öz güveni yüksek insanların diğer insanlara güzel gelmesi
fiziki anlamda çok da 'vay anasını' olmayan ancak kendinden emin duruşlu kadın/erkeklerin güzel/yakışıklı bulunması durumu.
*
*
devamını gör...
tengri biz menemen
tanrıya tevekkül ile açlık arasında gidip gelmekten kafası karışmış türk beyanı.
menemen tabi. hem de acılı. şöyle ekmekle sıyırıcan tavanın kenarından kenarından. üff.
menemen tabi. hem de acılı. şöyle ekmekle sıyırıcan tavanın kenarından kenarından. üff.
devamını gör...
canım aliye ruhum filiz
sabahattin ali'nin eşi aliye ve kızı filiz'e yazdığı mektupların bulunduğu bir kitaptır. (bkz: sabahattin ali)
daha önce, acaba sabahattin ali nasıl bir eştir, nasıl bir babadır diye düşündüyseniz bu kitabı okuyabilirsiniz.
daha önce, acaba sabahattin ali nasıl bir eştir, nasıl bir babadır diye düşündüyseniz bu kitabı okuyabilirsiniz.
devamını gör...
uludağ sözlük
köy okuluna kitap yardımı yapmamız zorlarına gitmiş birilerinin b***luyolar*. galiba gerçekten doğru yerdeyim canım kafa sözlük *
devamını gör...
nisan hakan özkan
şahsını çok samimi bulduğum, dergiden ziyade kendisini instagram hikayeleriyle tanıtan, takipçilerini çok memnun eden karikatürist, ressam.
devamını gör...
türkiye'den defolup gitmek
umarım diyorum ve kalbim kırık bir şekilde bu başlıktan uzaklaşıyorum.
devamını gör...
yoldaş benjamin franklin ölürse dağıtılacak yemek
(bkz: tombul efes)
devamını gör...
yazarların liseyi bitirdiği sene
sitede baya bir dinozor varmış 2020 yazmaya utandım
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının şiirleri
biz yetmişliler seksenliler,
hüzünlü mahzun bir nesildik biz,
yetmişliler seksenliler.
büyüklerimiz az sevdi bizi,
küçüklerimiz az saydı.
bir yanımız hep ezik kaldı,
ondan bitmiyor eskileri anmalarımız.
*elma kokan salon*
hüzünlü mahzun bir nesildik biz,
yetmişliler seksenliler.
büyüklerimiz az sevdi bizi,
küçüklerimiz az saydı.
bir yanımız hep ezik kaldı,
ondan bitmiyor eskileri anmalarımız.
*elma kokan salon*
devamını gör...
the power of the dog
bir western sanat draması.
çiftlik sahibi iki kardeş var. phil tam bir maço erkek olarak karşımıza çıkıyor filmin başında. filmin devamı ve sonunda görüyoruz ki kendisine örnek aldığı kişiyle eş cinsel bir deneyim yaşamış, bunun psikolojik buhranlarını atlatamayan ve zamanın şartlarından dolayı bunu bastırıp yalan bir maskülen-alfa erkek karakterinin arkasına saklamış. ayrıca iyi eğitimli biri olduğunu da öğreniyoruz.
kardeşi george belkide bu hikayeyi bildiği ve phil'in yarattığı sahte dünya ve kişilikten sıkılmış olacak ki kardeşiyle arası pek sıcak değil. rose ile taşınıp hızlıca evleniyorlar. sakin, kibar ve kendisini sosyeteye kabul ettirmek isteyen bir kişi.
rose, kocası kendini asmış ve dul kalmış bir restoran işletmecisi. oğlu biraz feminen olmasına rağmen ona hep destek olmuş. george ile evlenip çiftliğe geliyor. hem phil'in baskılarına hemde yeni hayatına alışamıyor ve kendini içkiye veriyor.
peter feminen bir doktor adayı. babasının ölümünde parmağı olabileceği filmde bazı sahnelerde seyirciye aktarılmış. annesine çok bağlı ve zamanın toplumuna aykırı bir tip. filmde sonradan anlayacağımız şekilde aslında hep cinayete hazırlıyor kendini. en sonunda da phil yani problemi ortadan kaldırarak annesine ve kendisine rahat bir gelecek hazırlıyor.
ayrıca homofobik bireyler için gerilim filmi türündedir desek yanlış olmaz :)
çiftlik sahibi iki kardeş var. phil tam bir maço erkek olarak karşımıza çıkıyor filmin başında. filmin devamı ve sonunda görüyoruz ki kendisine örnek aldığı kişiyle eş cinsel bir deneyim yaşamış, bunun psikolojik buhranlarını atlatamayan ve zamanın şartlarından dolayı bunu bastırıp yalan bir maskülen-alfa erkek karakterinin arkasına saklamış. ayrıca iyi eğitimli biri olduğunu da öğreniyoruz.
kardeşi george belkide bu hikayeyi bildiği ve phil'in yarattığı sahte dünya ve kişilikten sıkılmış olacak ki kardeşiyle arası pek sıcak değil. rose ile taşınıp hızlıca evleniyorlar. sakin, kibar ve kendisini sosyeteye kabul ettirmek isteyen bir kişi.
rose, kocası kendini asmış ve dul kalmış bir restoran işletmecisi. oğlu biraz feminen olmasına rağmen ona hep destek olmuş. george ile evlenip çiftliğe geliyor. hem phil'in baskılarına hemde yeni hayatına alışamıyor ve kendini içkiye veriyor.
peter feminen bir doktor adayı. babasının ölümünde parmağı olabileceği filmde bazı sahnelerde seyirciye aktarılmış. annesine çok bağlı ve zamanın toplumuna aykırı bir tip. filmde sonradan anlayacağımız şekilde aslında hep cinayete hazırlıyor kendini. en sonunda da phil yani problemi ortadan kaldırarak annesine ve kendisine rahat bir gelecek hazırlıyor.
ayrıca homofobik bireyler için gerilim filmi türündedir desek yanlış olmaz :)
devamını gör...
1999 yılında ölen kişiler
milenyum çağını görememiş kişilerdir.
hoş görenlerde de bir numara yok zaten.
hoş görenlerde de bir numara yok zaten.
devamını gör...
chernobyl
chernobyl nükleer felaketi hakkında farklı bakış açıları kazandıracak bir mini dizi. oyuncu seçimleri o dönemde yaşamış gerçek kişilere çok benzediği için gerçekçiliği artıyor. dizi bitiminden sonra şu ikilinin hayatlarını iyice araştırma ihtiyacı hissediyorsunuz.
--! spoiler !--
valery legasov
boris shcherbina
--! spoiler !--
--! spoiler !--
valery legasov
boris shcherbina
--! spoiler !--
devamını gör...
normal sözlük'te gündem konularının konuşulmaması
dikkat ettim de sol frame de hiç gündem konuları konuşulmuyor varsa bile tek tük başlıklar. biraz gündem konuları tartışılsa, biraz siyaset konuşulsa ya da gündemdeki olayları tartışsak çok süper bir ortam olur. yazarlar ne siyaset konularına giriyor ne de gündemdeki olayları tartışıyor. benim bildiğim sözlük konsepti bu şekildi. bakıyorum başlıklara sırasıyla; sigarayı bırakmak isteyenlere tavsiyeler, düğün yapmak istemeyen gelin vb başlıklar var.
edit: artık gündem konuları da konuşulduğuna göre bu başlık biraz anlamsız kalmıştır.*
edit: artık gündem konuları da konuşulduğuna göre bu başlık biraz anlamsız kalmıştır.*
devamını gör...
robowar
bruno mattei'nin yönettiği 1988 yapımı aksiyon,bilim kurgu filmidir.sonraki bir çok yapıma ilham kaynağı olmuştur.
devamını gör...
sen kimsin radyo yayını
eski erkek arkadaşım intihara meyilliydi. hatta 1 kez denemişti benimle tanışmadan önce.
tanıştığımızda hiçbir şekilde hiçbir şeyden keyif almıyordu. günlerce dışarı çıkmıyordu mesela. attığım mesajlara dönmüyor ya da 1 gün sonra dönüyordu. doktorun teşhisi "depresyon artık senin yaşam stilin hâline gelmiş" idi. o derece yerleşmişti yani hayatına bu durum.
ne yapacağımı çok da bilmiyordum aslında. her ne kadar bu "haydi dışarı çık" mevzusu eleştirilse de, dışarıya çıkmanın, doğada zaman geçirmenin bu tip hastalıklarda tedavi edici olduğuna dair bir şeyler okudum o dönem. şansımı denemek istedim. arıyordum "haydi çıkalım" diye. asla istemiyordu. her şeyi göze alarak zorluyordum. en sonunda "lanet gitsin tamam" moduna girdiği için kabul ediyordu ama günün sonunda her seferinde çok daha iyi dönüyordu eve. dışarıda olmak, sevdiği bir insanla olmak iyi geliyordu çünkü.
biraz uzun sürmekle beraber o süreç, 5 senenin sonunda çok daha iyi bir noktadaydık. yani demem o ki gerçek sevgi insanlara birçok durumda iyi geliyor. ben ona zerre kadar iyi geldiysem -ki geldiğimi biliyorum- bunun nedeni tamamen ona olan büyük sevgim ve bunu ona gösteriyor oluşumdu. böyle durumlarda sevildiğini bilmek bir insan için çok ama çok önemli bence.
her ne kadar hâlâ depresyon belirtileri gösterse de asla eskisi kadar kötü durumda ve karamsar değil.
tabii ki profesyonel bir yardım gerekiyor ama etrafınızda böyle insanlar varsa, onlara ne kadar sevildiklerini göstermeyi sakın ihmal etmeyin derim. elinizden gelenin belki de en iyisi bu olacak çünkü.
tanıştığımızda hiçbir şekilde hiçbir şeyden keyif almıyordu. günlerce dışarı çıkmıyordu mesela. attığım mesajlara dönmüyor ya da 1 gün sonra dönüyordu. doktorun teşhisi "depresyon artık senin yaşam stilin hâline gelmiş" idi. o derece yerleşmişti yani hayatına bu durum.
ne yapacağımı çok da bilmiyordum aslında. her ne kadar bu "haydi dışarı çık" mevzusu eleştirilse de, dışarıya çıkmanın, doğada zaman geçirmenin bu tip hastalıklarda tedavi edici olduğuna dair bir şeyler okudum o dönem. şansımı denemek istedim. arıyordum "haydi çıkalım" diye. asla istemiyordu. her şeyi göze alarak zorluyordum. en sonunda "lanet gitsin tamam" moduna girdiği için kabul ediyordu ama günün sonunda her seferinde çok daha iyi dönüyordu eve. dışarıda olmak, sevdiği bir insanla olmak iyi geliyordu çünkü.
biraz uzun sürmekle beraber o süreç, 5 senenin sonunda çok daha iyi bir noktadaydık. yani demem o ki gerçek sevgi insanlara birçok durumda iyi geliyor. ben ona zerre kadar iyi geldiysem -ki geldiğimi biliyorum- bunun nedeni tamamen ona olan büyük sevgim ve bunu ona gösteriyor oluşumdu. böyle durumlarda sevildiğini bilmek bir insan için çok ama çok önemli bence.
her ne kadar hâlâ depresyon belirtileri gösterse de asla eskisi kadar kötü durumda ve karamsar değil.
tabii ki profesyonel bir yardım gerekiyor ama etrafınızda böyle insanlar varsa, onlara ne kadar sevildiklerini göstermeyi sakın ihmal etmeyin derim. elinizden gelenin belki de en iyisi bu olacak çünkü.
devamını gör...
durante la tormenta
sürekli karşıma çıkıp hep erteledigim filmdi kendisi. resmen soluksuz izleniyormuş son zamanlarda izlediğim ennn iyi film diyebilirim, zamanda yolculuk yapılan, anlaşılması zor olan yada baştan sonu belli olmayan filmleri seviyorum. izlerken insanın tüylerini diken diken ediyor ve bittiğinde zamanınızın boşa gitmediğini hissettiriyor diyebilirim..
devamını gör...
sözlük yazarlarının evdeki konumu
keyfimin baş kahyasıyım...
devamını gör...

