bugün bir videoya denk geldim, bir aktörün gençlik halini editlemişler. gerçekten hoş bir adam. videoya bakarken bir şey dikkatimi çekti, boynundaki kolye.
siyah ip gibi bir kolye. geniş ve orantılı omuzların arasında siyah bir kolye. beyaz teni vurgulamama gerek yok.
adamın otuz yıl önceki haline vurulduk be. sabahtan beri belki yüz kez izlemişimdir. be adam! bal olsaymışsın...

kimisi keskin yüz hatlarından hoşlanır kimisi kaslı kollardan kimisi bilmem neyden.
benim dikkatimi ilk çeken çocuksu bir yüz. çocuksu derken tüysüz, makyajlı yüzlerden bahsetmiyorum. onların da alıcısı vardır muhtemelen ama benim bahsettiğim o şekilde değil.
yüzden sonra ise kesinlikle geniş omuzlar. *
kimisi kas yaparak omuzlarını genişlettiğini düşünüyor ama benim hoşlandığım fazladan bir çabayla elde edilmiş görüntü değil. adamın doğuştan zaten omuzları geniştir misal.
sonra bacaklar sanırım. yüzden, omuzdan belki vazgeçerim ama bundan geçebilir miyim bilmiyorum. kim ne derse desin bacaklar bence vücudun en estetik yeri. cılız çırpı gibi bir bacağa sahip olan bir erkeği arzuladığımı hiç hatırlamıyorum. ister kaslı olsun ister yağlı o bacak görünecek. *ele gelecek..
en son ise boyu sanırım. benimle aynı boyda veya benden kısa birine romantik anlamda bir ilgi duyamıyorum. sanki yanımda kardeşim veya çocuğum yürüyormuş gibi hissediyorum. abartılı olduğunu biliyorum ama bakıyorum adama göz hizamda... heyy allahım... sarılmak istesem başımı göğsüne yaslayamam.
hülasa bu özellikler ilgimi çekiyor. ha bir kişiden de fiziksel olarak bu unsurların hepsini beklemem gerçek dışı olur. biri bile başımı çevirip şöyle bir bakmam için yeterli olabilir.
tabii bu ilk izlenimler için geçerli araçlardır. boyu posu endamı tam istediğim gibidir ama huyu suyu berbat çıkar orda da zaten anlamı kalmaz.
devamını gör...

da vinci nin deha olduğunu bilmeyen yoktur kendisi ilham kaynağım ve idolum ve şimdiye kadar bir çok araştırmasinda yer aldım .

altın oranla çizilmiş dünyanın en ünlü ve leonardo da vinci nin de ressamlık hayatında yaptığı en büyük baş yapıttır.

bunu bu kadar eşsiz yapan 500 yılda 2 kere çalınıp bir kere asitle tahrip edilmiş olması, sadece bunlar değil onu eşsiz kılan, söyleyeceğim şeylerden büyüleyeceginizden eminim .

henüz 10 yaşlarında yanına fakir bir ailenin çocuğunu alıyor ilerleyen yaşlarında yaptığı yaramazliklar nedeniyle leo ona salai (küçük şeytan ) lakabını takıyor .salai leonardo nun büyük ilham kaynağı, çırağı sevgilisi olduğu söyleniyor bir çok kez portesini çizdiği ve hatta beraber de yer aldıkları resim bile var ama çiziliş amaci bilinmiyor .

salainin bir portresi mona lisa ile karşılaştırıldığında inanılmaz benzediğini görebilirsiniz.

o çağda mona lisa adına birinin hiç var olmadığını biliyor muydunuz ? peki leonardo neden ve neye bakarak resmetti bu tabloyu tabiki ilham kaynağı ve sevgilisi olan salai ye .

ilk başlarda onemsememis ama ilerleyen yaşlarında birbirlerine olan sevgisi büyümüş ve aşka dönüşmüştü , o dönemde eş cinselliğin cezası idam di ve bunun bilinmesi ikisi içinde iyi olmazdı .

fakat salai bilinmesede leonardoya aşkını kanıtlamasıni istedi .

salaiyi başka bir adla ve yüzle inanılmaz bir şekilde çizerek yaşatmak onun aşkının en büyük kanıtı olacaktı .

basit bir şey yapamazdı yapacağı şey mükemmel olmalıydı ve kimse anlamamalıydı 16 yıl boyunca gittiği her yere götürdü ve gizlice çizmeye devam etti.

ismi salai olamazdı çünkü herkes lakabı biliyordu bunun için mon salai benim küçük şeytanım yerine şifreliyerek mona lisa olarak isimlendirdi. ve araştırmalar sonucu sağ gözünde l harfi sol gözünde s harfi olduğu tespit edildi .
devamını gör...

hayatım boyunca duyduğum en güzel iltifatı kendisi için de söyleyeceğim: ‘tam bir cumhuriyet kadını’. cumhuriyet kadar aydınlık ve güzel bir insan.

hoş sohbetliği bir yana, yazarlığı da harika. kültürlü, farklı ve çeşitli konularda bilgi sahibi, okuyan ve kendisini de okutturan nadide yazarlardan.
devamını gör...

insan, yarası yarasına denk geleni seviyor demek ki.
(bkz: ece temelkuran)
devamını gör...

büyüklerin karşısında bacak bacağa atmak, büyükler varken aynaya bakmak. evet ayıp olarak görüldü.
devamını gör...

latince bir deyiştir. anlamı ise kartal sinek avlamaz’dır. kendi gücünün zekasının farkına varmış kişilerin, ufak sorunlarla küçük engellerle ve zaman kaybettirici işlerle uğraşmayacağını belirtmektedir.
devamını gör...

beyoğlu ilçe sınırları içinde yer alan bundan daha güzel meze yiyebileceğiniz bir mekan var mıdır emin değilim.

topik için daha önce görüş belirtmiştim; #953541. yalnız bu da değil. bu meyhanede yediğiniz her şey çok çok üst düzey lezzetlidir. ahtapot salatası için serçe parmağımın ucunu hiç acımadan veririm. böyle bir şey olamaz.
devamını gör...

ispanyolca şapka demektir . sombra gölge demektir. oradan türemiş bir kelimedir.
devamını gör...

1975 yılında bas gitarist, solist ve besteci lemmy kilmister tarafından kurulan ingiliz heavy metal grubudur. yine tarihi eski olan fakat zamanında fırtınalar estiren bir gruptur aynı zamanda. motörhead’ı sevenler var sevmeyenler var çünkü ilk başta metal müzik yolculuğuna çıkarken heavy metal tadında şarkılar yapıyorlardı sonradan hard rock tarzında şarkılar yapmaya başlayınca da ister istemez eleştirildi tabi. yine de amcalarımızın metal müziğe çok katkısı olmuştur ve her halükarda kendilerini severiz. tarzları dışına çıksalar bile…

bu grubun birbirinden güzel albümleri vardır, bu albümler motörhead’ı motörhead yapmıştır. onlardan bazılarını şuraya bırakayım madem; ace of spades, overkill, orgasmatron, bastards, no sleep 'til hammersmith, bad magic, the wörld ıs yours, kiss of death gibi gibi… albümler on numara beş yıldızdır şiddetle tavsiye ederim.

grubun kurucusun hareketli hayatı varmış tabi, lemmy amcamız zamanında kokain ticareti bile yapmış bu yüzden tutuklanmış ve bu olay yüzünden sonra da motörhead’ı kurmaya karar vermiş. grubu kurmadan önce de başka gruptan kovulmuş tabi, yani başarıya ulaşmadan önce çok sıkıntılar çekmişler haliyle. emek olmadan yemek olmaz sözünü doğrular bu amcalarımız.

lemmy amca kansere yakalanmış tabi, 2015’de tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirmiş. o öldükten sonra da grubun bateristi grubun devam etmeyeceğini duyurmuş, motörhead ise bitmiştir. ışıklar içinde uyusun lemmy amcam…

dipnot: motörhead, amfetamin kullanan kişi anlamına gelirmiş. ingilizce argoda tabi.
devamını gör...

biraz şarkı ve bolca yalnızlık. bira ise sadece iki tane....
şerefe!!!
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

/rakılı akşamlar, gün batımları
çocuk gibi ağlar yaz sarhoşları
olmamış yaşamlar, eksik yarınlar
hatırlatır her şey eski aşkları
neresi sıla bize, neresi gurbet
yollar bize memleket
/

yollar bize memleket biz memlekete hasret...

devamını gör...

uzak durduğum insanlardır.ruh sağlığınızı bozar.
devamını gör...

sırada ne var acaba sorusunu akıllara getiren haberdir.

yahu nedir bu böyle radyo dergi akıyoruz gidiyoruz çok güzel hareketler bunlar.
devamını gör...

evrenin oluşum aşamasında madde - antimadde asimetrisine neden olduğu düşünülen süreç.

--- uzun yazı uyarısı ---

madde ile antimadde her zaman çiftler halinde oluşur. ancak bu çiftler bir araya gelir gelmez yok olurlar ve ortaya büyük bir enerji çıkar. büyük patlama ile evren oluştuğu anda burada çiftler halinde yaratılan madde ve antimaddenin birbirini yok etmesi ve evrenin hiç var olmaması gerekirdi; en azından bugün bildiğimiz şekliyle... ancak öyle olmadığını görüyoruz.

etrafımızda ve uzayda gördüğümüz her şey, normal madde ya da baryonik madde adını verdiğimiz maddeden oluşuyor: galaksiler, içlerindeki yıldızlar, asteroitler, dünya, biz... ancak laboratuvar ortamlarında oluşturduğumuz zamanlar ya da bazı radyoaktif bozunmalar gibi belirli koşullar dışında antimaddeyi pek sık görmüyoruz. peki bu nasıl oldu?

bu baryon asimetrisinin ortaya çıkması için birtakım özel koşullar oluşmuş olmalı. zaman içerisinde, soruya tam olarak doğru yanıtı veremeyen çok farklı fikirler öne sürüldü bu konuyla ilgili. en meşhur olan 3 tanesine bakalım.

1- nükleer fizikçi andrei sakharov bu sürecin gerçekleşebilmesi için 3 koşul öne sürdü. tek tek inceleyelim.

a) evrenin termal dengede olmaması
bunun doğru olduğunu biliyoruz çünkü evren ortaya çıktığından bu yana soğumaya devam ediyor. üstelik böyle bir denge durumuna sahip olabilmek için, kapalı bir sistem ve yeterli süre gerekiyor diyebiliriz. bir oda gibi mesela... odadaki havanın her yeri birbiriyle eşit sıcaklığa gelecek kadar zamanımız varsa böyle bir durum gerçekleşebilir ve en sonunda odada sıcaklık dağılımı her noktada aynı olur. bu koşullarda, odadaki gaz moleküllerinin birbiriyle etkileşime geçecek kadar zamanı olmuştur. fakat evren oluşurken bunun böyle olmadığını biliyoruz. hatta kozmik enflasyon teorisinin ortaya çıkmasının bir nedeni de bu soruna açıklık getirme çabasıydı.

b) c ve cp simetrisi ihlali
telaşa gerek yok, şimdi anlayacağız bunların ne olduğunu.

c simetrisi "charge conjugation" kelimelerinden geliyor. yük konjugasyonu ya da yük simetrisi olarak anabiliriz bu özelliği. fizik yasalarının madde ve antimaddeye aynı şekilde uyarlanabileceğini ifade ediyor diye de özetleyebiliriz. madde ile antimadde mesela aynı spine sahiptir. eğer c simetrisini ihlal ederseniz, madde yine öncekiyle aynı spine sahipken, antimadde artık ters yönlü spine sahip olabilir. zayıf çekirdek kuvveti ya da zayıf nükleer kuvvet dediğimiz ve doğadaki temel kuvvetlerden biri olan kuvvet, bu yasayı sürekli olarak ihlal eder. nötrino ve antinötrino spinleri buna örnektir.

nötrinoların spinleri her zaman saat yönündeyken, antinötrinoların spini saatin tersi yöndedir. eğer bunu değiştirmek isterseniz parçacığın doğrultusunu değiştirmeniz gerekir ki burada da devreye cp simetrisi olayı girer. bu da "charge - parity" kelimelerinden gelir. burada artık işin içine ayna simetrisi girmiştir. aynaya bakıp sağ gözünüzü kırparsanız, aynadaki görüntü size sol gözünü kırpıyormuş gibi görünür.

basitçe nasıl anlatılır bilemiyorum ama şöyle deneyelim; diyelim ki pozitif yüklü bir parçacığımız var. bunu negatif yüklü bir parçacığa çevirdiğimizi düşünelim. bu yük simetrisidir. 1/2 spinle dönen bir parçacığımız olsun. bunu -1/2 spinle dönen bir parçacığa çevirirsek buna da ayna simetrisi diyebiliriz. pozitif yüklü +1/2 spinli parçacığa karşılık negatif yüklü -1/2 spinli bir parçacık birlikte yük-ayne simetrisi oluşturur, yani cp simetrisi. işte bunu ihlal edersek baryonik maddenin antimaddeye sayıca üstün gelmesi gibi bir sonuçla karşılaşabiliriz ve evet; doğa bunu ihlal eder. yine zayıf çekirdek kuvveti aracılığıyla.

standart modeldeki bazı parçacıklar da cp simetrisini bozar. ancak sorun şu ki evrendeki tüm bu antimadde yokluğunu bu ihlaller açıklayamaz.

c) baryon sayısı korunumunun ihlali
proton ve nötron gibi baryon adını verdiğimiz parçacıklar kuarklardan oluşur. bunlar çeşitli çekirdek tepkimeleri sonrasında dönüşümler geçirebilir ama genel olarak baktığınızda sayıca değişmezler. bir radyoaktif bozunum sonrasında bir baryondan başka bir baryon elde edebilirsiniz ama baryonları ortadan kaldırmazsınız. bu nedenle baryon sayısı korunumludur. andrei sakharov'un baryon asimetrisini açıklamak için öne sürdüğü 3 koşuldan 2'si gerçekten evrende karşımıza çıkarken bu sonuncusu yani baryon sayısının korunumu, ihlale uğramaz. doğada mesela 1 protondan 3 proton oluşması diye bir şey görmeyiz.

maalesef ilk 2 seçenek problemin bir kısmını açıklayacak gibi göründüyse de 3. seçenek bu iddianın sorunu çözmeye yetmeyeceğini göstermiş oldu.

2- bir başka fikir de şöyleydi: evren oluştuğu anda madde ve antimadde birbirinden o kadar büyük bir hızla uzaklaştı ki, birbirlerini yok etmeye fırsat bulamadılar. ilk bakışta mantıklı gibi görünen bu öneriye göre, evrenin uzak noktalarında, yakınlardakinin aksine, antimaddeden oluşan birtakım gök cisimleri olmalıydı. ancak bu durumda ortaya şöyle bir açmaz çıkıyor: biliyoruz ki madde - antimadde ikilileri büyük bir enerjiyle birbirini yok ediyor. şu halde uzak evrendeki antimadde yapılarla yakındaki baryonik madde yapılarının birbiriyle çarpıştığı bir sınır olmalı ve bu sınırda sürekli olarak bu türden çarpışıp yok olmalar yaşanacağından bu bölgede bir enerji şelalesi gözlenmeli. ancak bildiğimiz kadarıyla böyle bir şeye evrenin hiçbir bölgesinde rastlanmıyor.

üçüncü bir ihtimal de richard feynman tarafından ortaya atılmıştı. feynman, antimaddenin, baryonik madde parçacıklarının zamanda geriye doğru giden versiyonları olduğunu öne sürdü. buna göre büyük patlama ile evren oluştuğunda madde şimdi bildiğimiz haliyle içinde bulunduğumuz zamana doğru hareket etmiş, antimadde ise zamanda geriye doğru hareket etmiş olmalıydı. bu durumda ortaya birbirinin zıttı olan 2 evren çıkmış olmalıydı. fakat laboratuvar ortamında antimadde üreten deneylerde böyle bir duruma ilişkin herhangi bir bulgu gözlenmedi. antimadde de tıpkı madde gibi davranıyor zaman söz konusu olduğunda. yani bu ihtimal de çöpe gitmiş oluyor böylece.

***

günümüzde cern deneylerinde bu konu ele alınıyor. her ne kadar umut verici bazı çalışmalar yapılmış olsa da bu sonuçların evren boyutunda bir antimadde kaybının nasıl gerçekleştiğine ilişkin bir cevabı henüz yok.

edit: unutmuşum, ekleme yapayım. 2008'de nambu, kobayashi ve maskawa nobel ödüllerini bu konuyla ilgili çalışmalar için aldılar. o konuya da zaman olursa ve unutmazsam ayrıca değinirim.
devamını gör...

bu başlığı görünce kendimi bir an evlilik programında hissettim. yazarların takibi benim karma puanıma yetmez. taliplerimi ona göre bekliyorum. sizin karma puanınız benim ihtiyaçlarımı karşılamaya yetecek mi?
devamını gör...

sözlükteki ilk resmi yılbaşı hediyeleşmelerini düzenleyen kulüp. işte organizasyon, işte kararlılık, işte öngörü, işte mertlik, işte birey gibi bireylik.

pek tabii kitap kulübü olduğu için hediyeler de ekseri kitap oluyor ki bu da hediyeleri iki kat anlamlı yapıyor. *
devamını gör...

allah,şimdi şeytanla bahse giren sen, cehennemde yanan kim? biz. bu mu adalet?

zeus, kır dizini otur. hareket eden her varlıktan çocuk yapmak ne? sapık bunak!

ra, yazları bir tık güneşi kıssan küresel ısınma aldı başını gitti...

brahma, bu kadar tanrı popülasyonu içinde aşiret gibisiniz.

odin , doğu perinçek sizin sülaleden olduğunu iddia ediyor ne diyorsun?
(bkz: doğu perinçek'in viking tanrısı odin'in kendi aşiretinden olduğunu iddia etmesi)
devamını gör...

"dilmizden dökülen her bir kelime ve en küçük bir davranışın dahi hesabının olduğunu; en ufak bir kötülüğün ve önemsiz görülen bir iyiliğin de karşılığının olduğunu hiç bir zaman unutma!.."
devamını gör...

virginia wolf bunu deneme kitabında çok güzel açıklamıştır. şartların eşitsizliği karşısında ortak bir başarı beklemek saçmadır. kadın edebiyat, felsefe, tarih ve aklınıza gelen birçok şeye çok geç başlamıştır. elbette bu, daha çok zorlanma yaşatmıştır kendisine. tuhaftır, virginia kitabında kadın yazarların kitabını okurken bile o zamanki erkek yazarların gözlerinden kadın yazarları bize gösteriyordu. ve durum hala hiç de farklı değil, yine kadının yazın dünyasında başarılı olmayacağı düşünülüyor, aşağılanıyor büyük bir kesim tarafından. ancak kadınlar yine de buna boyun eğmiyor, eğmeyen birçok kadın gördüm. eminim ki siz de görmüşsünüzdür. o zaman aklınıza virginia'nın da dediği gibi şu sözü getirin: eğer shakespeare'in bir kız kardeşi olsaydı ve abisinin yolundan ilerleseydi, hayatı çok uzun sürmezdi. hatta yaşamı intihar ile sonlanırdı.
devamını gör...

kariyer yapan kız olarak bildiriyorum; tartışmasız çeyiz dizen kız! (bkz: kesin bilgi yayalım.)

çeyiz dizen kızın bakış açısı dizdiği çeyizle sınırlıdır. sizi ters köşe yapmaz. itaatkardır. biat eder. sorgulamaz. muhalif olmaz. kandırılması kolaydır. uysaldır. evcimendir. dünyası kocası kadardır. hayatı instagirl pembesiyle görür. evlilik için yaratılmıştır. kişiliğiyle değil dişiliğiyle ön plana çıkar. gücünü sadece sizden alır. yanında bulunduğunuz sürece adeta süper kahraman gibi hissettirir. kapsanmak için yaratılmıştır. usulca kemerini takar kocasının güçlü kollarına kendini bırakır ve uçuşa hazırdır.

kariyer yapan kız öyle mi ? bakış açısı geniştir. fikirlerinize biat etmez. sorgular, tartışır. kandırılması zordur. kariyer basamaklarını kan ter içerisinde çıkarken ayağına çelme takmaya çalışan birçok insana denk geldiğinden her hamleye hazırlıklıdır. itaat etmez. kimseye minneti olmaz. eyvallah demez. başı diktir. uğraşılması zordur. analitiktir. stratejiktir. özgüveni tamdır. sizden önce kendisini sever. başarısı kendi gücünden gelir. dişiliğiyle değil kişiliğiyle ön plana çıkar.

ama unutmamak gerekir ki;

“zevkli bir kadına rastlarsanız zevkiniz, bilgili bir kadına rastlarsanız bilginiz, esprili bir kadına rastlarsanız espriniz, zeki bir kadına rastlarsanız zekanız gelişir.

ve bugün durduğunuz teras, seyrettiğiniz manzara, gördüğünüz hayat, yanınızdaki kadının terası, manzarası, hayatıdır; hayatın hangi katında durduğunuzu, yanınızdaki kadının durduğu kat belirler. hayatınız, seçtiğiniz kadındır.”


demiş bir abimiz. (bkz: ahmet altan)
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim