avusturyalı fizikçi ludwig boltzmann tarafından tanımlanmış olan, mutlak sıcaklık ile kinetik enerji arasındaki ilişkiyi tanımlayan ve k harfiyle gösterilen sayı.

yaklaşık olarak 1.3807 x 10-²³ m².kg.s-².k-¹ değerindedir.
devamını gör...

''en zengin 62 kişinin, dünyanın %50’sine tekabül eden 3,6 milyar insanla eşit mal varlığına sahip olduğu bir dünyada yaşıyoruz. en zengin 20 ülkenin geliri, en fakir 20 ülke gelirinin tam 46 katı daha fazla.'' bu adaletsizlik sizi rahatsız etti değil mi? eşitsizlik öyle bir hal almış ki, dünyadaki 5 yaşının altındaki çocuk ölümlerinin sayısının bile arasında uçurum kadar fark var. yaşam süresinden bahsetmiyorum bile.

2017 united nations publications verilerine göre, 5 yaş altı çocuk ölümlerinin küresel ortalaması %3.9 iken, sadece somali'de ortalama %12.7, izlanda'da ise %0.21'dir. yüzdeler arasındaki eşitsizliğin elbette birçok nedeni var ve temelde sosyo-ekonomik faktörler yatıyor. çocuklar temiz suya ve yiyeceğe ulaşmakta güçlük çekiyor. hatta doğrusunu söyleyeyim mi? ulaşamayıp ölüyor! konaklamanın kaliteli olmamasından ve kızamık'tan bahsetmiyorum bile. evet, 21. yüzyılda hala kızamıktan ölen çocuklar var çünkü bu ülkeler tıpta gelişmemiş, dolayısıyla aşılama da olmuyor. anne faktörü de önemli tabii. anne gebeyken çalıştığı ve yeterli beslenemediği için çocuğunun bağışıklık sistemi de dirençli olmuyor.

insanlar bu kadar açgözlü bir haldeyken küresel eşitsizlik son bulmayacaktır hatta birçok konuda katlanarak artacaktır.
devamını gör...

--- alıntı ---
abd'liler bu süreci deneyimledi zaten.
(bkz: donald trump)
--- alıntı ---

bu yoruma aşırı katıldığımı söylemek istiyorum. *

ve olucak diye bir kelime türkçede bulunmamaktadır.
devamını gör...

''şiir, edebiyat dünyasının hükümdarıdır. gerisi hikaye ve romandır.''

en değerli şeyler, hep nadir bulunur. okyanusun dibi keşfedilmemiş birçok güzellikle doludur, keşfedebilen kaç kişi vardır, ya da kendi gözleriyle gören? şiir de öyledir. okyanusun dibindeki bir hazine gibidir, onu az kişi keşfetmiştir.

elbet ünlü şairlerimizin kitapları daha fazla satılıyor fakat başlıktan yola çıktığımızda eğer 500 basım varsa, en az 500 de sadık okuyucu var demektir. yani hazineyi keşfeden 500 kişi vardır. bırakın bize kalsın bu güzellik, okumak isteyenlere her zaman kapımız açık fakat bırakın bize özel kalsın. nasıl olsa hiçbir şey değişmeyecek, en azından keyif almaya devam edelim.
devamını gör...

sigma isimli yazar arkadaşımızın ukdesi.

web sitenizin google arama motoru'nda daha önde olmasını sağlayacak olan kurallardır.

yani sitenizin arama yapıldıktan sonraki sıralamasını belirleyen bir algoritmadır.

buradan.
devamını gör...

jerzy kosinski‘nin muhteşem ustalığı olan kitabın film uyarlaması yönetmen hal ashby harika bir film çıkarırken, peter sellers‘ın muhteşem oyunculuğunu konuşturduğu bir filmdir. maalesef son filmi bu filmin ardından vefat etmiştir.
konusuna gelecek olursak :

chance toplumdan uzak yaşayan kendisini sömüren bir insanın yanında bahçivanlık yapmaktadır. bahçeyle uğraşmadığı zamanlarda yaptığı tek iş tv izlemek olan chance ev sahibinin beklenmedik ölümü sonrasında kendini bir anda bir eğlencenin ortasında bulur. bu noktadan sonra insanın karnını ağrıtan bir komedi fastivaline dönüşen film peter sellers'in nasıl harika kullanılacağını bizlere gösteriyor çünkü heykellerin işaret ettiği yerlere gitmeye çalışan , cebinde kumandasıyla gezip her televizyona tutan bu hafif zeka özürlü adamın işleri üst üste rast gider. önce çok zengin bir işadamı ile birlikte olan kadın buna arabası ile çarpar ve evine götürür orada insanlara kendisini sevdiren chance amerikan başkanı ile bile konuşur . bu noktadan sonra resmen politik kara mizaha kavuşan film aslında cahil bir adam olan chance ve onun yaptığı çıkarımları anlatır. amerika başkanına ekonomik olarak tavsiye verdiği sahnelerde ise resmen gülmekten yarılırsınız. yani ne kadar kelime dağarcığınız zekanız ve toplumsal becerileriniz gelişmemiş olursa olsun bir şans kovalayabilirsiniz.
devamını gör...

kupa kızı ve sinek valesi kendimce yorumladım.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
bi de bu var
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

küçükken rumların yoğun yaşadığı bir yerde yaşardım. bir bakkalımız vardı mesela 'kürt mehmet amca' kürt ne demek bilmezdim. diğer mehmet'lerden ayırmak için kullanılan bir lakap sanardım. günaydın kürt mehmet amca diye girerdik her sabah bakkala, her sabah bana ve rum arkadaşlarıma kocaman gülümsemesiyle karşılık verirdi. ergenliğimde başka bir yere taşındık ve ben paskalyanın aslında bizim bayramımız olmadığını, kürtçe diye bir dil olduğunu, yumurta boyamanın, ya da insanlara kürt - türk - rum demenin yanlış anlaşılabileceğini öğrendim. o kadar üzüldüm ki. ne kadar mutluyduk oysa biz o küçük semtte. kimse birbirini yanlış anlamaz, herkes birbirinin inancına, milliyetine saygı duyar, birlikte kutlar, birlikte üzülürdük. kiliseden, cem evinden ve camiden kaldırılan cenazeleri, evlerine yakın olduğu için sanardım ben, ölülerin bile ayrıştırıldığını bilmezdim.

anneme ve babama en büyük minnetim bu yöndedir. beni ve kardeşimi, insanları ayrıştırmadan kabul etmeyi öğrettiler. dilerim böyle ebeveynler artar.

zihniyetlerinizden öperim tatlışlar!
devamını gör...

bir yetenektir. analitik düşünme becerisi insanı daha mantıklı bir birey yapar.
hatta bazı bölümler için çok önemlidir. sınavlarda direkt bunu ölçerler.

bir problemi veya meseleyi tümden düşünerek düşünmektir. her bilgiyi her konuyu ayrı ayrı ele alıp düşünmek gerekir.
devamını gör...

bol bol dinlenmek.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

1855 yılının ocak ayında “ sıcak bir kış gününde” gerard de neval kendi hikayesine noktayı kendisi koyar. büyülü bir şiir dili vardır neval’in ve bu kasar büyük bir yetenek uyuşturucu kullanmasına neden olan bir lanete dönüşmüştür zamanla. birkaç kez akıl hastanesine girer ve ordan çıkar yepyeni şiirler yazmak için. şöyle bir şiir takılı kalmış aklımıza:

“siyahın gezginiyim: her gün daha derine.
yanar akşamla caddede vebalı lâmbalar,
bezgin, sıkıntıyla bakar herkes benzerine;
(…)
ne yapsak silinmiyor ruhtan geçmişin izi
yaşamak kadar ölüm de çağırıyor bizi,
geçiyorum sokağı fenerle konuşarak
hem yaşamın imidir hem ölümün her fener”

neval bir gün eski bir sevgilisini eşi ve çocukları ile piknik yaparken görür ve bir kıskançlık krizi yaşar. kravatını gevşetir biraz soluk alabilmek için. o gece teyzesine bir pusula yazan neval şöyle söyler: “bu akşam beni bekleme, çünkü gece kara ve ak olacak..."

şiirdeki fener diye adlandırılan sokak lambasını hatırlıyor musunuz? ya gevşettiğini kravatı? işte o “ sıcak kış günü” neval o kravatla kendini o sokak lambasına astı. hala şairler o lambanın önünde saygı duruşunda bulunur büyük şair için.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

''eğer bir gün bilim ve ben ters düşer isem bilimi seçin.''
devamını gör...

babam anneme abla diyormuş yani her şekilde oluru var gibi.
devamını gör...

"bizim ilişkimiz, yetenekli ama istikrarsız forvetler gibi değil, bir günde yedi yarış kazanan halis karataş gibi olacak krem karamelli dondurmam." yavuz .

"bizde dağcılık aile mesleği mesela benim halamı dağa kaldırmışlar." ismail abi.
devamını gör...

sağlık sektörüyle ilgili tüm meslekler.
devamını gör...

görmek istem'i'yen bakmayacak kardeş. kıllarımızı almak zorunda değiliz neksfiliş akım yapınca oke anadolu yiğidosu yapınca auuuuuv.
devamını gör...

kafa sözlük'ün sloganı olabilecek bir cümle.*
devamını gör...

bir soru.

herhangi yeni bir şey öğreneceğim türden ne varsa seviyorum.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim