közlenmiş biber
kapya biberden olanını sıvı yağ ile biraz kavurup sarımsaklı yoğurtla da karıştırınca şahane meze olan yiyecek.
devamını gör...
boşanmak isteyen eşine iç çamaşırını bırakan kadın
adama yaptığının cezası olarak kadın iç çamaşırı bırakmış.
yani erkeğin kötü bir şey yapmasının cezası kadın olmak, kadınlaştırılmak, erkeklik mertebesinden kadınlık mertebesine düşürülmek.
toplumun dayattığı cinsiyet rolünü o kadar içselleştirmiş ki bu abla ne yaptığının, ne de dediğinin farkında.
bu “görece” okumuş kesme bile cinsiyet eşitliği anlatmaya çalışacaksak işimiz var.
hasılı, alınacak çok yol elimizde milyonlarca cühela var.
yani erkeğin kötü bir şey yapmasının cezası kadın olmak, kadınlaştırılmak, erkeklik mertebesinden kadınlık mertebesine düşürülmek.
toplumun dayattığı cinsiyet rolünü o kadar içselleştirmiş ki bu abla ne yaptığının, ne de dediğinin farkında.
bu “görece” okumuş kesme bile cinsiyet eşitliği anlatmaya çalışacaksak işimiz var.
hasılı, alınacak çok yol elimizde milyonlarca cühela var.
devamını gör...
uzaktan eğitim
bir nesli çürüten eğitimdir. verimli kullanmasını bilen öğretmen ve öğrenciler için büyük bir nimet olmuşken, çoğunluk için bir felakettir.
devamını gör...
bayan değil kadın diyeceksin denilerek linçlenmek
daha önce şurada #473829 belirttiğim gibi bayan hitap için, kadın cinsiyet için kullanılabilir, birbirlerinin yerine kullanılamazlar yani.
doğrusu; bayan değil hanımefendi şeklinde olması gereken hatalı linç. her şeyden önce bir dilbilgisi meselesi bu.
doğrusu; bayan değil hanımefendi şeklinde olması gereken hatalı linç. her şeyden önce bir dilbilgisi meselesi bu.
devamını gör...
normal sözlük'ün sakin bir kasaba gibi olması
yazın hıncahınç dolu ve fıkır fıkır, capcanlı (başka ?) olan kasabamız,aktif tatilcilerin gidişiyle normal kışlık düzenine yani emekli kasabası olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
geri dön tülaaaay!
geri dön tülaaaay!
devamını gör...
genç werther'in acıları
goethe'nin 1774 yılında sadece iki haftada yazdığı rivayet edilen kitabı. böyle bir eser 2 haftada nasıl yazılır bilmem fakat yazar da bu şekilde hissediyorsa veya kitapta anlatılanlara bir yerde şahit olduysa bunu başarabilir gibi hissediyorum. kitap, werther'in, arkadaşı wilhelm'a yazdığı mektupların birleştirilmesiyle oluşuyor.
kitapta werther'in aşkından, toplumun görüşlerine uymadığı için bunun imkansız hale gelmesinden ve çektiği toplumsal ilişkilerin sancısından oluşan çırpınışları, ıstırabı görüyoruz. fakat bu çırpınış o kadar nahif bir şekilde aktarılıyor ki, şu ana kadar okuduğum, sabahattin ali'nin eserlerinden sonra, en nahif anlatıma sahip kitap diyebilirim. bu kadar derin şeyleri bu kadar nahif işlemek, üstelik bunu 2 haftada yapmak büyük bir ustalık ve yetenek gerektirir. fakat bu nahif anlatım bile okuyanın kasvetli hissetmesinin önüne geçemiyor.
bu yüzden, kitabı çok da karamsar bir anınızda okumamanızı öneriyorum. karamsar anlara kasvetli hisler eşlik edince hiç de hoş bir durum çıkmıyor ortaya. zaten duymuşsunuzdur, kitap çıktıktan sonra almanya'da intihar vakaları artmış, werther'ın tarzında giyinenler ortaya çıkmış. yani fazlasıyla etkileyici bir üslup ve anlatıma sahip.
"wilhelm, son kez kırlara, ormana, gökyüzüne baktım. sen de hoşça kal."
kitapta werther'in aşkından, toplumun görüşlerine uymadığı için bunun imkansız hale gelmesinden ve çektiği toplumsal ilişkilerin sancısından oluşan çırpınışları, ıstırabı görüyoruz. fakat bu çırpınış o kadar nahif bir şekilde aktarılıyor ki, şu ana kadar okuduğum, sabahattin ali'nin eserlerinden sonra, en nahif anlatıma sahip kitap diyebilirim. bu kadar derin şeyleri bu kadar nahif işlemek, üstelik bunu 2 haftada yapmak büyük bir ustalık ve yetenek gerektirir. fakat bu nahif anlatım bile okuyanın kasvetli hissetmesinin önüne geçemiyor.
bu yüzden, kitabı çok da karamsar bir anınızda okumamanızı öneriyorum. karamsar anlara kasvetli hisler eşlik edince hiç de hoş bir durum çıkmıyor ortaya. zaten duymuşsunuzdur, kitap çıktıktan sonra almanya'da intihar vakaları artmış, werther'ın tarzında giyinenler ortaya çıkmış. yani fazlasıyla etkileyici bir üslup ve anlatıma sahip.
"wilhelm, son kez kırlara, ormana, gökyüzüne baktım. sen de hoşça kal."
devamını gör...
düşün ki atatürk bunu okuyor
sizin aydınlattıgınız yolda elimden geldiğince, bana şu an verilen imkânlarla ilerlemeye çalışıyorum . bir türk genci olarak bırkatıģınız miraslara elimden geldiğince sahip çıkmaya çalışıyorum ama sanirim elimden de pek bir sey gelmiyor. sizi her zaman sevgi, saygı ve özlemle anıyoruz atam. ışıklar içinde uyu.
devamını gör...
normal doğum
kadınların tercih etmediği zaman hemcinsleri tarafından yadırgandığı doğum şekli.
devamını gör...
âmâ
görme engelli, kör anlamlarına gelen arapça bir kelimedir.
kör kelimesi ve engelli kelimesi kaba bir kelimeymiş gibi bir his yaratıyor. o yüzden bu özel bireylere hassasiyete önem verdiğimiz için daha kibar şekilde âmâ olarak ifade ederiz.
iranlılar gibi ruşendil de denebilir. hem anlamı oldukça güzel hem de kaba bir ifade değil.
kör kelimesi ve engelli kelimesi kaba bir kelimeymiş gibi bir his yaratıyor. o yüzden bu özel bireylere hassasiyete önem verdiğimiz için daha kibar şekilde âmâ olarak ifade ederiz.
iranlılar gibi ruşendil de denebilir. hem anlamı oldukça güzel hem de kaba bir ifade değil.
devamını gör...
türkçe
artık neredeyse adımız gibi bildiğimiz üzere türkçe, ural altay dil ailesinin altay koluna mensuptur ve sondan eklemeli bir dildir. türkçede kelime kökleri değişmez, kökten yeni kelimeler türetmek için çekim ekleri ve yapım ekleri kullanılır. ör: kitap - lık.
türkçede ünlüler arasında kalınlık-incelik ve düzlük-yuvarlaklık; ünsüzler arasında ise sertlik- yumuşaklık uyumu vardır.
türkçenin anlamsal özellikleri: yanlış anlama, hiç anlamama, eksik anlama ve anlam verememe'dir.
türkçenin anlam ilişkileri: eş adlılık, zıt anlam, temel ve mecaz anlam'dır.
gerçekten zengin ve bence güzel bir dilimiz var. en basitinden renklerimiz bile o kadar çeşitli ki, örneğin: gülkurusu, yavruağzı, fildişi vb. renklerin tonlarına göre farklı adlar alması, bir şeyi tasvir etmek için çeşitli birçok kelimeye sahip olmamız, cinsiyet ayrımına sahip olmayan bir dile sahip olmamız [sahip olan örneği için: (bkz: fransızca)] çok değerli. ve bunların dilimizi güzel yapan unsurlardan olduğunu düşünüyorum.
güzel, çünkü insanın kendisini rahatça ifade edebilmesi hem iletişim açısından hem de insanların birbirlerini anlaması ve kültür aktarımı bakımından çok önemli.
türkçede ünlüler arasında kalınlık-incelik ve düzlük-yuvarlaklık; ünsüzler arasında ise sertlik- yumuşaklık uyumu vardır.
türkçenin anlamsal özellikleri: yanlış anlama, hiç anlamama, eksik anlama ve anlam verememe'dir.
türkçenin anlam ilişkileri: eş adlılık, zıt anlam, temel ve mecaz anlam'dır.
gerçekten zengin ve bence güzel bir dilimiz var. en basitinden renklerimiz bile o kadar çeşitli ki, örneğin: gülkurusu, yavruağzı, fildişi vb. renklerin tonlarına göre farklı adlar alması, bir şeyi tasvir etmek için çeşitli birçok kelimeye sahip olmamız, cinsiyet ayrımına sahip olmayan bir dile sahip olmamız [sahip olan örneği için: (bkz: fransızca)] çok değerli. ve bunların dilimizi güzel yapan unsurlardan olduğunu düşünüyorum.
güzel, çünkü insanın kendisini rahatça ifade edebilmesi hem iletişim açısından hem de insanların birbirlerini anlaması ve kültür aktarımı bakımından çok önemli.
devamını gör...
corona salgını geçtiğinde yapılacak ilk şey
sinemaya gidip, arka arkaya filmler izlemek. o kadar özledim ki. film izlemek değil mesele tabi. film izlemek için bir yerden baska bir yere gitmeyi, heyecanlanmayı, belki öncesinde bir kahve içmeyi, karanlıkta o koca ekranın içinde kaybolmayı, biten filmden sonra sokaklarda o filmle dolaşmayı vs. bu ritüeli çok özledim.
devamını gör...
quo fata ferunt
yazarlığı, tanımları, buraya yansıttığı kişiliği olsun pek muhteşem. umarım hayat da en güzel, en muhteşem yanıyla yansır kendilerine. çok sevgili yazar, hep mutlu kal. *
devamını gör...
film repliklerini sözlüğe uyarla
ben bir moderatör ile karşı karşıya geldiğimde, kendime hemen şu 13 soruyu sorarım:
kaçta, hangi, ne ile, niçin, nolmuş, kimi, nerde, nasıl, ne zaman, kimden, neyi, ne belli, neye, kim ?
(bkz: kafa süsü)
kaçta, hangi, ne ile, niçin, nolmuş, kimi, nerde, nasıl, ne zaman, kimden, neyi, ne belli, neye, kim ?
(bkz: kafa süsü)
devamını gör...
aile hekimliği birimleri
6 ay boyunca poliklinikler kapalı iken polikliniklerine devam eden tek sağlık kuruluşları oldu. hastanelere olduğu kadar polikliniklere de kovid - 19 temaslı ve pozitif hastalar başvuruyor. şu anda da kovid aşılamasının yüzde 70 kadarı aile hekimliğinde yapılıyor.
devamını gör...
vücuda yapışan ince ve dar tayt giyen kadın
totosuna güvenen rahat kadındır. kıskanma sen de giy biz seni eleştirmeyeceğiz söz.
vulvayı vajina sanan arkadaş'a hitaben; vajinası tayttan belli oluyorsa ambulans çağır lütfen. vulvadan bahsediliyorsa eğer erkekler de bir zahmet etek giysin demek lazım ama bize ne. kime ne? bana ne? hatta hoştir emma benane.
vulvayı vajina sanan arkadaş'a hitaben; vajinası tayttan belli oluyorsa ambulans çağır lütfen. vulvadan bahsediliyorsa eğer erkekler de bir zahmet etek giysin demek lazım ama bize ne. kime ne? bana ne? hatta hoştir emma benane.
devamını gör...