341.
bugün çarşının ortasında kendi kendime gülmeye başladım. hem de sesli bir şekilde. aklıma komik bir şey geldi. sonra herkes bana baktı. sanki bir siz akıllısiniz ben deliyim
devamını gör...
342.
özellikle banyoda gerçekleştirdiğim eylem. her zamanda haklı çıkarım.
devamını gör...
343.
hiç yapmam sadece düşünürüm o sayılıyor mu.
devamını gör...
344.
ben de arada yapıyorum bunu özellikle sinirliyken.
devamını gör...
345.
sıklıkla yapıyorum bunu. çözmem gereken şeyleri birilerine anlatmaktan hoşlanmıyorum. gizlediğimden falan değil, sadece alışkanlık ile ilgili. hayat, her şeyi kendi kendine yapmaktan başka bir şans vermediyse, bazı şeylere mecbur kalıyorsun. kaderden ya da kadercilikten de değil. başka çaren yoktur ve buna alışmak zorundasındır.
böyle olunca en iyi dostun da kendin oluyorsun. bir dostuna anlatacağın ya da akıl alacağın anda kendinden başka kimse olmadığından kendine anlatıyorsun. diğer kendin yerine düşünüp, bir diğer kendine akıl veriyorsun yeri gelince. doğruluğu ya da yanlışlığı tartışılır fakat ufku açtığı da bir gerçek. birine anlatmak da konuşmak değil midir zaten? içinden ya da dışından olsa da anlatmış oluyorsun.
aslında sözlüklere yazmak da bence böyle bir şey. beğeni almak, birilerine şirin görünmek için yazmıyorsanız kendi kendinize konuşuyorsunuz demektir. zaten benim yaşanmışlıklarımdan, tecrübelerimden, hayata bakışımdan, fikirlerimden kime ne? kim, neden tanımadığı bir insanı ciddiye alsın ki?
böyle olunca en iyi dostun da kendin oluyorsun. bir dostuna anlatacağın ya da akıl alacağın anda kendinden başka kimse olmadığından kendine anlatıyorsun. diğer kendin yerine düşünüp, bir diğer kendine akıl veriyorsun yeri gelince. doğruluğu ya da yanlışlığı tartışılır fakat ufku açtığı da bir gerçek. birine anlatmak da konuşmak değil midir zaten? içinden ya da dışından olsa da anlatmış oluyorsun.
aslında sözlüklere yazmak da bence böyle bir şey. beğeni almak, birilerine şirin görünmek için yazmıyorsanız kendi kendinize konuşuyorsunuz demektir. zaten benim yaşanmışlıklarımdan, tecrübelerimden, hayata bakışımdan, fikirlerimden kime ne? kim, neden tanımadığı bir insanı ciddiye alsın ki?
devamını gör...
346.
maske kullanımı ve ekonomik şartların kötüleşmesiyle etraftan duyulan mırıl konuşma sesleri artmıştır.
ben arada şarkı da söylüyorum.
ben arada şarkı da söylüyorum.
devamını gör...
347.
konu konuyu aciyo baya uzuyo muhabbet.
devamını gör...
348.
bazen bir sohbet esnasında o an söylemeyi unuttuğum şeyleri , zihnimde tekrar diyaloğu kurup kendime söylüyorum.
devamını gör...
349.
son zamanlarda sık sık başıma geliyor. hayır bir yerde yanlış bir şey söyleyeceğim diye korkuyorum. dahası sorularla da konuşmaya başladım. bundan bir adım sonrası soruların benimle konuşması. birkaç ay sonra burda değilsem kesin delirmişimdir.
devamını gör...
350.
bir ileri seviyesi kendi kendine espri yapıp gülmeye başlamaktır.
devamını gör...
351.
çocukluğumdan beri nedensizce fiziksel olarak(yalnızca zihnimden değil) kendimle konuşur, kendime açıklamalar yaparım. zeka gelişimine , empati yeteneğine ve kendini anlatmaya katkısı olduğu şüphesiz. tartışma kazanmaya da yarıyor epey. çoğu senaryoyu zaten daha tartışmadan kafanda başka bir kişi yaratıp; ardından onunla tartışıp, tüm karşıt söylemleri kafanda kurup cevapladığın için kazanmış oluyorsun.
ancak önemli konu kendine dürüst olmak. "tamamen" dürüst olmak. hayır, imkansız değil.
son zamanlarda da akışkan bir ingilizce konuşmak için rastgele şeyler açıklıyorum ama inkilicce.
ancak önemli konu kendine dürüst olmak. "tamamen" dürüst olmak. hayır, imkansız değil.
son zamanlarda da akışkan bir ingilizce konuşmak için rastgele şeyler açıklıyorum ama inkilicce.
devamını gör...
352.
arada yargılanmadan dinlenmek istediğimde başvurduğum yöntem. sonuçta beni en iyi ben tanıyorum. neyi neden yaptığımı en iyi ben biliyorum.
devamını gör...
353.
başkasında görünce ürkütücü olabiliyor.
otobüs beklerken bir kadın gördüm yanımda*
konuşmaya başladı birden;
benim verdiğim oyla..?
pkk ile beraber..
bunları söylerken karşıya bakıyor.
dedim herhalde telefonla konuşuyor;eli de kulağında değil, başörtüye sıkıştırmış.
sonra sağımdan soluma geçerken telefon da olmadığını gördüm başörtüsünde.
kadın kendi kendine tartışma programı yapıyormuş ya!o sinirli tavırlar falan,çok şaşırdım.*
otobüs beklerken bir kadın gördüm yanımda*
konuşmaya başladı birden;
benim verdiğim oyla..?
pkk ile beraber..
bunları söylerken karşıya bakıyor.
dedim herhalde telefonla konuşuyor;eli de kulağında değil, başörtüye sıkıştırmış.
sonra sağımdan soluma geçerken telefon da olmadığını gördüm başörtüsünde.
kadın kendi kendine tartışma programı yapıyormuş ya!o sinirli tavırlar falan,çok şaşırdım.*
devamını gör...
354.
dışarı çıkma yasağı olduğu dönemde psikologlara sormuşlardı bu durumu ve psikolog şöyle bir açıklama yapmıştı "kendi kendinize, eşyalarla veya duvarla falan konuşmanız gayet normaldir ve bunun için bize gelmenize gerek yok. eğer bu konuşmalar sırasında muhattap olduğunuz eşya veya duvar size yanıt verirse problem var demektir, o zaman bizden randevu alın"
devamını gör...
355.
en sevdiğim. ayrıca “kendi kendiyle konuşmayan delidir.”
devamını gör...
356.
evden çıkarken ya da işten eve dönerken hep yaparım. cebimde olması gerekenleri sayarım.
devamını gör...
357.
geçen beş yıldan önce arkadaş edinmek için her türlü kanalı kullanan birisi olarak bu beş yılda her ne kadar kavga etsek de kendimle konuşmak, başka birisiyle konuşmaktan daha az yorucu [belki de kişinin kendisini başkalarına kıyasla daha az yargılayıcı olmasından olsa gerek daha az savunmaya geçiyor, daha az enerji harcıyoruzdur]. hoş, ben el âlemin şaftı kaymış yargılama kavramını hele hele şu ara zirvedeki şuursuzluklarını görünce bu eylemin nefes almak kadar olağan olduğunu düşünmeye başladım.
devamını gör...
358.
devamını gör...
359.
kafa sesimle sürekli yaptığımız olay. konuşuyoruz, tartışıyoruz, fikir ayrılığına düşüyoruz ama birbirimizi asla terk etmiyoruz.
devamını gör...
360.
ilkokulda okula giderken yolda birisinin 'hött yavaş nediyon' diye kendi kendime konuşmamı durdurduğunu hatırlıyorum. yani küçüklükten beri sahip olduğum alışkanlık.
bazen ağzımı kapatarak düşünmeyi denediğimde zamanla düşüncem derinleştikçe bir yerlerde kendi kendime konuştuğumu farkediyorum ama elimde değil sanki konuşmasam düşünemiyorum.
yolda, otobüste, evde, okulda, işte etrafımdakilere bakıp kimse hiçbir şey düşünmüyormuş, beyinlerinin içi bomboşmuş gibi hissediyorum. bir şeyleri düşünürken etrafımdakiler bazen uyarıyor beni yine başladın diye, bazen parmakla birbirine gösterenler oluyor ama napayım huy işte ama farkındayım ki çok düşünmek ve bunun kendimle söyleşi şeklinde olması beni daha akılcı, daha eleştirel birisi yapıyor ve bir çoklarının aklının ucundan geçmemiş, düşünmeye tenezzül etmemiş oldukları şey hakkında fikir sahibi oluyorum ve bu huydan hiç şikayetçi değilim.
bazen ağzımı kapatarak düşünmeyi denediğimde zamanla düşüncem derinleştikçe bir yerlerde kendi kendime konuştuğumu farkediyorum ama elimde değil sanki konuşmasam düşünemiyorum.
yolda, otobüste, evde, okulda, işte etrafımdakilere bakıp kimse hiçbir şey düşünmüyormuş, beyinlerinin içi bomboşmuş gibi hissediyorum. bir şeyleri düşünürken etrafımdakiler bazen uyarıyor beni yine başladın diye, bazen parmakla birbirine gösterenler oluyor ama napayım huy işte ama farkındayım ki çok düşünmek ve bunun kendimle söyleşi şeklinde olması beni daha akılcı, daha eleştirel birisi yapıyor ve bir çoklarının aklının ucundan geçmemiş, düşünmeye tenezzül etmemiş oldukları şey hakkında fikir sahibi oluyorum ve bu huydan hiç şikayetçi değilim.
devamını gör...