161.
-ablaaaa
- efendim
- bugün liselilerle maç yaptık
-eeee?
- parmağım çatladı ama 2-1 yendik. abla bak topu bir tuttum var yaaa, herkes şok old...
-len nasıl parmağım çatladı? bakayım parmağına?
- heee o mu? önemli bir şey değil ya. yendik ya, ona bak sen.
- oğlum siz manyak mısınız? ne işiniz var sizin liselilerle? ortaokulda adam mı kalmadı futbol oynayacak?
- liselileri yenmenin zevki bi başka. ha biz liselileri yenmişiz ha göztepe son anda maçı kazanmış. ikisi de aynı zevki veriyor öyle düşün.*
devamını gör...
162.
-abla burnunu ve kaşını deldirmişsin acımadımı hiç?
+hayır ablacım soğutucu sprey sıktılar. acımadı.
-ben anneme deldiricem dedim abla ama annem kaşın düşer, otur oturduğun yere dedi.

(bkz: aynı şeyleri duymaktan sıkılmak)
devamını gör...
163.
yeğenim harfleri falan öğrenip okumaya başlamıştır.

- samiş kalk hadi okula hazırlanalım.
+ anne ben okumayı öğrendim gitmeyeyim artık.
- ama bak zeynep 15 senedir gidiyo. ( bana laf sokma çabası )
+ ben zeynepe öğretirim okumayı. beklesin beni biraz daha uyuyup öğreteyim.
devamını gör...
164.
komşunun 7 yaşındaki kızına eşimi kastederek;
"o bizden değil biz galatasaraylıyız o beşiktaşlı" dedim.
kız elini beline koyup;
"madem öyle sen niye onunla evlendin?" dedi. ne diyeceğimi bilemedim.
devamını gör...
165.
saklambaç oynarken ben çikolatanın içine saklandım beni bul demişti.
devamını gör...
166.
halam ve oğlum arasında geçen diyalog
ş:şennur
b:boran(5)

boran tuvaletten
b: annneeeeeeeeeee
ş: halacım ben yıkıyayım mı poponu annen kardeşini emziriyor.
b: olmaz hala pipimi görürsün
ş: görmem halacım, bakmam ben
b: ya o zaman da hayal edersen?
devamını gör...
167.
hestia prematüre doğan kuzenini kucağında gezdirirken bir taraftan da şarkı söylüyordur. fakat diş sebebiyle canı burnunda olan bebek bir türlü sakinleşmemiştir. hestia sonunda çözümü oturup hikaye anlatmakta bulur. ancak bu da pek çalışmaz. en sonunda 7 yaşındaki bir kuzen bombayı patlatır.

"hestia... sen ona sürekli 'lokumcuğum' diyorsun ya o kendisini yiyeceksin zannediyor. yere koy, susar o zaman."

hestia hiç ihtimal vermez ancak yine de bebeği yere koyar ve bebek o an susar. 7 bu kez de bebeğe dönüp "o hepimizi yemek istiyor ama merak etme, yemez. canavar değil. bana da hep 'ben seni sevmiyorum' diyor ama ben uyuyunca 'şunun kaşına gözüne bir bakın. ne kadar güzel. çok seviyorum bu sıpayı' diyor. korkma yani... o öyle seviyor"

işin komik yanı bebek bunu dinledi ve daha sonra kucağıma aldığımda hiç ağlamadı.
devamını gör...
168.
arkadaşımın çocuğuyla günlük telefon konuşmamız "kankaa ben seninle konuşcam ama utancam tamam mıı"
keşke bende hissettiğim her şeyi böyle dümdüz söyleyebilsem çocuk.
devamını gör...
169.
sağa dönüyoruz — neden — market o tarafta — marketten ne alacağız —ekmek süt yoğurt yumurta — neden — kek yapacağız — neden — yemek için — neden ahahdkekwkekfkfkfgk
devamını gör...
170.
4 yasındaki yeğenime hayal kurmayı öğretirken yaşandı.
-bebeğim şimdi gözlerini kapat ve kırmızı bir top düşün, gördün mü topu
+ eveet
- şimdi mavi bir top düşün
+mavi topu gördüm (heyecanlanır)
+ halacım peri görebilir miyim?
- düşün bakalım sarı saçlı kanatlı çok güzel bir peri
+peri
++gördümmm periii güzel periii
+++ bissürü periiii, pembe elbiseli perilerrr...
devamını gör...
171.
oğlum; anne bak, mustafalar arabaya biniyor.
ben; yaa, evet bir yere gidiyorlar.
oğlum; bence kardeşi zeynep'i sünnet ettirmeye gidiyorlar.
ben; hayır canım, kızlar sünnet olmaz.
oğlum ; neden?
ben; kızların pipisi yok, onlar sünnet olmaz.
oğlum; yine bana şaka yapiyorsun değil mi ? onların pipisi yoksa nasıl çiş yapıyorlar ?
ben; onların da kukusu var, onunla yapıyor.
oğlum; pipi gibi mi yani? sallanıyor mu onların ki de ?
ben; yok, erkeklerin dışarı doğru pipisi var. kizlarin ki öyle degil.
oğlum; nasıl peki? ben; biraz içeri doğru gibi, kutu gibi .
oğlum; inşallah büyüyüp evlenince kızım olur.
ben; neden ?
oğlum; çok merak ediyorum kızların kukusu nasıl bir şey. onunkine bakabilirim, ayıp olmaz, evladım sonuçta.
devamını gör...
172.
adliye görevlisiydim aile mahkemesinde siyahi bir adam beyaz bir kadın 3 baba adayı ve ayıptır söylemesi sütlü kahve kıvamında tatlı bir oğlan...
hakime hanım bana "burak psikolog gelemedi git formları hallet duruma bak" dedi ben de o ana kadar bu işleri hep türkçe yaptığımı her ne kadar akıcı ingilizcem olsa da bunu o kadar rahat yapamayacağımı düşündüm hayır koskoca adliyede yabancı dili olan tek kişi de ben olduğum için sanki millete hava atıyormuşum gibi geliyordu neyse öyle böyle duruşma görüldü dinlenenler dinlenildi evraklar imzalandı falan fişman çocuk bana koşa koşa geldi sarıldı ben de ona sarıldım sonra o kapıdan çıkarken "hehe aaaağbe ben tüykçe biyiyodum ki" demesi hala kulaklarımda çınlıyor lan velet madem biliyorsun beni neden tüm gün ingiliz mürebbiye gibi gezdirdin peşinde bu çocuklar canavar arkadaşlar acımasız canavarlar.
devamını gör...
173.
eşyalarını asla paylaşmayan, abartmıyorum çöpünü bile eve götürmek isteyen bir öğrencim var. kesme yapıştırma çalışması yaparız, artık kağıtları çantasına doldurur "ben bunu eve götüreceğim öğretmenim" der. "oğlum çöp o at " derim, "değil işte, benim o" der. okulda kahvaltı ediyorlar meyve suyunu içip bitiriyor, kutusunu eve götürüyor öyle düşünün.
her neyse.. bugün gördüm ki eve götürmek istediği şeyler cok normalmiş. aşağıdaki olayı okuyunca eminim hak vereceksiniz:
olayımızın kahramanının adı can olsun, gerçek ismini paylaşmayalım.
çocuklar serbest zaman saatindeler. birden bir ağlama sesi geldi baktım can.
ben: "oğlum ne oldu neden ağlıyorsun? "
can: "evde kakamı yapacaktım unuttum öğretmenim öğğğöööö..."
ben: " e tamam niye ağlıyorsun? tuvalet var ya burada buraya yap!?"
can: "haaayıığğrrr ben evde yapacaktım annemi ara beni eve götürsün kakamı yapayım."
ben: " çocuğum burada tuvalet var niye arıyoruz anneni gel birlikte gidelim ben seni kapıda bekleyeyim."
can: "ama ben kakamı okulda bırakmak istemiyorum öğretmenim !"
bu sırada ciddi ve hala ağlıyor.
ben: "ne demek bırakmak istemiyorum? kakanı yapınca sifona basacaksın ve gidecek?"
can: "hayır gitmesin, onu da alalım nolursun!?"
(allah'ım sen sabır ver nolur)
ben: "bak kuzum kaka pis bir şey eve götüremezsin. evde yaptıkların da sifona basınca gidiyor. gel birlikte gidelim sen tuvaletini yap ve bu durumu çözelim."
on yüz milyon cümle sonunda altına yapmadan sonunda ikna oldu, ailesi ile de görüştüm, durumu anlattım onlar da bu durumdan inanılmaz derecede muzdarip. uzman yardımı alacaklar.
ama o bu değil de kakayı eve götürmek nedir ?*
devamını gör...
174.
2016 yılı, kuzenim o zaman 6 yaşında. tatile gitmiştik ailecek, ilk günden beridir de sürekli göz temasında olduğum ama bir türlü konuşma fırsatı yakalayamadığım biri var. ailesinden, hareketlerinden de böyle elit kesimden oldukları belli, aşırı kibarlar. gel gelelim bir akşam kuzenimle havuz kenarında otururken çocuk geldi yanımıza, sohbet ediyoruz. gerçekten konuşurken kendimi köylü gibi hissetmeme sebep olacak kadar kibar ve nazik bir kişi. sonra kuzenim oyun oynadığı telefondan kafasını kaldırdı, çocuğa baktı. çocuk saçlarıyla oynayıp “ne kadar tatlı bir beyefendisin sen.” deyince kuzenim bana döndü ve dedi ki “kim bu tipini sktiğim.”
devamını gör...
175.
4 yaşındaki yeğenime iki kere iki kaç eder diye sordum ne cevap verse beğenirsiniz '' kavram yüklem gönderimidir amcacım nesne de öznenin gönderimidir o yüzden varlık sadece kavramların yüklemi olabilir frege haklıydı amca sen bunları kant'a sor'' dedi şaka gibi..
devamını gör...
176.
kiz kardesim ile girilendir. kardesim gun boyunca kizdikca bize "ciplak kadin!" diye bagiriyor. yasi 6-7 falan. anlam veremiyoruz tabi ne ciplagi kizim falan diyoruz yorum yapmiyor. aksam babam eve gelince sohbet arasinda diyoruz bu kiz bize tum gun ciplak kadin dedi diye. babam gozlerini kaciriyor. sonra utana sıkila anlatiyor durumu.

kiz kardesim o...pu kufrunu duyuyor. babama anlamini soruyor. babam da anlami "ciplak kadin" diyor.
devamını gör...
177.
poe, ablasına gider. işte, hoş geldinizler beş gittinizler, selamlaşmalar, sarılışmalar, öpülüşmeler. oturma odasına geçilir, poe oturur. karşılamaya gelmeyen dört numaralı küçük kız yeğen akrobatik esneme hareketleri yapıyordur. poe'nun eve girmesi umurunda olmadığı gibi oturma odasına girmesi de umurunda olmamıştır. pek cool pek.

poe: naber kız zilli, ne yapıyorsun?
dnkky: hiç... bir... şey... yapmıyorum.*
poe: pijaman da pek güzelmiş, ne o üzerindeki ayı mı?
dnkky: hayır! tavşan o, tavşan.* bak kulaklarınaaa.
poe: emin misin, bana ayı gibi geldi?
bir numaralı büyük kız yeğen: ayı ablacığım o. bak kulaklarına.
dnkky: ya dayı! ayı diyorum ayı. ayı bu ya! (ablasına döner) ayı diyorum anlamıyor ya.*

suyla getirir, suyu içer, suçu sana atar, geri de götürmez, yollar seni vallahi.
devamını gör...
178.
x bebesi:ya sen ne kadar kolonya sıktın kolonya adam mısın sen dkdk
me:yav sen de zeka küpü müsün be velet z kuşağı gümbür gümbür:ddd.
devamını gör...
179.
kızsa eğer sen kimin oğlusun derim. erkekse de tam tersi. bir an düşünüp hafif bir şoktan sonra ben kız değilim veya ben erkek değilim derler. bunu annenin kızı mısın yok sa babanın mı diye sorduğum da burda düşebiliyorlar.
devamını gör...
180.
+ seni yiyim mi
(gözler hayrete düşmüş gibi açılmış:)
-neden
+çünkü çok tatlısın.
-ama acıll.
evet tek sorunumuz acıması küçük çingene seni.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"çocuklarla girilen komik diyaloglar" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim