gezi parkı

kantin ücretsizdi.
herkes paketlerinden 3 5 dal kadar bağışlıyordu.
devasa bir kartonun içerisinde sigaralar vardı.
su ayran ve sandviç vardı.
yiyeceklerin yanında bazı özel ihtiyaçlarını da kantinden giderebiliyordun.
ped, aspirin, gaz maskesi vs.
istediğin her şeyi alıp tüketebiliyordun.
alışverişte para geçmiyordu, bağış yapabilecek durumdaysan neyin fazlaysa ondan bağış yapıyordun kantine.

ve bu sistem 1 aydan uzun bir süre kadar sorunsuz sualsiz devam etti.

gaylerin, travestilerin cirit attığı yerdi bir zamanlar. şimdide aynıdır diye düşünüyorum, ne değişmiş olabilir ki.

nesiller boyu hatırlanacak bir başkaldırı, insanca yaşama mücadelesi. bu olay 28 mayıs 2013 tarihinde başlamıştır. gezi parkı olayları sırasında müzisyen oğuzhan uğur, birinci vazife diye bir şarkı yapmıştı.
önemli olan oradaki ağaç değil insanların haksızlığa karşı destansı direnişiydi. o gün, islamofaşist akp hükümetinin gerçek yüzünün göründüğü ilk olay olmuştu. gezi parkı olayları'nda ölenlerin hepsi birer halk şehididir!.. unutmadık, unutmayacağız!.. #occupygezi
taksim gezi parkı
gezi parkı olayları sırasında türk milleti. eylemcilerin içinde her yaştan ve her meslek grubundan insanlar var.
gezi olayları sırasında açılan bir protesto pankartı
gezi parkı olayları'nda erdoğan'ın islamofaşist akpolisleri tarafından öldürülen halk şehitleri

#2237460 sakin ol yiğidim olay ve mekan arasındaki farkı kaçırıyorsun.
olm sokağa sıçıyordunuz ne insanca yaşamasından bahsediyorsunuz.

eskiden ermeni mezarlığı olan daha sonra ermeni cemaatinden satın alınıp topcu kışlası yapılan alandır.

onurumuzdur. gezi umuttur , umut yargılanamaz. bu vesileyle başta mücellâ yapıcı olmak üzere tüm gezi mahkumu yoldaşlara ve çapulculara selam olsun

normal vatandaşların birden vandal pisliklere dönüştüğü haklı ve gerekli on numara bir halk hareketinin terör destekciligine büründüğü sacmalik..

bir fırsat ancak böyle salakça kaçırılır..

ziyaretimde oraya hiç gitmedim lakin olayını biliyorum. solcusunun da sağcısının da hatalı olduğu, sonlara doğru solcuların daha haksız olduğu bir boyuta evrilen gezi parkı olayları sürecinin merkezi.

erdoğan'ın çocukları saçlarından sürüklettiği. gözlerine biber gazı sıktırttığı ve üzerine de gözaltına aldırttığı şanlı direniş. şimdi bu çocuklardan hiiiç utanıp sıkılmadan oy istiyor. oy verin ki polisim sizi dövmeye devam edebilsin diyor. yürü git.

(bkz: halka açık kerhane)

gece 02 gibi mesai başlıyor oralarda. uyuşturucu satanı da var kuytı köşede bl.wjop yapanı da. yoga için serilen matlardan serseler keşke yerlere. genci var yaşlısı var.

devrimin çıkış noktası. tam 03 gibi şiddetlenirken, bu noktada das capital okumaya ilk burdan başlamalı.

sısısıısıs

(bkz: gezi parkı onurumuzdur)

anadolu (bkz: türk tarihi)nin (bkz: celali isyanları) ile beraber en şerefli direnişidir. (bkz: başçalan) ve ona puta tapar gibi tapan "seçmen"lerinin ardını sonsuza kadar yakacaktır.

(bkz: kurabiye tayyip)
(bkz: delikanlı polis nerdesin haney)
(bkz: fetönün p*çleri yıldıramaz bizleri)

ve meşhur bakınızın kazanıldığı, (bkz: akp zihniyeti)ni çok güzel özetleyen o cümle (bkz: mehmet cengiz) ve (bkz: muammer güler) arasındaki telefon görüşmesinde kullanılmıştır: (bkz: bu milletin a*ına koyacağız).

son olarak, gençler için küçük bir not; gecenin köründe çadırlara baskın yapıp yakan "polis"lerin tamamı fetöcü çıkmıştır.

günü geldiğinde en güzel yerine bir anıt dikilerek onur ve gurur nişanemiz olarak yüceltilecektir.



x.com/vela_ve_bera/status/1...

bugün yıkıp rezidans yapıyoruz deseler karşı çıkacak tek bir kişi bile bulunamayacak park. belki on beş kişi çıkar, dayak yer, "kahir ekseriyet" telefonlarından twit atarak yıkımı protesto eder. o kadar.

(bkz: kaskımı geri ver)
(bkz: evet)

gezi 12 yaşında.

grup yorum - düşenlere *

halkın büyük özverisiyle, işgalci güçlerden kurtarılışının 12.yıl dönümünü yaşayan park.
darısı limanların başına diyelim.

türkiye'nin her yerinde beş milyondan fazla yetişkin (*) insanın katıldığı ülke tarihinin en büyük kitlesel protesto eylemi.
devlet çok ustaca manevralarla bu kitleyi böldü, belli yörelere sıkıştırdı ve ezdi.
bu bölme işleminde doğrudan devlet memuru provakatörlerin yanı sıra, tarihsel misyonu kitle hareketlerini provoke ederek eylemleri parçalamak,dağıtmak görevi olan uluyan solcuları kullandı.
sonuç: türkiye'nin demokratikleşmesi yolunda çok büyük bir fırsat gözümüzün önünde eriyip gitti.

solcu geçinen o zamanki adı hdp olan dem partinin o zamanki başkanı selahattin demirtaş beyanını da ekleyelim. solcuların büllüklerini emmeyi bitiremediği demirtaş.

gezinin içinin boşaltılmasında en büyük payı hdp/dem oynamıştır.

(bkz: gezide darbeyi gördüm)



video ne kadar güzel bir icat değil mi?

bunlara sakso çekenlerin gezi güzellemesi yapması da resmen bizimle dalga geçmek.

zamanında eylemlerini desteklediğim istanbul'da bir park. ama aynı dönem aynı günlerde yaşanan istanbul'un kuzey ormanları ve sulak alanlarının katliamına kimsenin ses çıkarmamasına da çok içerlemiştim. garipçede köylüler eylem yapmaya çalışmış ve jandarma bastırmaya gitmiş diye haberini görmüştüm sanırım. o yüzden daha ilk günlerinden gezi eylemlerine katılanların "bizden" olsalar da aslında ne kadar boş ve popülist olduklarını anlamıştım. hala bunu söylediğimde yada sosyal mecralarda yazdığımda güya eğitimli ve sorgulama becerisi olan insanlar tarafından akp'li olmakla yaftalanırım. liberal solcular neden muhafazakarlar gibi "%100 aynı fikirde olmalıyız yoksa davamıza ihanet ediyorsun." şeklinde bir zihniyete sahipler anlamıyorum.

mesela geçtiğimiz aylarda da imamoğlu uğruna yapılan eylemler sivil bir liderden ziyade politikacı sınıfından biri olan özgür özel'in emrine girdi. 2-3 hafta halkın gazı alındı, haksız tutuklamalarla yeni nesile de öğrenilmiş çaresizlik aşılanmaya çalışıldı ve eylemler bitti. hatta haftada 1 gün para harcamama eylemi bile unutuldu. ben bireysel olarak devam ediyorum ama 90 milyon içinde 1 kişinin eylemi bir işe yaramaz, mustafa kemal bile arkasında türk milleti olmasaydı vatanı düşmanlardan kurtaramazdı. o yüzden birliğimizi ve sosyal farkındalığımızı artıralım bence. yoksa şimdi birlik olarak hareket etmezsek, yıllar sonra yalnız başımıza gezinin bilmem kaçıncı yıl dönümü diye ülkemizi islamofaşistlerden kurtaramayışımızı hatırlayıp iç geçiririz. halbuki dışarda bizim gibi milyonlarca kişi aynı şeyi düşünüyor, kalabalıklar içinde yalnız ve sindirilmiş şekilde kalmayalım.

işgalden kurtarılması büyük iş olan park.
#3592140 burada inanılmaz bir nedensellik problemi var.

kuzey ormanlarına ses çıkmadı --> geziciler boş ve popülist

gösteri, eylem kültürü olmadığı için, propagandanın gücü, zayıfların silahları vs. vs. bilinmediği için böyle incidentlar doğuyor. insanlardan allah olmasını mı bekliyorsunuz bilemedim. 1 mayısta neredeydiniz diye soruyorlardı, gezide de hiç unutmam, onun gibi bir şey bu da.

birilerini bir yere toplamak zor iş.
bir davayı yaymak zor iş. alıp bir yerden bir yere getirmek zor iş.
hazır yakalamışken bir dalgayı, onu başka mesajla dağıtamazsın. iyi mesajın özellikleri yazın çıkar. public relations veya iletişim mezunları daha iyi bilir anlatsınlar.

tüm egeyi kurtarıyorsun ama musul'u kurtaramıyorsun olur böyle şeyler napaydı ege ordusunun yarısını musula mı süreydi. gücü olsa onu da yapardı, sonra da gücü yetmedi napsın yani adam. gibi.

aynı anda birçok yerde olamazsın. aynı anda birçok mesaj veremezsin. taksime gelmek daha kolay, bilinen, göz önünde bir yer. bu bile bir sebeptir, dalganın büyümesinde.

ikinci bölümde de kavramsal problemler var.
özgür özel sivil. siyasetçiyse sivil değil diye düşünme sebebinizi anlayamadım.

siyasetçi olması sizin için problem diye anladım. chp başkanı tutuklanıyorsa chp lideri organize edecek tabii kim organize edecek? hazır örgüt var, propaganda araçları var, insanlar var, ne bileyim know-how var mesela, insanları toplamak için meşruiyeti var, sokaktan herhangi biri değil. siyasi sicili belli seversin sevmezsin. tabii ki bunu bir parti ve lideri yönetecek.

bir de muhtemelen medyada duymadığınız için bilmiyorsunuz ancak mitingler devam ediyor. daha bu hafta bir tane yapıldı.

bir şey daha: bunu her fırsatta söylerim. mustafa kemal'in arkasında toplanmış topyekün bir türk milleti yok. özellikle istanbul basınının ne hakaretler yazdığını görebilirsiniz. insanlar bu yazılanlardan etkilenmiyor değiller. erzurum'da mustafa kemal istenmiyordu mesela. padişah'ın imajı bize anlatıldığından çok çok güçlü mesela. paşaların anılarını okursanız anlarsınız.

yani özetle bazı dinamikler vardır bir şeylerin gerçekleşmesi için, bunun yöntemleri az çok bellidir, yazılmıştır. yani mitinge finansal kaynak bulamayınca yapamıyorsun. medya başkasının kontrolündeyse kullanamıyorsun. 600bin kişi topliycan bunun ambülansı olması lazım mesela bunu organize edemezsen birinin başına sıcak çarpıp ölse "katil özgür özel" diye manşetler atılır. hastane de ben göndermem dese ne yapacaksın mesela, bu da bir case olabilirdi.

insanların da güçleri bir yere kadar. kimse allah değil. kimseden de allah olmasını beklemeyin. (bu önermeyi çok seviyorum siz de kullanınız efenim.)