yalnızlığın en iyi tanımı
başlık "ulasamadiginkadin" tarafından 20.01.2021 03:17 tarihinde açılmıştır.
141.
bahçe yeşil gözüksün diye dikenler ekmek yerine bahçeyi boş bırakıp zarardan uzak kalmaktır.
devamını gör...
142.
sessizlik.
devamını gör...
143.
gece uykuya yatarken "iyi geceler" diyememek.
devamını gör...
144.
bazı yemekleri yap(a)mamak
devamını gör...
145.
size tarif edemem ama acile gittiğim gece monitörden yansıyan halimi atabilirim. orda bile ışıl ışıldım ondan çektim. bana yalnızlık koymaz da dışarda birini tek başıma beklemek sıkıcı. veya yalnız yemek yerken etraftakilerin bakışları da rahatsız eder. bi de bazen kornaya abanmak yetmiyor çıkıp dövmek lazım. o zamanlar tek olmak sıkıntı yaratabilir.
devamını gör...
146.
yalnızlık tahammül edilmesi zor bir şeydir. insanın kendisiyle barışık olmasını gerektirir. insan kendisiyle barışıksa bu defa sosyellik zor olabilir. çünkü insan kendi sesini dinlemek ister, yani biraz kafa dinlemek ister.
ama insan kendisinle barışık olmadığında... işte o zaman çok karışık duygular hisseder. insan karışık duyguları kaldıramaz. bu defa adeta bir su ayısı (tardigrad) gibi işletim sistemini yavaşlatır. buzul çağı bitene değin, yani milyonlarca yıl o vaziyette kalabilir. buzların çözümünün çıtırtısal başlangıcı çoğu zaman bir merhaba iledir. insan kabul görmeye ihtiyaç duyar. birinin onu kalabalıklar içinde ayırt etmesini arzular. insan kendisinle barışık olmadığında, bir de yalnız olduğunda, kendisini frekans dışı, tanım dışı, hikaye dışı, topluluk dışı, simgesellik dışı algılar. bugüne dek tanıdığı bildiği tüm zavallılarla eş değer görür kendini. havalı göründüğünü varsayamaz. havalı görünmek için üzerine iliştirdiği küçük anekdotlar bile zavallılık kanıtı gibi gelir kendisine. bir kara leke gibi algılar kendisini. bir cüzzamlı gibi. kutsanmak zorundadır. bu lanetten muaf biri çıkıp kutsamalıdır onu
nerede bir ateşin etrafını sarmış bir topluluk görsek bu halkaya dahil olma isteğinden nasıl kaçabiliriz. halk ve halka. işte topluluk. seni çağırıyor olmalılar. "sen de gelsene, niye dışarıda kaldın?" çağırıyorlar işte. gördüler beni de. geliyorum dostlarım. hadi içelim, sağlığımıza...
bugün belleğinizin kuytularındaki bir sevdiğinizi hatırlayın, ona bir merhaba deyin , gerisini düşünmeyin
ama insan kendisinle barışık olmadığında... işte o zaman çok karışık duygular hisseder. insan karışık duyguları kaldıramaz. bu defa adeta bir su ayısı (tardigrad) gibi işletim sistemini yavaşlatır. buzul çağı bitene değin, yani milyonlarca yıl o vaziyette kalabilir. buzların çözümünün çıtırtısal başlangıcı çoğu zaman bir merhaba iledir. insan kabul görmeye ihtiyaç duyar. birinin onu kalabalıklar içinde ayırt etmesini arzular. insan kendisinle barışık olmadığında, bir de yalnız olduğunda, kendisini frekans dışı, tanım dışı, hikaye dışı, topluluk dışı, simgesellik dışı algılar. bugüne dek tanıdığı bildiği tüm zavallılarla eş değer görür kendini. havalı göründüğünü varsayamaz. havalı görünmek için üzerine iliştirdiği küçük anekdotlar bile zavallılık kanıtı gibi gelir kendisine. bir kara leke gibi algılar kendisini. bir cüzzamlı gibi. kutsanmak zorundadır. bu lanetten muaf biri çıkıp kutsamalıdır onu
nerede bir ateşin etrafını sarmış bir topluluk görsek bu halkaya dahil olma isteğinden nasıl kaçabiliriz. halk ve halka. işte topluluk. seni çağırıyor olmalılar. "sen de gelsene, niye dışarıda kaldın?" çağırıyorlar işte. gördüler beni de. geliyorum dostlarım. hadi içelim, sağlığımıza...
bugün belleğinizin kuytularındaki bir sevdiğinizi hatırlayın, ona bir merhaba deyin , gerisini düşünmeyin
devamını gör...
147.
bugün twitter'da bi kıza denk geldim yalnızlıktan artık çığlık atıyodu bi kahve içip sohbet edebileceği kimsesi olmamasından yakınıp ağlıyordu. işte yalnızlığın tanımı budur
devamını gör...
148.
tuvalette sıçarken kapıyı açık bırakıyorsan yalnızsındır.
devamını gör...
149.
“yalnızlık, insanın kendisiyle baş başa kaldığında bile kendini misafir gibi hissetmesidir."
devamını gör...
150.
alışılmış konfor..
devamını gör...
151.
insan,
yalnızlığı en çok;
yanındaymış gibi davrananlardan öğrenir…
ne adaletsiz bir dünya;
kimi kötülükleriyle kazanıyor,
kimi iyilikleriyle kaybediyor…
devamını gör...
152.
ne okuyacağımı seçme hakkım var mı yok mu ?
ya ayşe nin ?
ya ayşe nin ?
devamını gör...
153.
sosyal yalnızlık;
etrafında konuşacak kimsenin olmamasıdır.
duygusal yalnızlık;
kalabalıklar içinde anlaşılmama, bağ kuramama hissidir. kalbin bir gün anlaşılmayı bekleyerek tuttuğu nöbettir. en yıpratıcı olan budur.
seçilmiş yalnızlık ise;
kontrollüdür. kendi sesine ihtiyaç duymaktır. ruhun kendine verdiği moladır. kimsenin eksiltmediği, kimsenin çoğaltmadığı bir alan, nefes alacağın geniş bir iç odadır... buradan selam.
"yalnızlığına iyi bak, sahip çık. kaç kişinin emeği var onda kim bilir..."
oğuz atay- tehlikeli oyunlar
etrafında konuşacak kimsenin olmamasıdır.
duygusal yalnızlık;
kalabalıklar içinde anlaşılmama, bağ kuramama hissidir. kalbin bir gün anlaşılmayı bekleyerek tuttuğu nöbettir. en yıpratıcı olan budur.
seçilmiş yalnızlık ise;
kontrollüdür. kendi sesine ihtiyaç duymaktır. ruhun kendine verdiği moladır. kimsenin eksiltmediği, kimsenin çoğaltmadığı bir alan, nefes alacağın geniş bir iç odadır... buradan selam.
"yalnızlığına iyi bak, sahip çık. kaç kişinin emeği var onda kim bilir..."
oğuz atay- tehlikeli oyunlar
devamını gör...
154.
kaçıştır. tüm duygusal boşluklardan, zayıf düşüren tüm duygulardan koşarak uzaklaşmaktır.
dahil olamamaktır. herhangi birinin hayatına, mutluluklarına, acılarına, her neyi varsa...
dahil olamamaktır. herhangi birinin hayatına, mutluluklarına, acılarına, her neyi varsa...
devamını gör...