akp neden kazanıyor sorunsalı

bence çok zekice kurulmuş bir parti. halkın çoğunluğunu iyi tanıyor. ne yaparsan yap, din söz konusu olduğunda başka hiçbir şeyi önemsemeyen bir halk çoğunluğu var ülkede. bu halk yaşantısında çok da dindar değildir, dini kendine göre yorumlar ve domuz eti yememek ve içki içmemek dışında her şeyi yaparak kendisini mükemmel müslüman olarak görür. halkın afyonu dindir. akp'de bunu çok iyi bilir ve her şeyi buna göre kurgular. bu da başarıdır.

sadece din ya da dinimsi konular değil. küresel güçler başından beri akp' yi fonladılar, şimdi ülke elden çıkarılarak kendi kendilerini bizim vergilerimizle falan fonluyorlar. yozgat'ta ki kahvehanedeki dayıya ve avanesine o para gittikçe akp kazanır. chp de o dayıya verecek kaynak para yok.

turk vatandaşlığı verdiği araplar .afganlar .

cahillik, fanatizm, bilmeme mutluluğu...

çünkü seçmeni başından aşağı taş yağsa bile akp ye oy veriyor. bir sorun olduğunu hissetseler bile bunu yine anca reisimiz çözer kafasıyla yaklaşıyorlar. kılıçdaroğlu'nun da hataları vardır illaki, ama seçim kampanyasını iyi yürüttüğünü düşünüyorum. halkımızın cahiliyetinden dolayı bu seçimi de kaybettik. her zamanki gibi olan da bize oldu.

birincisi çok çalışmaları. çalışmak derken, seçmenlerinin ayağına kadar gidip ama doğru ama yanlış şekilde kendi reklamlarını yapmaları. muhalefet de hemen arkalarından gidip kendisiyle ilgili ortaya atılan yalanı dolanı belgesiyle ispatlasaydı belki durum biraz daha farklı olurdu ama meydanı en başından bu yana boş bıraktılar. son 2 haftada, hakkında 20 yıldır söylenenleri temizlemeye çalışma çabası biraz zor ve akılsızcaydı.

ikincisi de medya. sabahtan akşama kadar sadece benim istediğimi söyleyip beni yücelten, rakiplerim hakkındaysa her türlü yalanı söyletebildiğim bir gücüm olsa insanlar bana da âşık olurdu.

daha derine inip de sosyolojik neden aramaya gerek yok bence.

siz bu halkın okumuşa, eğitimliye olan nefretini çok hafife alıyorsunuz arkadaş.

adam yapıyor, uğraşıyor. gezen tilki yatan aslandan iyidir.

din, bazı kanıbozuklar...

temel olarak tek bir akp olmasına rağmen karşında birden fazla muhalefet olması ve muhalefet içerisinde otursalar birbirlerini boğazlayacak kadar farklı görüşler olması. durum tamamen bundan ibaret.

sahiden babacanın ne işi var lan orada.

akp ve erdoğan halkı okumayı biliyor çünkü. nasıl hitap edeceğini, halkın ne istediğini, neyle tavlayacağını biliyor. muhalefette bu asla yok. olmadığı sürece de kazanamaz. adaya göre halk mı bulacağız?

#2577805
"kazanmasında tüm dünya mazlumlarına umut olması yadsınamaz.
cehepenin canına kıymet vermediği göçmenlerdeki umut mesela."
en büyük algılardan biri de bu mazlum edebiyatı. bari gerçek olsa.

hangi mazluma yardım etmiş?
uygur türklerine yapılanlara göz yuman,
protesto için ankara’ya gelen 24 uyguru şehre sokmayan,
iyi parti`nin önergesini reddeden

toplama kamplarından gelen bulgaristan göçmenlerine hakaret eden

tüm kürtleri terörist ilan eden

türk kadınlarına hakaret eden
vb. kişi mi mazlumun umudu?

sığınmacılar için avrupa`dan milyarlarca avro alıp seçmenine kendini mazlumun umudu diye yutturarak !

ısınma maliyeti ile bayburt kadar,
günlük 7.9 milyon ytl’yi (2020`de dolar 7.5 tl) geride bırakan sarayda kalıp endini mazlumun umudu diye yutturarak!

özetle; devletin tüm imkanlarını (para, yetki, medya, vs.) kullanarak ve seçmenine vicdanlarını susturacak sebepler, algılar vererek kazanıyor.

hiç laf gevelemiycem; muhalefet de muhalifler de m()l çünkü.

ayrıntı isteyenler için: jahreinin son yayını (29 mayıs)

asla yalnızca din değildir.

türk ulusu, kendini dindar sanan* fakat büyük çoğunluğu din bilgisinden ve tanrı inancından yoksun bir ulustur.

türk ırkı ise, başındaki kimse onun sorgusuz ve sonsuz destekçisi olma hastalığına, kalıtsal ve soysal olarak sahiptir (bkz: başın sağ olsun).

bu iki durum göz önünde bulundurulduğunda, erdoğan gibi bir oportünist, böyle bir ulusun başına geçerse, o ulus kendi başına asla çıkamayacağı bir döngüye girer.
bu nedenle türkler, tam demokrasi ile yönetilemez.

ne mutludur ki ulu türkler bunu fark etmiş ve türk silahlı kuvvetleri'ni ayrı bir devlet olarak çalışabilecek şekilde kurmuştur. ne yazıktır ki erdoğan yönetimi sırasında gerçekleşen gülen terör örgütünün çabaları ile, bu biçim etkisiz hale getirilmiştir.

bunların tümü toplandığında günümüz türkiye'sinde, bu ülke ya da toplumu kurtarmak, ne demokratik, ne eski türk gelenekleri, ne de daha önce türkiye cumhuriyeti geçmişinde yapılan müdahaleler ile olağan değildir.

bu durum, ülkenin karşıt kısmının yeni bir atatürk beklemesine neden olmuştur ve bu atatürk'ün kendi sözleriyle belirttiği düşünceleriyle tümüyle terstir.

çözüm nedir diye bana soracak olursanız, üzgünüm ki ben o kişi değilim. bu kişiye de şimdiden kolay gelsin zira işi gerçekten çok zor.

din, dış mihraklar, medya, cehalet, önyargı ve şükür ekonomisi...

kazanmasın da napsın lan bu muhalafet varken napsın

yarın uyandığında üzerin de ki ölü toprağı at. akp nin karanlığıyla, yobazlığıyla, yozlaşmış lığıyla
mücadeleye devam edeceğiz.. biz 20 seçim kaybettik 20 tane daha kaybetsek korkmamıza gerek yok. içimiz rahat yasalara uyan , doğru yerde duran , haksızlıklara mücadele eden medeni insanlarız biz. korkacak bir şeyimiz yok kaybetmekten. ama onların var bir seçim kaybederlerse biterler. yargılanırlar. hapislerde çürürler. kaçacak delik ararlar kaçsalar bile vicdanları asla rahat olmaz. onlar korksun ve şimdiden kara kara düşünsünler bir sonraki seçimde kaybedersek ne olur diye. bizim ki hak, hukuk, adalet mücadelesi. insan hakları, hayvan hakları, kadın hakları, çocuk hakları, dağ hakları, deniz hakları, ağaç hakları mücadelesi onların ki rant, zenginleşme, çıkar, menfaat mücadelesi. kimin hakkını yerim de ihlal alırım kimin hakkını yerim de çift maaş alırım kimin çocuğunun hakkına girip de kendi çocuğumu işe sokarım davası onların davası. doğru yerde durdun sen hep için rahat olsun. ölümden ötesi yok o yüzden korkacak endişe edecek bir şey yok. en kötü senaryo yaşansa bile sen yangına su taşıyan karınca misali elinden geleni yaptın. gerisini mahalle yanarken saçını tarayanlar düşünsün. hangi taşlara vuracaklar ileride göreceğiz. sen elinden geleni yaptın yüzden başını yastığa koyduğunda huzurlu uyu bu gece. vicdanın buna izin verecektir benim ki veriyor. teselli vermeye çalışmıyorum. masal da anlatmıyorum. gerçekte olanı sana hatırlatıyorum. aydınlık umut dolu bir senaryo da çizmiyorum evet önümüz bayağı karanlık. ama kaybettiğinizde değil vazgeçtiğiniz de yenilirsiniz. yarın yeni bir gün o karanlık zihinler yolsuzluk yapacaklar, haksızlık hukuksuzluk yapacaklar ve biz yine mücadeleye devam edeceğiz. 20 seçim daha kaybetsek ne olur ? haklı olmanın doğru tarafta olmanın gururu diye bir şey var. 50 seçim daha kaybet ahlakını vicdanını insanlığını hiçbir zaman kaybetmedin. onun huzuruna sahipsin. bu bir teselli yazısı değildi eğer bunu boş bir teselli olarak anladıysan bu kadar insanlıktan çıkmışlığın içinde insanlığını muhafaza edebilmenin ne kadar değerli olduğunun farkında değilsin demek..

akp nin kazanması; açıkçası bilimin tanı koyup yorumlamakta tamamen çaresiz kaldığı bir alan bence. gerek iktisadi ,gerek sosyolojik veriler, bir ihtiyaç olarak değişimin kaçınılmaz olduğunu gösteriyordu.ama yanıldık. ancak şundan eminim ki akp eliyle sadaka kültürü artık bir devlet politikasına dönüştü. bu politikanın lojistik ve insan kaynaklarını ise cemaatler ,vakıflar,muhtarlıklar belediyeler,valilikler ve kayamakamlıklar vs... oluşturuyor. ve buda eşitsiz bir yarışa sebep oluyor. muhallefet seçimleri kazanmak istiyorsa bu devasal ağın karşısına koyabilecek birşey bulmalı ve yahut seçimin sonuçlarını manipüle edecek miktarda blok oy kullandırcak bir yığın bulmalı. yoksa durum ortada. bizim için son sözü darwin söylüyor. bilim ve sanat bir kuşun iki kanadı gibidir. bu iki kanadı kullanabilen toplumlar uçar ve özgür olurlar. uçamayanlar ise tavuk olur. 'tavuk toplum', önüne atılan bir avuç yemi gagalarken, arkadan yumurtalarının alındığının farkında bile olmaz.

cehaleti yenemediğiniz için..