her an aldatılabilirsiniz.
ürkünç.
devamını gör...

doksanlarda geçmesinin mantığını anlamadığım ve muhtemelen asla da anlayamayacağım netflix yapımı bir türk dizisi.

atılma tehlikesindeki bir grup "belalı" genç, disiplin kurulunda atılmalarını istemeyen ama evlenip gitmek üzere olan tek öğretmenlerini yeni gelen beden öğretmeniyle baş-göz edip okulda kalmasını sağlamaya karar verirler ve olaylar gelişir.

taksimde kokoreç yemeler, rock konserlerine gitmeler, kızlarının yeteneğine değil de kendilerine katkılarına bakarak okutmaya çalışan ebeveynler, yoksulluk ve geçim sorunları vs vs derken kendilerinde oluşturulmuş bir takım problemler (gençliğin problemleri !?!) ve çözülmesi yani. türkiyeye dair gösterilen şeyler hala aynı, hani nostaljik bir şey yok ortada (çok keyifli soundtrackler hariç, ama gelin görün ki günümüzde de benzer türde müzikler bulunabilir, sadece doksanlarda varolmuş türde şarkılar değil yani). demem o ki, bu dizi 2012'de de geçebilirdi, çocuklar yine taksimde kokoreç yiyebilir, yine akşam evden kaçıp konsere gidebilirdi. ve yine hala var olan disiplin kurulu oy birliğinin olmaması nedeniyle çocukları atamamak gibi tuhaf bir şey yapabilirdi. daha enteresan görünsün diye geçmişi zorlamanın anlamı ne? kaldı ki doksanlarda (süper lise mi? fen lisesi mi? düz lise mi?) bir liseye saç baş dağınık, kıyafetler düzensiz ütüsüz gitmek? ne bileyim, ben 2010'da sıradan bir anadolu lisesinde okudum ama o zaman bile hocalarımız o gömlekleri sokun pantolonlardan eteklerden içeri, toplayın saçları, giyemezsiniz armasız hırkaları vs vs diye darlardı bizi. ne bileyim, normalde böyle boş dizileri severim ve türk dizisi de olsa amaaaan neresi türk ki dizi işte diyip geçerim ama bu diziye bir kılım, çok zorlama bir iş olduğunu düşünüyorum.
devamını gör...

beraber kahvaltı yapmak için beklemek.
devamını gör...

sizin çirkin betonlarınızda barınamaz o köy insanı!
hani ağacı, kuşu, çeşmesi?
arıları yok artık bal yapmaya, bir kaşığı için bin çam gezen.
pamuk kuzuları simsiyah olmuş.
iki göz odası huzuruydu onun bayım, seni güldüren ne söylesene!
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bir sözlük istiyorum/düşlüyorum abdulseyidbincabbar'ın başlıklarının başıboşlara düşmediği.
bir sözlük sınırların, baskıların olmadığı!*
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kapari çiçeği kokusu. bu mevsimde henüz çalı gibi ama açınca hayat gibi bir koku soluyor insan. koparınca, çiçek solmaya başlayınca o güzel kokuya çürük bir koku ekleniyor. solgun kokuyor sanki ölünce. hayatla bağını kaybedince birçok insanın yaşadığı gibi bir çürüklük ekleniyor. o bağ kuvvetliyken kokusundan bir tutku taşıyor.
devamını gör...

görünüş olarak pek bişey vaat etmeyen patates, kaptan kristof kolomb, amerika'yı keşfettiğinde avrupa'ya girmiş ve insanlar tüketmiş ve nüfuslarını artırmayı başarmışlardır.

öyle ki türlü savaşlardan, ambarların kilise gözetiminde olmasından, veba salgını ve bilumum olumsuzluktan kırılan avrupa, patatesi çiğ olarak tüketmiş ve bu sayede hayatta kalmıştır. işte o patates, böyle mühim bir sebzedir.

avrupa'nın, sebzeleri çiğ tüketme takıntısının altında da, geçmişte yaşanan bu trajik olay yatar.
hani olayların toplumu bağlayan bir tarihi, bir sosyolojik, bir psikolojik boyutu vardır ya...
işte bu da, bu olayın psikolojik boyutunu ve avrupalıların zihninde nasıl bir yer ettiğini, gözler önüne sermektedir.
devamını gör...

türk dil kurumu'na göre "yer çekimi" doğru yazım şekli olduğu için, bunun da kütle çekim şeklinde yazılmasının doğru olabileceğini düşündüğüm fiziksel özellik. zira kütle de, çekme mevzusu da pek kendi anlamlarından uzaklaşmış sayılmıyor sanırım. temelde "kütle kendine çeker" basit mantığından türemiş bir terim çünkü bu. her neyse, doğrusu kesinlikle budur şeklinde iddia edecek etimolojik bilgiye sahip değilim bu konu hakkında. bu nedenle o kısmı geçiyorum.

genel olarak kozmolojide kütle çekimi, özel olarak dünya söz konusu olduğunda yer çekimi olarak kullanılır bu terim.

fizikte kütle çekimi çok çeşitli şekillerde tarif edilmeye çalışılıyor ama aslına bakarsanız bunun çalışma mekanizmasını çok da net bilmiyoruz. yanılmıyorsam neil degrasse tyson da bu konu hakkında "kütle çekim kuvvetinin ne olduğunu bilmiyoruz." benzeri bir cümle kurmuştu.

***

yaygın kanıya göre, kütle çekim kuvvetinin kaynağı, evrendeki kütleli cisimler. buna göre, ışık dahil herhangi bir şey evrende yol alırken bir kütle ile karşılaşırsa, jeodezik dediğimiz düz yolları izlemeyi bırakır çünkü jeodezik artık düz bir yol olmaktan çıkmış ve uzay zaman bükülmesi nedeniyle eğrileşmiştir. cisim de bunu takip ettiği için düz yolundan sapar ve eğri bir yolla hareketine devam eder.

ancak albert einstein'ın izafiyet teorisini ve modern fizik de diyebileceğimiz kuantum mekaniğini birbirine uydurmayı henüz başaramadı bilim dünyası. temel kuvvetler dediğimiz kuvvetlerin 3 tanesi sorun çıkarmazken, kütle çekim kuvveti bize sorun çıkarıyor. diğer kuvvetlerin taşıyıcı parçacıklarını gözlemleyebiliyoruz ama kütle çekiminin taşıyıcı parçacığı olan gravitonu gözleyemedik henüz. bu da bize kütle çekim kuvvetinin aslında nasıl çalıştığını tam olarak açıklayamadığımızı gösteriyor.

bu nedenle çok çeşitli teoriler çıktı ortaya. bazı bilim insanları kütle çekiminin sürekli var olan fiziksel bir özellik olmadığını, anlık fiziksel koşullara bağlı olarak ortaya çıktığını ve koşullar ortadan kalktığında onun da kaybolduğunu ileri sürerken, bazıları da bu kuvveti döngüsel kuantum kütle çekim teorisi ile açıklamaya çalıştı ve kuantum köpüğü denilen yapının da bununla ilgili olduğu savunuldu vesaire...

geldiğimiz noktada hâlâ çok net bir şey söylemek güç. öne atılan teorilerin tamamı yanlışlanamadığı gibi, doğrulanan da yok. zaten bunlardan biri doğrulanırsa sicim teorisi ve dolayısıyla her şeyin teorisi gibi bilimsel açmazlar da muhtemelen daha hızlı biçimde çözüme kavuşacak demektir.
devamını gör...

bir süre ortalarda görünmeyip, öldüğüyle ilgili mesnetsiz iddialar dolaşan kralın bir anda ortaya çıkıp halkına verdiği demeçtir.

ayrıca ben de 1(bir) tam gün sözlüğe girmemiştim. bu da böyle bilinsin.
devamını gör...

kendine hayrı olmamasından kaynaklanan durumdur.
devamını gör...

malzeme nin maliyeti 2 lira geri kalan 18 tl kira ve vergiler, 20 tl kâr.
4 çeşit yemek 10tl kdv hariç , tabldot gidin sanayii taraflarına dolu, hatta daha ucuza bile var amma onu tavsiye etmiyorum.
kumpir dediğimiz patates ve arkadaşları zaten sağlıksız, sakın 10 tl lik tabldot sağlıksız demeyin.
devamını gör...

rahatsız edici bir davranış biçimidir. eğer ki motivasyonları halka inmek, samimi iletişim kurmaksa ben o üstten bakan, aptal gibi hissettiren tavrı istemiyorum.
devamını gör...

nickindeki yazım yanlışını da düzelttirirse 10 numara yazar.
devamını gör...

aynı kararı ertesi gece alırken fark ediyorum karara uymadığımı.
devamını gör...

statü kavramının buraya da bulaştığını gösteren bir başlık. kimin, hangi sıfatla yazdığı önemli olmadığı gibi bırakın insanlara yüksekten bakmayı dediğim yazar beyanıdır aynı zamanda.
devamını gör...

sadece örnek vatandaş değil, örnek yazardır da. takip edin...
devamını gör...

kendinden güçsüz gördüklerine zarar vermesi bir erkeğe en çok yakışmayan şeydir. kadınlara, çocuklara,hayvanlara zarar vermek veya kadınlara sen benimsin, bunu yapamazsın,onu giyemezsin,oraya gitme, buradan geçme gibi psikolojik baskı ve şiddet uygulayarak adeta kadının üzerinde hak iddia etmesidir... sevgilisi, kız kardeşi veya annesi kim olursa olsun onun bir birey olduğunu ve kimseye boyun eğmek zorunda olmadığını, bu şiddeti hak etmediğini bilmemesidir.
unutmayın ki erkek olmak doğuştan gelen cinsiyete bağlı bir şey fakat adam olmak karakter meselesidir, sonradan kazanılır. yaşınız büyüdükçe değil, karakteriniz geliştikçe adam olursunuz. 'ben erkeğim istediğimi yaparım ama sen kadınsın otur oturduğun yerde' diye düşünen erkekler yerine 'ben adamım ve hiç kimsenin üzerinde hak iddia etmeye hakkım yok çünkü karakter sahibi bir birey olmak bunu gerektirir' diye düşünen insanlar olabilmeniz dileğiyle...
devamını gör...

güçsüz olanın ölmesi, güçlü olanın hayatına devam edip soyunu da devam ettirmesi üzerine kurulu doğa sistemi. tüm doğa, tüm gezegen bu şekilde işler. türlerin devamının, yani iyi genlerin aktarılmasının en büyük nedenidir. bir tür, doğal seçilim sayesinde hayatta kalır. yüz milyonlarca yıldır hayatta kalan türler (mesela köpekbalıkları ve çoğu sürüngen), bütün iyi genlerin aktarılması ile oluşmuşken, 10 milyon sene önce yok olan bir tür, doğa ile başa çıkamayacak kadar zayıf olduğu için artık ortada yoktur. zira "adaptasyon" yeteneği de doğal seçilimin bir parçasıdır.

besin zincirinin dışında olduğumuz için, insanlarda doğal seçilim, genelde "zeka" ile işler. ne de güzel yapar.

sırf bu nedenden dolayı, artık teknolojimiz bunu doğum öncesi farkedebildiği halde, ileri derecede zihinsel engelli olacak bir çocuğu doğurmanın yasa dışı olması gerektiğinin taraftarıyım.

örnek olarak;

(bkz: el bombasıyla polise kafa tutarken patlayarak ölen rus)
(bkz: pandemi yurdundan çarşafla kaçmaya çalışmak)

mesela bu gerizekalılara üzülmüyor, aksine, zayıf zekalarına sebep olan genleri sonraki nesillere geçiremedikleri, bu nedenle de türü zayıflatamadıkları için ölmelerine seviniyoruz.

ters örnek olarak;

(bkz: johhny kim)

kendisinin üreyerek, kendi kalitesine sahip çocukları dünyaya getirmesi ve türün gelişimini bir adım ileri götürmesini umuyoruz.

doğa romantizme bakmaz. etik değerleri yoktur. homo sapiens 100,000 yaşında bir türken, doğa 4.55 milyar yaşındadır. yani kolumuzu ileri uzattığımız zaman, kolumuzun uzunluğunu dünya tarihi olarak düşünürsek, homo sapiens, sadece kesip attığımız tırnak kadar bir zamandır gezegen üzerindedir.

doğal seçilim böyle bir şey.
devamını gör...

kafa sözlük nickaltı mafyası neferlerinin nickaltı açılışına yetişemediği hızlı yazar.

kaplumbağa diyip hafife almayın, sıkı çalıştığı alınan istihbaratlarla tescillendi:
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

15 milyona yakın nüfusuyla zimbabve, afrika'da bulunan ve çevre ile ilgili çalışmalarda önde gelen ülkelerden biridir. çeşitli doğal kaynakların korunması için çıkarılan yasalarla çevreye duyarlı alanlar, milli park olarak tanımlanmış ve koruma altına alınmıştır. çevre sorunlarının çözümünde arazi planlanmasının ve hızlı nüfus artışının önlenmesi yaklaşımına da sahiptir.

zimbabve, yaptığı çalışmalar sonucunda (bkz: fil) popülasyonunu 1980'li yıllardan beri iki katına çıkarmıştır. nesli tükenme tehlikesi altında olan (bkz: beyaz gergedan), (bkz: timsah) ve (bkz: vahşi kediler) gibi türlerin son yaşam alanlarını da koruma altına almıştır.

zimbabve, bu tür çalışmalara yerli halkı da dahil ederek çevre sorunlarının çözümünde olumlu sonuçlar almaktadır.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim