1401.
günaydın sözlük, iş yoğunluğundan dolayı güne patates olarak başladım.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
1402.
günaydın sözlük...

ama öyle klasik rus edebiyatı satırlarından fırlamış gibi, rutine binmiş, her bir gün aynıymış gibi, her gün aslında pazartesiymiş gibi hissettiren, insan ruhundan uzak olasıca o mel'un, o karanlık, o habis, o olmaz olasıca depresif duygularla dolu bir günaydın değil elbet...

marvel süper kahramanlarının, o müthişli amerikan sinemasında, bir dizi kırık şekilde iniş yaptığı 'klişe süper kahraman inişi' gibi 'laaaaaaaaaaaapssss' diyerekten tepeden inme bir günaydın...
taytlı ve tayt üstüne donlu bir günaydın...
o taytın üstüne don giyildiği yetmezmiş gibi bir de böyle bağcılar tayfanın kemerleri gibi koca tokalı kemer takılmış gibi bir günaydın...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
1403.
yeni hayatıma başladığım 9.güne devam ediyorum. özellikle son 30 saat çok karanlık geçti. insanın kendini bulma yolculuğu bu kadar zor olmamalı. zor ama bir o kadar da keyif vericiydi. herkes ile hesabımı kapattım. bundan sonra ki yaşamımda kimler benimle olacak onları seçtim. güçlü sanıyordum kendimi. zayıf kalan yanlarım ölümcül sonuçlar doğuracak şeyler. onları düzeltip yoluma devam etmek amacım. şunu çok daha iyi anladım. hayatında seni gerçekten seni seven ve anlayan bir dostun varsa kolay kolay yıkılmazsın. şu sıralar tek istediğim şu şehirden uzaklaşıp papatya,alkol araba ve kendim ile yol güzergahını önemsemeden yol yapmak ve kaybolmak. iyi miyim? bir yanım evet bir yanım hayır. mutlu muyum? nispeten. hayat ne olursa olsun yaşamaya değer.
devamını gör...
1404.
geçen gün güzel bir açılış yapmıştım bu başlıkta. bu sefer kötü olarak açacağım. ama yazmak istiyorum. tam her şeyi temizledim mutlu olma yoluna çıktım derken yine sıkıntılı bir sağlık sorunu nedeniyle zor bir sürece gireceğim. hastane hastane gezmekten çok yoruldum artık. savaşmayı çok seviyorum ama nefes almak istiyorum biraz. sadece nefes! 1 gün bile olsa yeter bana. çok yoruldum sadece. sonra bana müptezel diyorlar( alkol ve papatya var sadece nasıl müptezel olunuyorsa bunlarla orası ayrı bir konu). varsın desinler. ne yapayım? zihnim çok fazla çalışıyor. hem sağlık hem zihinsel sorunlar beni çok yordu. az sonra hastaneye gideceğim. ameliyat olmak için doktorları ikna edeceğim artık. bunlardan korkum yok. benim aslında genel olarak korkum yok. sadece çok yoruldum. nefes almak istiyorum. 1 gün bile olsa huzurlu olmak istiyorum.
devamını gör...
1405.
günaydın sözlük, günaydın diğerleri, günaydın oradaki.

bugün izmir 39 derece ve mahalleye çok güzel bir kız gelmiş.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
1406.
günaydın dostlar.
gününüz güzel geçsin.
yüzünüz, ayçiçekleri gibi hep güneş’e dönük olsun.
devamını gör...
1407.
günaydın sözlük...

ama öyle, evin küçük oğluymuşsunuz ve her sabah abiniz/ablanız tarafından, türlü mel'unluklarla dürtüle dürtüle uykunuzdan uyandırılıp zorla ekmek almaya yollanmışsınız da; sinirle evden çıkıp ayağınıza hırsla geçirdiğiniz annenizin terliklerine takılıp, merdivenin son basamağında tökezleyip düşmüş, ve bakkala kadar uzanan ömrünüzün o en uzun yolunu, içinize doğru sızan gözyaşları ve sızlayan dizinizin acısı ile yürümüşsünüz gibi bir günaydın değil elbet...

fırın dönüşü sıcak ekmeğin kulağını koparıp, o ekmeği kemire kemire, sallana sallana eve doğru yürümüşsünüz gibi bir günaydın...

sevgilisiyle mesajlaşan abilerinizi ablalarınızı 'babama söylerim' tehdidi ile ( söylemeyeceğinizi o da biliyordur elbet) yüklü bir bahşiş vermeye zorlayarak sabahki yuvarlanışın intikamını almışsınız gibi bir günaydın...

fırsatçı bir günaydın...
kindar bir günaydın...
küçük zaferlerle dolu bir günaydın...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
fotoğrafı çeken: erdal yazıcı/1989 istanbul
devamını gör...
1408.
günaydın ahali...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
biraz yürüyüş yapıp eve geldim. yatağıma uzandım. baktım terasta bir patırtı. viyik viyik bağırıyor küçük olan. kafayı indirip kaldırıyor, ağzını anasının burnuna sokuyor. anne biraz gergin gibi ya da korku içinde bilemiyorum düşecek diye.

sokak aralarında koşturan yavru martılar görmeye alışkınım. (hoş bunlara yavru demekte biraz ne bileyim.) 'bir iki kere itfaiyeyi aradık gelip çatıya koyar mısınız?' diye zamanında. sağ olsunlar gelip ilgileniyorlar. bazen gelen olmuyor gerçi. bazen gelselerde nafile yavru martı o kadar korkuyor ki kaçacak delik arıyor. bazen de anne ve tayfası itfaiyeciye saldırıyor. yaşam mücadelesi işte.

bugün manzaram güzel. izin verirlerse biraz uyuyayım diyorum. bu saatte pek mümkün değil ama en azından denerim. ya da kalkıp gidip kahvemi yapayım. daha kedileri veterinere götüreceğim. bety'nin tedavisi devam ediyor. yaramaz oğlum cokcok'ta sanırım stresten deride kızarıklıklar başladı. fazla kilodan pişik olmadıysa tabi. casper'ı soran olursa iyi kendileri. ellerinizden öper ayaklarınızdan yalar. evde koşturup duruyor.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
mutfağımın kapısına dizlmişler. kahve istemiyorlarsa eğer buranın serinliği hoşlarına gitmiş olacak.

ben bugün iyi sayılırım. az baş ağrısı var gibi. gece dozu bir tık kaçırmış olabilirim. kahve ve kahvaltıdan sonra kendime gelirim diye düşünüyorum. iş çok, gün yoğun.

herkeslere mutlu, huzurlu bir gün diliyorum. sevgiler...
devamını gör...
1409.
güünaydddııınnnn
devamını gör...
1410.
günaydın seksi kuşlar.
devamını gör...
1411.
günaydın sözlük…

ama öyle, serin bir yaz akşamı, güneş ağır ağır batarken gökyüzünü kızıla boyamış, çiçekli, tiril tiril kısa elbisesini giyinmiş güzel bir kadın, sevdiceğinin elini tutmuş sahilde yürürken, levent yüksel’in “beni benimle bırak giderken” şarkısını mırıldanıyormuş da; o yanındaki mizah yeteneği gelişmemiş, mel’un cinse mensup beyefendi, “tamam” diyip gitme şakası yaparak tat kaçırmış gibi bir günaydın değil elbet…

yaz gecesi, partnerinizle kafi miktarda demlenilmiş, güzelleşilmiş bir şekilde, ellerinizde cila niyetine soğuk biralarla biraz da yalpa vurarak tenha bir kumsala inilmiş, ateş etrafında bira içip şarkı söyleyen kalabalık bi gruba dahil olunmuş da, nazan öncel’in “gidelim buralardan” şarkısına bağıra bağıra, hoplaya zıplaya eşlik edilmiş gibi bir günaydın…

müthişli bir günaydın…
can çektiren, dip düşüren bir günaydın…
devamını gör...
1412.
herkese afillibirbey'in günaydınından.
bana bira yerine çay.
mis gibi bir gün olsun hepimize sözlük.
devamını gör...
1413.
önceki günlerde yaşadıklarımı anlatmıştım. daha ne kadar kötü olabilir diye düşünürken. bu sabah işimi ve evimi kaybettim.
devamını gör...
1414.
günaydın sözlük ailesi..
umudunuzun neşenizin huzurunuzun eksik olmadığı bol kahveli günler dilerim.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
1415.
günaydın sevgili sözlük...
kişisel boşluklarımdan dolduramadıklarım var. hani lisede her ingilizce sınavında "fill in the blanks" bölümü olurdu ya, heh işte bende de öyle. cevabı konusunda emin olamadığım, fiili çekimleyemediğim, in miydi on muydu karar veremediğim boşluklar...

kaçmak istersin ya öyle bir boşluk. belki de bir kaçış.

nice hevesle yaptığınız bir uçurtmanın rüzgarlı havada gökyüzünde süzülürken bir anda elinizden kaçması sonucu ruhunuzda yarattığı boşluk gibi bir şey. belki de uçurtmanın amacı; kendini kaçırtmaktır. olamaz mı? olabilir. uçurtmayı gökyüzünde aramak ne kadar doğrudur ki?

boşluksuz, tamamlanmış günler dilerim. bi de bol şarkılı olsun.
benim şarkım mı? gökyüzünde aranmayan uçurtmalar
devamını gör...
1416.
günaydın sözlük, günaydın diğerleri, günaydın eşini kaybeden benzerim.

napıyonuz? ben böyle..

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
1417.
günaydın sözlük!

normalde bundan 4-5 saat sonra uyandığım için kendimi biraz garip hissediyorum. yahu siz her gün nasıl erkenden uyanıyorsunuz? ama kabul ediyorum insana tuhaf bir enerji de veriyor. kendimi sorumluluk sahibi biri gibi hissediyorum. koşuya çıkmayı falan düşündüm. kahvaltıda yeşil çay içtim. mesela birazdan da kahvemi yudumlarken maillerimi kontrol edeceğim.
devamını gör...
1418.
günaydın herkes tatile gidiyor.
devamını gör...
1419.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel

geç kalmış bir günaydın bu benim için.
belki hayata belki kendime belki insanlara belki de sana.
yetişemiyorum artık biliyor musun?
bir gün bir kaçırdım o treni şimdi hep yalın ayak koşturuyorum peşinden.
herkesin bir telaşı var.
herkes nefes nefese...
çok kalabalık yahu çok fazla kalabalık...

gözlerimi bir açıyorum, düşünüyorum hemen düşünmeye koyuluyorum.
nereden başlasam hayata?
bugün yine kime yetişemesem.
bugün yine hangi bilinmeze boşa kürek çeksem.

bak size söyleyeyim kaçta uyanırsam uyanayım şu akıp giden zamana yetişemiyorum.
tam yakaladım diyorum yakalayacağım diyorum bu seferde bağcıklarım çözülüyor. yolda birini görüyorum mesela yorgun argın, üzgün bir merhaba demesem sanki bir adım atmasam ona yığılıp kalacak.

elimi uzatıyorum, yetişmiyor. ona bile yetişemiyorum. ben çok geride kalıyorum hayat anlıyor musun?
ben herkesin arkasında kalıyorum.
herkes çok hızlı, hep bir telaş içinde.
ben çok eğreti kalıyorum bu kalabalıklar içinde.
yetişememekle kalmıyor bir de pes ediyorum.

anı yavaşlatabiliyor muyuz sahi?
biz yavaşlasak an da yavaşlar mı?
anda kalabilir miyiz mesela.
hayatın telaşından sıyrılabilsek, ah ben sıyrıldım tabi ama yine de olmadı anlıyor musunuz?

insanlar çok hızlı, her şeyleri çok hızlı.
beğenmeleri, sevmeleri, nefret etmeleri, karar vermeleri bir başkası adına yani onunla ilgili bir karar, bakın çok hızlı...

ben temkinle mükemmelliyetçilik arasında gidip gelirken bir bakıyorum elini ayağını çekmiş benim odağımdakiler...
ben çok yavaş kalıyorum şu hayata...
hep bir akış var.
sürekli bir deveran var durup dinlenmeyen.

yorulmuyor musunuz sahi?
az biraz nefes alayım demek gelmiyor mu içinizden?
bir bakayım ne olmuş? ne bitmiş? geride kim kalmış?

ben hep geride kalanım.
ben hep kalabalıklar içinde varmış gibi her şeyin içindeymiş gibi her şeye yetişmiş gibi ama sadece fener görmüş tavşan gibi olduğum yerde dikiliyorum.
kimsede fark etmiyor.
ben akışa yetişemiyorum ama akışta beni sürükleyemiyor.
ayak mı diriyorum nedir?

anda kalmak.
ah ben ne kadar benimsemişim bu eylemi.
bu bakışı, bu duruşu, bu felsefeyi...
ara ara akışın dişlilerinden sıyrılıp çarparsanız bir kenara gelin beklerim.
burası güzel, sakin...
ben size yetişemiyorum ama en azından siz ara ara bana bir cee deyin.

günaydın sözlük.
yürüyüş yaparken yerde görmüş olduğum ve fotoğrafını çektiğim bu yukarıdaki böcük hissettirdi bana bunları.
o da benim gibi..
yavaş, sakin, emin adım gidiyor.
belki bir yerlere yetişememiş evet fakat anında pek kıymetini bilmişe benziyor.
acelesi yok.

ironik bir şekilde onda ayan beyan görünen ben de hayali bir kabuk taşıyoruz şu hayatta.

yani olurda gelirseniz 'bu ne be? 'demeyin. az oyalanın yani başımızda. belki anlamaya çalışın ya da' dur ya bu değişik napıyor az bakayım? ' deyin. güvenirsek size veyahut sadece merak edersek o minnak başımızı kabuğumuzdan dışarı çıkarıyoruz.

sonrası muamma, değer mi?
hesapsız, kitapsız bekleyip görmek gerekecek.

günaydın ahali geç kalmış bir günaydın.
gününüz aydın, akşınız bol olsun...
devamını gör...
1420.
herkese kocaman bir günaydın.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"günaydın sözlük" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim