evrim ağacı
güzel şeyler yapan ama son zamanlarda çok populist, clickbait odaklı videolar ve makaleler yaptıklarını gördüğüm oluşum.
devamını gör...
ağır yaşamlar
bir dönem çok izlediğim bir tlc programıdır.
çağımızın en büyük hastalıklarından biri olan obeziteden mustarip insanların hayatta kalmaya kadar vermeleri üzerine tuhaf doktor nowzaradan’dan yardım istemeleri konu edilir.
dublajlı izlediğiniz zaman nowzaradan’ın boynuna astığı ve altından olduğu iddiaları ile bir dönem gündem olan stetoskopu ile kapıyı açıp “ melaabaaa” diyerek içeri girmesi dikkat çekici ve eğlenceli olsa da hemen ardından 300 kiloyu aşmış hastaya “ bir aya kalmaz ölürsün” demesi arasındaki tezat çarpıcıdır.
yukarıda bir tanımda da söylendiği gibi bu tür bir obezite sorunu ile uğraşanların büyük bir çoğunluğu ya cinsel istismara uğramış ya da ihmal edilmiş insanlardan oluşmaktadır. yemek yemeyi bir kaçış, bir unutma yöntemi olarak kullanan insanlardan.
ve bu insanlar sürekli nowzaradan’ın houston, texas’ta bulunan hastanesine gelmek için günler süren acılı ve sancılı yolculuklar yapmak zorunda kalır.
ailelerinden biriler sürekli olanlara yemek getirir. sürekli fast food kaçakları yaşanır bu yardıma ihtiyaç duyan insanların hayatında.
başarılı olanların sonraki hallerini gösteren bir program daha yapılmış olsa da başarısız olanların akibetini tahmin etsek de kesin olarak emin olamayız asla.
çağımızın en büyük hastalıklarından biri olan obeziteden mustarip insanların hayatta kalmaya kadar vermeleri üzerine tuhaf doktor nowzaradan’dan yardım istemeleri konu edilir.
dublajlı izlediğiniz zaman nowzaradan’ın boynuna astığı ve altından olduğu iddiaları ile bir dönem gündem olan stetoskopu ile kapıyı açıp “ melaabaaa” diyerek içeri girmesi dikkat çekici ve eğlenceli olsa da hemen ardından 300 kiloyu aşmış hastaya “ bir aya kalmaz ölürsün” demesi arasındaki tezat çarpıcıdır.
yukarıda bir tanımda da söylendiği gibi bu tür bir obezite sorunu ile uğraşanların büyük bir çoğunluğu ya cinsel istismara uğramış ya da ihmal edilmiş insanlardan oluşmaktadır. yemek yemeyi bir kaçış, bir unutma yöntemi olarak kullanan insanlardan.
ve bu insanlar sürekli nowzaradan’ın houston, texas’ta bulunan hastanesine gelmek için günler süren acılı ve sancılı yolculuklar yapmak zorunda kalır.
ailelerinden biriler sürekli olanlara yemek getirir. sürekli fast food kaçakları yaşanır bu yardıma ihtiyaç duyan insanların hayatında.
başarılı olanların sonraki hallerini gösteren bir program daha yapılmış olsa da başarısız olanların akibetini tahmin etsek de kesin olarak emin olamayız asla.
devamını gör...
türkiye bir insan olsaydı nasıl olurdu sorunsalı
recep tayyip erdoğan olurdu.
devamını gör...
mirasın tümünün çocuğa kalması saçmalığı
miras güzel şeydir çatır çatır yenir. akıllı insan bunu yönetmesini de becerir. ben bunu bir saçmalık olarak görmüyorum.
devamını gör...
sözlük radyosunun yayına başlaması
şarkılar çok bana hitap etmiyor diye düşündüm ama bir yandan da hipnoza uğradım, çıkamıyorum.
müthiş iş, tebrikler.
müthiş iş, tebrikler.
devamını gör...
içtikçe susatan şeyler
turşu suyu, yemek yerken falan turşunun altında kalan suyunu içerim ve tabiki de çok kötü susarım.
devamını gör...
baklava ile ayran içmek
üniversitede kekle turşu yiyen ev arkadaşıma şaşırdığım kadar şaşırdığım durum.
hoş ağız tadı tabi alışkanlık vs. de önemli gibi.
afiyet olsun efem.
hoş ağız tadı tabi alışkanlık vs. de önemli gibi.
afiyet olsun efem.
devamını gör...
kafa açan kesitler kadınlar günü özel
gözlerim dolu bir şekilde izledim videoyu. ülkenin bu içler acısı gündemi üzerine çok anlamlı bir video olmuş, emeğine sağlık. ama benim asıl teşekkür etmek istediğim nokta, bize vermiş olduğunuz destek. keşke herkes aynı bilince ve duyara sahip olsa; umarım seneye böyle bir video hazırlamaya hiç ihtiyaç duymazsın. tekrardan kendi adıma teşekkür ederim.
devamını gör...
dünyadaki tüm insanlar sizi duyacak olsa söyleyeceğiniz şey
dünya üzerinde yaşayan her insana seslenebilme ihtimaliniz ve ağzınızdan dökülecek ilk cümleler.
hepsi anlamayacağı ve ben mal mal yine güzel ülkemin garip gurup insanlarına konuşacağım için susarım.
bu memlekette laftan anlayan var mı?
işte 3, 5 tane onlara da söze gerek yok zaten.
hepsi anlamayacağı ve ben mal mal yine güzel ülkemin garip gurup insanlarına konuşacağım için susarım.
bu memlekette laftan anlayan var mı?
işte 3, 5 tane onlara da söze gerek yok zaten.
devamını gör...
30 yaşında aile kurmamış insan
normal bir bireydir. abartılacak bir tarafı olduğunu sanmıyorum.
devamını gör...
neşet ertaş
bugün aramızdan ayrılalı 9 yıl olmuş. guzel insanlar gidiyor be albayım. biz niye duruyoruz.sustum albayım.
devamını gör...
hangi seks
ilk basımı bilgi yayınları tarafından yapılan ve kadın-erkek gibi bölümleri olsa da eşcinselliğinde irdelendiği bir kitaptır. üstelik söz konusu (hangi adındaki) seri iş bankası gibi görece popüler bir yayıncı tarafından yayınlanmasına rağmen bu seri ve bu kitap göz ardı edilmiştir. son olarak 2004 yılında bilgi'nin bastığı kapağı basamayacak kadarda cesurdur bu iş bankası.. ^^
üstelik bu hangi serisini basma istikrarı bakımındanda iş bankasına bir kez daha cesaretsizliği takdir edilmelidir.
neyse ilhan'ı şairlikten ibaret zanneden popülistler yüzünden bu güzelim deneme (üstelik seks tabulaşmış toplumda) merdiven altı kalmıştır. gerçi bu adını atilla zannedenlerin olduğu ya da cumhuriyet gazetesinde çalıştığının bile bilmeyenlerin olduğu çağda "ama ne kadar güzeldir şiirleri demi?" modundan ileri gidememeye şaşırmamak gerekmektedir.
edit: görsel'de ekleyeyim.
bilgi yayınları:



iş bankası:

bu da 2.basımları
iş bankasına notlar, herhangi bir rahatsızlığı olmadığı sürece tüm insanlarda meme vardır. hatta türümüzün mensubu olduğu türe "memeli" denir. kadın memesinden utanmanın kimseye faydası yok ve kadın memesi ne bir meta ne de bir pornografik öğedir. 2.000 yıl önce kadın-erkek heykellerinde gördüğümüz uzuvlarımıza sansür uygulanan bir döneme geldik ya ben şansıma tüküreyim. sanırsın muhafazakar yayınevi.
üstelik bu hangi serisini basma istikrarı bakımındanda iş bankasına bir kez daha cesaretsizliği takdir edilmelidir.
neyse ilhan'ı şairlikten ibaret zanneden popülistler yüzünden bu güzelim deneme (üstelik seks tabulaşmış toplumda) merdiven altı kalmıştır. gerçi bu adını atilla zannedenlerin olduğu ya da cumhuriyet gazetesinde çalıştığının bile bilmeyenlerin olduğu çağda "ama ne kadar güzeldir şiirleri demi?" modundan ileri gidememeye şaşırmamak gerekmektedir.
edit: görsel'de ekleyeyim.
bilgi yayınları:



iş bankası:

bu da 2.basımları

iş bankasına notlar, herhangi bir rahatsızlığı olmadığı sürece tüm insanlarda meme vardır. hatta türümüzün mensubu olduğu türe "memeli" denir. kadın memesinden utanmanın kimseye faydası yok ve kadın memesi ne bir meta ne de bir pornografik öğedir. 2.000 yıl önce kadın-erkek heykellerinde gördüğümüz uzuvlarımıza sansür uygulanan bir döneme geldik ya ben şansıma tüküreyim. sanırsın muhafazakar yayınevi.
devamını gör...
filozofların en sevilen sözleri
bir insan hangi limana ulaşmak istediğini biliyorsa, onun için her rüzgar uygundur.
lucius annaeus seneca.
lucius annaeus seneca.
devamını gör...
cumhurbaşkanlığı millet kütüphanesi
2020 senesinin başında açılmış 4 milyon basılı kaynak, milyonlarca elektronik kaynak ile türkiye'nin en geniş dermesine sahip kütüphanelerinden biridir.
mesleğin içinden biri olarak söylüyorum, inanılmaz donanımlar satın alındı. kurulan teknolojik sistemin, güvenlik önlemlerinin, ödünç iade işlem kabiliyetinin, akıllı raf, raf asansörü, kitap bandı vb maliyetlerin haddi hesabı yok. olmasın da. yatırım yapılacaksa ülkenin kütüphanesine yapılsın, diyanetine değil o ayrı. işletecek firma için de bir şeyler söyleyeyim; rüşdünü ispat etmiş, bunun altından kalkabilecek bir güçte. sistem çalışır yani. patlamaz o kesin.
ancaaaak;
bir ancak olmasa şaşardık di mi?*
kütüphanenin kütüphanecilik hizmetlerini gerçekleştirmesini, yayınların bibliyografik kayıtlarının oluşturulmasını ve düzenlenmesini, kayıt kalitesini ve dahi dermenin kendisini dünya ile paylaşacak marc standartlarını sağlayacak olan program "yerli ve milli" olduğu iddiası güden* boşluk doldurmaca esasına dayalı bir program. inanılmaz bir seçim gerçekten. yani şu mesleki olarak o kadar komik ki tam olarak ifade edebildim mi durumu emin değilim.
dünyanın en pahalı dış donanımına sahip bir şahin iç aksamı düşünün. motoru, freni falan. öyleli. yani.
mesleğin içinden biri olarak söylüyorum, inanılmaz donanımlar satın alındı. kurulan teknolojik sistemin, güvenlik önlemlerinin, ödünç iade işlem kabiliyetinin, akıllı raf, raf asansörü, kitap bandı vb maliyetlerin haddi hesabı yok. olmasın da. yatırım yapılacaksa ülkenin kütüphanesine yapılsın, diyanetine değil o ayrı. işletecek firma için de bir şeyler söyleyeyim; rüşdünü ispat etmiş, bunun altından kalkabilecek bir güçte. sistem çalışır yani. patlamaz o kesin.
ancaaaak;
bir ancak olmasa şaşardık di mi?*
kütüphanenin kütüphanecilik hizmetlerini gerçekleştirmesini, yayınların bibliyografik kayıtlarının oluşturulmasını ve düzenlenmesini, kayıt kalitesini ve dahi dermenin kendisini dünya ile paylaşacak marc standartlarını sağlayacak olan program "yerli ve milli" olduğu iddiası güden* boşluk doldurmaca esasına dayalı bir program. inanılmaz bir seçim gerçekten. yani şu mesleki olarak o kadar komik ki tam olarak ifade edebildim mi durumu emin değilim.
dünyanın en pahalı dış donanımına sahip bir şahin iç aksamı düşünün. motoru, freni falan. öyleli. yani.
devamını gör...
otobüslerin insanları uyutması
halk üzerinde daha da erk olabilmek adına hükümetin kurguladığı akıl almaz oyun. resmen halkı ayakta uyutuyorlar.
devamını gör...
domates davası
1820 de vuku bulan olay o zamanlar halk domatesin zehirli olduğuna inanıyormuş
tamam abi zehirli olduğuna inanıyorsunuz ama niye dava açtınız domatese
domatesin günahı ne
dava sonucu domates aklanmış nasıl mı buyrun
robert gibbon johnson, domateslerin savunması için mahkeme salonunda oturup bir sepet dolusu domates yedi. salem, new jersey'deki davada izleyiciler, johnson'ın ilk ısırıktan sonra ölmemesine çok şaşırmıştı.
tamam abi zehirli olduğuna inanıyorsunuz ama niye dava açtınız domatese
domatesin günahı ne
dava sonucu domates aklanmış nasıl mı buyrun
robert gibbon johnson, domateslerin savunması için mahkeme salonunda oturup bir sepet dolusu domates yedi. salem, new jersey'deki davada izleyiciler, johnson'ın ilk ısırıktan sonra ölmemesine çok şaşırmıştı.
devamını gör...
yabancı dil bilmeden yabancı müzik dinlemek
hadi ingilizceyi, almanca az da olsa anlayabiliyorum, ama fransızca hakkında gram bilgim yok.
ama çok güzel, napiyim.
ama çok güzel, napiyim.
devamını gör...
düğünlerin saçma oluşu
maalesef bir gerçektir.
ben yemin ederim düğün yapmayacağım.
yapacağım ama öyle bilinen düğünlerden yapmayacağım masraf ve israf.
zaten bunu böyle görmeyen bir kadınla evlenmem.
o paralarla gezerim dünyayı tanırım öğrenirim daha faydalı hareket ederim.
ruhani bir huzur sağlar en azından eşimle bana.
ben yemin ederim düğün yapmayacağım.
yapacağım ama öyle bilinen düğünlerden yapmayacağım masraf ve israf.
zaten bunu böyle görmeyen bir kadınla evlenmem.
o paralarla gezerim dünyayı tanırım öğrenirim daha faydalı hareket ederim.
ruhani bir huzur sağlar en azından eşimle bana.
devamını gör...
ömür boyu yetecek paran olsa çalışır mısın sorunsalı
boşuna burada veberci protestan ahlakı satmayın arkadaşlar.
bu çalışmanın kutsallığı safsataları, sermayenin ve egemenlerin işçi sınıfında rıza yaratmak için ortaya attığı lakırtılardan başka hiçbir şey değil.
içine düştüğümüz sistemde emeğimizi toplumsal emek zaman değeri ölçüsünce satmaktan başka hayatta kalma ihtimalimiz yok bizim. çünkü biz mülksüzleştirilenleriz. gerçekten bana ekonomi politik anlattırmayın, kapitalizmin üretim ilişkilerini ayak üstü tahlil etmek yeterli de olmaz zaten. o yüzden gidiniz azıcık okuyunuz.
(bkz: das kapital)
yani çok açık olayım, hayatta kalabilecek olsam ne diye 1 kendi heybeme 10 burjuvazinin heybesine koyarak çalışmak zorunda olduğum bu sistemde çalışmayı sürdüreyim?
zenginler benim ürettiğim artı değerle daha da mı zengin olsun?
velhasıl kelam emeğimi ve zamanımı satmadan hayatta kalabilecek olsam asla çalışmam. başka şeyler yaparım. okurum, yazarım ne biliyim, sınıfımın safına gücümü akıtırım. gider yoksul mahallelerde ücretsiz öğretmenlik yaparım tam zamanlı.
çalışmanın, sömürülmenin, emek ve zamanını satmanın övülecek, kutsanacak, güzellenecek bir tarafı yok arkadaşlarlar. protestan ahlakı zırvalıkları falan hep kapitalizmin egemenliğini perçinlemek için ortaya çıkmış şeyler, geçiniz bunları.
ha illa çalışılacaksa bunun tek adil ve güzel olan biçimi birlikte üretilip birlikte tüketildiği ihtimallerdedir. (bkz: komünizm)
bu çalışmanın kutsallığı safsataları, sermayenin ve egemenlerin işçi sınıfında rıza yaratmak için ortaya attığı lakırtılardan başka hiçbir şey değil.
içine düştüğümüz sistemde emeğimizi toplumsal emek zaman değeri ölçüsünce satmaktan başka hayatta kalma ihtimalimiz yok bizim. çünkü biz mülksüzleştirilenleriz. gerçekten bana ekonomi politik anlattırmayın, kapitalizmin üretim ilişkilerini ayak üstü tahlil etmek yeterli de olmaz zaten. o yüzden gidiniz azıcık okuyunuz.
(bkz: das kapital)
yani çok açık olayım, hayatta kalabilecek olsam ne diye 1 kendi heybeme 10 burjuvazinin heybesine koyarak çalışmak zorunda olduğum bu sistemde çalışmayı sürdüreyim?
zenginler benim ürettiğim artı değerle daha da mı zengin olsun?
velhasıl kelam emeğimi ve zamanımı satmadan hayatta kalabilecek olsam asla çalışmam. başka şeyler yaparım. okurum, yazarım ne biliyim, sınıfımın safına gücümü akıtırım. gider yoksul mahallelerde ücretsiz öğretmenlik yaparım tam zamanlı.
çalışmanın, sömürülmenin, emek ve zamanını satmanın övülecek, kutsanacak, güzellenecek bir tarafı yok arkadaşlarlar. protestan ahlakı zırvalıkları falan hep kapitalizmin egemenliğini perçinlemek için ortaya çıkmış şeyler, geçiniz bunları.
ha illa çalışılacaksa bunun tek adil ve güzel olan biçimi birlikte üretilip birlikte tüketildiği ihtimallerdedir. (bkz: komünizm)
devamını gör...