sözlerimi geri alamam
insanın suratına tokat gibi tebessüm çarpan şarkıdır.
müziğin üstünde usul usul yürüyen sözler sizi mest eder.
bu şarkıyı dinlerken ihya olmamak ne mümkün değerli dostum ivan değil mi.
müziğin üstünde usul usul yürüyen sözler sizi mest eder.
bu şarkıyı dinlerken ihya olmamak ne mümkün değerli dostum ivan değil mi.
devamını gör...
behiç erkin
milli mücadele kahramanlarından birisi olan behiç erkin aynı zamanda mustafa kemal'in yakın arkadaşlarından bir tanesidir.
ama onu öne çıkaran en önemli özelliklerinden birisi 2. dünya savaşı sırasında nazi zulmünden kurtardığı hayatlardır.
fransa, nazi işgali altındayken, behiç erkin türkiye cumhuriyeti'nin fransa büyükelçiliği görevini icra etmekteydi. nazilerin fransa'daki yahudileri, toplama kamplarına gönderme kararı almasından sonra büyük bir cesaret örneği göstererek, takriben 20 bine yakın yahudi'nin kuvvetle muhtemel gaz odalarında son bulacak, acı macerasının önüne geçmiştir.
kurtarılan yahudilerin bir kısmı türkiye vatandaşıdır, fransa'ya yerleşmiş ve orada yaşamaya başlamışlardır. bu ilk grubu kurtarması diğerlerine göre daha kolay olmuştur zira ''türkiye cumhuriyeti devleti''nin savaşta tarafsız olduğunu belirtmiş ve türk yahudilerine kimsenin dokunamayacağını, alman işgal güçlerine açıkça deklare etmiştir. serüven de böyle başlamıştır. bu olayı duyan daha önce türkiye'de yaşamış ama vatandaşlıkları düşmüş olan yahudi kökenli eski vatandaşlarımızda behiç erkin'e sığınmış ve ondan bir hal çare bulmasını istemiştir. bu ikinci gruba ise peyderpey türk vatandaşlık belgesi dağıtarak, fransa'dan güvenli bir şekilde çıkmalarını sağlamıştır.
üçüncü grubu ise türkiye ile hiç bir bağı olmayan yahudiler oluşturur. bunlara şüpheleri üzerlerine çekmemeleri için kendilerini ifade edebilecek kadar türkçe öğretilmiş ve sonrasında türk vatandaşlık belgesi verilerek, hayatları garanti altına alınmıştır.
anlatılanlara göre; behiç erkin'in vatandaşlık belgesi verdiği bir yahudi, alman askerlerince autcwitz toplama kampına götürülür. durumdan bir şekilde haberdar olan behiç erkin olayın peşini bırakmaz ve söz konusu şahsın kamptan çıkarılmasını sağlar. bu tarz sıkıntıların yaşanabildiğini/yaşanabileceğini gördüğü içinde daha kapsamlı bir araştırma başlatır. bu durumda olan yüzden fazla vatandaşımız vardır. gerekli diplomatik girişimlerde bulunarak vatandaşlarımızı, kamplardan çıkarır ve türkiye'den gönderilen bir tren ile ülkeye geri dönmelerini sağlar.
tabi burada şu nokta önem arz ediyor; pierre lazereff'in yazdığı, fransa'da basın rezaletleri adlı kitapta -türkçe çevirisini şevket rado yapmıştır- dönem fransasında yaşanan jurnalciliği çok güzel anlatılır; yahudilerin; gazeteler, vatandaşlar ve devlet organlarınca nasıl nazilere ihbar edildiği örnekleri ile işlenir.
fransa basını, toplumu ve devlet aygıtları kendi vatandaşlarının kellesini nazilere altın tepside sunarken, behiç erkin ve dolayısı ile türk devleti onlara böyle bir ortamda kucak açmış ve onları nazi mezaliminden kurtarmıştır.
böyle bir durumda ise insanı üzen şey ne yazık ki şu oluyor; oscar shindler saygı duyulacak bir insan, elbette yaptıkları yadsınamaz lakin onun yaptıkları üzerinden çekilen film sayesinde tüm dünya bu şahsı tanıyor. tanınırlığı türkiye'de bile behiç erkin'den daha fazladır. kendi değerlerimizi unutmakta ve unutturmakta üzerimize yok. bu pek çok alanda başarı ile icra ettiğimiz bir gaflet hali. şöyle bir hikaye eloğlunda olacak, bundan neler neler çıkarırlardı. yazık ki çok yazık...
bu konu ile ilgili emir kıvırcık'ın yazdığı ''büyükelçi'' adlı bir kitap var. behiç erkin'in hayatının özellikle o dönemine ilişkin ayrıntıları ele alıyor. kendisinin adını daha önce duymamış olan arkadaşların şayet merak ediyorlarsa, meraklarını gidermeleri açısından bu kitabı okumaları iyi olur diye düşünürüm. şimdiden iyi okumalar.
ama onu öne çıkaran en önemli özelliklerinden birisi 2. dünya savaşı sırasında nazi zulmünden kurtardığı hayatlardır.
fransa, nazi işgali altındayken, behiç erkin türkiye cumhuriyeti'nin fransa büyükelçiliği görevini icra etmekteydi. nazilerin fransa'daki yahudileri, toplama kamplarına gönderme kararı almasından sonra büyük bir cesaret örneği göstererek, takriben 20 bine yakın yahudi'nin kuvvetle muhtemel gaz odalarında son bulacak, acı macerasının önüne geçmiştir.
kurtarılan yahudilerin bir kısmı türkiye vatandaşıdır, fransa'ya yerleşmiş ve orada yaşamaya başlamışlardır. bu ilk grubu kurtarması diğerlerine göre daha kolay olmuştur zira ''türkiye cumhuriyeti devleti''nin savaşta tarafsız olduğunu belirtmiş ve türk yahudilerine kimsenin dokunamayacağını, alman işgal güçlerine açıkça deklare etmiştir. serüven de böyle başlamıştır. bu olayı duyan daha önce türkiye'de yaşamış ama vatandaşlıkları düşmüş olan yahudi kökenli eski vatandaşlarımızda behiç erkin'e sığınmış ve ondan bir hal çare bulmasını istemiştir. bu ikinci gruba ise peyderpey türk vatandaşlık belgesi dağıtarak, fransa'dan güvenli bir şekilde çıkmalarını sağlamıştır.
üçüncü grubu ise türkiye ile hiç bir bağı olmayan yahudiler oluşturur. bunlara şüpheleri üzerlerine çekmemeleri için kendilerini ifade edebilecek kadar türkçe öğretilmiş ve sonrasında türk vatandaşlık belgesi verilerek, hayatları garanti altına alınmıştır.
anlatılanlara göre; behiç erkin'in vatandaşlık belgesi verdiği bir yahudi, alman askerlerince autcwitz toplama kampına götürülür. durumdan bir şekilde haberdar olan behiç erkin olayın peşini bırakmaz ve söz konusu şahsın kamptan çıkarılmasını sağlar. bu tarz sıkıntıların yaşanabildiğini/yaşanabileceğini gördüğü içinde daha kapsamlı bir araştırma başlatır. bu durumda olan yüzden fazla vatandaşımız vardır. gerekli diplomatik girişimlerde bulunarak vatandaşlarımızı, kamplardan çıkarır ve türkiye'den gönderilen bir tren ile ülkeye geri dönmelerini sağlar.
tabi burada şu nokta önem arz ediyor; pierre lazereff'in yazdığı, fransa'da basın rezaletleri adlı kitapta -türkçe çevirisini şevket rado yapmıştır- dönem fransasında yaşanan jurnalciliği çok güzel anlatılır; yahudilerin; gazeteler, vatandaşlar ve devlet organlarınca nasıl nazilere ihbar edildiği örnekleri ile işlenir.
fransa basını, toplumu ve devlet aygıtları kendi vatandaşlarının kellesini nazilere altın tepside sunarken, behiç erkin ve dolayısı ile türk devleti onlara böyle bir ortamda kucak açmış ve onları nazi mezaliminden kurtarmıştır.
böyle bir durumda ise insanı üzen şey ne yazık ki şu oluyor; oscar shindler saygı duyulacak bir insan, elbette yaptıkları yadsınamaz lakin onun yaptıkları üzerinden çekilen film sayesinde tüm dünya bu şahsı tanıyor. tanınırlığı türkiye'de bile behiç erkin'den daha fazladır. kendi değerlerimizi unutmakta ve unutturmakta üzerimize yok. bu pek çok alanda başarı ile icra ettiğimiz bir gaflet hali. şöyle bir hikaye eloğlunda olacak, bundan neler neler çıkarırlardı. yazık ki çok yazık...
bu konu ile ilgili emir kıvırcık'ın yazdığı ''büyükelçi'' adlı bir kitap var. behiç erkin'in hayatının özellikle o dönemine ilişkin ayrıntıları ele alıyor. kendisinin adını daha önce duymamış olan arkadaşların şayet merak ediyorlarsa, meraklarını gidermeleri açısından bu kitabı okumaları iyi olur diye düşünürüm. şimdiden iyi okumalar.
devamını gör...
konuşacak hiç kimsesi olmayan insan
yavaş yavaş azalıyor etrafımdaki insanlar ama beni korkutan insanların hayatımdan eksilmesi değil. yaşanan bu durumu hiç umursamıyor olmam. *
t: zor bir durum.
t: zor bir durum.
devamını gör...
sözlük yazarlarının garip özellikleri
konumunu bildiğim halde navigasyondan gideceğim yeri adım adım takip etmekten aşırı keyif alıyorum
devamını gör...
gerçek
tanım olarak varlığı yadsınamayan bir durum, bir olgu, bir nesne veya nitelik olarak var olan anlamı vardır.
gerçekle doğruyu ayırt etmek gerekir. gerçek varsayımlarla olmaz. ama doğruyu varsayabilirsiniz.
örnek verecek olursak inandıklarınız gerçek değil doğrudur. yani sizin doğrularınız. ama gerçek öyle birşey değildir. nasıl ki gülün kokusu vardır. işte bu gerçektir.
gerçekle doğruyu ayırt etmek gerekir. gerçek varsayımlarla olmaz. ama doğruyu varsayabilirsiniz.
örnek verecek olursak inandıklarınız gerçek değil doğrudur. yani sizin doğrularınız. ama gerçek öyle birşey değildir. nasıl ki gülün kokusu vardır. işte bu gerçektir.
devamını gör...
şişme pezevenk osman
ferhan şensoy dehasının en güzel örneklerinden biri olan pardon filminde nefret edilesi bir karakter olsa da arada bir insanlarda sempati de uyandırabilen, akıllara kazınıp ölümsüzlüğe hak kazanmış karakterdir.

gardiyan osman yolunu bulmak konusunda oldukça başarılı ve azimli bir adamdır. para üstü verme konusunda kesin bir tavrı vardır: onun bulunduğu yerde para üstü olmaz. sigara alınacaksa eğer verilen her para tamdır ve ucu ucuna yeter.
mahkumlara dışarıdan getiremeyeceği hiçbir şey yoktur ve yıllardır haksız yere hapis yatmakta olan ibrahim, muzaffer ve aydın biraz dolar bozdurup latekis denen bir dalgadan yapılmış olan şişme kadın sipariş etmek istediklerinde bu iş için en uygun adam gardiyan osman’dır. osman şişme kadını getirir ama üç arkadaşa teslim edemeden suçsuzlukları anlaşılan arkadaşlar özgür kalır.
elbette ki ne şişme kadını ne paralarını geri alabilirler. osman bu şişme kadınını ona hediyeleri olacağını söyler ve şişirip şişirip yaptırmak gibi bir planı olduğunu da ekler. zaten öncesinde kendisi de denemek için bir kez yapmıştır.
bu muhteşem ticari planla birlikte de asıl ismini kazanır. bir kahramanlık yaparak ad kazanan osman artık şişme pezevenk osman’dır.

gardiyan osman yolunu bulmak konusunda oldukça başarılı ve azimli bir adamdır. para üstü verme konusunda kesin bir tavrı vardır: onun bulunduğu yerde para üstü olmaz. sigara alınacaksa eğer verilen her para tamdır ve ucu ucuna yeter.
mahkumlara dışarıdan getiremeyeceği hiçbir şey yoktur ve yıllardır haksız yere hapis yatmakta olan ibrahim, muzaffer ve aydın biraz dolar bozdurup latekis denen bir dalgadan yapılmış olan şişme kadın sipariş etmek istediklerinde bu iş için en uygun adam gardiyan osman’dır. osman şişme kadını getirir ama üç arkadaşa teslim edemeden suçsuzlukları anlaşılan arkadaşlar özgür kalır.
elbette ki ne şişme kadını ne paralarını geri alabilirler. osman bu şişme kadınını ona hediyeleri olacağını söyler ve şişirip şişirip yaptırmak gibi bir planı olduğunu da ekler. zaten öncesinde kendisi de denemek için bir kez yapmıştır.
bu muhteşem ticari planla birlikte de asıl ismini kazanır. bir kahramanlık yaparak ad kazanan osman artık şişme pezevenk osman’dır.
devamını gör...
troller yokken sözlüğün çok sıkıcı olması
kusura bakmayın da sözlüğün mebus paltosu dışında güldürüp eğlendiren trol niteliğindeki yazarı mı var?
lucifer ve abdul sadece sekse olan düşkünlüklerini ve eleştirebilecekleri kadınları yazıyorlar. vay efendim süper ince siyah külotlu çorapmış. adamın en çok entry girdiği başlığa bakın yahu!
lucifer ve abdul sadece sekse olan düşkünlüklerini ve eleştirebilecekleri kadınları yazıyorlar. vay efendim süper ince siyah külotlu çorapmış. adamın en çok entry girdiği başlığa bakın yahu!
devamını gör...
duyulduğunda koşarak kaçılması gereken cümleler
“kanka önümüzdeki ayın başında istanbula geleceğim bi haftalığına falan kalacak bi yer nasıl ayarlarız?” *
hoş ben evime birileri gelsin gitsin severim de insanların hoyratlığından gına geldi. haber vermeden bir arkadaşını da getirir, tek gelir diğer gün bir arkadaşıyla gelir, kanka yarın gelemeyebilirim sana der gece mesaj çeker uyumadın demi geliyorum diye mecbur beklersin, üç gün der bir hafta olur, bir hafta der iki hafta olur, senin için gelmiş gibi bütün işlerine rağmen birlikte gezesiniz ister. bunlardan sebep çok sevdiğim arkadaşlarım hariç telefonda bunu duyduğum an tünele giriveriyorum. bikaç hafta tünelden çıkmıyorum. şu an tünelden bile yazıyor olabilirim. keşke upuzun bir tünel olsam da bu hoyratlığa maruz kalmasam.*
hoş ben evime birileri gelsin gitsin severim de insanların hoyratlığından gına geldi. haber vermeden bir arkadaşını da getirir, tek gelir diğer gün bir arkadaşıyla gelir, kanka yarın gelemeyebilirim sana der gece mesaj çeker uyumadın demi geliyorum diye mecbur beklersin, üç gün der bir hafta olur, bir hafta der iki hafta olur, senin için gelmiş gibi bütün işlerine rağmen birlikte gezesiniz ister. bunlardan sebep çok sevdiğim arkadaşlarım hariç telefonda bunu duyduğum an tünele giriveriyorum. bikaç hafta tünelden çıkmıyorum. şu an tünelden bile yazıyor olabilirim. keşke upuzun bir tünel olsam da bu hoyratlığa maruz kalmasam.*
devamını gör...
kafa izninde
sevdiğim bazı yazarların profilinde yazan cümle.
sevdiğim bazı yazarlar bu cümlenin profillerinde yazmasını istiyormuş.
umarım bu fikirlerinden vazgeçerler.
ama peşin peşin söyleyeyim;
ben bu cümlenin profilimde yazmaması için elimden geleni yaparım!
yazar müsveddelerine pabuç bırakacak değiliz!
dayanaksız argümanların sahibi yazarlar size sesleniyorum,
seviliyorsunuz,
kıymetinizi bilin!
sevdiğim bazı yazarlar bu cümlenin profillerinde yazmasını istiyormuş.
umarım bu fikirlerinden vazgeçerler.
ama peşin peşin söyleyeyim;
ben bu cümlenin profilimde yazmaması için elimden geleni yaparım!
yazar müsveddelerine pabuç bırakacak değiliz!
dayanaksız argümanların sahibi yazarlar size sesleniyorum,
seviliyorsunuz,
kıymetinizi bilin!
devamını gör...
normal sözlük'ün underrated yazarları
sözlükteki tüm yazarlar.
çünkü;
ne kadar değerli şeyler yazarsanız yazın, sözlükten gitmeye kalkıştığınızda "çok da tın!", "bak şuradan yardır git!", "bize ne?" gibi tepkilerle karşılaşacağınız garanti. yani burada kimse kimseye kıymet falan vermiyor. bugün överler, göklere çıkarırlar ama uçurulsanız 2 günde unuturlar. acı gerçekler...
çünkü;
ne kadar değerli şeyler yazarsanız yazın, sözlükten gitmeye kalkıştığınızda "çok da tın!", "bak şuradan yardır git!", "bize ne?" gibi tepkilerle karşılaşacağınız garanti. yani burada kimse kimseye kıymet falan vermiyor. bugün överler, göklere çıkarırlar ama uçurulsanız 2 günde unuturlar. acı gerçekler...
devamını gör...
sanat
bir heykel, bir bina, sabitlenen bir an, bir giysi, bir hareket, değişim-dönüşüm, sonu olan-biten bir şey sanat eseri olabiliyorsa yaşamlarımız neden olmasın? yaşamımıza katacağımız; estetik, zarafet, farklılık, bilinç, özgünlük gibi katmanlarla onu sanatsal açıdan da değerli yapamaz mıyız? yaşam sürecimiz sanatsal olabilir mi?
devamını gör...
insanı bitiren şey
beklentidir dediğim şey güzel insanlar. insanları beklenti bitirir;insanlardan, kuruluşlardan, oluşumlardan. tabii insanı yaşatan da beklentidir.
edit:ya galiba beşiktaş. gülücük, gülücük, gülücük.
edit:ya galiba beşiktaş. gülücük, gülücük, gülücük.
devamını gör...
sütliman
ilk düşünen bu komboyu nasıl bağdaştırdı diye merak ettiğim bir deyimdir.
her şey süt liman.
her şey yolunda.
her şey süt liman.
her şey yolunda.
devamını gör...
sözlük dergisi duyuruları
bugün dergimizi şereflendiren yazarımız:
sevgi ile gözde kılıçaslan. bir solukta okunacak bu güzel yazıya buradan öne çıkanlardan ulaşabilirsiniz.
kategori sınırlaması olmadan her türden yazılarınızı, denemelerinizi, dışavurumlarınızı ve iç dökmelerinizi de [email protected] adresine gönderebilirsiniz. iyi okumalar diliyoruz.
sevgi ile gözde kılıçaslan. bir solukta okunacak bu güzel yazıya buradan öne çıkanlardan ulaşabilirsiniz.
kategori sınırlaması olmadan her türden yazılarınızı, denemelerinizi, dışavurumlarınızı ve iç dökmelerinizi de [email protected] adresine gönderebilirsiniz. iyi okumalar diliyoruz.
devamını gör...
23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı
...tanrı türk çocuğuna çok bayramlar göstersin!...
kutlu olsun bayramımız.
şu minnoşları hatırlayalım.
kutlu olsun bayramımız.
şu minnoşları hatırlayalım.
devamını gör...
bir insanla ilişkiyi kesmek için yeterli sebepler
yalan söylemesi
devamını gör...