babam bir çiftçi olarak pek kazandığını söyleyemem. kazandıkları mazot ve işçi parasına kendi harcamaları derken sadece masrafını karşıladığını söyleyebilirim. çiftçi eğer kazanması için birşey yapmamız gerekiyorsa o da ithal ürün almamaktır.
devamını gör...
ektiğine bağlıdır bence. türkiyede patates eken adam da çiftçidir, güney amerika da kenevir eken adam da.
devamını gör...
sorsan anca yetiyordur. öte yandan dönüme 50000 tl istiyorlar satın almak istediğinde. insan şunu merak ediyor. madem kazanmıyorsun niye yapıyorsun?
devamını gör...
kâr edemeden sağladıkları kazançların sadece maliyet olduğunu düşünürsek kazanmak eylemi gerçekleşmiyordur..
devamını gör...
emin olun köyde yaşayan sıradan bir çiftçinin kazandığı ancak kendi masraflarını karşılıyor. çiftçilik insan çokluğuna bakar evet günümüzde herşey teknolojiye bağlı lakin o teknolojinin yüksek bir maliyeti olduğunu unutmayın. kısacası insanın yoksa kazancın ancak gününü çıkarmaya yeter. haaa belki hayvancılık da yapıyorsundur yanınında ufak çaplı ordan kazanırsın üç beş daha ama hayvanların yemiydi otuydu onların maliyetini hesaplamaya kalkmıyorum bile. bir de kazanmıyorlarsa bu işi niye yapıyorlar diyen kesim var. galiba bu kesim adama tutup iş vericek.
devamını gör...
kazandığını tekrardan toprağa saçacak kadar.

(bkz: dostlar alışverişte görsün)
devamını gör...
çiftçilerden kasıt nedir. hayvancılık da işin içine dahil midir? bildiğim ve araştırdığım kadarıyla aktaracağım.
öhhööm

çiftçi dediğimiz kişi köyde kendi halinde max 10 dekar arazisi olan bir kişiyse anca çiftçi kartı yardımıyla hayatta kalabilir. çünkü gözümle gördüğüm bir üzüm mevsiminde pazarda 4 lira iken kamyona ayaklarıyla 12 kuruşa atıyorlardı (tl/kg)

hayvancılık işin içindeyse şayet minimum 6 inekle başlanmalı tesis hazır olmalıdır. ineklerin cinsi de önem arzetmektedir. en fazla süt verimi olan inek hollstein ortalama 40 litre kadar süt verir ama yağsızdır. yağ oranı 3 olması için 4 hollstein 2 simental cinsi inek beslenir. miktar ve yağ oranı dengelenir.

en büyük masraf ineğin beslenmesidir şüphesiz. talep eden olursa günlük yem rotasyonunu paylaşabilirim. 70 litre su içen bir hayvandan bahsediyoruz.

gördüğüm bir çiftlik yaklaşık 1.5 milyon euro'ya yaklaşık 200 inekli bir tesis olarak kurulmuştu. bu adamın tarla gibi bir derdi yok çünkü parası var, süt pazarı gibi bir derdi yok çünkü toptan verebilecek rahatlıkta, yağ dengesini ise ineğe verdiği bir vitamin takviyesiyle dengeleyebiliyor. 2 sene önce 2.25tl/lt idi. hesap etmek isterseniz.

sadece et üzerinden para kazanmaksa amaç büyükbaş hayvanı 2 yıl besleyecek, ölüm risklerini hesaplayıp riskleri analiz etmeli, anaparanın en az kendisi kadar da kenara ayırmalısınız.

şimdi ise 0 dan nasıl kazanılır onu anlatacağım.

altın kural önce it gibi çalış para biriktir.
sağlam ekip.
güzel iklim.

öncelikle 0 dan başlayıp kazanmak için halihazırda en azından araziniz olmalı, sadece masrafı indirebilirseniz para kazanırsınız
en büyük masraf besin. tarlanıza ekip dikeceğiniz şey besi için mi yoksa süt için mi olarak değişir, sulama gübreleme de var.

ben naptım;
öncelikle solucan gübresi işine girdik, bir fabrikada halen üretimde. tarlamızı ayarladık, hayvanları da aldığımızda kendi içerisinde kendine yeten kusursuza yakın bir sistem olacak. solucan gübresi üretimi için inek gübresi lazım, solucan gübresi sulamaya bağlı olarak %40-60 daha fazla verim veriyor. yani 4 kere biçilen bir tarla 6 hatta 8 e kadar biçilebiliyor. solucan gübresini tarlaya, tarladan çıkanı ineğe, inekten çıkanı gübre fabrikamıza göndereceğiz. bu circle'da her şeyin fazlası satılabiliyor. et, gübre, hayvan yiyeceği hatta ziyaret ettiğim bir çiftlik sadece çuvalın ipini satamadığını söylemişti. dışa bağımlılığı 0 olan bu circle için 2 senedir çabalıyoruz. çiftçilik ve hayvancılık göründüğünden çok daha zor bir meslektir. hali hazırda şuan başka işlerimiz olmasa başlangıçta batıp evlerimizde lol oynuyorduk. her zaman b planıyla çalışınız. sorunuz olursa seve seve yardımcı olurum. umarım dağınık bir entry olmamıştır. sevgiler saygılar.
devamını gör...
fındık çiftçisi için örnek vereyim. 5 dönüm araziden boku püsürü çıkınca kalan 4-5 k.

çoğu da küçük arazi sahibidir ve genelde ek iş yaparlar.
devamını gör...
bu çiftçiler madem kazanmıyor,neden bırakmıyorlar ben hep bunu düşünüyorum bu konular açılınca.
hem çok fazla güç gerektiren bir iş sonuçta.
devamını gör...
128 milyar değil.
devamını gör...
ürettikleri mal pazarda değerlendiği için çiftçilere pek bir şey kaldığını sanmıyorum.

çok kazansalar çiftçi olmaya devam etmezlerdi kezâ.
devamını gör...
çiftçi; ya allah bismillah diyerek toprağa girdiği an borca giriyor. tohumu, ilacı, gübresi, mazotu vs. sonra ektiğini biçiyor ve bu borcunu ödüyor. çiftçimizin eline ne yazık ki bir şey kalmıyor. diğer meslekler gibi de öyle ha diyince bırakılmıyor çünkü bu borç ve kazanç döngüsü büyük paralar.
devamını gör...
128 milyar dolar.
devamını gör...
çiftçiler kazanamıyor maalesef. çünkü ticareti bilmiyorlar. alım yapmayı satmayı bilmiyorlar.
devamını gör...
her şeyin fiyatı sabit kalsa, en azından %180 zamlanmasa çiftçilik güzel kazandırır da işte, maliyetler durmadan artıyor.

bu sene buğday tohumu, mazotu, gübresi için 70 k harcayan çiftçi, hasatta 200 k kazanacak ama ekim ayı geldiğinde buğdayın ekim maliyeti 196 k olacak. haliyle kazandığını yine toprağa dikecek ve maliyetlerin artmamasını ya da buğdayın da %180 artmasını umacak.

tabi ikisi de olmayacak ve çiftçi her sene karnını doyurmak için borçlanacak, borçlandıkça ekmek zorunda kalacak tarlasını, ektikçe de borçlanacak. bırakamamasının sebebi bu arkadaşlar.

hayvan yetiştiriciliğinde de durum aynı. besi yemleri de süt yemleri de her sene astronomik oranda artıyor ama ürünler aynı oranda artmıyor. zaten bugün aldığın süt yarın iki üç katına çıksa ya da et her sene yüzde yüz zamlansa hiçbir hükümet görevde kalamaz. bu durumda çiftçinin maliyetini düşürmek yerine yetiştirdiği ürünün fiyatı artmasın diye ithalata yöneliyorlar, soğan stokçularıyla mücadele başlatıyorlar. halbuki çözüm ortada kabak gibi duruyor ama kimsenin o alana el atabileceğini sanmıyorum ben. ülkece önceliklerimiz aya gitmek, ağır sanayi atılımları yapmak. toprak ve tarım politikaları 20. yüzyıl meseleleri, 21. yüzyılda konusu açılır mı hiç? açacak olana da cevap hazır; önceliğimiz yüksek katma değerli ürünler üretmek! karnını doyuramıyorsun ama çağı yakalayacaksın işte aklın sıra.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"çiftçiler ne kadar kazanıyor sorunsalı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim