken masaya hızla vurunca satır atlaması gibi.
filmde "ufak bir glitch" dediği şey şuydu:


batılı o evladı kapitalistlerin yapay zekaya bu denli yatırım yapmalarının ardında "yeni çağa ayak uydurmayıp isyan eden kitleleri toplu halde imha etmek içindir. bence kapitalist köpekleri şimdiden katledin. yarın çok geç olacak.
devamını gör...
komünistlerin korkulu rüyası, kullanmayı bilen kapitalistlerin dostu.
devamını gör...
salak herifler neden yapay zekanın her şeyi çözeceği konusunda ısrar ediyorlar?
devamını gör...
yapay zeka ne yapay?


kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
insan gibi düşünebilen makineler hayaliyle çıkılan yolda üretilen teknoloji. bugün geldiğimiz noktada, kendiliğinden bir insan gibi düşünebiliyor olmasa da çok büyük verileri hızlı analiz etme yeteneği, tekrarlayan görevleri insan gibi yorulmadan kısa sürede yapabilmesi gibi özellikleriyle işlerimizi epey kolaylaştırıyor.

"insan gibi düşünebilmek" kavramı 20. yüzyılın ortalarında alan turing ile başlayan bir sürecin temeli aslında. olay önce "makineler bizi insan olduklarına ikna edebilir mi?" şeklinde başlamıştı. günümüzde iş yapay sinir ağlarına kadar ilerledi.

yapay zekânın temeli algoritma dediğimiz sıralı komutlar listesi. günlük hayatta şuna benzer; çay demleyeceksiniz. bu işi yaparken belli bir sıralamaya göre hareket ediyorsunuz. çaydanlık içerisinde neyi nereye koyacağınız belli. hangi işlemleri yaptıktan sonra ocağa koyup altını yakacağınız gibi işlemler de belirli bir sırada ilerliyor. sonuçta da amacınıza ulaşmış oluyorsunuz. algoritma da buna benzer bir olay. "önce şunu yap, sonra bunu yap" gibi bir sıralamaya göre ilerliyor. tabii aralarda da "eğer bu böyleyse o zaman şöyle yap, değilse de bunu uygula" şeklinde koşullara ihtiyaç duyuluyor. işin en basit özeti bu.

yapay zekânın sıradan bir algoritmadan farkı, verilerle çalışması. bir yapay zekâ yazılımına çok yüklü bir veri seti vererek onu eğitebilirsiniz. sonrasında bu sürecin ne kadar başarılı olduğunu anlamak için bir test sürecine girersiniz. geliştirilmesi gereken yerler varsa oraya ağırlık vererek eğitime devam edersiniz.

makine öğrenimi (ya da öğrenmesi), derin öğrenme, doğal dil işleme gibi birtakım alt dallara ayrılıyor iş. bunların da kendi içinde farklı yöntemleri var. yapay zekâ dediğimizde aklımıza genellikle insan benzeri robotlar geliyor. robotik de alt dallardan biri tabii ki ama mesela sosyal medya hesabınızda dolanırken karşınıza çıkan "tanıyor olabileceğiniz kişiler" de bir yapay zekâ çalışması. birçok yerde kullandığımız akıllı teknolojiler de birer yapay zekâ çalışması. yani aslında artık günlük hayatımızda çok fazla yerde karşımıza çıkabiliyor. bunun dışında sesli asistanlar, istediğimiz görseli ya da videoyu oluşturan yapay zekâlar gibi çok farklı yerlerde de kendisinden faydalanıyoruz. özellikle son zamanlarda chatgpt, deepseek ya da claude gibi arayüze sahip yapay zekâlardan da hemen hemen herkes birçok konuda yardım alıyor.

işin arka planında c, python, java gibi programlama dilleri, tensorflow, pytorch, keras gibi kütüphaneler, google cloud, microsoft azure gibi bulut sistemleri ve sql benzeri depolama sistemleri var.

yapay zekânın geleceğine dair endişe uyandıran bazı konular var tabii ki. özellikle "insanlığı ele geçirir mi" gibi tartışmalara çok sık şahit oluyoruz. esasında şahsi fikrim şu ki burada korkulması gereken esas şey, yapay zekânın kendi kararlarını verip bizlere zarar verecek kıvama gelmesi ihtimali değil, insana tam itaat etmesi. bu yazılımların arkasında kötü niyetli kişiler olursa, esas endişe edilmesi gereken şey işte bu. bir başka endişe konusu da, bazı mesleklerdeki insanların yerini yapay zekânın alması ihtimali. tabii ki belirli bir alanda uzmanlaşmış insanlar için bu kötü bir haber ama gelecek nesiller için düşünürsek; yapay zekâ da yanında yeni sektörler getiriyor. dolayısıyla insanların okuduğu bölümler ve aldıkları eğitim de artık buna göre şekillenecek.

konu çok geniş bir yelpaze olduğundan daha fazla uzatmıyorum.
devamını gör...
insan türü, tasarlayarak kullandığı pek çok zamazingo için diğer canlılardan esinlendi şimdiye kadar. uçak ve helikopterleri kuşlar ve uçabilen böceklerden esinlenerek tasarladık ve ürettik mesela. kaplumbağalar başta olmak üzere diğer korunmalı canlılardan tankları, zırhlı askeri araçları ve diğer korumalı hareketli araçları ürettik. yer/toprak altında sinsice uzanan yaratıklardan ilham alarak metroları oluşturduk, yer altı geçitleri falan filan... yüzebilen memelilerden deniz altında uzun süre kalmanın taktiklerini öğrendik.

canlı varlıkları örnek alarak bir şeyler tasarlamanın finali sanırım insan türü oldu. fiziksel olarak robotlara aşinayız artık, ama zihinsel olarak?

robotlar bize benzemeye başladılar. ya bizim gibi üretici-tüketici olurlarsa? o zaman bize neden ihtiyaç kalır?

yapay zeka, günün birinde yaratıcısı olan insan türünün aslında biraz şey olmasını fark ettiğinde ne yapacağız?
devamını gör...
ağzına kadar dolu bir şarap kadehi çizemiyormuş denildi. ben de bunu bir çelınç olarak kabul ettim ve işe giriştim. yaklaşık yarım saatin ardından amacıma ulaştım lakin hiç de beklemediğim bir yöntemle. zira en karmaşık ve en basit promtlarla bile olmayan görüntü, ben “bardağı masada ters çevir” deyince çalıştı. gavur icadı neticesinde, illa bi terslik olacak..

işte kullandığım prompt ve sonuçlar;

"a hyper-realistic image of a wine glass filled absolutely to the brim with deep red wine, with the liquid slightly bulging above the rim due to surface tension. there should be no visible gap, no empty space, no air, and no visible glass above the wine. the surface tension must create a smooth convex meniscus that looks as if the wine is just about to overflow. the glass has a thin stem and a wide bowl, placed on a wooden table with a white backdrop. the lighting enhances the reflections on the wine's surface, making the extreme fullness clear and obvious."

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

bu da bardağı ters çevir deyince elde ettiğim sonuç;

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

bi de bilmiş bilmiş ters oldu diyor…
devamını gör...
kendimi arattığımda biyografimi veren şey
devamını gör...
biraz uğraştım ama harbi çizemiyor, baya uğraşsam yaparım da üşendim ama çok güzel şarap bardağı çiziyor lan
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
ya çok doluyum bu konuya/kavrama karşı o yüzden azıcık hiddet dolu bir entry olacak. baştan uyarayım. ona göre okuyun ya da başka başlıklara gidin ne bileyim...

yapay zeka - ya da daha spesifik olursak genai (generative ai, üretken yapay zeka) veya llm - günümüzde o kadar astroturflanan bir kavram ki aklı başında insanlar nasıl bunu duyduklarında sinire kesmiyorlar anlamış değilim. kültürel üretimlerde de sorun ama ben eski bir yazılımcı olarak konuya buradan gireceğim. özetle yoz mba kitlesi dediğim bir tarafın iddia ettiği gibi yz'nin gelmesi yazılımcıların pabucunu dama atacak falan değil. bunu öneren/söyleyen ya yazılım bilmiyordur ya da bu konsepti anlamamıştır. alakasız gelecek ama bu astroturfingin aynısını bundan 20-25 sene önce outsourcing şeysinde de görmüştüm, blockchain, metaverse ve benzeri şeylerde de gördüm.

outsourcingden başlayalım. neydi abi bu olay? özetle diyordu ki fiktif bir pastacıya. "abi sen niye pastanın kutusunu nası yapcam diye debeleniyon. bunu ver başka bir firmaya o yapsın. sen pastana odaklan. gülücüğe odaklan". bu mantıklıydı ve iyiydi - ta ki bu bahsettiğim yoz mba kitlesi bu olayı "lan bi saniye, çinde bu pastayı biz şipmınt dahil 5 dolara malediyoz, sen 15 dolara yapıp yerel işçiye iş veriyon ama olmaz o. çine yaptır sat, sen de tek başına parayı bul bana da danışmanlık üçreti kabilinden bişeyler ateşle". buna mal bulmuş mağribi gibi atladılar - sonra çin o beş dolara yaptırdığı şeyi 20 dolara itelemeye başlayınca pasta ustası bulamaz hale geldi o fiktif pastacı. çünkü iş olmayan yere niye insanlar öğrenmek için girsin, di mi?

bak aynı olayın renklisini şimdi yazılımcı/yz ekseninde yapıyolar. ilkece karşı değilim konsepte, luddite hiç değilim ama olayın kurgusu önemli. sen dersen ki "yav kardeşim sql bağlantı sınıfını kaç defa tekrardan yazacaz? kaç defa veritabanındaki tablolara insert, update, delete fonksiyonu yazacaz? işin bu türden amelasyonunu otomatiş yapalım - biz sürece odaklanalım" bu makul bir istek olur. bu süreç, müşterinizin/firmanızın iş akışları olur, oyun yazıyorsanız mekanikleri olur, olur da olur. ama bak burada yazılımcı olarak sen yine işin içindesin. sadece daha efektif bir biçimde çalışıyosun. bu iyi. ama bu yoz mba tayfası rahat durdu mu, hayır.

şu anda öyle bir pazarlanıyor ki bu arkadaş, sen derdini anlatıyorsun yapay zeka da şak diye sana projenin kendisini yazıyor? yav yok öyle bir şey. halep oradaysa arşın da burada bak. verelim canına yandığımının çetcipitisine veritabanı şifrelerini, server şeysilerini o kadar cevvalse yazsın deploy etsin çalıştırsın biz de çekirdek çitleyelim. ama yok öyle bir şey işte. gelecekte de olmayacak böyle bir şey. zira yazılım - en azından benim gördüğüm kadarıyla - sanat ve mühendisliğin kesiştiği ilginç bir yerde duruyor. bir sorunu 10 tane yazılımcıya ver, 10 tane farklı kod alırsın. herkes konuyu nasıl anlayıp yorumladığına göre değişken isimlerinden tut, akışlara kadar farklı biçimde yazar.

ya öyle şeyler görüyorum ki - "eeğeiyy aaağiyy" diyenin suratının ortasına kürekle öyle bir vurasım geliyor ki mariana göçüğüne denk bir krater açasım geliyor, ikinci bir extinction event yaratasım geliyor o şok dalgasının etkisiyle. adam çetbot yazdırmış tamam mı, çetbota soru soruyosun sana web sitesine koyup link verebileceğin cinsten duvar gibi metinle geliyor. bunu da "oovvv mihteşem oldu" diye parlatmaya çalışınca bu taife cinler tepeme çıkıyor. ya çak bir sharepoint/wordpress/düz html ver linkini? bunu okumayan adam sence çetcipitiyi çok mu okuyacak? delirdiniz mi anacım siz komple? ama şimdi tabii, yapay zeka üretince janjanı oluyor - websitesi eski teknoloji. banal. öbürüne yanıt olarak soru sorup eşit uzunlukta metin "yazdırabiliyosun". ha bu metinler ne kadar doğru, ne kadar yanlış bu taifenin organında değil o başka. patronu kafalayabiliyon mu o önemli.

bir de bak tekrardan döneyim yazılıma - bu arkadaşların kaynak olarak kullandıkları şeyler stack overflow gibi sitelerdi. şimdi kendi ürettiklerini kaynak olarak kullanıyorlar. ortalamanın ortalaması, vasatın vasatı şeyleri üretmeye başladı bunlar. python gibi c# gibi yerlerden soru sorunca mitiş hazırcevap da haskell gibi elixir gibi yerlerden sorunca dümdüz uyduruyor bunlar? onu nabıcaz abi? ki şey olayına gelmedim. ya senin eğer iş akışın bu kadar anlatılabilen, kolay çözülebilen bir şeyse zaten senin yazılımcıya ihtiyacın yok ki paşam? pazar araştırmanı yap - notion olsun, powerapps olsun bi dermanın vardır o kadar kolay bir işe. yani derdin form doldurup kullanıcıdan yapılandırılmış bir veri alıp mail atmaksa bu yapay zekalık bi iş değil - bunu da başarı olarak pazarlarsan anca anlamayanlar seni alkışlar.

benim açıkçası coder ortamına girmek isteyen junior arkadaşlara tavsiyem yılmasınlar. öğrensinler. beş sene sonra şimdi bu eğğyağğy diye gözünü yırtan tipler başka trendlere atlayıp, o senior developerlar gidince ortam böyle kalakalacak. bu da çok öyle uzun bir süre değil ha ben 3-4 sene veriyorum. sonra bayırda büyük tuvaletini yaptıktan sonra taş arayan adam gibi nitelikli insan arayacak bu sektör. ha yamuluyor olabilirim - insanım, beşer şaşar - ama bu kadar her bi şeye "çözüm" olarak sunulmaya çalışılan bir kavrama da inanasım çok gelmiyor.

vesselam.

edit:
bu arada birisi gatsby.js'den astro'ya sitesini geçirmek için claude code kullanmış. bilmeyenler için belirteyim - bu iki araç da statik site üreteci - arkaplanda herhangi bir veritabanı falan yok, yazılarınızı yazıyorsunuz - sitenin kendi şablonuna oturtup düz web sitesi üretiyor; bunu da istediğiniz yere yükleyebiliyorsunuz zira herhangi bir interaktif veritabanı alış verişi yok. böyle buyurun:
hartenfeller.dev/blog/testi...
devamını gör...
jean baudrillard (bkz: cool anılar) kitabında şunları söylemiş;

"insan, budalalığı imgeleme gücünü yitirir yitirmez budala olur. zeka bile, kendisi zekayı imgeleme gücünü yitirirse, aptal olur. bilgisi ne kadar geniş olsa da, bu bilgisini imgeleme gücü hiç olmayan yapay zeka da, aynı şekilde, zeka açısından maymun düzeyindedir. "

bunu tabi 2000'li yılların başında söylemiş, gelinen teknolojide yapay zekanın ne kadar maymun olduğu tartışmaya açıktır. yapay zeka duy sesimi, sen bir maymunsun!
devamını gör...
malum dış mihrak, azrailin bir türlü indiremediği, soros papazının hakkında değişik görüşleri var.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
korkutucu seviyede gelismekte
devamını gör...
haftalık planımı ona yaptırıyorum
(bkz: köle)
devamını gör...
çok zeki bambaşka z kuşağının iksiri. işim gereği çok genç ile tanışıyorum. yapay zeka çıkalı beri herşeyi ama herşeyi (bence herşey birleşik yazılmalıdır bizımla değılsın tdk) yapay zekaya soruyorlar. bir tane tarih okuyan var mesela alternatif birşey sordum (bence birşey de birleşik yazılmalı zaten bizımla değildın tdk) şöyle olsa sence ne olur diye hemen gitti yapaya sordu ve tasdiklemeye programlı yani yapay zeka değil genç yapay zekayı tasdiklemeye programlı.

hakiki tanım: kısaca terminatör
devamını gör...
bunlara acaba neden z kusagi z kusagi diyorlar. ben anlamiyorum. neden dijital her seye z kusagi diyorlar la.

bunu yapanlar en az 40 yasinda lan. evet.
devamını gör...
sivil kullanıcıların tüketimine sunulan ücretli ve ücretsiz uygulamaları insanların aklını başından alıyor. hiç düşünüyor mu acaba insanlar, "bunların daha gelişmiş olanları orduların ve istihbarat kurumlarının çoktandır kullanımında" diye? uluslararası faaliyet gösteren büyük şirketler dahil.
devamını gör...
100.
10 sene önce seyrettiğim filmi sizinle paylaşayım, colossus forbin project, perseptron 1950 lerde geliştirildi, ve nöral netwörk layerlerinin tamamı binlerce perseptona sahip!
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"yapay zeka" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim