var bir kaç tane şimdi isim saymayayım ayıp olur başkalarına. üzülürler sonra.*belki üstümüzden bir tır geçer beni sevmiyor musun ben senin favori modun değil miyim falan derler hiç uğraşamam.*
devamını gör...

az önce ekranı okşuyordum allah affetsin
devamını gör...

ay yüzlü sevgili demiş hayyam rubayilerde.
devamını gör...

üniversite öğrencisiyken bizim okulun hemen yanındaki bir kırtasiyede çalışıyordum. tabii o zamanlar sigara içen bir delikanlıydım. yine günlerden bir gün birinin sigarasını çarptım, tam yakacakken müşteri geldi ve ben de kulak arkasına atıp fotokopi çekmeye gittim. ben sigarayı orda unutmuşum. akabinde otobüse binip çankaya'ya gittim, banka işlemlerim için sıra bekledim, bir yerde yemek yedim filan ama herkes bana tuhaf tuhaf bakıyor. şimdi erkek olanlar bilir, eğer herkes, özellikle de kadınlar, sana bakıyorlarsa ya fark yaratacak kadar yakışıklısındır ya da burnunda sümük vardır. ilki olamayacağına göre benim elim sürekli burnuma gidiyor acaba benim fark edemediğim bir şey mi var diye. neyse. ben okula geri döndüm, dersime girdim hatta derse bile katıldım. tahtaya filan kalktım yani. bir allah'ın kulu da demiyor ki şu sigaranı şurdan al diye. neyse ders arası oldu, lavaboya gittim elimi yıkadım filan saçımı düzeltmek için aynaya bir baktım! aman allah'ım! o an;

yer yarıldı,
deniz küstü,
kainat sustu,
atlas vazgeçti,
insanlar öldü,
geberdi,
açlıktan kırıldı,
soğukta savaştı,
çekoslovakya dağıldı,
hun imparatorluğu bölündü,
çekoslovakya diyorum yahu çekoslovakya gitti ya!
sen kimsin be! kimsin lan sen! kimsin be!

neyse abartmayayım tabii. ''aa ne güzel sigara varmış. bir kahve alayım da içeyim bari'' diyip kulak arkamdan aldım ve olay mahallini hızlıca terk ettim. on saatten fazladır kulak ardı sigaramla bütün şehri dolaşmam, insanlarla kaynaşmam ve bir allah'ın kulunun da tek bir şey dahi söylememesi komiğime gitmişti. on saatlik dalgınlık mı olur demeyin, oluyor işte. o gün bugündür mütemadiyen kulak arkamı elimle kontrol ederim*.

kamu spotu: sigara sağlığa zararlıdır.
devamını gör...

üretiminde süt, nişasta ve gül şurubu kullanılan antakya tatlısıdır. oldukça tatlı bir görünüme sahiptir. ben gül suyunun tadını fazlasıyla almıştım. bana çok hitap ettiğini söyleyemeyeceğim ancak farklı bir lezzet olduğu için denenmeli.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel


haytalı ismi bu tatlıyı yaratan köyün adından gelmektedir. anlatıldığına göre köyün fakir bir köy oluşundan tatlı olarak mısır unu ve sütün karışımından yapılan muhallebiyi gerçek bir gül suyu üzerine koyularak ikram edilerek ortaya çıkmıştır.



buradan
devamını gör...

“fakat artık imkânsız. bir şeye bağlanamıyorum.
yoruluyorum.”


bugün ölüm yıldönümü olan edebiyatçımız.
devamını gör...

genelde kemalist güruhun segilediği tutum. ezhel'in erdoğan'a ettiği küfrü bile ifade özgürlüğü olarak değerlendiren atatürkçü zevat mka ile ilgili en ufak bir eleştiriye dahi tahammül edemez ve cezalandırmak ister.
devamını gör...

thierry jonquet'in tarantula adlı romanından uyarlanan film. bolca acı, dram, entrika, ihanet, ölüm barındırıyor. bu anlamda bakınca pembe dizi havası taşıyor.konusu itibariyle ilgi çekici. gerilim, rahatsız olma gibi hisleri yaşamak, özgün bir film izlemek isteyenler için biçilmiş kaftan. film müzikleri çok isabetli seçilmiş, bütün gerilimi, acıları akıp giden bir nehir kadar olağanlaştırmış.

---bundan sonrası filmin içeriği hakkında bilgi içeriyor---
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.

cerrah, kardeşiyle yasak ilişki yaşayan, birlikte kaçarken araba yandığı için yüzü tanınmaz hale gelen eşini iyileştirmek istiyor.-bu arada cerrah ve kardeşi anne bir kardeşler ve bunu bilmiyorlar. ikisi de annelerinin başka adamlardan yasak ilişkileri sonucunda dünyaya gelmiş.- onun için yoğun araştırmalar yapıyor, çaba gösteriyor ama eşi camda yansımasını görünce dehşete düşüp intihar ediyor. eşine çok aşık olan adamın elinde ona dair tek kalan şey kızları. kızın da annesini intiharını görünce psikolojisi bozuluyor. uzun süren bir tedavi görüyor. yavaş yavaş düzelirken bu defa biri ona tecavüz girişiminde bulunuyor. zaten zayıf bir psikolojiye sahip olan acı dolu ruhu buna dayanamayıp intihar ediyor. babası kızının intikamı için çocuğun peşine düşüyor.

cezalandırma şekli çok ürkütücü. çocuğun bedenini kadın bedenine dönüştürüyor ve hayvandan insana gen aktarımıyla elde ettiği suni deriyle ona yepyeni bir yüz, beden yapıyor. bu arada hayvanlardan insanlara yapılan gen aktarımı etik değil, bir suç. yani çocuğu hem yasak deneyinde kobay olarak kullanıyor, hem de evladının ölümüne neden olan tecavüzcünün ruhunun ait olduğu bedeni çalıyor. hormonsuz vajina ameliyatı falan yapıyor. bu bedeni eşine öykünerek inşa ediyor. işin ilginç yanı adam bu bedene zamanla aşık oluyor. tecavüzcü çocuk da bu durumu kullanarak o evden kurtulmayı başarıyor.adamı ve hizmetçileri sandığı annesini öldürüyor.

kızının sevgisinden dolayı canavar gibi soğukkanlılıkla bu kadar şey yapan adam, sonunda eşinin suretine yenik düşüyor. bir kez daha eşine güvenmenin bedelini ödüyor. kendi yarattığı beden onu öldürürken "sana güvenmiştim, diyor." aşk sevgi ne kadar büyük bir zaaf. insanı ne kadar da savunmasız bir hale getiriyor.

bir de işin anne boyutu var. yasak aşklarının bedelini oğullarının birbirlerine ihanetiyle ve birbirlerini öldürmeleriyle ödüyor. sokaklarda büyüyen diğer oğlu, kazadan sonra eve dönüyor. doktorun yarattığı bedeni görüyor. ölen sevgilisine benzeyen bedene tecavüz ederken kardeşi tarafından öldürülüyor. yasak aşk yaşamasaydı oğullarından biri annesini tanırdı, ona anne derdi. diğeri de kötü koşullarda büyüyüp it kopuk olmazdı. ağabeyini tanısa belki onun eşiyle ilişki yaşamazdı.

tutkular, zaaflar insanın hayatını işte böyle mahvediyor.
devamını gör...

güzel kadındır , farklı bir aurasi vardır bu nedenle soğuk denir asil denir bana göre pamuk gibi insandır. tanıdığımdan değil sokak hayvanları için yaptıklarını bildiğimden.
devamını gör...

asit rock olarak da bilinmektedir.
türkçemize saykodelik rock olarak yerleşmiş olan rock müzik türüdür.

1960'ların ortalarında amerika birleşik devletleri ve kanada'da gelişen ham ve enerjik bir rock and roll tarzı olan garaj punk hareketinden gelişmiş ve pek çok müzik tarzına ilham veren blues etkisiyle ortaya çıkmış bu müzik türü, progressive rock* ile benzerlik taşımasına rağmen enstrümantal ve vokal olarak çok farklı ezgiler barındırması ile daha derin ruhsal motiflere, doğaçlamalara yer verir ve dinleyenin üzerinde gerçeküstü bir his bırakmasıyla pek çok müzik türünden ayrılır.

zihin değiştirme ve halüsinasyon görme gibi etkileri olan lsd* ve meskalin* benzeri maddelerin etkisinde icra edilen bir müzik tarzıdır. kişinin bireysellikten ve zamandan uzaklaşma hissini uyandırıp, gerçeklerden kopmasına neden olur.

bu tarzın ilk örnekleri jefferson airplane grubunun white rabbit ve somebody to love parçaları kabul edilir. the doors, the beatles, jimi hendrix ve pink floyd da bu müzik tarzını icra etmişlerdir.

türkiye de bu müziği icra edenlerden başı çeken bazıları; barış manço, erkin koray, cem karaca, selda bağcan, moğollar ve üç hüreldir. bu akımın günümüzdeki en büyük ve en önemli temsilcilerinin başında da altın gün vardır.
devamını gör...

samsatlı lukianos tarafından yunanca kaleme alınan ve asıl adı peri parasitou (asalak hakkında) olan bu eser kaynaklarda çok az geçmektedir. ingilizce çevirisi the prasite olan bu eser türkçe'ye vasilaki vuka tarafından dalkavuknâme adıyla çevrilmiştir. esere ayrıca tercüme-i letâfet âsâr der ta'rif-i san'at-ı dalkavukân-ı şöhret-şiâr adı da verilmiştir.

kitabın birçok ismi arasında çok fazla kaybolmadan içeriğine geçersek hiciv ustamız loukianous dalkavukluğu bir dalkavuğun dilinden övgüler ile anlatıyor. kitap,kahramanlarımız kârdan ve firuz arasındaki diyaloglardan oluşuyor. yazar, dalkavukluk sanatının önemini ve inceliklerini açıklıyor. överek ince mesajlarla yeriyor aslında.
kitaptaki firuz karakteri olan dalkavuk lokionos'un sözcüsü konumunda yer alıyor ve felsefecilere ve hatiplere yönelik sert eleştirilerini dile getiriyor.
eser, aslında 2. yy da yaşayan lokianous'un çok bilinmeyen bir eseri. o dönemde yazılan bu eser ancak osmanlı devleti zamanında tercüme edilmiş ve tercüme edilme süreci de bir hayli tuhaf. eseri tercüme ederken yazarın üslubunu bozmamaya çalışarak bazı noktalar islam milletine uymadığı gerekçesi ile çıkarılmış ve değiştirilmiş.

mesela mübâriz* ve bahadır, harp aletleri olmaksızın, tüccar sermayesiz, ağaç meyvesiz ve alameti güzellik olan sevgili süssüz haliyle eksiktir. aynı şekilde ikbâl sahibinin de dairesinde dalkavukları olmadıkça yücelik ve haşmette kusur ve noksanı var demektir. ve o dairenin süsten ve gösterişten uzak olacağı bellidir.
devamını gör...

sıcaklığın -65 derecelere düştüğü, dünyanın en soğuk bölgelerindendir.
devamını gör...

oldu olacak kadınlara bir penis sayar, erkeklere de vajen sayar takın tam olsun.

ona göre bakar, bir istatistik çıkarır sonra aşık olursunuz anasını satayım.
devamını gör...

yirmi kişinin doluştuğu bir küvet gibi düşünürsek, hastalık ve mikrop kapma riski yüksek bir ortam. hayatta bir kez girdim ve bir hafta boyunca da içim bulandı.
devamını gör...

istanbul kınalıada
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

oldukça bilgilendirici entryler giren, kibar bir yazar. beğenerek okuyorum yazdıklarını, kaleminiz daim olsun efendim.
devamını gör...

bir papirüsün gözünden istanbula bakış, tarihe bakış.
sırf istanbul için bile okunur öyle güzel anlatıyor.
en beğendiğim iskender pala kitabı.
devamını gör...

gerçeğe yakın eserlerde, sanatçının ruhunu, dokunuşunu hissetmek, görmek zordur. bu yüzden gerçeğe uzak sanat eserinin, sanatçı tabirine daha yakın olduğu fikrindeyim.
devamını gör...

gömülü olarak içerde bekleyen diş. en azından benim öyle.
devamını gör...

muhalefet olan herkesi chp'li sanmak kadar saçma olan şey. belki adam devletçi ve yeri geliyor muhalefet olmuyor veya siyaset konuşmayı sevmiyor. hemen etiket yapıştırmak, sen de akp'lisin demek de neyin kafası? ben söyleyeyim at kafası.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim