hayatı acılarla dolu olan, defalarca kez haksızlığa uğramış olan talihsiz bir yazar, şair ve aydındır.
devamını gör...
herkesin bildiği ama hiç kimsenin bilmediği faili meçhul yazar.
devamını gör...
a101'in en sevdiği yazar, sürekli kitaplarını görüyorum orda.
devamını gör...
birçok kitabını okuduğum, anlatımını çok beğendiğim yazar. fakat belirtmek isterim ki en son okuduğum kitabında birkaç yere çok takıldım. şaşırdım daha doğrusu bunları yazmış olmasına, haddim olmayarak.
devamını gör...
kuyucaklı yusuf
devamını gör...
sabahattin ali, türk edebiyatı’nda özel bir yer edinmiş o güzel adamlardan biridir. toplumcu gerçekçi yazarlardan biri olarak kabul görmüş. kürk mantolu madonna’yı, sonra içimizdeki şeytan’ı kuyucaklı yusuf’u yazdı ve hepsi türk edebiyatının önemli yapı taşlarından biri oldu.
kuyucaklı yusuf, 100 temel eser’den biridir.
devamını gör...
kürk mantolu madonna ile kafamda arşa çıkardığım romantik yazar. nasil bir aşk yasamışsın sabahattin abim, farkındalık açısından nerelere yükselmişsin, ne müthiş bir insanmışsın. trajik ve erken bir ölümle bu dünyadan ayrılan büyük insan. mustafa kaya'dan çocuklar gibi şarkısını dinlerken aklıma gelir kendisi.
devamını gör...
kürk mantolu madonna kitabı ile okumaya başladığım ve diline, olaylara yaklaşımına, ifade yeteneğine hayran kaldığım yazar ve şair. edebi yanı ağır basan bir üslubu var.


şimdi aramızda noksan olan şeyin ne olduğunu biliyorum!”dedi. bu eksik sana değil, bana ait... bende inanmak noksanmış... beni bu kadar çok sevdiğine bir türlü inanamadığım için, sana aşık olmadığımı zannediyormuşum... bunu şimdi anlıyorum. demek ki, insanlar benden inanmak kabiliyetini almışlar. ama şimdi inanıyorum... sen beni inandırdın... seni seviyorum... seni istiyorum... içimde müthiş bir arzu var...
.

kürk mantolu madonna- sabahattin ali
devamını gör...
ilk kez bir kitabını okudum.içimizdeki şeytan.çok akıcı bir dili var.okumaya devam edeceğim yazar.
devamını gör...
"yarın öldüğümüz zaman birisi bize sorsa: ‘dünyada neler gördünüz? ‘ dese herhalde verecek cevap bulamayız. koşmaktan görmeye vaktimiz olmuyor ki…"

edebiyatımıza, içimizdeki şeytan, kürk mantolu madonna, kuyucaklı yusuf gibi harika eserleri kazandırmış edebiyatımızın en değerli kalemlerinden birisidir. yazarlığı yanı sıra şairliği ile de ön plana çıkar. "leylim ley, göklerde kartal gibiydim, çocuklar gibi, ben sana vurgunum, dağlar, aldırma gönül, geçmiyor günler" gibi keyifle dinlediğimiz eserler onun şiirlerinden bestelenmiştir. eserlerinin yanı sıra düşünceleri ve ölümü ile de akıllarda iz bırakmış bir kişiliktir. yaşadığı dönemde kitapları yasaklanmış, düşünceleri yüzünden hapis yatmış, öğretmenlikten ihraç edilmiştir. geçimini sağlayabilmek için bir dönem nakliyecilik bile yapmıştır. kendisini yurtdışına kaçıracak olan ali ertekin isimli şahıs tarafından sopayla başına defalarca vurularak öldürülmüştür. ölümü hala aydınlatılamamıştır. cesedi teşhis edilemeyecek kadar tanınmaz bir halde bulunmuştur. katil idam cezasına çarptırılmıştır ancak 4 yıllık cezasından sonra serbest kalmıştır.

hayatı gibi çocukluğu da oldukça zor geçmiştir yazarın. babasının görevi nedeniyle sık sık şehir değiştirmek zorunda kalmış, annesinin ruhsal sorunları nedeniyle de oldukça zor günler geçirmiştir. annesi defalarca intihar girişiminde bulunmuş, daha sonraları ise histeri hastalığına yakalanmıştır. belki de bu dönemde yaşamış olduğu sorunlar, balıkesir öğretmen okulu'nda okurken, intihar girişiminde bulunması ile karşımıza çıkacaktır. okul müdürünün, sabahattin ali'yi ailesinin yanına gönderme uyarısı ile intihar girişimine kalkışmış olması aslında onun yaşamış olduğu ailesel travmaları açıkça ortaya koymaktadır. bu olayın sonunda okul müdürü tavrından vazgeçmiş, sabahattin ali de istanbul muallim mektebi'ne nakil olmuştur. 1927 yılında burdan mezun olup, diplomasını almıştır.

sabahattin ali'nin öğretmenlik mesleğinde ilk görev yeri yozgat olmuştur. yazar burada çok fazla sıkıldığını ve kendini yalnızca okuma ile meşgul ettiğini yazmıştır. nihayetinde burada sadece bir yıl bulunup daha sonra istanbul'a dönmüştür.

daha sonra gazi mustafa kemal atatürk'ün emri ile yurtdışına gönderilen öğretmenlerden birisi olmuştur. 1928 yılında almanya'ya gönderilmiştir. geri döndükten sonra bursa'da öğretmenliğe devam etmiştir. daha sonra almanca sınavına girmiş ve almanca öğretmeni olarak görevine devam etmiştir. tam da bu yıllarda komünizm propagandası yapmakla suçlanıp tutuklanmıştır. serbest kaldıktan sonra öğretmenliğe devam etmiştir ama okuduğu bir şiir yüzünden tekrar tutuklanmıştır. bu dönemde memurluktan atılmıştır. sinop cezaevi'nde yatarken, hepimizin bildiği "aldırma gönül, göklerde kartal gibiydim" şiirlerini yazmıştır.

sabahattin ali her ne kadar komünizm propagandası yapmaktan suçlansa da kendisi bunu hiçbir zaman kabul etmemiştir. yazdığı yazılarda aslında hem sağ görüşü hem de sol görüşü eleştirmiştir. bir dönem aziz nesin ile beraber çıkardıkları markopaşa dergisinde yayınladıkları siyasi ve mizahi yazılar yüzünden geniş kitleler tarafından tepki görmüştür. buradaki bazı yazıları yüzünden hapis cezası almıştır. hapisten sonra çıkarmış olduğu ali baba adlı dergide yayınlanan sırça köşk isimli öykü nedeniyle de hapis cezası almıştır. sabahattin ali'nin yazmış olduğu her şey tepki görmüş, bu yazıların çoğundan ceza almış ama asla pes etmemiş de diyebiliriz. ilk romanı kuyucaklı yusuf'u 1937 yılında yayımlamıştır. bu eser şu an, milli eğitim bakanlığı'nın 100 temel eser listesinde yer almaktadır. 1940 yılında içimizdeki şeytan adlı eserini yazmış olan sabahattin ali, 1942 yılında da günümüzde oldukça popüler olan kürk mantolu madonna adlı kitabını yazmıştır. romanlarının yanında şiir ve öykü de yazmıştır sabahattin ali. "sırça köşk" isimli öykü kitabı bir dönem toplatılıp, yasaklanmıştır.

sabahattin ali kalemi yüzünden çok büyük acılar çekmiş ama asla bu yoldan geri dönmemiş bir yazardır. yaşamı kadar ölümü de acı olmuştur. defalarca hüküm giymesine, yazdıklarının yasaklanmasına rağmen yazmaktan asla vazgeçmemiştir. ne hapis ne de parasızlık onu kaleminden koparamamıştır.
devamını gör...
günün birinde ya çıldıracağız, ya dünyaya hakim olacağız. şimdilik bir rakı parası bulmaya çalışalım ve parlak istikbalimizin şerefine birkaç kadeh içelim. sabahattin ali
devamını gör...
romanlarıyla bilinir ve sevilir, özellikle kürk mantolu madonna. ama birkaç kitapta topladığı kısa öyküleri muazzamdır. öykülerin çoğunda ilginç bir kırılganlık vardır. muhtemelen çoğu karakterin doğasına ters bir şekilde sosyete/istanbul türkçesi konuşmasının bunda etkisi büyük.
devamını gör...
hikayesiyle beni derinden etkileyen, edebiyatımızın önde gelen yazarlarından. "dışarda deli dalgalar gelip duvarları yalar. seni bu sesler oyalar, aldırma gönül, aldırma" dizelerini duysam tüylerim diken diken olur.
devamını gör...
sinop cezaevinde bu kadar çok reklamı yapılınca uzun yıllar boyunca orada kaldığını sandığım; ilgili bilgileri okuyunca sinop cezaevinde yaklaşık üç ay yatıp dönemin cumhurbaşkanı tarafından affedilerek serbest bırakıldığını öğrendiğim şair.
devamını gör...
özgünlükten uzak yazar.
devamını gör...
kendi ölüm şeklini de öngörmüş gibi kuyucaklı yusuf'u; yeşilçam absürtlüğüne kaynak oluşturacağını bilse yazmaktan vazgeçeceği kürk mantolu madonna'yı; psikolojik tahlilleri ile bizim toprakların dostoyevski'si diye nitelendirsek abartmış olmayacağımız içimizdeki şeytan isimli kitapların yazarıdır. ne yazık ki ölümü, bir başkaları tarafından tayin edilmiş; şahsi tarih yorumuma göre bu ülkenin tarihine kara leke olarak geçmiştir.
devamını gör...
bugün doğum günü olan yazar.

bedeni her ne kadar acımasızca katledilse de; ruhu, fikirleri ve yazdıklarıyla yaşamaya devam ediyor.
devamını gör...
sevgili sabahattin ali insana dair hislerin en iyi tercümanlarından...
1907'de bugün doğmuştur, doğum günü kutlu olsun.
bir çok şiiri bestelenip hepimizin ruhuna dokunan şarkılara bürünmüştür.

benim de en sevdiklerimden birisi; çocuklar gibi

bende hiç tükenmez bir hayat vardı
kırlara yayılan ilkbahar gibi
kalbim hiç durmadan hızla çarpardı
göğsümün içinde ateş var gibi

bazı nur içinde, bazı sisteyim
bazı beni seven bir göğüsteyim
kah el üstündeydim, kah hapisteydim
her yere sokulan bir rüzgar gibi

aşkım iki günlük iptilalardı
hayatım tükenmez maceralardı
içimde binlerce istekler vardı
bir şair, yahut bir hükümdar gibi

hissedince sana vurulduğumu
anladım ne kadar yorulduğumu
sakinleştiğimi, durulduğumu
denize dökülen bir pınar gibi

şimdi şiir bence senin yüzündür
şimdi benim tahtım senin dizindir
sevgilim, saadet ikimizindir
göklerden gelen bir yadigar gibi

sözün şiirlerin mükemmelidir
senden başkasını seven delidir
yüzün çiçeklerin en güzelidir
gözlerin bilinmez bir diyar gibi

başını göğsüme sakla sevgilim
güzel saçlarında dolaşsın elim
bir gün ağlayalım, bir gün gülelim
sevişen yaramaz çocuklar gibi
devamını gör...
daha madonna doğmamışken kendisini anlatan romanıyla ileri görüşlülüğünü ortaya koymuş çağdaş yazar.

(bkz: kürk mantolu madonna'yı okudum madonna var)
devamını gör...
insan dünyaya sadece yemek, içmek ve koynuna birini alıp yatmak için gelmiş olamazdı!!!

daha büyük ve insanca bir sebep lazımdı.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sabahattin ali" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim